İnkspired de bir hesap açtım bölümleri oraya da atacağım, beni orada da yalnız bırakmayın. Kullanıcı adım aynı.

Uygulama biraz karışık gibi umarım çabuk çözerim.

Öpücükler😘😘

(41) Kum Masajı

"Bu güzel elbiseye veda edeceğiz gibi görünüyor, tüh halbuki rengini sevmiştim."

Neydi bu elbisesini atmaya kıyamayan kadın tavırları anlamadım. "Neden veda ediyoruz?"

"Çünkü özel bitki karışımları süreceğim ve direkt tenine temas etmeli."

Uzandığım kumun dokusu o kadar mükemmeldi ki tenime neredeyse bir pamuk yumuşaklığında hissettiriyordu. Silikon yastıklar gibi bedenimin değdiği yer içe doğru göçüyor ve hiçbir baskı oluşturmuyordu. Elleriyle kumu okşar gibi bir hareket yapıp ısınmasına yol açtığında ise bu işin bu kadar eğlenceli olacağını düşünmemiştim.

Tırnağı ense dibime değdiği an bunu beklemeyen bedenim bir anda geriye doğru büzüldü. "Ştt sakin ol." Telkinin ardından taptığı şey sakinliğimi çoktan uçurup gitmişti. İgnisini o kadar iyi kullanıyordu ki büyülenmemek elde değildi. Tırnağının ucundan cızırdayarak çıkan o ses tül elbisemin sırt kısmını eriterek ikiye ayırmış ve sırtımı tüm çıplaklığıyla ona sunmuştu. Belimin kıvrımına gelene kadar tuttuğum nefesimi o noktaya gelip çekildiğinde geri bıraktım.

Tenime sıktığı soğuk yağların her damlası beni rahatlatmak yerine daha çok geriyordu. Tamam, sanırım bu masaj işi bu kadar iyi bir fikir değildi. "Aslında bu işi başka zamana bırakabiliriz-" dememe kalmadan iri elleri sırtımda yerini aldı ve profesyonel bir masör gibi hareket etmeye başladı. Belimden uzanıp ense köküme dek çıkan parmakları saniyeler içinde far görmüş tavşan gibi hareketsiz kalmamı sağladı.

Tenime sıktığı yağlar emildikçe bir yenisini alıyor ve hiçbirinin esansı ilginç bir biçimde birbirine karışmıyordu. Yanan tütsünün içindeki lavanta bile... Belimi yanlara doğru okşayarak ovduktan sonra yavaşça yukarıya doğru çıkmaya başladı. Sırtımı da geçerken sırdaki durağı göğüslerimin hizasıydı. Zihnim duraksarken o bir saniye bile duraksamadı ve göğüs kıvrımıma kadar inip anında yeniden yukarı çıktı.

Bunu bilinç bir şekilde tahrik edici bir hareket olsun diye yapmadığına emindim ama lanet olsun ki tekrar yapması için dakikalarca burada yatabilirdim. Silkelen Lily, silkelen ve kendine gel, sadece kocan sana masaj yapıyor. Senin kocan değil, evet senin kocan değil. Karnındaki bebeğin babası, bebek seni yorduğu için masaj yapmak istedi hepsi bu kadar. Aptal düşüncelerini adamdan uzakta tut.

En iyisi başka şeyler düşünmemdi. Tanrım ne düşünecektim; Valeri ve Laith'in yediği naneleri mi yoksa Scarlett'in kocama yanlamasını mı? Konu hiç bu çemberden çıkmıyordu. Anne Harvey'in beni küçük oğlunun odasında yakalayıp aşağılayıcı bir konuşma yapmasını saymıyordum bile.

Gelme gelme işte o noktaya gelme be adam sen beni deli mi edeceksin? Kumun sıcaklığı mı yoksa içimin sıcaklığımı daha çok arttı bilinmez sırtıma damlattığı yağların soğukluğu buzun ateşe düşmesi gibi ferahlatıyordu tenimi. Parmaklarının ucunda oldukça gevşemiş bir şekilde yatarken kuma yaslandıkça yaslanıyordum.

Belimden kalçalarıma inen elinin kontrolü tıpkı benim gibi ondaydı. Eriyip gitmemin olası olduğu sıcak kumun üzerinde kendimi bir kedi gibi hissettim.

Yüksel, alçal, okşa, sık ve bırak. Sanırım taktiği bu şekildeydi, bir süre sonra odak noktam o kadar dağılmıştı ki takip etmeyi bırakmıştım. Zihnime dolan görüntülere ise kimse engel olamıyordu, zihnimin kendisi bile. Buraya geldiğim ilk gece yaşadıklarımız kabak gibi meydandayken artık sızlanmaya başlayan bedenimin isteği netti; o ve parmakları.

Hayır Lily, unut bunu. O senin kocan değil ve geri dönülemez bir yola girme. Bu tensel bir ihtiyaçtan fazlası değil kendine gel.

Ellerim kumun üzerine saplanmışken daha fazla dayanamayacağımı anladım. O geceden sonra kaçtıkça buna çekiliyor olmam zihnimin yadaklı meyveyi tekrar tatmak istemesindeydi. Alexander Harvey yasak elmaydı ve ben onu yeniden ısırmayacaktım.

"Dur, dur..." Nefes nefese kalmış bir biçimde konuşurken elinin hareketi duraksadı ve geri çekildi.

"Canını mı yaktım Lilium?"

"Hayır, aksine çok iyi geldi. Teşekkür ederim bu kadar yeterli." dedikten sonra aniden kumla kaplı mini yatağın üzerinden kalktım. Kaçacak bir delik ararken gözüme takılan aynaya yavaşça dokundum ve parmaklarımın içine gömülmesini izledim. Yani buradan tek başıma kaçabilirdim, harika. Bir saniye bile beklemeyin gözümü kapattım ve nefesimi tutarak aynının içinden öbür tarafa geçtim.

Odaya girdiğimi fark ettiğim an koşar adımlarla kendimi banyoya attım. Kenarları balıklarla dolu akvaryumun içine girip suyu soğuğa ayarladıktan sonra bedenimdeki izlerin geçmesini ummaktan başka bir şey yapmadım.

Yarısı ateşli bir tırnakla yırtılmış elbisemin içinden biraz da ben yırtarak çıktım ve sonunda bedenimi özgürlüğe kavuşturdum. Bu garip elbiselerin içine çoğunlukla ek bir çamaşır girilmiyor, kendinden çamaşırlı oluyordu. Yani Alex biraz daha derine indirseydi bu yırtığı, neredeyse... neredeyse...

Ah Tanrım yardım et! Ben ki bakire bir kızdım bu evrene düşmeden önce. Kanın kadını alan bir vampir gibi tüketme arzum nedendi? Senelerdir bunu yaşıyormuşum gibi sızlanmam nedendi?

Akvaryum havuzun içini yeteri kadar doldurduktan sonra soğuk suyun içinde bata çıka yüzmem beni oldukça rahatlattı. Yeniden dalacağım zaman köşedeki balıkların beni izlediğini düşünerek "Bakmayın lütfen çok utanıyorum," dedim.

Masajından bu kadar etkilendiğimi anlamış olabilir miydi o da acaba? Ayıplar mıydı beni? Ben kardındaki çocuğumu düşünüp seni rahatlatmak isterken sen farklı yollarda bir rahatlık arıyomuşsun der miydi? Lütfen deme Alex ve mümkünse bu olayı unut. Aynaya girmeden önceki zamana geri dönebilseydim bu masajı yine ister miydim?

Lanet olsun deli gibi isterdim hem de!

Tamam sakin ol Lily, sakin ol bazı dürtülerini kontrol edemeyebilirsin, sakin ol ve banyodan çıktığın gibi yatağın içine gir. Sonra da deve kuşu misali kafanı örtünün içine göm.

⚜️

Parmaklarımın dokunuşunun onu rahatlaması gerektiği yerde daha da çok gerdiğini anladığım an bir şeylerin yolunda gitmediğini düşündüm. Canını mı yakıyordum? Fazla mı bastırıyordum? Ama masaj böyle yapılırdı.

Sırtının yumuşak etleri ben sıktıkça daha çok sertleşiyordu. Yine de yağları değiştirerek devam ettim. Karımı özlediğim zihnime dolarken özlediğim şeyin gerçekten onun ruhu olup olmadığını düşündüm.

Şu an parmaklarımın altındaki gerçek karım olsaydı ne olurdu? Lilium burada ve ne oluyor?

Tüm bu karmaşadan yorulduğumu hissediyordum ancak yorulmak ayrı çözememek daha ayrı bir konuydu. Hangi deliğe girdi, oradan çıkabilecek mi, neden gitti, dönerse ne olacak, gibi sorular her an beynimi kemiren birer kurttan farksızdı.

Onun hiçbir suçu olmadığını biliyor ve davranışlarımı ona göre seçiyordum. Arada oluşan dengesizliklerin elbette farkındayım ama kim olsa aynı şeyleri yapar diye kendime hatırlatıp duruyorum.

Zihnim düşünceler eşliğinde boğulurken ellerim göğüs kıvrımlarına kadar yaklaşmış ve çoktan orayı okşayıp çıkmıştı. Bu bilinçli yaptığım bir hareket olmamıştı, acaba yanlış anlar mıydı? Bedenini kullanmaya çalışan kahtolası bir sapık değildim.

Siktir! Kalçaları neden havalanmıştı? Bunu istemsiz olarak mu yapmıştı yoksa az önceki hareketten gerçekten etkilenmiş miydi? Peki onun ektilenmiş olması beni neden bu derece yıpratıyordu.

Saç diplerinden başlayıp belinin kıvrımına yeniden geldiğimde aynı şeyi tekrar denemek istedim. Benim kuruntum olup olmadığını şeytansal bir dürtüyle merak etmiştim. Ancak kalçalarının tamamen anlık bir olayla hafif de olsa havaya doğru kımıldaması ortamın sıcaklığını daha da yükseltti.

Kendini bu kadar geri çekip bir masaja yenik mi düşmüştü yani. Bu masaj burada sonlanmalıydı çünkü pişmanlık duyacak biri varsa bu kesinlikle kendisi olacaktı...