Nu: Benim gitmem gerekiyor bu arada teyzemler çağırdı şimdi binsem yaklaşık 3 saate varırım gibi duruyor hem. Ha Nazlı bu arada dolmayı unutmuşsun fark ettiğimde aradım da açamadın dedim uçağa bindi herhalde. Siz bilirsiniz tabii ama Nazlı bunları kendi eliyle doldurdu. Sarmayı kalem gibi sardı vallahi. Yani siz şimdi Adana patlıcanı da çok yememişsinizdir diye düşündük. Sevaptır insan sevindirmek de bilirsiniz. Arada bir yollarız eğer severseniz. Ayh çok konuştum yine hâlâ da devam ediyorum. Bitti galiba evet tamam bitti.

F: Çok seviniriz seni daha fazla tutmayalım o halde. Yolun uzun.

Nu: Ha unutmadan, Nazlı senin hastanın sorununu buldum. Geldiğinde ameliyat ederiz beraber.

Na: Aaa! Çok sevindim cidden. Yaparız tabii ki de. İyi ki senin gibi beyini seven bir arkadaşım var. Ben diğer detayları yazarım sana anlamadıklarını.

Nu: Ha tamam. Hadi görüşürüz!

(Nurhayat tam odadan çıkarken Ali'yle karşılaşır.)

Nu: Ooo! Ali Hoca siz buralarda mıydınız yaa? Ben sizi hâlâ bizim orada zannediyordum.

A: Kız, ne zaman geldin bakayım sen? Ben de seni sizin oralarda zannediyordum ama tesadüfe bak. Bir sonraki nerede ve ne zaman? Hem benimki ne yapıyor?

Nu: Vallahi bir saattir buradayım. Benim bizim oralarda olmam normal olurdu herhalde neyse. İzmir'de ve 6 gün sonra. Seninki özlemiş anladın sen beni. Daha yeni çıktığım odada yatıyor. Tanımıyormuş gibi davran hâlâ haberleri yok çünkü. Havaalanında kaza geçirmiş. Bir de Beliz Boysal kim hatırlıyor musun? Tanıdık geliyor galiba yıllıklara bakmam lazım.

A: Beliz buranın müdürü de yoksa benimki abisinin gizlisini mi öğrendi?

Nu: Biraz öyle olmuş. Kafası karışık biraz ben konuşayım bir Beliz ile. Hadi görüşürüz.

A: Bir konuş bakalım. Kim olduğunu da hatırlarsın belki.

Nu: Bakalım...

(Nurhayat Beliz'in odasına gider.)

Nu: Hmm Beliz Boysal. Nereden tanıdık geliyorsun bakalım sen? (Kapıyı tıklatır.)

B: Gelebilirsiniz!

(İçeri girer.)

Nu: Merhaba Beliz Hanım, ben Nurhayat. Belki hatırlarsınız beni. Daha üniversitede okurken profesör olan kız diye bahsedildim. Siz de Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi dönem birincisiydiniz hatırlıyorum.

B: Merhaba Nurhayat. Hatırladım seni evet. Bir dönem abinleydim, hatırlarsan sahi o ne yapıyor şimdi?

Nu: Ali'nin bahsettiği buydu demek ki ya, abim bildiğin gibi işte hâlâ uyuz.

B: Bir vazgeçmeyi bilmiyor ya cidden. Sanırım duydun ben yeniden aşık oldum Zeki felaketinden sonra. Ferman'ı seviyorum gerçekten kendim gibi hissettim kendimi yıllar sonra.

Nu: Hah, şimdi güzel bir noktaya değindin. Biliyorsun değil mi bir kız kardeşi var ve felçli. Üniversiteyi bizim orada okudu hatta.

B: Nazlı mı? Evet duydum onu. Galiba sesimi de duydu da krizin eşiğinde gibi geliyordu sesi. Noldu ona?

Nu: Şu anda hastanede hatta burada. Üzerine billboard düştü de ameliyata falan aldılar uyanık. Senin abisinin sevgilisi olduğunu bilmiyor bu arada. O kesin sana geçmişinle başlar susturmayı başarırsın sen artık çıkmaza girerse beni ara ben sakinleştirmeye çalışırım %90 işe yarar zaten. Benim gitmem lazım 3 saatlik yolum var. Dün de nöbetim vardı metroda uyumam inşallah. Görüşürüz.

B: Görüşürüz.

(Yaklaşık 3 saatlik yolculuğun ardından Nurhayat eve gider ve geldiği an duş alıp yatar. Yarın olur.)

Berhayat Hastanesi

Berhayat'ta yeni bir gün doğmasıyla uyanan Nazlı, koltuğa bakınca koltuk kısa geldiği için kelimenin tam anlamıyla iki büklüm olmuş abisine bakar ve telefonu açıp bu hâlini çeker. Bir süre sonra artık acıkmaya başladığını hisseder ve abisini uyandırmaya çalışır.

Na: Abi, abi, abi, abi. Uyanır mısın? Ya hadi ama. Peki bunu sen istedin!

(Nazlı telefondan Erik Dalı açar. Sesi duyan Ferman neye uğradığını şaşırarak kalkar.)

F: (Uyku sersemi bir şekilde) Ihh, ne oluyor burada? Niye rüyamda kendimi bir düğünde erik dalı oynarken gördüm ki çok garip.

Na: (Müziği kapatır.) Tamam sonunda uyanmayı başardın abiciğim. Günaydın bu arada canım abim.

F: Nazlı bu senin başının altından mı çıktı? Son rüyam rüya değil bambaşka bir şey oldu. Çok sağol.

Na: Rica ederim. Benden 2 senedir gizlediğin sevgilin bu huylarını biliyor mu acaba merak ettim şimdi.

F: 2 sene gizlediğimi nereden çıkardın şimdi. Hem sen kızı tanıyor musun?

Na: İlk olarak ben sağır değildim Deniz abim boynundan öpmez ve sen bana 2 senedir yaklaşık 13 kez kaçamak cevap veriyordun. Onu tanımamam mümkün değil çünkü kız Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi dönem birincisiydi. Eski sevgililerini anlatmamam daha uygun olur. Zamanı geldiğinde anlatır. Senden önce 3 tane oldu zaten sonuncusunu uyuz olduğundan bıraktı kız 2 sene boyunca psikolojik tedavi görmek zorunda kaldı 4 sene önce ayrıldı ondan. Yani sana tavsiyem suyuna gitmen yönünde olur ancak.

F: Bunları nereden biliyorsun ya? Ben bu kadar tanımıyorum.

Na: Bir önceki için huyu suyu ne, nerede, ne zaman, ne yapar hepsini öğrenmiştim. Arkadaşın abisi uyuz olunca hiçbir işe yaramadı orası ayrı bir mesele.

F: Bana da söyleyebilir misin bunları?

Na: Zaten her gün yanında değil mi o kız? Aranızda 5 yaş olması da "aslında ilişkiye girmek için öylesine biri de yeter ya" bakış açısını sergiliyor olabilir. Ayrıca Adana küçük bir yer olduğundan belirli yerleri gezersin ama İstanbul büyük eğer bir gün Adana'ya gelirseniz gezersiniz beraber zaten. Gezdireceği ilk yeri de söyleyeyim Çukurova Üniversitesi Yerleşkesi. Bilerek ilkbaharda getirir çünkü ilkbaharda orası cıvıl cıvıl olur. Sonra Çatalan Barajı'nın oraya gidip piknik yaparsınız muhtemelen baş başa. Sonra kebap yedirir sana. Kokusu geldi off mükemmel. Adana dışındaki iller gibi pilavlı değil ve salata ister misiniz sorusuna da rastlayamazsın çünkü en az 10 çeşit meze ve salata getirirler. Acılı Adana kebap yemek için en güzel yer Ye Doy Salih Usta. Nurhayat beni götürmüştü birkaç kere. Neyse bir sonraki izninizde Adana'ya gelseniz ya. Şimdiden özledim. İzni yaza almayın ama. Sıcağa maruz kalırsınız hastanelik olursunuz. Eylül hiç olmaz o temmuz ağustostan daha sıcak oluyor. Nisan gibi sıcaklıklar iyi oluyor aslında denize girmek isterseniz mayıs haziran gibi daha iyi olur.

F: Bitti mi?

Na: Evet...

F: İyi o zaman. Ben kahvaltı almaya gidiyorum sessizce dur tamam mı?

Na: Tamam.

(Ferman çıkar. Nazlı abisinin çıktığından tamamen emin olduktan sonra telefondan sevgilisi Ali'ye yazar.)

WhatsApp Sohbeti

Aşkım❤️‍🔥❤️‍🔥

Nasılsın bebeğim?

Siz

İyiyim aşkım. Abim çıktı kontrol bahanesiyle gelebilirsin yani. 😍😍😍

Aşkım❤️‍🔥❤️‍🔥

Ooo! Birileri beni özlemiş galiba ha 😉😉😉

Siz

Senin Adana'ya temelli geleceğin zaman benimle kalacaksın zaten. O günü bekliyorum canımın içi ❤❤

WhatsApp Sohbeti Sonu

Kapı açılır ve Ali içeri girer ve Nazlı'ya sarılır.

A: Bebeğim seni ne kadar özledim bilemezsin!

Na: Yiaa yakışıklı sevgilim benim. Abim gelir şimdi yaralara bakıyor gibi yap ve beni tanımıyorsun tamam mı? Bu arada Nuriş halletmiş haftaya pazartesi bizimle çalışacaksın. Kısacası beraber gidiyoruz Adana'ya. Senin bileti de almıştık. Yan yana iki bilet.

A: İyi o zaman. Bir tek benim buradan istifa etmem gerekiyor o kadar.

Na: Yarın verirsen hem maaşın yatar hem de sakız almak için zamanın olur. Vakit geçirme işi inince ama abimler sağ olsun.

A: Bekleriz biraz daha bir şey olmaz. Hem 6 gün sonra İzmir'deymiş. Uyuz Zeki yazmadı bir türlü. Defile gibi mi olacak?

Na: Yani bizimkilerin dediğine göre Kemo İrem'in tasarladığı özel üretimleri giyerken en üstten alta 69, 52 ve 31 metrelik direklerinden tek ayak üzerinde inerken Kuğu Gölü balesi yaparak aşağı tarafını gösterecek. Nuriş nasıl bir fantezin var anlamıyorum ki neyse böyle işte.

A: Güzel olacak güzel. Sığacık'ta olacak galiba. Orada var bir tane binası diye hatırlıyorum.

Na: Evet, annem ve babamı görmek istemesem de mecburen gidicem neyse. Gezdiririm seni orada.

A: Olur be Küçüğüm. Ferman abi geldi galiba sargını açıcam değiştirmiş gibi yapıcaz. Tamam mı?

Na: Tamam hadi.

Ali sargıyı değiştiriyormuş gibi yapar 2 dakika sonra Ferman içeri girdiğinde işinin bittiğini ve tanıştığına memnun olduğuna dair sözler söyler ve tam odadan çıkacakken Ferman'ı fark eder.

A: Ferman napıyon?

F: Nazlı'ya kahvaltı getirdim Ali. Niye sordun?

A: Ha öylesine. İçerideki hanımefendi kardeşin öyle mi?

F: Evet, Adana'dan geldi.

A: Allah Allah öyle mi? Ben de artık oradayım. Geçen arkadaşın birine cehennem nasıl dedim sen gel de gör dedi. Yardım edip oraya aldırdı beni. Beyin cerrahisinde mi kardeşin?

F: Evet, Ali. Sen niye buradan çıkıyordun ki hem?

A: Beni görevlendirdiler asistanları, Efe ve Aslı'yı bulamayınca. Sargısını değiştirdim o kadar. Cam kırıklarının direkt olarak damarlara saplanması sargı bezini hızlı bir şekilde kirletiyor. Biraz konuştuk kafa kız.

F: Haa o kadar yani.

A: Ferman ne bekliyorsun abi? Sevgilim falan dememi mi?

F: Onun sevgilisi yok ki Ali. Neyse aç hâlâ ben gireyim artık doyuralım Nazlı'yı.

A: Görüşürüz abi hadi ben kaçtım.

Ferman içeri girer. Ali ise kendi kendine konuşmaya başlar.

A: He amk sevgilisi yok. Kız korkusundan söyleyemiyor o korkusundan söyleyemiyor. Garipler neyse artık Adana'da karışamaz zaten.