@amineeminetek
|
Üzgündü Melin hemde çok üzgündü. Ne yapabileceğini bilmiyordu. Nisa'yı arabada geçiştirip marketten ihtiyaçlarını alıp eve geçmişlerdi. Bu adamın ondan ne istediğini bilmiyordu. Hiçbirşey bilmiyordu Melin.
Eve vardıklarında elindeki poşetleri mutfağa yerleştirip oturma odasına geçtiler. Nisa Melin'in üzerinde bir daraltı olduğunun farkındaydı ama ona birşey sorup daha fazla daraltmak istemedi. Saat geç oluyordu. Artık uyumaları lazımdı.
Önce Melin kalktı ayağa. Melin ayağa kalkınca kendine gelmişti Nisa. İkisininde kafasının içinde farklı sesler vardı. Hiçbirşey demeden odalarına çıktılar. Nisa odasına girdiğinde kapıyı kapattı ve gözünden bir damla yaş aktı. Melin'i böyle görmek üzüyordu onu. Yatağına yatıp gözündeki yaşlarla rahatsız bir uykuya daldı.
Melin odasına girdiğinde aklındaki herşeyi bir kenara bırakmak istedi. Sadece 1 gece hiçbirşey düşünmeden sadece uyumak. Ama böyle birşey mümkün değildi. Zihni dolu bir şekilde girdi yatağa herşeyi düşünerek de uyuyamıyordu. Hayat ondan ne istiyordu. Daha neyini alabilirdi ondan. Bir Nisa'sı kalmıştı Melin'in. Hayat ondan başka birşey alamazdı. O ise kendi ölse bile Nisa'yı vermeye razı değildi. Veremezdi, onsuz yaşayamazdı Melin.
Böyle böyle düşüncelere dalmışken mayışmıştı. Taki oda bembeyaz olana kadar. Önce gözlerini kamaştırdı Melin. Ne olduğunu idrak edememişti. Daha anlayamadan yüksek hatta çok yüksek bir ses geldi. Gök gürültüsü. İrkildi Melin kulaklarını acıtmıştı yağmurun habercisi olan bu ses.
Melin kalktı yataktan. Camın önüne gitti. Perdeyi açarak gökyüzüne baktı aşşağıda onu izleyen harelerden habersiz. Yavaş yavaş yağmur taneleri düşmeye başlamıştı gökten. Melin gözlerini indirdi yavaşça. Bu fakir sokağa inat lüks bir araba vardı evlerinin önünde. Arabaya yaslanmış bir adam vardı Melin'in penceresine bakan. Dikkatlice baktı Melin adama. Kim olduğunu anlayabilmek için. Cılız bir sokak lambasının ışığı altında yanlış görebileceğini düşündü Melin. Adamsa telefonunu eline almıştı zaten. Perdeyi kapattı Melin. Yatağa doğru adımlarken telefonunun ışığı yandı. Kaşları çatılmıştı Melin'in. Bu saatte kimdi ona mesaj atan kişi. Telefonunu eline aldı ve bildirime baktı Melin. Bilinmeyen bir numaradan gelmişti.
23/03/2023 (Melin'in ilk Timur'dan kaçtığı sahne Timur'un ağzından) "Patron yeni bir görev var" dedi sırıtarak bana doğru yaklaşan Berk. Bir insana sırıtmak bu kadarmı yakışmazdı. Boş gözlerle yanıma gelmesini bekledim. "Şu yetimhaneden çocukları alan örgüt. Ordan bir kız kaçmış onu öldürmeni istiyorlar. Kız birçok dövüş eğitimini almış çoğunda alanında en iyilerle yarışır şekilde. Eğer kabul ediceksen bilgilerini vereyim."
Ben bir kiralık katil değilim. Bu işi zevk için yapıyorum. Bu yüzden önce dosyaya bakmak istedim. Masumları öldürmezdim ben, ölmelerinede izin vermez korurdum. Eğer kızın geçmişinde ölmeyi hakedecek kadar yaptığı bir kötülük varsa işi bitmişti. Eğer masumsa korurdum kızı. Örgütten kaçmasına yardım ederdim. Dosyayı istemem üzere Berk çıktı odadan. Max 2 saate alırdı dosyayı. Çoğu işimi yüz yüze canlı yaparım. İnternet ağı çok kolay çözülebilecek birşeydir. Belkide bu sayede çoğu işimde yakalanmadım. Ben TİMUR OĞUZ LORPHEZ kötü adamların korktuğu bazılarının iş birliği yapıp sonunda yine kendilerinin öldürüldüğü halk arasında BİLİNMEZ lakabını almış biriyim. Peki ne kadar sınırları zorlayıp daha ne kadar kötü olabilirim. İnanın bende bilmiyorum. -------------------------------------------------------- Bittiii ayayaaaa Geri döndüm artık kitabıma önem vericem çünkü sahneleri aklımda kurabiliyorum artıkk normalde aklıma gelmiyordu ne yazabileceğim umarım sizi çok ağlatmam sonumuz hayr olsun.
Timur hakkında düşünceleriniz-----}
Melin hakkında düşünceleriniz-----}
Nisa hakkında düşünceleriniz-----}
Berkciğimiz hakkında düşünceleriniz-----}
Yazarsanız çok mutlu olurummm.
İnsta hesabımız: hayatinesiriofficall
Belki güzel edit yapan biriyle anlaşırsam hesabı ona vericem editler atar bende bildiri yayınlarım.
Yorum yapmayı ve vote atarsanız çok çok sevinirim öpüyorum hepinizi ve 5. Bölüme başlıyorum anca toparlarım.
|
0% |