Nerdeyse bir hafta geçmişti, bu sürede hepsine çok alışmıştım. Hepsi cidden bana sevildiğimi hissettirmişlerdi.

Merih abim her zaman yanımda olan kişiydi. Eren abim sessiz sakin durup yanıma gelince konuşmaya başlayan biriydi, çok tatlıydı. Arda abim hepsinden biraz daha olgundu en büyük olduğu için şaşırtıcı değildi. Daren çok eğlenceli bir tipti çoğu zaman onunla gülüp eğleniyordum. Çınar ise Eren abimin küçük haliydi resmen bir fark yoktu.

Annem ve babam çoğu zaman evde olmuyorlardı. Ama onları da çok sevmiştim.

Şimdi ise salonda oturmuş kitap okuyordum. Eren abim yanıma gelip beni kendine doğru çekti ve okuduğum kitaba göz gezdirdi.

"Bütün insanlar, günü belirsiz bir ölüme mahkûmdur."

Okuduğum kitap hakkında bir alıntı söylediğinde hızlıca ona döndüm. "Okudun mu?" Heyecanla konuşunca gülümsedi. "Evet abicim Victor Hugo'nun çoğu kitabını okudum sevdiğim bir yazar kendisi." Dediğinde gülümsedim ben gülümseyince o daha içten gülümsedi, ve beni kolunun altına alıp saçımı öptü.

Bunca yıldır bu kadar sevildiğimi hissetmemiştim. Hepsi bana sevgilerini nasıl göstereceklerine şaşırıyorlardı. Telefonum çalınca abim hızla bana baktı. Gizli numara arıyordu. Açtığımda ise duyduğum sesle gözlerim dolmuştu. "En kısa sürede tekrar benim olacaksın kızım." Dediğinde Eren abin telefonu elimden aldı.

"Sen kimsin orospu çocuğu gelip benim kardeşime böyle dersin sikerim seni!" Bağırarak konuşunca ona döndüm delirmiş gibiydi.

Onun bağırması ile tüm herkes yanıma geldi "güzelim iyi misin" Merih abim hemen yanıma gelmişti. Sesleri duyuyordum ama cevap verecek gücüm yoktu sanki. "Deren!" Arda abim bağırarak yanıma gelince ona bile dönememiştim. Son hatırladığım titrediğimdi.

Merih Lores

Eren abimin bağırışını duyunca hemen yanladına gitmiştik, Deren titriyor ve ağlıyordu kimdi bu telefondaki ona bu kadar zarar vermişti.

Daren hemen telefondaki kişiye söven Eren abimin yanına gitti, ve konuşmaya başladı.

"Ya ben sizin gibi piçleri, sürtükleri,kahpeleri, orospuları anlamıyorum geliyor suçu olmayan binlerce kadına, kıza, bebeğe dokunuyor sonrasında biz erkeğiz diye geziniyorsunuz. Erkeklik öyle olmaz yalnız sizi doğuran bir kadın siz bir kadının rahminden doğmuşken,bir kadın dokuz ay boyunca sizin acınızı çekmişken siz onların acılarına acı katıyorsunuz. İnşallah yediğiniz yemek içtiğiniz su boğazınızda kalır, İnşallah o dokunduğunuz kadınlar son gördüğünüz ve size kadın gücünü gösteren kadınlar olur, İnşallah havuza denize gittiğinizde boğulursunuz kadınlara yaşattığınız acının azıcığına bile katlanamaz can çekişirsiniz ve son gördüğünüz yüzler acı çektirdiğiniz kadınların gülen yüzü olur. İnşallah kadınlara yaptığınız şeylerin binlerce kat fazla acısını yaşarsınız."

Sanırım biraz sinirlenmişti Daren ama anlayamadım.

"Deren!" Arda abim yanımıza geldiğinde Derenin nefes alamadığını fark ettim. "Abi kriz geçiriyor!" Ona bir şey olmazdı değil mi ona yeni kavuşmuşken tekrar kaybetmezdim değil mi? "Deren abicim seni tekrar kaybedemem lütfen nefes al lütfen."

4 saat sonra

Yazardan

Nerdeyse dört saat geçmişti ve Deren hala gözlerini açmamıştı.

Doktor'un söylediğine göre Deren bu krizleri çok yaşayacaktı. Ve belki de ölümü bu krizler yüzünden olacaktı.

Lores ailesi durmuş kardeşlerinin gözlerini açmasını bekliyordu. Hepsi mahvolmuştu.

Belki gözlerini açar umuduyla bekliyordu hepsi ama Deren açacak gibi gözükmüyordu.

9 yıl önce

sokakta yatmış ağlayan bir kız görmeyi beklemiyordu mert. Kızın yanına gidince kız ürkmüştü.

"Hey seni korkutmak istemedim sadece iyi misin diye soracaktım." Dediğinde kız iyiyim demişti ama iyi değildi.

"bak iyi değilsin anlayabiliyorum benim hiç kız kardeşim olmadı ama bir öz iki de kan kardeşim olmasa bile erkek kardeşim var. Emin ol seni hep koruruz sende benim kzı kardeşim olur musun?" Dediğinde kız çocuğu uzun süre sonra ilk defa gülümsemişti.

Ama bir yanı o kadar korkuyordu ki ne yapacağını bilmiyordu.

Sokağın başında babası görülünce kız çocuğunun gözleri dolmuştu. "Babam geldi ben gitmeliyim yoksa beni döver..." Dediğinde Mert onu elinden tutup kaldırmış ve koşmaya başlamıştı.

"Bu saatten sonra seni kimse dövemez kız çocuğu." Diyip onu sokaktan olabildiğince uzaklamıştı.

Başka bir sokak başında onu bekleyen kardeşlerinin yanına bu kız çocuğu ile gidip Berk'in abi bu kim demesiyle sadece yeni kız kardeşimiz demişti.

O günden sonra Alaz, Derenin ne derdi olsa anlar iyi dert dinleyen Berk'i derenin yanına gönderir ona akıl vermesini isterdi. Deren ne zaman üzgün olsa Alaz, Yiğit'i Derenin yanına gönderir onu mutlu etmesini söylerdi.

Mert, Derenin babası ne zaman Dereni onun yanında dövecek olsa izin vermez dayak yese bile Dereni korurdu.

Yiğit, Alaz demeden Derenin üzgün olduğunu anlar onu mutlu ederdi ama Alazın Derene aşık olduğunu bildiği için Alaz söyleyince onunla uğraşmayı severdi.

Berk, ise her zaman Derene akıl verir, Deren intihar edeceği zaman bile onu o yoldan döndürürdü.

Deren o günden sonra Alaz dışında hepsinin kız kardeşi olmuştu. Alaz'ın ise sevdiği kız.

Yazardan

helloo kısa oldu ama en kısa sürede sınavlar bitince daha uzun yazacağım.