Yeni Üyelik
2.
Bölüm

Nida'nın Hayatı

@gizemnurw

Ben Nida Aydın. On beş yaşındayım, Konyada yaşıyorum.Biraz ailemden bahsetmek isterdim ama ne yazık ki anlatabileceğim bir ailem yok...


Kısacası çekirdek ailem ben,annem ve babamdan oluşuyor.Aslında çok baskıcı bir ailem var, ama bunları size sonradan anlatacağım...


Şimdilik nasıl geçiyor hayatım onu konuşalım.Bügün günlerden pazar ve babamın iş yeri maalesef tatil ,maalesef diyorum çünkü babam tarafından odama kilitlenme cezası aldım.Sebebi ise okula gitmek istemem evet duydunuz "okula gitmek istemem" çünkü annem ve babam okula gitmemin gereksiz olduğunu düşünüyorlar, ben ise normal insanlar gibi arkadaş edinmek istiyorum.


Fakat babama bu konu hakkında bir şey dediğim zaman,direkt bağırıyor ve bir hafta odama kilitlenme cezası veriyor. İşte bu cezanın bügün ilk günü ve ilk günden odamdan nefret etmeye başladım.


Aaa durun durun şimdi sizin aklınızda şöyle bir soru vardır "hiç mi okula gitmedin" diyeceksiniz size şu şekilde anlatayım;


Sadece ilkokul'a gittim sonrasında babam göndermedi. Yaklaşık olarak 5 yıldır odama hapsolmuş bir kızım ben :)


Şu anda ise pembe yatağıma oturmuş siyah bir karalama defterine size bunları yazıyorum .


Yazmaya devam edecektim fakat odamın kilidinin açıldığını fark ettim,korkarak hemen defterimi kapattım ve pembe battaniyemin altına koydum, daha sonra kapıdaki kim diye kapıya odaklandığım sırada odama girenin Pelin yani annem olduğunu gördüm,üstündeki kırmızı simli elbisesiyle kapının önünde durdu ve konuşmaya başladı:


-"Nidacım biz babanla dışarı çıkıyoruz,sakın odandan çıkma" dedi ve odadan çıkacağı sırada geri bana dönerek;


-"aaa dur zaten odadan çıkamazsın demi çünkü anahtarı bende" dedi alaycı bir tavırla sonra kahkaha atarak odamın kapısını tekrar kilitledi.


Biliyor musunuz dostlarım önceden annem denen kadın odaya girdiğinde ve bana "Biz dışarı çıkıyoruz" dediğinde oturup saatlerce ağlardım ama şimdi alıştım,odama girdikleri zaman bir yere gideceklerini anlıyorum.


Çünkü sadece bunu söylemek için odama giriyorlar.Başka bir ihtiyacım olduğunda evin hizmetçisi Nurdan geliyor odaya, annemden'de bu yüzden nefret ediyorum işte...


Odamdan çok sıkıldım uyuyacağım o yüzden.


(Yazarın anlatımıyla)


Nida uyumuştu ve tam olarak uykusunun üzerinden dört saat geçmişti neredeyse akşam olmak üzereydi, anne ve babası eve gelmemişlerdi daha,evin hizmetçisi Nurdan'da güzel bir tepsiye sadece ekmek ve çay koymuş,Nida'nın odasına doğru ilerliyordu.


(Nidanın anlatımıyla)


Merdivenlerden gelen ayak sesleriyle birlikte uyandım korkarak hemen ayağa kalktım,uykulu gözlerimle etrafa bakındım,sonra annemler gelmiş olabilir diye yatağıma geri oturdum. O sırada odamın kiliti bir kez daha açıldı ve kapıdaki kişinin Nurdan olduğunu gördüm.Bana tebessüm ederek tepsiyi masamın üzerine bıraktı,ve gülen yüzüyle konuşmaya başladı.


-"küçük hanım babanız cezalı olduğunuz için size bu günlük bu kadar yemek vermemi istedi,afiyet olsun" dedi, sinirle tepsiye baktım ve nazik bir ses tonuyla;


-"Teşekkür ederim Nurdan abla" dedim,ve Nurdan abla yüzüme gülerek odadan çıktı.


O kadar sinirliydim ki bağırmak istiyordum ama bununda cezasını çekeceğimi bildiğim için susmak en iyisi geliyordu.


Nurda'nın getirdiği çayı ve ekmeği bir kenara bırakıp,hava almak için pencerenin önüne doğru ilerledim. Pencereyi açarak aşağıya doğru baktım annem ve babamın henüz arabaları gelmemişti, bu benim için çok mutlu bir haberdi, umarım daha da gelmezlerdi, çünkü emindim ki içki içmeye gitmişlerdi ve daha önce yaşadığım şiddetleri bir kez daha yaşamak istemiyordum. Hâla vücudumun bazı yerlerinde morluklar vardı.


Yaklaşık yarım saat daha pencerenin önünde hayallere kayboldum...


Daha sonra kendime gelerek hemen Pencereyi kapattım,ve pembe yatağımın üstüne oturarak Nurdan'nın getirdiği çaydan bir yudum aldım ve kapının önüne koydum tepsiyi.


Çünkü saat 19:00'dı ve beş dakika sonra tepsiyi geri alıp gidecekti.Çok açtım ama midem bulandığı için bir şey yemek istemiyordum,öylece yatağıma geri uzandım. Sanırım bu odada kaldığım her gün uyuyacaktım çünkü yapabileceğim başka hiç bir şey yoktu.


Aklıma gelen ani fikirle hemen yataktan fırladım ve siyah karalama defterimi, pembe battaniyemin altından çıkararak bir parça yırtıp küçük bir not yazdım ve tepsiye bırakıp hemen yatağıma geri uzandım.


Notta şöyle yazıyordu;"annemle babam ne zaman gelicekler?" Aslında çoğunuz bunu neden sordun Nida,zaten seninle ilgilenmiyorlar bile diyeceksiniz ama onların kaçta geleceklerini bildiğim zaman odada daha rahat ediyorum.


Kısacası geldikleri zaman uymuş numarası yapıyorum ki,babam denen adam bana dokunmasın. Evet aslında uyumuş oluncada uyandırıyor ama uyumamış olursam daha çok dokunuyor...


Ben birşeyler hayal ederken merdivenlerden Nurdan'ın ayak sesleri geliyordu,sesler giderek yaklaştı ve kapının önünde durdu.


Kapımın kiliti yavaşça açıldı,karşımda babamı görünce ufak bir şok geçirdim, hemen uzandığım yerden kalkarak yatağımın üzerine oturdum.


Babam ilk önce yerde duran tepsiye göz gezdirdi,daha sonra ayağıyla tepsiyi ileri iterek kapıyı kapattı.Ben daha çok korkarak titremeye başladım,benim titrediğimi görmüş olmalıydı ki pis pis güldü bana, tepsiye göz gezdirmeye devam ederken benim köşeye koyduğum kağıt parçasını gördü ve eğilerek tepsinin içinden aldı.


Katladığım kağıtı açtı ve mırıldanarak yazdığım yazıyı okuduktan sonra güldü ve üzerime yürümeye başlayarak konuşmaya başladı;


-"Demek bizi soruyordun cici kızım" dedi sonra konuşmasına devam etti.


-"Bak geldim yavrum burdayım baban yanında korkma demek isterdim ama kork benden" bunları söylerken benim üzerime eğilmiş fısıltıyla söylüyordu,titremem artarken babam denen adam üzerime daha çok eğilmişti.Neredeyse nefes alışverişimi duyuyordu,bana daha çok yaklaşarak pis pis güldü


-"Nasıl ama beğendin mi hediyeni,ben geldim bügün tepsini almaya"dedi sarhoş olduğu belliydi ayakta zor duruyordu.


Bana daha çok yaklaştı...


Loading...
0%