"Biz iblisiz"

Aris duyduğu cümle ile onları kısaca süzdü. Ciddi olduklarına emin olduktan sonra durumu kendi zihninden ölçüp biçmeye başladı.

"Kız şoka girdi sanırım. bir tana tokat at en kısa yoldan kendine gelsin."

Donovan abisinin söylediği cümle ile gözlerini devirdi. Halâ Aris ile zamanların üstünde oturduğunu o an fark etti.

Aris yavaşça samanların üstünden kalktı ve üstündeki saman parçalarını silkeledi.

"Şunu doğru düzgün anlat."

"İbliler insanların ruhu ile beslennen yaratıklarız. Ölümsüzüz ve vücudumuzdaki yaralar iyileşiyor. İblisler iki şekilde doğar. Birinci olarak ya güçlü duygular ve ruhlar bir arada diğer dünyaya göç etti. anlamadm dimi... kısaca Savaş, katliam, cenaze, düğün... gibi şeylerden doğarlat. Doğmalarına neden olan olay ne kadar güçlüyse iblisde o kadar güçlü olur. ikinci neden ise iki iblisin çan çin çon yapıp çocuk sahibi olması. Donovan'la kardeş olduğuma göre bizimde 2. yoldan meydana geldiğimizi anlamıştırsın."

Aris, Douglas'ın anlatım tarzındaki alayı görmezden gelerek tekrar soru yöneltti.

"Parlayan Ay zamanı iblisker için ne ifade ediyor?"

"Bizim kana susamış halâ getiriyor kısaca."

"Yasaklı ormanın olayı ne?"

"Yasaklı ormanda sadece iblisler yok. Parlayan Ayda sadece iblisler kana susamış hale gelmiyor."

"Ne gibi canlılar var?"

"Başka hayvan türleri diyelim."

"Neden beni öldürmesi gerekiyor."

"Çünkü bizden birisini gördün. Diğerlerine anlatma ihtimallini göz önün bulundurmalıyız. Eğer diğer insanlar duyarsa bizim içindde onlar içinde tehlikeli olur."

"Kimse bilmiyor mu yani?"

"Aslında kasabada bilen bir kaç kişi var.""

"Nasıl yani?...Kimler?"

Donovan gözü eline aldı.

"Abin ve diğer avcılar... sözde ormandaki canlıları avlıyorlar. Asıl dertleri Yasaklı ormandki yaratıklar."

Abisi...

Bunca yıldır abisi bir kere olsun yasaklı ormanı anlatmamıştı. Neden ama? zorunda mı kaldı? kardeşlerini korumak mı istedi? doğru olanın bu olduğunu mu düşündü?

"Seni öldğrmeyeceğiz ama ormandan uzak dur. Biraz merakına sahip çık."

"Ama-"

Douglas, Aris'in cümlesini bitirmesine izin vermedi ve araya girdi.

"Bütün sorularını cevapladım... Yasaklı Ormanlar senin boyunu aşıyor. Gereksiz merakın ölümüne sebep olacak. Sana son bir şans veriyorum. Bu gece olmamış gibi davran ve hayatına devam et."

"abime ilk defa katılıyorum."

"Ha bu arada eğer reddedersen seni öldürürüm."

Aris durumu değerlendiriyordu. Bu iki kardeşin haklı olsalarda Aris bilinmezlikten hep nefret etti. Şimdilik onların dediğini yapmaya karar verdi. Ama asıl hedefi abisinden bilgi almaktı.

"Sanırım haklı olabilirsiz."

Aklı başına gelmiş mağdur kız taklitlerini Donovan çabuk inanmıştı. Ancak Douglas için sadece komik bir tiyatrodan başka bir şey değildi.

Donovan oturduğu samanlardan kalktı ve abisinin kapısında dikildiği samanlığın kapısına ilerlerken konuştu.

"Umarım ne demek istediğimizi anlamışsındır. Bu senin iyiliğin için."

Aris içinden 'Benim için iyi olanı ben seçebilirim' diye geçirdi.