Yeni Üyelik
17.
Bölüm

Dix-sept

@hestiamy

Enfal

Havaalanından aldığımız Naz'ı bizim eve kilitledikten sonra aşağı kata indik çünkü Can kesin dağılmış olmalıydı. Çok dayanıklı bir psikolojisi olsa da dağıldı mı tam dağılırdı o. Naz ne kadar sinirli de olsa olayı bana anlatmıştı, Can kolunun olayını öğrenmiş üstüne kendini kesmeye çalışmış ve bu Naz'a dayanılmaz bir acı vermişti. Ben kardeşimi bilirim. Çok sinirli olup dağları yıksa da hemen ağlar çok üzülürdü.

"Bunlar birbirini yememiştir inşallah, adam teselli etmede dünya markası oldukları için." Gökhan kapıyı çalarken bir yandan da bana söyleniyordu.

"Diyen de harika sanki bu konuda."

Kapı Efe tarafından açıldığında Gökhan daha benimle zıtlaşıyordu.

"Ne yapmışım ben sanki?"

"Kuşum öldü diye ağladığımda salak mısın pet shoptan bir sürü var alırız bir tane demiştin?"

"Doğru demişim."

"Öküz!" Gökhan'a bir tane geçirdiğinde omzunu tutarak sızlandı ve salondaki koltuklardan birine kendi attı. Canlı cenaze gibi oturan arkadaşımız bu durumu görmemişti bile.

"Halı desenleri güzel mi?"

"Moralim cidden çok bozuk, beni yalnız bırakın biraz." Can somurturken Gökhan Can'ın gözünün önünde elini sallıyordu.

"Sen kimsin ve arkadaşımıza ne yaptın?" onlar orada bir şeyler konuşurken Efe televizyondan PlayStation oynuyordu.

"Burası ev değil amınakoyayım! Ahır ahır!" bir anda patladığımda cidden, ama cidden kimse iplememişti. Bu da dediğimi haklı çıkarıyordu.

"Ben... Uyumak." Eren karşıma geçmiş bir şeyler söylerken koltuğun kolunu tek eliyle tutmuş ve düşmemeye çalışıyordu. Bu yüzden hemen ayağa kalkıp kolundan tuttum.

"Gökhan yardım etsene çocuk sığır gibi bir şey!" Gökhan'a bağırdığımda Can'ın burnuna parmağını sokmaya çalışarak rahatsız etmeyi bırakıp yanıma geldi.

"Eren, iyi misin neyin var?"

"Dybala-" inanamıyorum, çocuk son sözünü de futbola adayarak bir anda bayılınca ciddi manada zor tuttuk.

"İbne Efe, gel yardım et de belki de ölmek üzere falan olabilir ya, arkadaşını yatıralım."

"Of yenildim senin yüzünden!" Efe sızlayacak ayağa kalkıp yardım ederken Can halının beşinci sezonunu izlemeye devam ediyordu.

"Eren." Efe suratını tokatlayıp bir yanıt alamayınca bana döndü.

"Bu cidden bayılmış."

"Allah Allah. Nasıl olur böyle bir şey ya? Dalga mı geçiyorsun oğlum sen?! Aşağıdaki Nadia'yı çağırsana. O doktordu bir yardım eder."

"Eder eder, yanlayıp duruyor zaten Eren'e." koşa göz hareketlerini de yapıp gittiğinde Gökhan yeniden Can'ın yanına gidip onu rahatsız etmeye başladı. Cidden burası ahırdı. Ben ise Eren'i ilkel tokatlama yöntemi ile ayıltmaya çalışıyordum.

Loading...
0%