Yeni Üyelik
3.
Bölüm

2. BÖLÜM:ESİRLER:

@genc_bir_yazar

 

Gölge Novak'ın ağzından:

 

 

Sabah çalan alarmın tiz sinir bozucu sesiyle kafamı yastığa gömdüm. Pazartesi sabahlarından nefret ediyordum ama ne yazık ki uyanmak zorundaydım normalde herhangi bir işte çalışsam izin alırdım ama ben bir polis memuruyum ve amcamın izin vermek ile arası hiçbir zaman iyi olmadı.

 

 

Ben bir makineydim ve dinlenmeye hakkım yoktu sürekli çalışmak zorundaydım adalet için. Derin bir nefes alıp hâlâ öten alarma yumruğumu indirdim ama anında bir çatırdama sesi duydum dönüp bakınca yanlışlıkla farkında olmadan hayvan gibi vurarak alarmı kırmış olduğumu gördüm.Sanırım biraz fazla güç kullanmıştım. İç çekerek yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkarım.

 

 

 

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra gardıroptan beyaz bir kazak siyah bir pantolon ve siyah bir deri ceket çıkarıp giyinirim. Giyindikten sonra aynadan son bir kez kendime bakıp mutfağa inerim.

 

 

Mutfakta hızlı bir kahvaltı yapıp rozetim ve tabancamı alarak evden çıkarım. Kapının önünde ki arabama binip karakola doğru yola çıkarım.

 

 

Aracı karakolun otoparkına park edip içeri girip iş arkadaşlarıma selam veririm. Sonra doğrudan Komiser Salih Yılmaz'ın ofisine doğru yürürüm.

 

 

Kapıyı birkaç kez çalıp beklerim içeriden gel sesini duyunca yavaşça içeriye yürürüm. Komiser karşısında olan sandalyeye oturmamı işaret ettikten sonra elinde ki dosyayı masaya bırakmıştı.

 

 

"Hoşgeldin Gölge." "Hoşbulduk Komiserim." "Normalde iş başı yaparsın direk sanırım benimle konuşmak istediğim birşey var." "Evet komiserim." "Tamam evlat seni dinliyorum konuşalım."

 

 

"Merak ediyordum acaba amcam Serkan Durgun'un yanına ne zaman geçeceğim ?" "Oraya gitmek için daha çok çalışman lazım Gölge bunu sende biliyorsun henüz oraya gidecek kadar iyi olduğunu kanıtlamadın."

 

 

Komiser Salih sadece bahane buluyordu. Genç yaşıma rağmen çok büyük şeyler başarıp tüm teşkilatın parmak ile gösterdiği biri olmuştum. Çoktan amcamın yanına gitmeyi hak etmiştim ama o buna izin vermiyordu çünkü burada benim kadar iyi başka polis yoktu.

 

 

"Anlıyorum efendim." İzin vermeyeceğini bildiğim için konuyu kapattıp izin alarak odasından çıkarım. Kendi masama dönüp işler ile ilgilenirim.

 

 

Birkaç saat sonra çıkış saatinde doğrudan eve gitmek yerine alışveriş merkezine gitmeye karar verdim. Alışveriş merkezine yürürken içeriden dışarıya çığlık çığlığa kaçan birkaç insan görünce kaşlarım çatıldı.

 

 

Tökezleyip yere düşen bir teyzeyi ayağa kaldırırım. "Teyze iyi misin ? Neler oluyor?" "Alışveriş merkezini kapattı bir grup ve herkesi esir aldılar."

 

 

"Tamam teyzecim sağol." Kadın uzaklaşırken silahımı elime alıp uzaktan Alışveriş merkezinin içine bakınırım giriş kat tamamen boş görünüyordu.

 

 

 

Alışveriş merkezine yürürken başka bayan bir memur yanıma gelince ona dönerim. Üzerinde polis üniforması ve kafasında bir şapka vardı uzun siyah saçlarını at kuyruğu yapmıştı. Cam mavisi gözleri güzel bir yüzü vardı. Hafif esmer bir teni mesleği gereği kaslı kolları vardı ama sırıtmıyor aksine bedenine oturuyordu.

 

 

"Memur Gölge Novak sen." "Memur Melisa Ak ne yapacağız ?" "İçeride kaç kişi var bilmiyoruz ama ilk kat boş görünüyor. İçeri girip ne yapacağımıza bakalım sonra adamları ve esirleri bulalım."

 

 

Melisa başını olumlu anlamda salladı mağazanın kapısını itip içeri girip etrafa bakınmaya başlarız. İlk kat gerçekten tamamen boştu üst kattan konuşma sesleri geliyordu.

 

 

Üst katta çıkan merdivenlerde durup ikinci katta bakınca birkaç silahlı kişinin 15 kadar esiri yere yatırıp tehdit ettiğini gördüm. Duvarın arkasına geçip Melisa'ya dönerim.

 

 

"Merkezi arayıp destek çağır ben burada kalıp ne yapacağımızı bulacağım." Melisa yanımdan ayrılırken içeriyi izlemeye devam ederim. Adamların lideri olduğu belli olan tamamen kel her yeri dövme içinde olan adam sırıtarak esirler arasında yürüyordu.

 

 

"Acaba hanginiz ile başlasam ? En iyisi seçimi şansa bırakmak." Adam ilk esirin başına gitti ve silahını sıkıca tuttu. " O peti peti karamela sepeti."

 

 

Adam tekerlemenin söylediği her bir kelimesinde silahını esirlerden birine doğrultuyordu. Tekerleme bitince son kelime evli ve karısı ile çocuğunun yanında olan bir adama denk geldi.

 

 

"Seni hemen öldürmeyeceğim onun yerine seni ölümüne bir dövüşe davet ediyorum kazanırsan yaşarsın ama kaybedersen hem sen hem eşin hemde çocuğun ölür."

 

 

İki kişi adamı zorla ayağa kaldırıp dövüşmesi için liderin karşısına getirdi. Lider dev gibiydi ve adamın onun karşısında hiç şansı yoktu. Adam lideri yense bile büyük ihtimalle lider kendi adamları önünde küçük düşeceği için adamı yine öldürdü birşey yapmam gerekiyordu.

 

 

Yapmamam gereken birşey yapıp bir çılgınlık yaparak silahım ile duvarın arkasından çıktım. "Polis eller yukarı teslim olun." Lider ve adamları hepsi şok içinde bana baktı ve kahkaha atmaya başladılar.

 

 

"Bakın burada ne varmış ? Kahraman genç bir polis memuru onbeş suçluya karşı ne yapabilirsin ? Ya çok cesursun ya çok aptal." Liderin konuşmasına omuz silkip cevap veririm. "Herkes ikinciyi söylüyor."

 

 

 

Lider yüzünde iğrenç bir sırıtma ile konuşurken yerde korkuyla yatan esirlere ve dövüşmek için ayakta olan adama bakarım. Lider güçlüydü iri vücudu yüzünden kendini yenilmez sanıyordu bu zaafını ona karşı kullanacaktım.

 

 

"Seninle ölümüne bir dövüş teklif ediyorum. Kazanırsan beni öldürürsün kaybedersen tüm esirleri serbest bırakırsın." Lider gür bir kahkaha attı. "Ben varım aynasız ama sağlam bir dayak yemeye hazır ol."

 

 

Lideri baştan aşağı inceledim ben 1.93 boyundaydım bu adam rahat 2.10 santim vardı ve benden çok daha iriydi. Alt etmek kolay olmayacaktı zaten amacım onu öldürmek değildi destek kuvvetler gelene kadar onu ve adamlarını oyalamakı.

 

 

Liderin adamları genci eşi ve kızının yanında yere yatırırken lider ile karşı karşıya geçtik. Derin bir nefes alıp yumruklarımı havaya kaldırdım.

 

 

Attığı yumruktan eğilerek kurtulup yumruğumu çenesinin altına geçirerek sersemlemesini sağlayınca bir iki adım sendeledi. Adamları liderlerinin sarsılmasını beklemediği için şok olmuştu. Lider de şaşırmıştı ama gururunu ayaklar altına almamak için çabuk toparlandı.

 

 

"Seni piç kurusu." Öfkeyle bağırarak üstüme doğru koştu. Üstüme gelene kadar bekledim ve üstüme atlayacağı sırada son anda geri çekilip duvara çarpmasına neden oldum.

 

 

Duvara kafasını hayvan gibi vurmuştu ses çıkmıştı ama hiçbir şey olmamış gibi tekrar üstüme yürüyüp yumruğu suratıma geçirdi. Öküz gibi eli vardı burnum kırılmamıştı ama kanıyordu.

 

 

Kanı silip ağzıma damlayan kısmı tükürürüm. Adamın bacak arasına tekme attıp yere yıkınca yumruğumu suratına geçirmiştim. Havayı iğrenç bir çatırdama sesi doldurmuştu burnunu kırmıştım.

 

 

Adam acıyla inleyerek burnunu tutup geri çekildi. Kırık burnu ve kanı görünce silahını çekip bana doğrulttu.

 

 

"Seni tam burada öldüreceğim." Bağırdığı esnada içeriye hem arkasında olan kapıdan hemde benim olduğum kapıdan bir sürü polis girip silahlarını adamlara doğrultup hepsini tutukladılar.

 

 

Lidere dönüp omuz silkip sırıtırım. "Kas yapmaktan beynini geliştirmeyi o kadar ihmal etmişsin ki bu kavganın diğer polislerin gelmesi için zaman kazandırma yöntemi olduğunu anlamadın."

 

 

Polisler kelepçeleyip onu götürürken adam sadece somurttu. Burnumu temizlemek için oturduğum sırada Melisa ilk yardım malzemeleri ile yanıma gelip burnuma müdahale etti.

 

 

"Ya çok cesursun ya çok aptal." Melisa'ya bakıp gülümserim ve omuz silkerim. "Herkes ikinciyi söylüyor ama bence biraz cesur olabilirim." Melisa sen iflah olmazsın gibi bir bakış ile başını iki yana sallayıp kafama vurdu.

 

 

"Cesursun onbeş silahlı suçlu karşısına geçmek cesaret ister. Ama bu aptal olduğun gerçeğini de değiştirmiyor ölebilirdin." "Ama ölmedim ölmeyecek kadar mukemmelim."

 

 

Tekrar kafama vurup hafif bir kıkırdama çıkardı bana kızsa da onu eğlendiriyordum. İleride iyi anlaşacak gibiydik. Birlikte karakola dönüp komiser ve üstlerimize olay ile ilgili rapor verip tekrar işimizin başına döneriz.

 

 

Evet ikinci bölüm ile karşınızdayım umarım beğenirsiniz...

 

 

Bölümün geneli hakkında ne düşünüyorsunuz ?

 

 

Gölge karakteri hakkında ne düşünüyorsunuz ?

 

 

Melissa karakteri hakkında ne düşünüyorsunuz ?

 

 

Yeni bölüm de görüşmek üzere...

 

 

 

 

Loading...
0%