Yeni Üyelik
1.
Bölüm

SEÇİM SEREMONİSİ

@emrullah

Bütün atalarımın avcı soyundan gelmesi yetmezmiş gibi sanki kimse bana Avcılığın tarihini anlatmamış gibi bir de Avcılık 101 dersi alıyordum zorunlu olarak. Tanrım ne sıkıcı dersti aynı yaratılış hikayelerini aynı efsaneleri defalarca dinlemiştim. Evet kabul ilk duyduğumda çenem açık dinlemiştim ama aynı şeyleri yüzlerce kez dinleyince tüm ihtişamını kaybediyordu. Bir süre sonra dinlerken sıkılıyordunuz. Beni anlayabiliyorsunuz dimi gerçi hiç sanmıyorum da. Dünyada birkaç milyon avcı varken milyarlarca insan ve avcıların sayısından da üstün kötücül varlık var. Sanki başka işimiz gücümüz yokmuş gibi bir de insanları korumakla uğraşıyoruz. Son 3 aydır hayatım alt üst olmuşken insanlardan nefret ediyorum bazen. Avcılar da bunalıma girebilir yoğun duygular yaşadıkları içinde toparlanmaları vakit alıyor elbette. Hayatımda ki en büyük trajedi Dimitri’yi kaybetmemdi.. Demek ki Avcılarda ölebiliyordu oysa ben herkesi büyük büyük babam gibi 500 yılı devirir zannediyordum.

Çocukluk arkadaşım , dostum , kan kardeşim ölmüştü hem de bilin bakalım kimin yüzünden ? O İrina cadısını bulduğum yerde yok edecektim. Bunu yapmanın en iyi yolu kraliyet tacını takmaktan geçiyordu. Jenna Dimitri’nin kaybından sonra kafayı yemiş ve güller sarayına gönüllü olarak gitmişti. Buraya gitmek huzuru ve ölümü aynı anda çağrıştırdığı için ona iyi geleceğini düşünüyor olmalıydı. Böylece kırmızı güllerin arasında Avcılara askeri teçhizat üretirken Dimitri’nin yasını tutmaya devam edebilirdi.

Bende hala toparlayamamıştım. Arya hep yanımdaydı ama Vampirlerin kraliçesinin’ın sevgisi bile kendimi toparlamam için yeterli değildi.

Jenna’nın ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüştü. Bir gün bana döndü dedi ki

‘Ben gidiyorum fink daha fazla Salem’de duramayacağım.’

‘Nereye Jenna’

‘Güller sarayına’

‘Bu resmen ölüme gitmek ama ’

‘Aması maması yok dostum yaşamanın bir anlamı kalmadı benim benim için en azından güller sarayında ki madencileri , zanaatkarları korumak için kendimi feda edebilirim’

‘Kendine gel jenna seni de kaybedemeyiz. orası sürekli saldırı altında kalıyor’

‘Biliyorum istersen bana kızabilirsin , istersen delirmiş diyebilirsin. ben kararımı verdim gidiyorum.

‘Arya beni tuttu kulağıma fısıldadı korkma ben onu adamlarıma uzaktan kollatırım’

‘Yapar mısın bunu sevgilim’

‘Yaparım tabiki küçüğüm , hep böyle severdi beni.’

Herkesin işi başından aşkındı tüm arkadaşlarımı koruyamazdım. o yüzden jenna’yı koruma işini arya’ya bıraktım. yakında bir sınavdan geçecektik ve benim tek görevim Trandox Avcı Akademisine girmek ve oradan başarıyla mezun olmaktı.

2 gün sonra Salemde ki tüm avcılar toparlandı yaşları 15 ila 18 arasında değişen bu gençler herkesin önünde Amerika da bulunan 7 akademiden birisine girmek için sınava tabi tutulacaktı. Sadece safkan olanların kanını yönlendirme yetkisi vardı bu yüzden ailemin benden tek istediği şey krallar ve kraliçeler , yöneticiler yetiştiren trandox’a girmemdi.

Salem bölgesinden yüz genç isimleri okundukça kürsüye geliyor ve yediye bölünmüş cemberin ortasına kanını damlatıyor ve ait olduğu yere doğru kan hareket ediyordu.

7 akademinin isimlerine ve özelliklerine gelince şöyleydiler.

-Karpanti eğitim kalesi ( Savaşçı Avcıların eğitim gördüğü yer)

-Ejder yolu ve yasak orman ( Avcıların yaratıldığı yer, canları pahasına korurlar çünkü oradaki sihirle yeni Avcılar yaratmak münkündür. )

-Gizli ilimler merkez kütüphanesi ( Binlerce yıllık Avcı tarihinin yazılı olduğu ve korunduğu tek yer)

-Mor Alev Akademisi ( Şifacı Avcıların yetiştirildiği yer)

-Güller Sarayı ( Sarayın bahçesinde kırmızının her tonunda gül bulunan Avcılara askeri teçhizat üreten yer)

-Mirhas Sarayı ( Adalet’in hala ilk günkü gibi devam etmesini sağlayan Avcı sarayı , Hakim , Savcı , Yargıç yetiştirir.)

-Altın Oda Akademisi ( Avcılar sihirle yaratılmış olsalar da bu yetenek hepsinde görülmez. Bu yüzden nadir bir yetenek olduğu için altınla eşdeğerdir. Bu yeteneğe sahip olanlar bu akademide eğitim aldıktan sonra Yasak Ormanı korumakla görevlendirilir.

100 genç sırayla devam ederken sıra jenna hildens’a geldi. Elini kesti kanını damlattı ve kan trandox’a doğru hareket ederken onu güller sarayına yönlendirdi. Ailesi dahil herkes şaşkındı. Ben tepki göstermeyince babası seninle sonra hesaplaşıcaz Fink der gibi bakıyordu yüzüme.

Raslin airkun sahnedeydi. Beraber büyümüştük Avcı olduğumu bilen ilk kişi belki de oydu. Güç bedenimi yakarken telefonda yalvarırcasına kendime zarar vermeme engel olmaya çalışıyordu. Acaba benimle trandox’a gelebilir miydi? Evet bana kalırsa evet yani safkan bir aileden geliyordu ama o salak gitti kendi kanını mor alev şifacılar akademsine yönlendirdi. Ne oluyordu benim arkadaşlarıma ya ? Dimitri’nin kaybı bize bir şey öğretmişti ne istiyorsak onu yapmamızı , nasıl istiyorsak öyle bir hayat sürmemizi. Raslin’e çok ters bir bakış atmış olmalıyım ki yüzü düştü. Önüne baka baka gitti ailesinin yanına oturdu.

Kanını yönlendiremeyen daha düşük seviyelerde ki avcılar neresini istiyorsa oraya yakın damlatıyordu kanını ama kanı kabul etmeyen akademi o kanı kendinden uzaklaştırıyordu. Böyle bir hileye başvuran sarı saçlı kız mirhas sarayı yerine onun karşısında bulunan karpanti eğitim kalesi’ne kabul edilmişti.

Lanet olsun nidalarıyla yerine geri gitti. O kadar cılızdı ki. Kendisini bile korumazken biz halkını nasıl koruyabilirdi. Yine onun erkek arkadaşı yerinden hızla kalkıp gidip elindeki kanı karpanti’ye damlatmış ve kabul edilmişti. Yerine geçerken korkma diyordu ben seni korurum.

Orta boylu bir erkek adını unuttum ailesi merkez kütüphanesi’nin yazıcıları arasındaydı. Babası baş katip gibi bir şeydi ve oğlu da gitti kanını damlattı kan merkez kütüphane’den kabul alınca annesi sevinç çığlığı attı. Genelde genler yanılmazdı. Düzeni korumak için yapılabilecek en etkili yöntem buydu. Benim iki gerizekalı arkadaşımın yerinde olmak isteyen onlarca insan vardı orada. İkisi de gidip kanlarını farklı yerlere yönlendirmişlerdi.

Avcı güçlerini daha yeni keşfeden Oris Sertuvaz gecen gün bana saatte yüz km hızla gelen oku durdurmuş ve geri göndermişti ve bunu yapması için elini kaldırması yetmişti. Beni ölümden kurtarmıştı çünkü Salemde dostumuzdan çok düşmanımız vardı. Trandox’a gitmemi istemeyen birileriydi onlar. Başka bir hayatta başka bir şey secerdim mutlaka ama canım pahasına o akademiye gitmeye kafayı koymuştum.

O gün ORİS’e tek diyebildiğim şey sakın bu güçleri benim peşimden trandox’a gelip köreltme senin yerin altın oda akademisi.

Nihayet arkadaşlarımdan birisi beni dinlemişti. Damlattığı kanı hızla altın oda akademisiyle bütünleşti ve kabul edildi. Ailesi dahil herkes onun nadir sihir yeteneğini merak ediyordu bundan emindim.

Nihayet bana sıra gelmişti. Sahneye çıkıp kanımı damlattım normalde bende belki yasak orman’ı korumayı seçebilirdim ama kanımı hiç yönlendirmedim ve o yolu biliyor gibi saniyeler içinde trandox avcı akademisi’ne gitmiş ve kan hızla kabul edilmişti. Tıpkı kaderin bir cilvesi gibi.

Hemen elinde mikrofonla konuşan Bay Flamer Trandox’a kabul edilen dördüncü öğrencimiz geleceğin avcı kral ve kraliçeleri karşınızda önlerinde diz çökün diyordu herkes önce ayağa kalktı eğilip selam verdi ve sonra sandalyelerinin kenarında sağ dizlerinin üzerine çöküp selam verdiler.

Götümün kalktığı şu kısacık anı görmesi için bile Dimitri’yi mezardan diriltebilirdim. Sonra herkes yerlerine oturdu ve seçim seromonisi bitti. 4 kişi birbirimizin yüzlerine bakıyorduk. Sonra bizi içeri gönderirken herkese artık dağılması gerektiğini söylüyordu bölge yöneticimiz Bay Flamer

Elimize bir kağıt tutuşturdu. Bunu ezberleyin Trandox’a vardığınızda ezberden okumanız gerekecek bir kabul seromonisi sözleri ve yöneticilerin dünyasında olan her şey orda kalmalı burada ailelerinize haber vermeyin , panik yapmasınlar ama şunu bilin son 3 yıl içinde Trandox’ta yaklaşık 30 yönetici adayı öldürüldü. Oraya vardığınızda hayatta kalmak istiyorsanız birbirinizin götünü kollayın yeter. Zaten orda dördünüze aynı oda tahsis edilecek. En azından bunu yapın kendiniz için. Benden bu kadar dedi ve uzaklaştı.

Sıçtık dediler kızlar aynı anda

Korkmayın ben sizi korurum prenses marina ve prenses zara

Kızların yüzü hala düşüktü. Trandox’ta hayatta kalmak hiç kolay olmayacaktı. Çünkü bir yandan avcılar kendi içinde mücadele ederken , bir yandan da karanlık tarafa karşı mücadele ediyorduk. Asıl taht kavgaları biz Trandoxtan döndükten sonra başlayacaktı tabi eğer geri dönmeyi başarabilirsek.

 

 

Loading...
0%