Mina'dan

Uyandığımda kendimi bir yatakta buldum. Yataktan kalktığımda üstümde bana büyük gelen bir gecelik vardı. Üstümdekileri umursamadan odadan çıktım bir kapıya ulaşınca kapıyı açıp içeri girdim. İçeride Felix kitap okuyordu. Hemen yanına gidip bağırmaya başladım.

"Ben neredeyim, beni buraya neden getirdin Felix!?"

Derken sancı girdi ve "Ah!" Diye bağırdım. Felix endişeyle beni kucağına alıp yine o odaya götürmeye çalıştı. Bende sorumu tekrarladım. Sırıtıp

"Üstündekilerle seni ciddiye alamıyorum." Diyip ufak bir kahkaha patlattı. Ardından ekledi.

"İyileşince cevabını vereceğim küçük hanım ama şuan söz konusu iyileşmen." Dedi ve beni yatağıma yatırdı. Oflaya puflaya ona arkamı döndüm ve

"Hıh." Dedim.

"Ne yani sevgilim bile arkadaşım bile olmayan birinden trip mi yedim şimdi." Diye cevap verip kahkaha attı. Onu umursamayıp düşünmeye başladım. O sırada odadan çıktı. Bende düşünürken uyuya kaldım. Uyandığımda yanımda biri vardı. O kişiye bakınca Felix olduğunu gördüm nasıl unutmuştum ben ayda bir bile olsa uyur gezerdim ve nasıl olduysa Felix'in odasına gelip yatağa yatıp uyumuştum onunla. Hemen biraz öfkeyle sessiz bir şekilde çıkarken arkamdan bir ses geldi.

"Merhaba nereye böyle??"

Arkamı döndüğümde Felix uyanmıştı. Hemen utançla odadan çıkıp bu kocaman saray gibi evde gördüğüm ilk kapıya doğru koştum ve odanın içinde derin derin nefes almaya başladım 15-20 saniye sonra gitmek için tam arkamı döndüğümde Felix oradaydı ve ona çarpıp yere düştüm. Felix bu halime gülüp beni kaldırdı. Beni odama götürüp,

"Üstünü değiştir gel 10 dakika sonra kahvaltı saati sakın geç kalma." diyip gitti. Bende mecburen bir elbise giyip saçımı hızlıca bir maşalayıp allık rimel falan sürdüm. Ardından odadan çıkıp yemek odasını aramaya başladım saati bilmiyordum. Ama hala odayı bulamamıştım yaklaşık 20 dk geçti diye düşünüyorum. Resmen kaybolmuştum. Hemen bir koltuğa oturdum ve mecburen beklemeye başladım. 10 dk oturduktan sonra koşma sesleri gelmeye başladı. Biraz korkmaya başlasamda sadece koltuğun en köşesine geçebildim. 2 dk sonra koşma sesleri yaklaşmaya başladı. Korkup ağlamaya başladım. Koşma sesleri şiddetlenince "Felix!" Diye bağırıp ağlamaya devam ettim. Biraz sonra koşarak Felix yanıma geldi.

"İyimisin ne oldu? Bir yerine birşey mi oldu?" Diye üst üste soru sormaya başladı. Bende gözyaşlarım arasında,

'İyiyim kayboldum, sonra koşma sesleri gelmeye başladı, çok korktum." Dedim.

Felix hemen bana sarılıp,

"Çok korktun mu? Şuan iyimisin?" Dedi. Bende kafamı evet anlamında salladım. Elimi sımsıkı tutup yürümeye başladı. 5 dk yürüdükten sonra bir odaya girdik odada yemekler vardı. Tabağıma birşeyler koydum. Masaya oturup 1-2 lokma yedim. Ama ciddi ciddi 1-2 lokma yedim. Bir yudumda çay içip kalktım. Tam giderken,

"Otur şuraya yemeğini ye tabağın öylece duruyor!" Dedi. Umursamayıp evin bahçesine çıktım. Bir masaya oturup çiçekleri izlemeye ve onları koklamaya başladım. Arkamı döndüğümde Felix beni izliyordu. Bunu görünce yanından gidip bana ayrılan odadaki piyanoyu çalmaya başladım. Bitirince sıkılıp odadan çıkacaktım ki Felix'in yine beni izlediğini fark edip yanına gittim.

"Niye beni izleyip duruyorsun. Yoksa çirkin olduğumu mu fark ettin."

"Güzelsin."

"Değilim."

"Güzelsin."

"Değilim."

"Güzelsin işte sus!"

"Ne yani bu bir iltifat mı yoksa güzel olduğumu düşünmem için bir emir mi?"

"İltifat değil kendini güzel sanda üzülüp ağlama diye." Dedi.

Azda olsa alınmıştım tamam zaten kendimi güzel bulmuyorum ama 'ağlama çirkinsin' demesi kırıcıydı. Üzüldüğümü belli etmemeye çalışarak gittim. Aradan 2 hafta geçti. Ben hala aynı şekilde 1-2 lokma alıp kalkıyordum.

"Mina yeter hergün 2 lokma yiyip kalkıyorsun. Anlamıyorum benden rahatsız oluyorsan söyle gelmem sonunda rahatsızlanacaksın!" Dedi. Bende

"Ben gayet iyiyim hem neden çirkin ve aptal biri senin umrunda boşver beni hem ölürüm benden kurtulursun." Dedim.

"Haklısın peki git." Dedi hemen koşarak odama gittim ve ağlamaya başladım Felix bile böyle düşünüyordu. Ağlamamı durdurarak evin en üst katındaki yani Felix'in odasının olduğu kattaki balkona çıkıp aşağı atlarken biri beni kolumdan tuttu. Asılı kalmıştım. Beni tutan kişinin Felix olduğunu gördüm. Tam o sırada elim kaydı ve aşağı düştüm.