Yeni Üyelik
4.
Bölüm

3.BÖLÜM~ GİZEMİN PEŞİNDE

@blackcatandcats

Hava iyice aydınlandığında orman yolundan geçecek, gündüz gözüyle sokakları gezecekti. Ormana girmeyi bile düşünüyordu. Sisi veya Sleeper'dan kendisine etrafı gezdirmelerini isteyebilirdi ancak onlara güvenmiyordu. 'Kendim de gezebilirim. kimseye ihtiyacım yok.'

 

Salıncağa çıkıp uzandı. Tüylerini temizliyordu. Sokakta geçmekte olan bir adamı farketti. Adımlarını takip ediyordu. Adam bir elini cebine atmış, diğer elinde sigarasını tutuyordu. Birkaç saniyede gözden kaybolmuştu. Bahçe duvarının üzerinde yürüyen Sisi etrafı kokluyordu. Panter, Sisi'nin nereden geldiğini merak ediyordu. 'Gidipte soramam ya nereden geldiğini.' Sisi eve girmek üzereydi.

 

"Günaydın."

 

Beyaz kedi etrafına bakınarak sesin nereden geldiğini anlamaya çalışıyordu. Salıncağın üzerindeki kedi ile göz göze geldi.

 

"Günaydın."diyerek evin penceresine tırmandı. Açık camdan içeriye girdi. Panter onun bir işler çevirdiğinden emindi. Bunun kendisini ilgilendirmediği düşüncesi onu ikilemde bırakıyordu. Daha fazla beklemek istemedi. Hava yeterince aydınlanmıştı. Esnemenin ardından yere atlayarak bahçe kapısına yaklaştı. Kapının altından geçerek karşı sokağa yürüdü. Etrafını ezberlemeye çalışıyordu. İki tarafında evler vardı. Kaldırımda yaprakları beyaz ve pembe renginde çiçek açmış ağaçlar vardı. Uzun dalları diğer ağacın dallarıyla birleşmiş gibi duruyordu. Kenarıda belediye tarafından sokak hayvanları için duvara sabitlenmiş su kabı vardı. Orman yoluna girdiğinde ise gündüz olmasına rağmen ürkütücü gözüküyordu. Yine ormana bakmamaya çalışıyordu. Yolun iki yanında ağaçlar vardı. Ormanda karga sesleri yankılanıyordu. Panter elektrik tellerinin üzerinde duran bir karganın kendisini izlediğini farketti. Karga tellerde Panter ile ilerliyordu. Bir süre sonra karga uçup gitmişti. Geçen seferki gibi önüne birisi çıkmadan yolu geçmişti. Yokuş aşağı inerken durakladı. Tam ileride masmavi deniz gözüküyordu. İlk defa böyle bir şeyi görmenin heyecanıyla hızlı hızlı ilerledi. Yaklaştıkça bir balık lokantası gözüktü. Deniz gören terası vardı. Birkaç kişi masalarında balık yiyordu. Kediyi gören bazı kişiler sevmek için yanına çağırıyorlardı. Panter kendisini sevmeleri için kıvıra kıvıra yanlarına gitmişti. Gözleri karşısındaki manzarayı buldu.

 

Önünde bir cam vardı, ardında deniz. İlgisini çekmişti. Yanına şapkalı bir adam yaklaştı. Şapkasını çıkarıp cebinden çıkardığı mendille terini sildi. Kediyi iyice inceledi. Panter ise şaşkınlıkla adama bakıyordu. 'Hiç kedi görmemiş gibi.'diye içinden söylendi. Yaşlı adam kediye gülümsüyordu. "Sen Aytekin'in kedisi olmalısın. Kaybolmuşa benziyorsun." Kediyi kucaklayarak lokantadan ayrıldı. Panter nereye götürüldüğünü az çok tahmin ediyordu. Eski sahibi ile karşılaşmak istemiyordu. Kucağından atlamaya çalışıyordu ama adam onu sıkıca tutuyordu. 'İyi bir şey yaptığını zannediyor. Birkaç pençe mi atsam acaba?' Adam sanki aradığı şeyi bulmuşcasına koşturmaya başlamıştı.

 

"Aytekin Bey!"

 

Pastaneden çıkan Aytekin Bey poşeti bisikletinin sepetine bıraktı. Kendisine yaklaşan adama göz ucuyla baktı. Kucağındaki kediyi görünce şaşırdı. Panter eski sahibi ile yüzleşmemek için adamdan kurtulmaya çalışıyordu ama öyle bir tutuyordu ki adam hareket bile edemiyordu.

 

"Ne istiyorsunuz?"

 

"Sizin kedinizi balık lokantasının terasında buldum. Evinize getiriyordum. Karşıma çıkmanız iyi oldu, çok huysuz kediniz."

 

Aytekin kedinin başını okşadı.

 

Panter'e"Biliyorum beni özledin."diye söyledi.

 

Eski sahibinin günler sonra kendisini sevmesi onu duygulandırmıştı. Onu alıp evine götürürse affedebilirdi. Öyle olmadı. Aytekin kediden uzaklaşarak adama döndü.

 

"O artık benim kedim değil. Birkaç gün önce bırakmak zorunda kaldım. Zenan ile yakında çocuğumuz olacak ve kesinlikle evimizde kedi olmasını istemiyor. Özellikle kara kedinin. Bazı arkadaşları kara kedinin ona kötü şans getireceğini söylemiş. Çocuğumuzun bir kedi ile büyümesini istemiyor."

 

Adam duydukları karşısında kedi için üzülmüştü. Aytekin kedisine son birkez baktı ve tekrar adama döndü. Cebinden cüzdanını çıkardı.

 

"Bak ihtiyar kedi senin olabilir. Hem sana arkadaşlık eder. Ayrıca sana kediye bakabilmen için para vereceğim."

 

Adam cevap vereceği sırada Panter adamı tırnaklayarak kurtulmayı başardı. Koşarak geldiği yöne ilerledi. Aytekin'in söylediği laflar onu sinirlendirmişti. 'Ben sanki bayılıyorum sana dönmeye.'

 

Yaşlı adam, Aytekin'in söylediklerine güldü.

 

"Bak Aytekin oğlum, ben sana koşarak bu kediye bakacağım ama bana para vermelisin mi dedim? Kaybolduğunu düşündüğüm için getiriyordum."

 

Adam yanından ayrılınca Aytekin'de bisikletine binerek oradan uzaklaştı.

 

**

 

Saatler geçmişti üstünden ama Panter bugün olanları düşünüyordu. Aytekin'in onun için söylediği sözler üzmüştü. Belki bir umut eski sahibi evine geri götürür diye beklemişti. Üstelik hiç suçu olmayan bir adamı tırmalamıştı. Düşündükçe daha çok üzülüyor, kendine kızıyordu. Koltuğa çıkan Sisi ve Sleeper yerlerini almıştı. İki kedi birbirlerine bakıyordu. Sleeper, Panter'e dokunarak"Bir sorun mu var? Yorgun görünüyorsun."diyerek diğer kediye baktı. Yanıt alamayınca ortaya Sisi atladı.

 

"Konuşacak mısın? Yoksa kendi yöntemlerimle konuşturacağım."

 

Panter gözlerini devirerek koltuğa iyice yayıldı. Gözlerini kapatıp uykuya dalacakken hissettiği acıyla yerinden kalktı. Sinirli ve yorgundu.

 

"Ne yaptığını sanıyorsun sen!"

 

Sisi ufak bir kahkaha atarak"Ben sana demiştim kendi yöntemlerimle kaldırmasını bilirim diye. Sorularımızı duymuştun tekrar etmek istemiyoruz. Cevap ver bakalım."diye söyledi.

 

Onlara bugün olanları anlatıp anlatmamak arasında kararsız kaldı.

 

"Hiçbir şey sadece yorgunum."

 

"Anladım.diye cevapladı, Sisi.

 

"Şimdi doğrusunu söyle."

 

Sleeper patisi ile dürterek"Yoksa bize güvenmiyor musun? Arkadaş değil miyiz?"diye söyledi.

 

Asıl şimdi ne söylemesi gerektiğini bilemiyordu. Onlara konuşmalarını dinlediğini ve Sisi'nin lider olduğunu öğrendiğini söyleyemezdi. Mecburen anlatmak zorunda kaldı.

 

"Bugün etrafı gezmek için biraz uzaklaştım. Orman yolunun aşağısında güzel bir balık lokantası vardı. Her şey başta güzeldi, bir adam gelip beni alana kadar. Eski sahibimi tanıyormuş. Kaybolduğumu düşünerek beni eve götürüyordu ama onunla yolda karşılaştık. Belki beni alır eskisi gibi mutlu günlere dönerim sanmıştım ama yanılmışım. Adama bana bakması için para teklif etti. O kadar üzüldüm ki koşarak uzaklaştım. Üstelik adamı tırmalamıştım. Umarım kendisi iyidir."

 

Sleeper derin bir iç çekti.

 

"Neler hissettiğini çok iyi anlıyorum ama kendini üzmemelisin. Ne olmuş yani yeni bir sahibin var. Burada daha mutlu olduğunu biliyorum."

 

Sisi ile göz göze gelince yutkundu. Kötü bakıyordu. Sleeper laflarını düzeltmeye çalıştı.

 

"Yani sana burada yardımcı olan biri var. Bu kadar üzülmene değmez."

 

Panter yerinden kalkarak yalnız kalabileceği yere gitti. Bahçede durmak biraz rahatlatmıştı. Burnuna konan mavi bir kelebeği patisi ile kovmaya çalıştı. Ama kelebek hem konuyor hem kaçıyordu. 'Şimdi seni yakalayım da gör.'

Panter kelebeği takip ediyordu. Koşup zıplayarak yakalamaya çalışıyordu. Kelebek bahçeden çıkarak karşı sokağa doğru gidiyordu. Panter farkında olmadan uzaklaşmıştı. Orman yoluna kadar gitmişti. Kendisine doğru yaklaşan arabayı görünce refleks olarak kendini çimenlere attı. Korkudan bir iki dakika olduğu yerde kaldı. Arabanın gidişini seyretti. Aşırı süratli gidiyordu. Yavaş adımlarla yola çıktı. Mavi kelebek ortada gözükmüyordu. Kelebeği ararken evinden ne kadar uzaklaştığını farketti. Gidecekken ormana doğru ilerleyen kedileri gördü. Onları tanıyordu. Sisi ve Sleeper'dan başkası değildiler. Kara kedi hemen gizlenerek onları izledi. Sleeper yine söyleniyordu. "Ben gelmek zorunda mıyım? Bu saatler benim uyku saatim." Kara kedi yavaş adımlarla yaklaşıyordu. Yine aynı ağacın önüne gelen kediler yere patilerini vurmak yerine ağacın gövdesine patilerini koydular. Birkaç saniye içinde ağacın içerisinden geçerek gözden kayboldular. Kara kedi ağacın yanına gidip etrafını dolaştı. Tam önünde oyuntulu bir pati şekli vardı. Onların yaptığı gibi patisini oyuntulu yere koymak istedi. İçini bir korku kaplamıştı. 'Onlar korkmadan yapabiliyorsa bende yapabilirim.' diye söylendi. Patisini yavaşça oyuntuya koydu. Ağacın içinde hafif bir ışıltı oluştu. Panter korkuyla patisini geri çekmişti. Az önce gördüğü şeyin gerçek olduğuna inanamadı. Tekrardan patisini aynı oyuntuya koydu. Işıltı oluştuktan sonra diğer patisini dokundurdu. Patisi mavi ışığın içerisinden geçiyordu. 'Bunu yapabilirim. Onlarda böyle yaptılar.'diye geçirdi içinden. Gözlerini kapatıp içinden üçe kadar saydı ve mavi ışığın içine atladı.

 

Loading...
0%