@birfanikul_
|
Nezaretinin demir parmaklıklarının ardında durmuş öylece amcam olan kişiye bakıyordum. Ne kadar birbirimize benziyorduk.
"Bunca yıl karşıma çıkmayıp niye bir anda çıktın?"
"Karşına çıkmadım diye seni ihmal etmiş olmuyorum kızım. Babanın vefat haberini aldıktan sonra seni takip etmeleri için Fuat ve Ahmet'i olduğun şehre gönderdim. Sanma ki seni unuttum unutmadım seni insan ciğerparesini unuturmu?" Demesiyle gözlerim doldu.
"Yoktun işte yanımda en üzgün olduğum zaman en mutlu anımda yoktun niye geldin?!" Dedim gözlerimi silip.
"En baştan anlatayım evladım ozaman Rabbimin izniyle bana hak vericeksin. Bizim dönemimizde aileler birbirine verdiği sözleri yerine getirmek zorundalar. Halim daha doğmamıştı. Birgün verilen bir söz yüzünden hiç tanımadığı bir insanla evlendilecekti büyüdüğünde. Annem ozaman çok üzülüyordu. Babam annemin doğumu yaklaşınca bir fikir söyledi bu bizim için zordu gerçekten. "Sevdam gün ışığım oğlumuz büyüdüğünde sevmediği biriyle evlenmesini istemiyorum bende senin gibi. Onu başka bir şehirde yetimhaneye bırakalım izimizi kaybettirelim. Oğlumuzu günü geldiğinde inşallah bulup geri getiririz." Küçüktüm bende on yaşında vardım ya yoktum. Halim doğdu gece kimsenin haberi olmadan başka bir şehre götürüldü. Yıllar geçti annem ve babamı kaybettim. Ama kardeşimi daha kavuşmadan ölüm haberini aldım. Aradık ama bulamadık halimi gerçi halim diyorum ama ismi Ahmet olmuş. Seni kaçırarak getirmemin sebebi inatçı biri olman. Yoksa sana bir zarar vereceğimden değil." Demesiyle gözlerimi sildim.
"Şimdi beni kabul edicekmisin kızım?"
"Ben- bilmiyorum çok karışık duygular içerisindeyim bana bir süre izin verin lütfen." Dedim ve ordan ağlayarak çıktım.
Korakolun içinden hızla çıkıp kendimi dışarı attım. Gözlerimden yaşlar boşalırken kendimi banka bıraktım.
"Allahı'm ne zaman zorda olsam bana yol gösterdin. Yine kayboldum Allahı'm bana bir çıkış yolu göster." Ellerimi başımı sıktım.
"Fulya'm kardeşim."
Kafamı kaldırıp sevde'ye baktım. Kollarımı ona dolayıp sarıldım.
"Sevde kendimi iyi his etmiyoru-" ağrıyan ve kararan gözlerimle bedenim geriye doğru savrulmuştu.
"Fulya bak bana canım!"
. . .
Hâlâ uyumak isteyen zihnim ne kadar uyumak istese de gözlerimi açmaya çalıştım karanlık bir yer beni karşılarken buranın neresi olduğunu kavramaya çalıştım. Yerimden doğrulup etrafa iyice bakınca hastane odasında olduğumu anladım.
Koltuğun üstünde uyuyan sevdeyi uyandırmadan yataktan ayaklarımı uzatıp kalktım. Serumu bağlı olan askılığı da beraber yanımda getirdim. Camın önüne gelip oturdum. Gözlerimi gökyüzüne çevirdim. Ne kadar güzel yaratmıştı Rabbim. Karanlıkların ortasında parlıyorlardı yıldızlar. En sevdiğim koku ne biliyor musunuz? Hani bazen dışarısı çok güzel kokar ya işte o kokuyu çok severim.
Gözlerimi kapatıp kafamı boydan boya olan cama yasladım. Kendimi iyi his etmiyordum. Başım ağrıyor aklım karmakarışıktı. Bundan sonra nasıl davranmalıydım amcama karşı? Aile sevgisi ile büyüdüm ben ama o hep eksik kaldı belki kardeş yönünden onu umursamayıp nasıl devam ederim hayatıma.
"Biraz daha iyimisin?"
"Elhamdülillah iyiyim Sevde ama zihnim ağrıyor çok karışık his ediyorum."
"Ozaman seni dinlemeye hazırım kardeşim başına masaj yapayım geç yatağına."
Gülümsedim ve yerimden kalktım. Sedye'ye geri uzandım. Sevde de yanıma gelip bir anne edası ile başıma masaj yapmaya başladı. O masaj yaptıkça kafam rahatlıyordu.
"Sence amcamı hayatıma dahil etmelimiyim?"
"Hayatında isteyip istemediğine bağlı."
"İsterim tabiki ama ya kötü biriyse?" Dedim içimde ki endişeyi söyleyerek.
"Biz onun niyetini bilemeyiz ancak Rabbim bilir. Hiç bir zaman bir insanı tam tanıyamazsın. Bir şans ver derim ama önce olanları öğrenmen gerek."
"Öğrendim."
"Konuşmalısınız amcanla içinde ki şüpheleri gidermen için vakit geçirmeniz gerek."
"Haklısın."
Sevde masaj yaptıkça uykum geliyordu sağ tarafıma dönerek gözlerimi yumdum.
"Uykun mu geldi?" Diye sordu Sevde.
"Hı hı." Dedim uykuya kapılan bilinç altımla.
Pzt,4.11.2024
|
0% |