Ali asafala, konuşmamdan bikaçgün,

Geçmişdi ve kirmanların, kızı zelihaya kız isdemeye gidiceklerdi, çok yalvarsamda, beni boşamayacağını ve alışacağımı, söyleyip duruyor,

Aklından çıkardığı tek şey se, ben aşkımdan. Ölsemde, o kumayı asla kabul etmem, bu evden

Geldiğim gibi gitmesinide bilir, sevdiğim gibi unutmasınıda, her kese gösteririm,

Ali asafdan,

Günlerdir denizin gözlerindeki hüzünün farkındayım, denize olan aşkımı, kimse sorgulayamaz bile, ama denizin bilmesine gerek yok, ben denize her bakdığımda o gün, gözlerimin önüne geliyor, vuruluşu yere düşüşü, gözlerini açdığında ilk benimle göz göze gelişi, vicdan azabım senelerdir peşimi bırakmıyor,

Denizle aynı yatakda yatıp ona dokunamamak,

Kokusunda kaybolup, uzak durmaya çalışmak,

Nefesimi kesede, zelihayıda sevdim sadece,

İyi bi eş olur dedim, denize arkadaş banada, denizden asla sahip olamayacağım, çoçukları verir dedim,

Olmadı deniz boşa beni diye tuturdu,

Denizi boşarsam o konak bana haram olur, ona dokunamam ama boşayamamda, acı çekdiğinin farkındayım, acıyı benim yanımda çekdiği sürece,

Sorun yok benden uzakda acı bile çekemez,

Düşüncelerimden beni koparan, telefonumun çalışı oldu, hazar arıyordu, açıp kulağıma doğru götürdüm telefonu,

Alo efendim, iyiyim sen nasılsın, tabi olur, yarın geliriz,

Telefonu kapattım, hazar kahfaltıya çağırmışdı,

Maviyle denizi tanışdırmak isdiyordu,

Denizin etrafı çok genişdi, herkese kendini sevdirir di, herkesi kendine hayran bırakan,bir yanı, vardır onca sene okumak için direndi,

Ünüversdeyi kazandı, annem izin vermedi, kavga gürültü derken, ilk kez denizin geri çekilip,

Tamam okumayacağım dediğini gördüm,,

Evde huzursuzca dolaşıp duruyorum,

Okul ev beni yoruyor, evet okuyorum, ünüversitemi, gizlice okuyorum, babamın şirketinde, babamın asistanı olmak isdedim, başda ali asaf, karçı çıksada babam, maksadımı bildiği için, ali asafla konuşup, beni işe aldı,

Ve işe diye çıkıp gizlice okula gidiyorum,

Ve güçlü bir avukat olucağım, benim gibi mağdur, bırakılan kadınların hakını, savunup kimseye başlarının eğilmesine izin vermeyeceğim,

Avluya çıkıp oturdum, bi kahfe içicektim,

Avlu çok sesiz gözüküyordu, normalde hergün,

Bir koşuşdurma olurdu bu konakta,

Etrafıma göz gezdirirken,

Odasından çıkan zilanı gördüm, ali asafın büyük kız kardeşi, ve beni annesi gibi hiç sevmez,

Gerçi ali asafın küçük kız kardeşi olan, kejede hiç sevmez beni, onlara göre ben, çok dik kafalı, ve

Şımarık biriyim, halbuki ben okumak isdediğimde, onlar koca arıyordu kendilerine,

Ben kumayı kabul etmiyorum dediğimde, onlar abilerinin, gerekirse berdel olması için, kendilerinden yaşca büyük insanlara gelin gitmeğe razıydılar,

Kendi kendime dalmışken, başımın üsdündeki, sevimsiz görümcemin sesiyle, kafamı kaldırmak zorunda kaldım,

Sana dedim duymadınmı,

Noldu zilan birşeymi var, sen benle konuşurmuydun,

Bende sana meraklı değilim, sadece merak ediyorum nasıl kabul ettin, kumayı daha iki gün önce, bas bas bağırıyordun, ben kabul ettmem diye, ne deyişdi merak ettim,

Bu kızın dilinin bi ayarı yoktu, insan oğlunun dili kemiksizdi, lakin bu kızın dili keşke hiç olmasaydı diye düşündüm, benim acı çekmem bu konakta herkesi memnun ediyor, anlaşılan bir tek,

Cemil ağa benim gibi karşı çıktı, oğluna

Zilana dönüp madem sordun cevaplayım,

Kocamında çocuğu olmaya hakı var dedim, kabul ettim, ayrıca kocama beni boşa dedim boşamam,

Sensiz olmaz dedi, niye boşanayım ki kumayı kabil ettim, sizde mutlu olun bence,

Söylediklerimle, zilanın yüzü düşdü,

Aklı sıra beni, üzüp kendisi keyiflenecekti, yapamadı, bu kızların ikiside, anneleri gibi, bana ve aileme, düşman üsdelik benim aşiretim, isdese tek bir hamlede, hanoğlu aşiretini siler, bizim aşeretin karşısında konuşamıyorlar bile, neyin kendine öz güveni anlamıyorum,

Kumayı kabul ettim ama nedenlerim varr,

İlk nedenim, ali asafın beni nasıl ezip geçdiğini kalbime, gösdermek,

İkinci nedenim, düğünden sonra ali asafa yapacaklarımın bir sınırı olmayacağını anlaması,

Beni bu kadar üzerken, bi okadarda dim dik,

Ayakda durduğumun başımı öne eğmediğimi, gösdermek olucak,

Zilan gittikden sonra kahfemi içip, mutvağa,

İndim nur ve ümran mutfakda yemek yapıyolardı,

Nuru ve ümranı iki sene önce, babaları, kuma olarak, berdel yapmak isdedi, elerinden zorla aldık, ali asafla ve yanımızda çalışmaya başladılar,

İki küzen ikiside bir birinden güzel,

Gerçi ali asaf karışmak isdemedi, babamdan korkusuna bu kızları, kurtardı ama yinede kurtardı ve ikiside şimdi benim, konaktaki tek arkadaşlarım,

Nur kolay gelsin, bugün erkenden gelicektim,

Yardıma ama gelemedim, çok yoğundum,

Şirkete gittim, sonra ev ve semra hanımın kaprisleri, biliyorsun işde

Nur gülümseyerek, cevap verdi abla boşver, semra hanımı bugun gine hey heyleri üzerindeydi,

Bizede bütün gün kok söktürdü,

Sürekli zilan kızım geldin, o size bi ayar çeker, diyip durdu,

Ağlamak isdiyordum ama ağlamayacağıma, yemin etmişdim kendime, gözlerim doldu, beli etmeden sildim, nur ve ümrana, okuduğumu söğlememişdim, ailemden başka kimse bilmiyord,

Annem ve abime söz vermişdim, okuyacağıma kimse beni sözümden döndüremezdi, herkez benim çalışdığımı, zanediyordu'

Nura bakıp boşver konuşmağa değmez, bırak isdediğini söylesin yapsın, elbet birgün hatasını anlar, o zaman da geç olr ama güç olmaz dedim,

Mutfakta biraz onlara yardım edip,

Masayı hazırladık birlikde, masaya oturup,

Beklemeye başladım, önce zilan ve keje geldi,

Sonra cemil ağa ve can geldi, en son semra hanım gelip menuniyetsiz bi suratla, masaya geçip oturdu,

Bana dönüp kocan nerdedir buke,

Oğlumu konakdanda soğutun her hal diyerek, rencide etmek isdedi, tam ağzımı açıp cevap vermek isderken, nerdivenleri çıkan ali asaf,

Burdayım ana işlerim geç bitti, şirketen ancak çıka bildim dedi, gelip yanıma oturup, herkese iyi akşamlar, çok açım, nur yemekleri servis ett dedi,

Yemekde herkez sesizdi, hepsinin gözü benim üzerimde napıcağımı, kesdiremiyolardı'

Semra hanım sesizliği bozup, oğul iki gün sonra,

Kız isdiyecegiz, biliyorsun bizi bekliyolar,

Yarın çarşıya çıkıp, isdeme için birkaç birşey alacağım, isdediğin özel birşey varmı, zeliha kızım için, son sözlerini bana bakarak söğlemişdi,

Anamın söylediği sözlerden sonra, isdemsizce kafamı kaldırıp, denize baktım, bana yada etrafına bakmıyordu, yemeğine odaklanmış, bir şekilde yemek yemeğe devam ediyordu, bu canımı sıkttı biraz, anama dönüp yarın ben seni götürürüm, beraber gideriz ne lazımsa alırız, dedim'

Aliasafın, söğledikleriyle kalbim acıdı, nefesim kesildi, beni hiçe saymak demekti, bu sözler

Gözlerim doldu, kimseye belli atmeden, saçımı düzeltir gibi yapıp, gözlerimi sildim, yüzüme mutlu bir ifade yerleşdirip, yarın bende geleceğim, kumam için birkaç birşey alacağım, malum kız isdeme nışan, bir arada olacak, sadede olsa kumamın gözünde birşey kalsın isdemiyorum, hiçbir eksik olmamalı,

Bunları söğlerken okadar ifadesiz ve, düz bir sesle söğledim ki, ben bile kendime hayret ettim,

Maksadım her şeyin içinde olup, kanıt toplamak, ve aliasafı kalbimden söküp atmaktı, zira nekadar çok aliasafın bana yaptığı şeyleri, görürsem o kadar soğur ve asla birdaha, aliasafı aramam gittiğim yerde,

Denizin soğledikleri ve söğlerkenki, ifadesiz suratı bana hiç yardımcı olmuyordu, ben bu kadınla nasıl baş edicektim, kalbi kırgındı bana gözlerindeki hüzünden anlıyorum, eskiden beni kapıda karşılayan kadın, şimdi odasına bile almıyor, ve en önemlisi de, orman gözlerini gözlerime, değdirmiyordu o gözlere nekadar hasretim, bir bilse, anam denizin söğlediklerini yedirememiş olucak ki,

Buke ne demek isdersin, sendemi geleceksin, nerde görülmüş kumayı isdemeye kumanında kittiği, de hele hiçmi gururun yok, birde peşimize takılıp, zeliha kızımızı üzmekmidir senin amacın,

Nasıl yani, semra hanım' siz bana sormadan kocama, kuma ala biliyorsunuz da benim isdemeye gelmemi, size tuhaf kaçıyo, gururdan da bahsetmeyin sizin gururunuz okadar şahlanmış, ki zamanında sizde cemil ağaya kuma gelmişsiniz,

Ayrıca ben üzüleceğime' zeliha üzülsün,

Denizin söğledikleriyle, kan beynime sıçradı özeliklede, anama dediği kuma sözünden sonra, evet annem de kuma gelmiş zamanında, babamın ilk eşi, xate anam ben doğdukdan bir sene sonra vefat etmişdi, ayağa kalkıp, denizin yanına gittim, kolundan tutup masadan kaldırdım ve, ömür boyu pişman olacağım o haraketi yaptım, ve bir tokat geçirdim suratına,,

Suratıma indirdiği tokatla, başım sağ trafa savruldu, yumruklarımı sıktım, ve dolan gözlerime inat kafamı dikleşdirip, ali asafın yüzüne baktım gözlerinin taa içine bakarak,

Sana yemin ederim ali asaf yemin ederim, yaptıklarını çok ağır ödeyeceksin, bende bir mirekansam, sana mirekanlıların en gadar yönünü gösdereceğim deyip odama doğru, hızlıca çıktım,

O günden sonra denizi, sadece işe giderken görüyordum, bu gece isdeme olucak ve deniz işe bile gitmemişdi, bütüngün odasından çıkmamış, üzerime giyindiğim lacivert takım elbiseye bakıp, zılgıt çeken anam, yanıma yaklaşıp yanaklarımdan öperek, aslan oğlum, şimdi gerçek bir damat oldun isdediğim gelin bu konağa sonunda gelin geliyor,, diyerek üst kata baka kaldı,

Kafamı çevirip üstkata baktığımda gördüğüm, bir çift yeşil gözle dünyam, yeşerdi gülümsüyerek nerdivenlerden iniyordu, üzerinde dar kesim siyah uzun bir, elbise vardı saçlarında siyah, bir gül vardı, uzun ve ateş gibi olan saçları görsel bi şölen sunuyordu bakana, gözlerine yaptığı siyah ve çekici makyajı, dudaklarına sürdüğü kırmızı ruju, hayranlık yaratıyordu, yanımıza yaklaşıp,

Ee hadi gitmiyormuyuz, gelin hanım bizi bekler

Geç kalırsak çok üzülür diyerek anama ve bana göz gezdirdi,

Buke bune hal, cenazeyemi gideriz bukadar kara giymişsin, madem geliceksin, git üsdünü değiş,

Semra hanımın söyledikleriyle arkamı dönüp yüzüne baktım, evet kocamın cenazesine giderim, hani yakında helvasınıda kavurup, size ikram ederim merak etmeyin,

Sonra dönüp ali asafa bakarak, aaa kusura kalmıyasın, anana saygısızlık ettim, bunun için bir tokat daha atmak isdersen bu sefer, hiç bekleme hemen gelirim yanına atarsın bir tokat daha, nasıl olsa yapmadığın birşey değil,,

Denizin söğledikleri, kalbime bir bıçak misali batarken, gözlerimi sıkıca kapatıp açtım anama dönüp gidelim artık dedim, babam ve kız kardeşlerim aşağıda bizi bekliyolardı, zaten,

Herkez, ali asafın arabasına bindi, araba konaktaki aile için özel arabaydı geniş ve büyük dü, ben ise kendi arabama doğru ilerleyip, biniceken,

Aliasafın arkamdan seslenmesiyle arkamı dönüp baktım, nereye gidiyorsun binsene arabaya,

Benim kendi arabam var, siz ailecek gidin ben sizi takip ederim,

Ne demek ailece sende bu ailenin bir ferdisin unutma, inadı bırak gel bin arabaya,

Cevap vermeden arabama binip beklemeye başladım nezaman ali asaf yola çıkarsa onu takip edicektim, ali asaf ilerlemeye başladı ve benim önüme geçdi, arabayı çalışdırıp, takip etmeğe başladım,

Kirmanların konağına geldilk, herkez arabadan indiğinde ben hayla arabada en son, çıkan aliasafı gözlemliyordum, elindeki çiçek ve çikolatalarla, çok yakışıklı gözüksede bugün benden gidişine ilk adımını atmışdı, ve ikinci gidişiyse birkaç hafaya varmadan olucak düöünü olucakdı, üçüncü ve son adım ise o gece olucak olan, gerdekti o gün bende ali asaftan tamamen gidiceğim,

Alk asaf etrafına bakıp arabada hayla oturup, boş boş bakan beni farketti, kaşlarını çatarak napmaya çalışdığmı anlamaya çalışıyordu, arabadan inip yanlarına gittim,

Yüzlerine bakmadan konağa girip etrafımızda, duran insanlara baktım,

Zeliha.nın annesi, esma kirman, babası mehmet kirman ve abileri baran ve boran ikizler ahh birde kız kardeşi zehra bu kızında allah boyundan almış, diline vermiş,

Hepsi beni gördüöüne şaşırsalarda, birşey diyemediler, şark odasına geçip, oturduk ve herkez koyu bir sohbete başladı, tanımadığım bir, sürü kadın ve erkek daha vardı, normale erkek ve kadınlar ayrı otururlar fakat kız isdeme diye, herkez bir oturmağı tercih ediyordu,

İçeri elindeki kahfelerle giren zelihaya, uzun uzun baktım, kısa siyah saçlı esmer, kara gözlü ve uzun boyuyla aslında sıradan denecek bir kızdı, sadece gözlerinin kocaman ve kaşlarının yay gibi ince ve biçimli olmasıyla, baya baya güzel bir kızdı dudağının üzerindeki siyah ve orta boy olan bir ben yüzünün güzeliğini geri pilana atıyordu, bu yüzden sıradan bir kız oluma sıralamasına giriyordu, o ben bu kızın yüzüne yakışmıyordu,

Kahfeleri herkese dağıttı ali asafın önüne, geldiğinde uzun uzun bakışdılar, ali asaf gözlerini zelihadan çekip, bana diktti, zelihada onun baktığı yeri merak edicek olmuş ki, arkasını dönüp aliasafın baktığı, yeri takip edip bana baktıı, yüzünde gülücükler atan bu kız beni gördüğü an, yüzü düştü ve hemen önüne dönüp, kalan kahfeleri dağıtmağa devam etti, başımı önüme eğip bekledim,

Zeliha karşıma gelip, kahfeyi uzattı, kafamı kaldırıp, gözlerinin taa içine baktım, ve önceden çantamdan çıkardığım, cumuhuriyet, altınını tepsiye koyup, bu nazar boncuğun olsun tatlım, kocam bana hediye etmişdi zamanında bendende sana kismet oldu, Allah nazarlardan korusun seni, diyip kahfemi aldım,

Zeliha dişlerini gıcırdatıp, sağolasın deniz dedi,

Arkasını dönüp gidiceken durdurdum herkez bize bakıyordu, aa lütfen zeliha bidaha bana deniz deme, gelin ağam de ben, mirekan aşiretinin ilk ve tek kızıyım, babam emin mirekan hiçbir ağa kızının bana adımla hitap etmesini isdemez, ya gelin ağam dersin yada hanım ağam dersin, malum aşiretin, en büyük ve güçlü aşiretinin tek kızı olarak şımartıldım,

Son sözlerimi, ali asafa bakarak söğledim,,

Esma hanım ayağa kalkıp napmaya çalışırsın, sen deniz buraya huzurumuzu kaçırmayamı geldin, kızımın mutluluğuna gölgemj düşürmek isdersin dedi,

Bu kadındaki öz güven beni benden alıyor,

Esma kadın kocamla benim mutluluğuma kara kedi gibi giren kızınımı savunursun bana yoksa başka adam kalmamış gibi bu yaşda kızını evli adama itmek isdeyen kendinizimi savunursunuz,

Ayrıca karşınızda alalade, bir köy kızı yoktur

Ben Mirekan soyunun yegane kızıyım sizin soy sopunuz bile benim asil kanımın hanında beş para etmez bidaha asla, bana bağırmaya cüret bile etmeyin aksi taktirde, sonuçlarına katlanırsınız,

Mehmet bey ortalığı sakinleşdirmek ve babamın, neler yapacağını biliği için bana dönüp karım adına özür dilerim hanım ağam, karım ve kızım bilmemediler, biran birde herkez gergin malum kız isdeme siz kusurlarına bakmayın,

Bu adam babamın korkusuna bütün ailesini benden özür dilemeleri için de olsa, diz çökdürücek karakterde bir adam, kafamı salayıp, özrünüz kabul edildi deyip hiçbirşey olmamış gibi kahfemi içmeye başladım bana atılan bakışların, farkındayım özelikle, semra hanım ve kızlarının atığı bakışlar hayret vericiydi, çünkü onlar bile benim karşımda yeri geldiğinde konuşamıyolardı,

Cemil ağa mehmet ağaya bakıp, allahın emri peygamberin kavmiyle, zeliha kızımızı oğlumuz aliasafa isderim, dedi mehmet ağa kızına bakıp, verdim gitti, hayırlı uğurlu olsun deyip cemil ağayla tokalaşdılar,

El öpme faslı başladı, ve herkez yeni gelinle damadın, karşısına durup elerini öptürdü, sıra bana geldiğinde zeliha tam geçiceken elimi uzattım, ve öpmesini bekledim, kafasını kaldırıp babasıyla göz göze geldiler, babası baş haraketiyle öp dercesine yüzüne bakttı,

Ve yine herkez bize bakıyordu semra hanım, ve esma hanım sinirden çatlasalarda zeliha dolu dolu gözlerle elimi öpüp başının üsdüne koydu,

Parmağımdaki yeşil taşlı yüzüğü çıkarıp,

Zelihanın parmağına taktım ali asaf yapma dercesine bakıyordu, bu yüzüğü ali asaf bana isdanbuldan özel yaptırmışdı, ve evliliğimizin ilk ayı bana hediye etmişdi,,