@minhoossaskim
|
(...) ...Seungmin'den... "Makineler ötmeye başladı. Doktor girdikten sonra beni içeriye almadılar. Hyunjin ve Han dışında hepimiz Minho'nun odasına gitmiştik. Chan'ın da dediği gibi kapı kapatılmıştı ve içeriyi görmemizi sağlayan perdeler çekilmişti. Yaklaşık on dakika kapının önünde bekledikten sonra sonunda bir hemşire dışarıya çıkmıştı. Changbin ne olduğunu sorunca endişeyle cevap verdi hemşire. "Ne olduğunu anlayamıyoruz. Beden sağlığı yerinde ama zihninde bir savaş içinde. Uyanmıyor. Doktor uyandırmaya çalışıyor" Dedi. Nasıl yani? Uyanamıyor muydu? Hemşire aceleyle gittiğinde bir süre diğerleriyle bakıştık durduk. O sırada feryat figan ağlayan bir kadın ve ondan daha genç gözüken bir adam gelmişti. Bunlar Minho'nun ailesi olmalıydı. Düşündüğüm gibiydi. Adam gelip bana "Lee Minho'nun odası burası mı" diye sormuştu. Başımı "evet" anlamında salladığımda kadın kapıya yönelmişti. "Durun..." Dedi Chan. "... Odada doktorlar var içeriye almıyorlar" "Neden? Bir şey mi oldu oğluma. Bize iyi demişlerdi" Dedi kadın. "İyiydi ama sanırım psikolojik bir şeyler varmış. Doktor onunla ilgileniyor" Diye üstü kapalı anlattı Changbin. Babası olamayacak kadar genç, küçük kardeşi olamayacak kadar yaşlı, abisi olduğunu tahmin ettiğim, kumral, kahve gözlü adam beni kenara çekmişti yavaşça. "Bana doğruyu söyle..." Ağlamaktan kızarmış, uykusuzluktan morarmış gözleri dolmaya başlamıştı. "...Ona kötü bir şey mi olmadı dimi?" Ne cevap verecektim? Doğruyu söyleyecek miydim? Saçmalama Seungmin. Sen Minho'yu tanımıyorsun bile ama o adam onun abisi. Söylemek zorundasın. "Hemşire bedensel bir sorunu olmadığını ama zihninde bir şeyler yaşadığını söyledi. Uyanamıyormuş. Doktor da uyandırmaya çalışıyormuş. Dedim. Bu sefer gözyaşlarının akmasına engel olmamıştı. ... evettt yb geldii Yavaş olduğumun farkındayım ama böyle böyle tamamlıcam bunu sizi seviyorummmm
|
0% |