Yeni Üyelik
6.
Bölüm

Peri Kızı...

@demirinasyasi

Kapak fotoğrafı; Asya'nın elbisesi, Demir'in takımı ve yüzük...

 

 

 

Mercan..

 

"Peri gibi oldun Asya.." dedi elif... öyleydi ki zaten..

 

"Maşallah de kizum nazar değer" Asiye teyzeye gülerek baktım.. sabahtan beri sanki bayram alışverişine çocuklarını çıkaran anne gibiydi...

 

"Teşekkür ederim ama bu sanki biraz abartılı gibi" dedi Asya aynaya bakarak..

 

"Neden?" Ona anlamasiz anlamsız bakıp ayağa kalktım..

 

"Ne neden güzel kardeşim şuna bak kendi nişanıma gidiyormuş gibi hissettim.."

 

"O günlerde gelir inşallah" dedi asiye teyze tekrar.. iç çektim Asya çok şanslıydı acaba biz yuva kurabilcek miydik?

 

"Hadi güzel kızım sende giyin" dedi bana bakarak..

 

"Ben mi? Yok teşekkür ederim ya gerek yok yani.."

 

"Hayde dedum" diyince ister istemez kalktım ayağa ve kabine girdim..

 

Mercan'ın elbisesi;

 

https://ty.gl/ut7ss47nb9k15

 

Giyinip kabinden çıktığımda Tufan'la göz göze gelmiştik..

 

"Abi hadi gidiyorum diyordun Gitsene" dedi elif durterek..

 

Gözlerimi en son kaçırmak zorunda kaldım çünkü aşırı utanmıştım.. sagolsun bizimkilerde kıkırdayarak bakıyordu bize..

 

"Oğlum ha iyi misun daldın öyle"

 

"He he noldu?" Deyince bizimkiler kahkaha atmıştı.. şuan yer yarılsada içine girsem diye dua ediyordum... kesin elbisemle aynı renk olmuştum.. kabinin içine kendimi attım.. Derin nefes al derin nefes al..

 

Tufan'dan aşırı hoşlanıyordum böyle şeyleri en azından kimseye demesem bile kendime yalan söylemezdim.. Azra da mesela Poyraz dan etkilenmisti ama yalan söylüyordu en başta kendine.. en azından ben kendimi kandırımıyordum..

 

Evi bile kabul etmek istemediğinde Poyraz gelip ikna etmişti Azra yi.. o da kabul etmişti mesela.. bunlar bizim dikkatimizden kacmiyordu.. Başar da askere gidecek diye kabul ediyordu gözüm arkada kalmasın ayakları..

 

Bence biz Asya'ya diyene kadar dönüp bi kendi gerçeklerimiz ile yüzleşmemiz lazımdı.. o yapabilmisti sonuçta..

 

 

...

 

 

Carvella'ya hepimiz binmiştik eve dönüyorduk artık.. uzun zamandır bu kadar güzel vakit gecirmemistik asiye teyze ve Elif sağolsun..

 

"Asya hadi şarkı söylesene.. anne biliyor musun Asya nin sesi mükemmel" dedi elif.. Asya elife gözlerini portleterek baktı..

 

"Ehsah mi? Sen nereden biliyorsun?"

 

"Bizde kaldığı gün söylemişti oradan biliyorum aynı Sezen Aksu"

 

"Elif abartıyor asiye anne" dedi bakışlarını kaçırarak..

 

"Bizim yörelerden bilir misun söyle eğlenceli bir şeyler söyle de neşemiz daim olsun" diyince Azra Asyayi dürttü..

 

"Bilmez mi bilir elbet" kikirdadim doğru söylüyordu..barda Karadeniz gecesini boşuna yapmamış zamanında..

 

"İyi madem.." diye mırıldandı..

 

"Pazarda bal var gelunum" Dediğimde asiye teyze kahkaha attı ve alkış tutmaya başladı..

 

"Korkut müziği kıs" dedi elif..

 

"Pazar da bal var gelunum pazarda bal var... Sende bir hal var gelunum sende bir hal var... anana yalvar gelunum.. paşana yalvar gelunum.. Ah deyle gelun gelmeye kıymatlı gelun... Gelinum güzelum kınan kutlu olsun hem orda hem burda dilun tatlı olsun..."

 

Hepimiz alkisladik.. Asiye teyze gözündeki yaşı sildi..

 

"Şimdi tam Karadeniz gelunu oldunuz" diyince gülümsemem yüzümden silindi.. oldunuz derken..

 

"Bakmayın bağa öyle nasipte varmış bir kızum vardı şimdi 4 oldu.. görmedim sanmayun sizi Poyraz ve Tufanla..'

 

"Biz arkadaşız asiye teyze.." dedi Azra bakışlarını bana çevirerek..

 

"Öyle olsun kizum öyle olsun.."

 

...

 

 

"Ya biz rahatsızlık vermeyelim" dedi Azra..

 

"Hayde dedum biz aileyiz ne rahatsuzlugu şimdi güzel güzel yemekler yapar yeruz ohh hem ben size bizim oranın yemeklerunu öğretirim" diyince iç çektim.. inşallah hamsili pilav yerdik çünkü tadı efsaneydi...

 

"Hadi ama lütfen benim sizden başka arkadaşım yok ki hem kırmayın bizi" dedi elif yanımıza gelerek.. çok tatlı bir kızdı bu ya..

 

"Tamam gelelim" dedik kapıya tekrar yönelerek..

 

 

 

Tufan..

 

"Harbi arabada şarkı mı söylediler?" Dedi Poyraz kahkaha atarak..

 

"Valla abi yani yenge bizim oradanmis sanki de bizim haberimiz yok"

 

Abime baktığımda gülümsüyordu..

 

"Evdeler mi?"

 

"Evdeler abi hepsi"

 

"Bizde girelim o zaman abi ya valla anam kızları tanidigindan beri bizim vardığımızdan bi haber" Dedim.. Mercan i bugün o guzellikle görünce sürekli görme isteği beni durtuluyordu..

 

Kalbine girebilmek istiyordum onun.. uzun zamandır kafamı kurcalayan mavi gözlerinde kaybolmak..

 

Eve girdiğimizde mutfaktan kemençe sesi geliyordu..

 

"Çay elinden öteye mi çalıyor onlar" dedi Poyraz.. abim bize bakmadan mutfağa yöneldi peşinden gittik..

 

Hanife abla kemençe çalıyordu.. kızların sırtı bize donük şekilde horon oynamaya çalışıyordu annem alkış yapıyor bir yandan gözünün yaşını siliyordu.. en büyük duasıydı onun bu.. kardenizli gelin belki karadenizli değildi ama bulmuştu sonuçta o gelini belki de gelin yada gelinler...

 

Abim kapıya yaslamis Asya'ya bakıyordu.. Elif öğretmeye çalışıyordu ki güzel oynuyorlardı aslında..

 

Çay elinden öteye

Gidelum yali yali

Gidelum yali yali

Gidelum yali

Sirtındaki sepetun

Ben olayım hamali

Ben olayım hamali

Ben olayım ha

Sirtındaki sepetun

Ben olayım hamali

Ben olayım hamali

Ben olayım ha

Sepetunun ipleri

Keseyi omuzuni

Keseyi omuzuni

Keseyi omu

Aç beyaz peştemali

Bir göreyum yuzuni

Bir göreyum yuzuni

Bir göreyum yu

Aç beyaz peştemali

Bir göreyum yuzuni

Bir göreyum yuzuni

Bir göreyum yu

 

Asya söylüyordu diğerleri de onlara eşlik ediyordu ki Karadeniz damarım kabardı ve gidip onlarla horon oynamaya başladım Poyrazi da sürükleyerek o sırada abimden beklenmicek bir şey geldi..

 

Menşure dedukleri

Kız sen misun, sen misun

Kız sen misun, sen misun

Kız sen misun, sen

Asya; (He benum)

Alemun dilindesun

O kadar güzel misun?

Asya; (Öyle diyiler)

Eydum funduk dalini

Gel teşire teşire

Asya; (Geliyrum)

Aduni bilmeyirum

Adun olsun Menşure

Asya; (E hadi olsun)

Funduk toplamak içun

Eydum funduk dalini

Asya;(Ee?)

Ben acirum acirum

Menşure'nin hâlini

Bize gölge edeyi

Funduğun yapraklari

Asya;(Hoy)

 

Demir ve abim sonra aynı anda söylemeye başladı;

 

Kız sana haram olsun

Çayeli topraklari

Çayeli topraklari

Çayeli toprak

Kız sana haram olsun

Çayeli topraklari

Çayeli topraklari

Çayeli toprak

Kız sana haram olsun

Çayeli topraklari

Çayeli topraklari

Çayeli toprak

Kız sana haram olsun

Çayeli topraklari

Çayeli topraklari

Çayeli toprak

 

Abim ellerini arkada birleştirmiş Asyanin tam arkasında durmuş ona bakarak söylemişti.. şarkı bitince eğilip saçlarını öptü..

 

"Allahum bana bugünleri gösterdin ya sen gözüm açık gitsem ne gitmesem ne"

 

"Anne ya Anlaşmıştık bu konuda lütfen" dedi elif.. doğru söylüyordu kızıyorduk artık..

 

"Ana sen utanaklı gelin istiyordun ya bak pancar gibi oldu Asya" dedi Poyraz.. kahkaha attım doğru söylüyordu.. abime ve bize bakamiyordu..

 

"Hayde rahat birakun kizlarumu ellerinizi yikayun da yemek yiyelum.. bak kizlar yaptı yemekleri" dedi bize dönerek..

 

"Zehirlenmeyelim" Dedim mercana bakarak. Kaşlarını çattı..

 

"Yeme o zaman sana ye diyen mi var?"

 

"Tamam ne kızıyorsun şaka yaptık altı üstü" dedi Poyraz da gülerek..

 

"Güldük bak" dedi Azra..

 

"Tamam yapmayız" dedi Poyraz bana bakarak..

 

"Uyyy başım ağrıdı da ha bu ne dur biraz abinizden örnek alun bak nasıl seviyorsa dili çözüldü" dediğinde kahkaha attık hepimiz..

 

"Bende bi elimi yüzümü yıkamaya gideyim" dedi asya mutfaktan çıkarak..

 

 

Asya..

 

Aşırı utanmıştım Demirin gelip arkamda şarkıya benimle eşik etmesine.. sesi güzeldi ve ben bunu bile bilmiyordum.. hoş öyle başka yerde de söyleyecek bir tip değildi..

 

Elimi yüzümü yıkayıp kapıdan çıktığımda Demir kollarini birleştirmiş kapıya yaşlanmış beni izliyordu..

 

"Nabiyorsun burada?"

 

"Nabiyormus gibi duruyorum"

 

"Bakma öyle ya Demir.."

 

Yanıma geldi ve belimden tutup kendine çekti..

 

"Bakarsam?"

 

"Yapma şunu adam" Dedim ondan ayrılmaya çalışarak bir gören olacaktı şimdi..

 

"Uzak kalamiyorum ne yapayım?"

 

"Kesin öyledir" Dedim ona bakıp gülümseyerek..

 

"Öhö öhö" kafamı çevirdiğimde Başar bize bakıyordu..

 

"Senin zamanlamanı sikeyim ben" dedi Demir elini çekip mırıldanarak..

 

'Bir şey mi dedin enişte ben duyamadım?" Başar yavaş yavaş yanımıza geldi.

 

"Sen ne ara geldin?" Dedim uzanıp yanağını öperek...

 

"Asiye teyze beni de davet etti sağolsun" dedi bana bakmadan demire bakıyordu..

 

"İyi olmuş hadi sende ellerini yika gel yanımıza" Dedim ve yanlarından uzaklaştım..

 

...

 

"Ellerimize sağlık bence çok güzel olmuş" dedi elif arkasına yaslanarak..

 

"Kızlar valla helal olsun çok güzel olmuş ellerunize sağlık" dedi Hanife abla ve masadan kalkıp tabakları toplamaya başlayınca bizde ayaklandik..

 

"Sen otur abla biz hallederiz" dedi Azra..

 

"O zaman çayı da koyuverin kizum he mi?"

 

"Olur Hanife sultan merak etme" dedi elif de tabakları toplayarak..

 

"Oğlum bizde kış bahcesune bi geculum kahve yaparuz orada çay olana kadar" Asiye anne ayağa kalktı ve bahçeye yoneldiginde mutfağa girdim...

 

 

..

 

"Ben diyeyrum ki şu düğünden dönünce bi söz mü taksak?" İçtiğim kahve boğazımda kalmıştı.. oksurmeye başladım..

 

"Söz mü?" Dedi Başar bardağı masaya bırakarak..

 

"He sözdür kendi aramuzda adını koyalum"

 

"Anaa" dedi Demir..

 

"Ne ana ha usagum siz birbirinizi sevmeyumusunuz ha böyle gezmissunuz ha sözli ne farkediy?"

 

"Bence mantıklı" dedi Mercan dik dik baktım ona..

 

"İster misun kizum sen?" Dedi bana bakarak..

 

"Yani daha erken değil mi?" Dedim Demire bakarak.. kaşlarını catmis bana bakıyordu.. Ne demiştim ki simdi ben? Daha tanimiyorduk bile birbirimizi...

 

"Ne bakaysun kıza deli deli çek gözlerini uzerunden" dedi Hanife abla.. Demir ayağa kalktığında;

 

"Otur" dedi asiye anne.. gözlerini kapattı ve açtı sinirle..

 

"De ana Ne diceksen isim var"

 

"Kizum senin derdin var söyle bakalum bana sen sözden kacmayasun Neyden kacaysun?" Dedi bana bakarak.. derdim beni isteyecek kimsemim olmamasiydi yoksa bende isterdim yani...

 

"Beni isteyeceğiniz kimsem yok benim" Dedim gözlerim dolarak. Mercan ve Azra yanıma geldi direk anlamışlardı durumu..

 

"Ben varım" dedi Başar gülümseyerek..

 

"Kızda ondan korkuyor zaten kardeşim sen hayatta vermezsin" dedi Tufan.. herkes kahkaha atarken gulumsetmisti beni.. Başar ayağa kalktı ve önüme diz çöküp ellerimi avcunun içine alıp öptü..

 

"Sen benim kardeşimsin, annemsin, ablamsın Asya.. benim için önemli olan tek şey senin ne istediğin gerisi bir şekilde hallolur.."

 

"İyi ki varsın.." Dedim eğilip ona sarılarak.. sarilmama karşılık verdiğinde kızlarda bize sarıldı..

 

"Şimdi soyle bana sen bu adamla sozlenmek istiyor musun?" Dediğinde Demire baktım bana bakıyordu.. kafa salladım.. ve basara geri döndüm..

 

"Evet" Gözümden akan yaşı sildi baş parmağıyla..

 

"Bakalım ben verecek miyim seni?" Dedi ayağa kalkarak ve yerine oturdu..

 

"Bende Kız tarafıyım" dedi elif yanımıza gelerek..

 

"İşte şimdi tamamen sıçtık" dedi Poyraz.

 

"Valla bizden Kız almak o kadar kolay değil hadi bakalım.."

 

...

 

"Konuşmayacak mısın benimle?"

 

"Hayır" Dedim bakışlarımı kaçırarak..

 

"Kırdım mı?" Dedi cenemden tutup kendine baktirarak..

 

"Çok mu umurunda?"

 

"Umurumda küçük kız"

 

"Evet o zaman kırdın.. sorun sen değildin ki erken demem de annen anladı sen anlamadın ve hemen kalkıp gitmen sorun.. Her sorunda yada her yanlış anlaşılma da böyle mi yapacaksın deli deli esip fırtına mi olacaksın bana"

 

"O fırtına bi sana boyun egiyiyorsa ya.. Ya bi senden geçmiyorsa" dediğinde iç çektim.. benim gibi oda değişmeye çalışıyordu.. alışmaya çalışıyorduk bu duruma..

 

"Peki kırmadan sevebilcek misin beni?"

 

"Biz seninle parcalanacagiz güzelim.." dedi beni kollarının arasına çekerek..

 

"Yine de razıyım adam ben seninle yanmayı kabul ettim.."

 

Saçlarımdan öptü.. kokladi kokladi..

 

"Hadi gir içeri üşüme"

 

"Dinlen" Dedim gülümseyerek..

 

"İyi geceler" dedi ve eğilip dudaklarımı öptüğünde ellerimi yanaklarına koydum bir cesaret ve onu öpmeye başladım.. Beni tutup kendine çekti.. ve karşılık verdi.. Benden ayrıldığında nefes nefeseydik..

 

"Bu gece fazla cesursun küçük kız" alnını alnıma dayamışdı..

 

"Öğreniyorum"

 

"Git.. yoksa bırakmayacağım" dediğinde ürperdim ve ondan ayrılıp kosar adımlarla eve girdim.. kalbim yerinden çıkacak gibiydi..

 

"Lan bu evde spor salonu varmış ya amina koyayım" Diye bağırdı Başar aşağıdan..

 

"Görmemiş seni!!" Dedi Azra.. onların bu haline gülümsedim..

 

..

 

"Şimdi mi gelelim?" Dedim Başara dönerek..

 

"Yani çok iyi olur Asya cidden çok yoğun başa çıkamıyoruz.. ayarladigimiz elemanlardan biri kaza geçirmiş bugün o yüzden gelemedi en azından sen ve Başar gelse yeter.."

 

"Tabi tabi bi yarım saate oradayız"

 

"Teşekkür ederim görüşürüz" dedi ve kapattı..

 

"Ne diyor?" Dedi Başar bana bakarak..

 

"Bizi çağırıyor hadi kalk da gidelim hemen"

 

"Ben hazırım asıl sen hazırsan gidelim"

 

"Bi çantamı Alayım çıkalım"

 

"Ya beni de aradı da biliyorsunuz benim sınavlarım var o yüzden kabul edemedim kusura bakmasın olur mu söyleyin" dedi Azra..

 

"Saçmalama sen çalış dersine biz hallederiz" Dedim ve yukarı çıkıp çantamı aldım.. telefonu çıkarıp Demir in ismine tıkladım ve aramaya başladım..

 

Çalıyor.. çalıyor..

 

"Güzelim?" Gülümsemem suratıma yayıldı bir anda..

 

"Ben ise gidiyorum bugün yoğunmus dükkan Başar da geliyor saat 10 da çıkarım haberin olsun"

 

"Eyvallah"

 

"Sesin gülümsüyor"

 

"Değerli hissettiriyorsun ya ondan" dedi ve bir gürültü koptu..

 

"Ne oldu?"

 

"Yok bir şey güzelim şu Tufanı bir döveyim haberleşiriz olur mu?"

 

'Olur" Dedim gülerek.. kesin dalga geçmişti Demir le.. ve telefon kapandı..

 

....

 

 

Saate baktığımda 22.28 di.. kahve bastım önce terasta bir dinlenmeyi hak etmiştik hepimiz..

 

"Kahve isteyen!!"

 

"Valla ben alırım.. terasa mi gidiyorsunuz bizde gelelim" dedi Kemal..

 

"Ben gidiyorum başarı bilemem ama"

 

"Geliyorum geliyorum bana da bas"

 

Kahveleri basıp bir tepsiye koydum ve terasa yürüdüm.. İlk masaya attım kendimi aşırı yorulmuştum.. dışarıda yağmur yağıyordu.. Ne güzel kokuyor toprak.. telefonu çıkardım ve WhatsApp a girdim..

 

Asya; Terastayim kahve içiyoruz Başar ben Kemal.. yazdım ama görüldü atmıştı.. kaşlarımı cattigimda kapı açıldı ve içeri Başar ve Kemal girdi.. arkasından demir.. gözlerimi portleterek baktım ona..

 

Eğilip alnımı öptü ve yanıma oturdu.. Kemal şaşırmış gibi durmuyordu hoş biliyordu kesin.. arkasından hande geldi..

 

"Ciroyu yolladım Kemal Zekeriya beye.. tebrik etmiş sanki bizim cebimize giriyor amina koyayım götumuze kaçıyor yorgunluk" dediğinde Demir i farketmisti..

 

"Kusura bakmayın Demir bey ben görmedim sizi.. nasılsıniz?"

 

"İyim hande sen?"

 

"Sagolun" dedi bana bakarak.. utanmıştı kıyamam..

 

"Hande noldu ya bi sustun konuşuyordun bul bul gibi" dedi Başar gülerek...

 

"Cidden özür dilerim ben bir anlık.."

 

'Sorun yok şuanda burada Demir bey yok Asya için geldim" dedi bana bakarak.. bakışlarımı masaya indirdim..

 

"Senle sonra hesaplaşacağız zaten neden bana söylemiyorsun"dedi hande..

 

"Hadi cevap ver benim hakkımda kötü düşünürsünüz diye söylemedim desene" dedi Başar.. ayağa kalkıp koluna vurdum..

 

"Susacak mısın sen artık"

 

"Haklı değil mi?" Dedi Demir.. Ona inanamayarak baktım.. Ya bunlar düne kadar kanlı bıçaklı olup sonra erkek dayanışması nasıl yapabiliyordu anlamış değilim..

 

"Ya Hande valla sen bunlara bakma ya cidden ben hoş karşılanmaz diye şey yapmak istemedim.. sizlik değil cidden" Dedim ona bakarak...

 

"Bende Handeyle aynı fikirdeyim Asya.. sonuçta daha ilk günden aman banane diyebilirdin ama bak ben seni aradım bugün yardım gerekiyor diye ve koşarak geldin sen yani işle aşkı birbirine karıştıracagini düşünsem hiç aramazdım.." dediğinde kemale baktım..

 

"Teşekkür ederim.." Dedim hande uzanıp elimi sivazladi..

 

"Neyse baş başa hesaplaşırız hem sana anlatacaklarım var"

 

"Olur yarın kahve içmeye gidelim o zaman baktım izinlisin"

 

"Düğün?"

 

"Perşembe çıkacağız yola" Dedim Demire bakarak.. kafasını salladı..

 

"2 hafta sonra söyleniyorlar dur benden bi darbe daha gelsin size" dedi Başar... sigara paketini fırlattım ona..

 

"Aaa cidden mi?" Dedi hande önce basara sonra bana bakarak.. kafamı salladım..

 

"Sizde gelin?"

 

"Yani vardiya uyarsa neden olmasın" dedi Kemal e bakarak..

 

"Hangi gün?"

 

"Pazar" dedi Demir.. hangi gün olduğunu şuan ben bile yeni öğrenmiştim.. gerçi o haftadan 4 gün sonra Başar askere gidecekti büyük bir ihtimal o gitmeden olsun diye söylemişti..

 

"Haftalık sayım var ya.."

 

"Yapmayın" dedi Demir..

 

"Demir bey olmaz ki öyle ya sırf biz geleceğiz diye işler aksamasın" dedi Kemal..

 

"Bir günde aksasin Kemal" dedi tekrar Demir..

 

'Gerçekten de mi?" Dedi hande heyecanla dönerek.

 

"Evet gelmek istiyorsanız eğer buyurun.."

 

"Kemal de tamam derse.." dedi hande kemale bakarak..

 

"Kemal bey lütfen beni kırmayın.. gelmenizi çok isterim.."

 

"Geliyoruz ama bir şartla.."

 

'Kabul" Dedim direk..

 

"Şartım Zekeriya beyin yani hariç bana bey demeyeceksin madem sözüne gelecek kadar yakin arkadaşız rahatsız oluyorum" dediğinde güldüm..

 

"Ya siz bu kızın inadıyla siniriyle nasıl uğraşıyorsunuz merak ediyorum taktik var mı yada bir formül" dedi hande Demir e dönerek..

 

"Ben size yapacağımı bilirim" Dedim Handeye parmağımı sallayarak..

 

"Sustum ya tamam"

 

"Yarın kahve içerken Demir olmayacak o zaman ne yapacaksın?"

 

"Asya papatya tarlası kadar sakindir.." güldüm.. Bu kızın iğrenç esprileri Birgün oldurecekti beni de hayırlısı..

 

....

 

"Ana Ne vardı uçakla gelseydik ya yemin ederim belim tutuldu araba kullanmaktan" dedi Tufan belini tutarak.. doğru söylüyordu Eskişehir den sürmene ye 12 saatte gelmiştik oradan köye tam 2 saatte toplam 14 saat yol gelmiştik resmen..

 

"Ben binmem o demirden tabuta basayi oğlum basayi soylenmeyinde şu bavullaru indirun akşam kına vardur haydi.." dediğinde peşinden gittim Demire bakarak.. göz kırptı bana ve bagaja ilerledi..

 

"Ablacum canımın icu nasulsun?" Dedi bi kadın bize koşarak.. sanırım asiye annenin kardeşiydi..

 

'Fatmam seni gördüm daha iyi oldum he asil sen nasulsun Davut nasul?"

 

"Iyuz ablam gelurler şimdi son hazurluklara bakmaya gittiler" dedi kadın bize bakarak..

 

"Teyzem canım bebeğim" dedi elif kadına koşup sarılırken.. bizde askeriye gibi Mercan ben Azra yan yana dizilmistik..

 

"Balum hosgeldin dur sağa bir bakayım... maşallah su gibi olmuş bu abla.. Ne kadada büyümüşsun" dedi kadın elifi süzerek..

 

"Gel seni Asyayla tanıştırayım abimin kız arkadaşı Demir abimin ama" dedi kadını elinden tutup yanıma sürüklerken..

 

"Valla inanmaydum Demir in bir kıza vurulacaguna ama essah doğruymuş" dedi beni süzerek..

 

"Merhaba" gülümsedim..

 

"Sana da merhaba kizum hosgeldun sende hatta hosgeldunuz" dedi kızlara bakarak sonra asiye anneye döndü..

 

"Gelunleri ücledin de bizum mu haberimiz yok abla?"

 

"İnşallah inşallah" diyince kızlar kafasını egdi utançtan..

 

"Kardeşlerim" Dedim kadına bakarak..

 

"Oy nenem maşallah size kalmayun orada gelun eve gecelum"

 

...

 

 

"Ablam üşüme burada" dedi Fatma teyze.. ahşap bir evdi burası ama o kadar güzeldi ki dağın yamacında tüm yeşillik ayaklarının altındaydı.. Her yer Demir kokuyordu resmen.. tüm memleket Demir in kokusuydu.. yağmurda ıslanan odun ve çiçek kokusu.. muhteşem ötesi bir güzellikti..

 

"Yok bacum özlemişim ha buraları. Fahriye nerededur"

 

"Kuaförde gelur şimdi" dedi kadın bana bakarak..

 

"Sen nasulsun kizum kimlerdensin ne iş yaparsun hele bi anlat"

 

"Onun sadece 2 kız kardeşi ve bir abisi var Fatma o yüzden sorma" dedi asiye anne kolumu sivazlayarak.. Ona gülümsedim beni düşünüyordu çünkü cevap vermek istemediğimi anlamıştı..

 

"Kusura bakma kizum bilemedim"

 

"Estağfurullah.."

 

"Maşallah maşallah.. ha bu senin sözlün yok mu ne cekturdu bize.. demek kalbi seni seçmiş.. Ne Karadenuz kaldi ne İstanbul yok.. orman gözlü bir ceylana vurulmuş baksana" dedi asiye anneye bakarak..

 

"Beklediğime deydi Fatma ben onlardan razıyım Allah da razı olsun"

 

"Ay çıldıracağım ya yemin ederim yok kadın Açmıyor telefonları" dedi bir kız merdivenlerden çıkarken.. gözüm ona kaydı.. saçı başı yapılmış makyajlıydı.. gelin miydi?

 

"Kizum sakin ol bak kimler geldu"

 

"Kusura bakmayın hosgeldin teyzem.. sizde hoş geldiniz" dedi bize bakarak ve asiye annenin elini öptü..

 

"Hosbulduk kizum bak bu Demir in sözlüsü bu da Mercan ve Azra kardesiler"

 

"Demir in? Bizim Demir in?" Dedi kız şaşırarak..

 

"He abimin Fahriye" dedi elif gülerek..

 

"Kusura bakma şaşırdım Demir biraz asosyeldir de" dediğinde güldüm..

 

"Sen niye bağırıyordun heleki bu günde?" Dedi tekrar elif..

 

"Ya bi kadın ayarladım kına gecesine şarkı söyler eğleniriz diye yok acmiyor telefonları gelemicem yazmış geçmiş.. sinirim bozuldu" dedi

 

"Dert ettiğin şeye bak Turntable var mı?" Dedi elif..

 

"O ne kız?"

 

"Yani şu dj lerin kontrol cihazları oluyor ya pikap gibi onlardan"

 

"Bilmiyorum ki" dedi kız yanıma oturarak..

 

"Tamam ben Tufan abime söylerim ayarlar.. çalarım müzikleri ordan eğleniriz"

 

"Evet Asya da şarkı söyler" dedi Mercan.. Ona gözlerimi portleterek baktım..

 

"Senin sesin güzel değil mi kardeşim ne bakıyorsun?"

 

"Gerçekten de yapar mısın Asya?" Dedi kız bana dönerek..

 

"Yani ben bilemedim.." Dedim asiye anneye bakarak.. gülümseyerek bana kafa salladi..

 

"Ya cidden bak zaten kına gecesi biz bize olacağız kadın kadına Demir de bir şey demez hem lütfen" diyince Azra güldü.. ters ters baktım ona.. adamın barında sakiciydim zaten bir şey demezdi.. hoş dese de ben dinlemezdim diyemedim tabi..

 

"İyi sen de istiyorsan olur" Dedim gülümseyerek.. kollarını bana doladı..

 

"Allah gönderdi seni bana Allah.."

 

...

 

Azra..

 

"Eee ağladığımıza göre bir gelenek daha sona erdi sıra kurtlarimizi dökmekte hadi Asya.." dedi elif ayağa kalktı ve Asya'nın elini tutarak sahneye götürdü.. bizim burada ne işimiz var diye sorgulamiyordum artık.. çünkü kendimi bir aileden hissetmek o kadar güzel geliyordu ki bana.. Asya ya kiziyordum ama bize kocaman bir aile vermişti o ve Demir..

 

Elif kulaklığı taktı ve mikrofonu aldı..

 

"Hazır mıyız?" Diye bağırdığında "gönder gelsin" Diye bağırdım.. Mercan bana bakarak güldü..

 

"Ne bakıyorsun kızım azıcık eğlenelim ya" dediğimde ayağa kalktı ve beni de kaldırdı..

 

"Durmayalım o zaman"

 

Asya Demet Akalın-Çalkala yi söylerken şarkının ritmine kendimi bıraktım.. salon bir anda özellikle genç kısım ayaklanmisti çoktan..

 

..

 

Asya..

 

 

"Ula ayaklurum ağrıdı" dedi Fatma teyze yanımıza oturarak.. Asya mikrofonu kapatıp masanın üzerine koydu..

 

"Fahriye cidden Eskişehir den şarkıcı mı getirdin sana inanmıyorum" dedi bir kız itici itici..

 

"Demir in sözlüsü o" dedi Fahriye bana bakarak..

 

"Hadi ya bende inandım kızım Demir beni istememiş bunu mu isticek"

 

"Nazar ileru gideysun" dedi asiye anne eline dokunup gülümsedim..

 

"Soda iç iyi gelir" dedi elif ona bakarak güldüm..

 

"Komik mi?" Dedi kız kaşlarını bana çatarak..

 

"Kıskanman komik geldi.. Ne bilim biraz da hoşuma gitti yalan söylemem"

 

"Hoşuna giden ne tam olarak?"

 

"Yerimde olmak istemem ve bunu cekememen" Dedim gülerek.. elife baktığımda bana elini uzattı..

 

"Ya senin neyini çekemiyim şehirli baksana daha bizim buraları bilmiyorsun söylediklerinden belli"

 

"Yedirir o lafı sana yalnız" dedi Mercan..

 

"Mercan.. tamam" Dedim ona bakarak.. benim adım da Asya'ysa ben bu kızı elbet tek getirirdim.. şuanda saygımı bozmak istemiyordum sadece..

 

"Soylede görelim o vakit"

 

"Hayde kizum benim için"

 

"Sen iste yeter ki annem" Dedim mikrofonu alıp ayağa kalkarak.. kız dudaklarının içini yiyordu..

 

Mercan..

 

"Bi horon teperiz o zaman" dedi Elif bizi ayağa kaldırarak..

 

Asya gökte yılduz ay misunu? Söylerken hem bize eşlik ediyordu hem şarkıyı söylüyordu..

 

Şarkı bittiğinde kapıda Demir i gördüm yaşlanmış yine Asyayi izliyordu.. daha sonra dışarı çıktığında kızda masadan asyaya bakıp çıktı..

 

"Asya Demir sanırım bir şey diyecek sana kapıda gördüm" dedi Azra kapıyı isaret ederek..

 

"Azra ne yaptın?" Dedim Asya'nın arkasından bakarak..

 

"Noldu?"

 

"Su kız o gitti Demir in yanına Asya şimdi gebertir kızı valla" dedim dudağımı ısırarak.. masada bir şey dememesinden anlamıştım çünkü arkadaşımı taniyordum.. belasını s...

 

"Koş" dedi bana bakarak..

 

"Beni bekleyin.." dedi elif de arkamızdan gelerek...

 

Salondan çıktığımızda etrafa bakındım..

 

"Burada" dedi elif sessiz bir şekilde Asya sağda duvarın arkasında öylece duruyordu.. sessiz sessiz yanına gittik..

 

"Nabiyorsun burada?" Ama bana cevap vermeden sus işareti yaptı..

 

"Cidden o kız sözlün mu Demir?"

 

"Nazar git şuan yaptığın sey hoş değil" dedi Demir.. eğilip baktığımda kıza bakmiyordu bile..

 

"Neden ben değil de o ne buldun bunda o kadar ben seni çok sevdim Demir hala daha seviyorum bak her şey kabulüm.. eğer onu bırakırsan tabi.."

 

"Kalbimde ondan"

 

"Kalbin?"

 

Cevap vermedi..

 

"Bu kız sana bu kadar ne yapmış olabilir yüzüme bakmayacak kadar?"

 

"Sevdi.."

 

"Bir gün Demir bu kız seni bırakıp gidecek ve ben burada olacağım.."

 

"Öyle bir şey olmayacak ve sende burada malesef ki beklemek zorunda kalacaksın" dedi asya kıza doğru giderek... nazar sen bittin kızım..

 

"Bakıyorum da cici kız ayaklarından çıkmışsın.."

 

"Evet istemeyeceğim şeyler yaptırma bana şimdi git efendi efendi.." dedi asya.. Bu kız kaşınıyordu cidden..

 

'Ya sen şehirli kızı bana ne yapabilirsin" dediğinde Asya kizi boğazından tutup duvara yapıştırdı..

 

"Bana bak kenar mahalle yosmasi sen gelirken ben gidiyordum duydun mu beni benimle oynama sabrımı sınama Dedim sana uyardım seni şimdi sana son kez diyorum Demirin yanına gelip konuşmayı geç ismini bile ağzına almayacaksın.. duydun mu beni?" Dedi dişlerinin arasından..

 

Kız oksuruklerinin ardından konuşmaya çalışıyordu..

 

"Asya bırak güzelim bogacaksin" dedi Başar bir çare..

 

"Kapa çeneni" dedi asya basara bakmadan.. Başar bir iki adım geriledi.. şuanda sinirini atamazsa çok fena şeyler yapardı biliyordu..

 

"Duydun mu dedim?"

 

"Du-du-ydum" dediğinde elini kızın boğazından çekti..

 

"Güzel anlaşmamıza sevindim gidebilirsin" dedi geri çekilerek..

 

Kız ellerini boğazına götürdü ve nefes nefese kesik okusuruklerle son kez asyaya bakıp gitti..

 

"Kimse tek laf etmesin yakarım canını" dedi asya yola doğru yürüyerek..

 

"Kıskandı mi o?" Dedi Demir Asya'nın arkasından giderek...

 

Asya..

 

"Demir bak tek kelime etme" Dediğimde elimden tutup durdurdu..

 

"Ula bu kadar mı kıskandın?"

 

"Sus yoksa.."

 

"Sustursana" dedi pis pis sırıtarak.. karnına vurdum..

 

"Eee kıskandım hoşuna mı gitti ne oldu?"

 

"Çok hoşuma gitti.." dedi bana yaklaşarak..

 

"Gelme üstüme üstüme" Dedim geri adım atarak...

 

"Sen gelsene bi söyle yamacıma" dedi beni kendine doğru çekip boynumu öperken...

 

"Nabiyorsun sokağın ortasındayız"

 

"İyi ya herkes görür işte seni sevdiğimi"

 

"Delisin sen ya"

 

"Daha yeni mi anladın güzelim.. sana deliyim" dedi gözlerime bakarak..

 

"Demir ben çok mutluyum seninle.." Dedim birden sasirmis gibi gözlerime baktı..

 

"Beni mahvediyorsun kadın.. kokun.. gülüşün.. bakışın.."

 

"Başka?"

 

"Yeter bu kadar" dedi geri çekilerek..

 

"Sen var ya çok adisin"

 

"Eyvallah" dedi ve beni kolunun altına alıp salona götürdü tekrar..

 

...

 

"Nicee" dedi Mercan fırçayı yüzüme sürerek.. geri çekildim..

 

"Makyajın bokunu çıkardın Demir taniyamayacak" dedi Azra fırçayı elinden alarak..

 

"Bence çok güzel oldu ya" dedi elif rujumu dağıtırken..

 

"Gelin ben miyim Fahriye mi anlamadım zaten" Dedim aynanın karşısından çekilerek..

 

"Gelmişler hadi inelim" dedi Mercan perdeyi kapatarak..

 

"Sen niye heyecan yaptın ki bu kadar?" Dedi elif..

 

"Tufan var ya ondan" dedi Azra gülerek..

 

"Seni gebertirim bak kardeş katili yapma beni"

 

"Saka yapıyorsun Tufan abim ve siz?" Dedi elif bağırarak..

 

"Şş birisi duyacak elif yok öyle bir şey"

 

"Henüz" Dedim gülerek..

 

"Sende yap bakalım şovunu Asya hanım yap bakalım" dedi ve odandan çıktı.. kızlarla gülüp peşinden gittik.. kapıdan çıkarken içimi bir heyecan kaplamisti.. acaba beni böyle görünce ne tepki verecekti.. Derin bir nefes alıp kapıdan çıktığımda Demir gülerek bana baktı..

 

Baktı baktı.. yavaş yavaş yanıma geldi.. ama gözlerini gözlerimden ayirmiyordu.. hoş bende ayıramıyordum..

 

"Peri kızı küçük kız" dedi beni süzerek.. yutkundum.. cebinden küçük bir kutu çıkardığında kalbim ağzımda atıyordu artık.. biri tutsun beni düşüp bayılacagim yoksa..

 

"Bu yüzüğü bana ananem vermişti rahmetli onun annesininmis maddi değeri yok belki ama artık senin çünkü evleneceğin insana ver demişti" dedi yüzüğü çıkararak..

 

"Bu bi evlenme teklifi mi?" Dedim önce yüzüğü sonra ona bakarak..

 

"Al tak" dediğinde güldüm.. Bu adam böyleydi.. lafı uzatmayi sevmezdi..

 

"Demir bu çok kıymetli" Dedim yüzüğe bakarak..

 

"O yüzden senin" dedi ve yüzüğü çıkarıp parmağıma taktı..

 

"Makyajım akacak" Dedim burnumu çekerek..

 

"Bundan sonra sadece mutluluktan ağlayacaksın Asya.. elimden gelenin fazlasını yapacağım güzelim hep o güzel yüzün gülsün yeter ki.."

 

Uzanıp yanağını öptüm ve sarıldım..

 

Rabbım senin bana mükafatın mıdır bu adam? Ey kulum çok çektin al bu sevgiyi demen midir? Ya giderse ne bok yerdim ben? Ölürdüm artık.. gitmesin Allah'ım bu mutluluğumu bozma ne olur...

 

 

Çok özür dilerim... ama 6 saattir uğraşıyorum güzel bir şeyler çıkarabilmek için... şimdiden keyifli okumalar...

 

Ileriki bölümlerden spolier verecek olursam... ayrılık....

 

 

 

Loading...
0%