Sellam✨️

İlk kitabım o yüzden eksikler ve mantık hataları olabilir. Elimden geldiğince düzenlemeye çalışacağım.

Kitabıma başlama tarihlerini buraya bırakabilirsiniz.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın olur mu?

Beğenirseniz kitabı takibe almayı ve kitaba oy vermeyi unutmayın.

Bunlar bir yazar için altın değerinde 😊

Keyifli okumalar diliyorum.

☆

Hayat bazen bize bazı oyunlar oynar, bu oyunlar bizi bazı insanlarla birleştirmek için oynadığı oyunlardır.

Ya bu hayata ayak uydurmak zorunda kalırsın ya da başka yerlere sürüklenip gidersin seçim sana kalmış...

Ben Çağla. On yedi yaşındayım ve Ankara'da ailemle yaşıyordum. Ben on beş yaşında boşanana kadar. Bana ise söz hakkı bırakmamış oldular . Kopuk bir aile bağımız vardı zaten. Bana sordukları tek şey kiminle kalmak istediğimdi. Ben ise annemle yaşamayı tercih etmiştim sadece.

Okulun ilk günü için alarm kurup uykuya dalmıştım. Dün ki kurduğum alarm sesiyle uyandım. Bu okul denen şeyi acaba kim icat etmişti ya da okulu kim sabahın köründe yapar ki? , söylene söylene banyodan çıkıp okul formamı giyindim. Çantamı aldıktan sonra ise çıktım odadan.

Aşağı indiğimde direkt mutfağa yönelmiştim. Annem okulun ilk günü enfes kahvaltılar hazırladı ve beraber kahvaltı yapardık ama mutfakta sadece hazırlamış olduğu sandviç ve bir not vardı.

"Kızım işim dolayısıyla bugün erken çıkmam gerekti, harçlığını salonda ki masaya bıraktım seni seviyorum tatlım, okul çıkışında seni arayacağım."

Mutfaktaki sandviçi ve salonda bulunan parayı alıp evden çıkmıştım. Nedense bugün geçtiğim sokaklarda derin bir sessizlik vardı halbuki bugün okulun ilk günüydü... Caddeye çıktığımda bir taksi çevirip okula gitmek için bindim.

Gözlerim şoför koltuğuna kaydığında dikkatimi çeken şey taksiyi süren adamın uykulu bir halde olmasıydı. Sadece "Nereye gidiyoruz?" demişti ve ben "Okula." dedikten sonra da arabada sanki ölüm sessizliği başlamıştı, radyosu bile açık değildi.

Okula vardığımda sıraya girmiştik her sene olduğu gibi sevgili müdürümüz sanki biz kuralları bilmiyormuş gibi tekrar tekrar anlatıyordu. Önümde ki kız dikkatimi çekti saçları lüle lüleydi ve çok hoş duruyordu.

Herkes sınıflara geçtiğinde o kızın yanı boştu ve yanına giderek sevecen bir sesle

"Yanına oturabilir miyim?" dedim.

"Tabi ki bu arada ben duru" dedi. Bende elimi uzatıp

"Çağla, saçların çok güzel duruyor."dedim.

"Çok teşekkür ederim güzel duruyor ama birde bana sor sabahın köründe kalkıp yapmazsam kabarıyor." dedi. Gülerek "Keşke senin gibi dümdüz saçlarım olsaydı ve daha fazla uyusaydım okulu kim sabahın yapar ki" dedi.

Gülerek cevap verdim. "Bende kalktığımda aynı şeyleri söylemiştim her öğrenci gibi" dedim. Gülüştük okulun ilk gününe göre güzel bir arkadaşlığımız olmuştu. Onu görünce sanki birbirimizi uzun zamandır tanıyormuş gibi hissediyordum.

Okulun bitiş zili çaldığında çantalarımızı toplayıp çıkmıştık okuldan. Kısa bir tokalaşmadan sonra ise ikimizde kendi evimize gitmek üzere ayrıldık birbirimizden.Okuldan sonra eve yürüyerek gitmek hoşuma gidiyordu, kulaklıklarımı takıp yürüyordum ve insanlar hakkında şeyler düşünüyordum.

Bizim mahalleye vardığımda yeni açılmış olan dükkana girdim antika içerin bir sürü şey vardı benim gözüme yeni bir kamera takılmıştı. Kasanın başında ki amcaya "Fiyatı ne kadar acaba?" diye sorduğumda amcanın sanki yüzü beyazlamış dili tutulmuş gibiydi kendini toplayıp "yüz tl" dedi. Neden bu kadar ucuz ki dediğimde "antika olmadığı için." demişti.

Cebimden paramı çıkartıp amcaya uzatmıştım fotoğraf çekmeyi seviyordum ucuz bulmuşken de alıvermiştim. Dükkandan çıkıp eve doğru giderken annem arayıp bugün patronuyla birlikte yurt dışına seyahat edeceğini, bir firmayla anlaşma yapacaklarını ve bir hafta boyunca gelemeyeceğini, eğer istersem babamı arayıp onda kalabilceğimi söylemişti ama ben babamla kalmaktansa tek kalmayı tercih ettiğimi söyledim çünkü babamla pek anlaşamıyordum.

Eve vardığımda ise acıktığımı fark ettim zaten saat altıya geliyordu. Buzdolabında duran donmuş pizzayı fırına atıp bugün tanıştığım kızı instadan bulmaya çalışırken yiyordum. Bulduğum zaman ise ilk iş ona istek göndermiştim ve o da beni hemen eklemişti. Bugün şu kamera hakkında ona yazmıştım ve oda çok şaşırmıştı.

Bunun hakkında baya konuşmuştuk eğer içinde bir şeyler varsa beni de haberdar et demişti. Biz sohbet ederken saat geç olmuştu yukarı çıkıp bağlantı kablosunu fotoğraf makinesini bağladığımda şarjının olmadığını gördüm ve şarja takıp yarın okuldan sonra bakarım diyerek uykuya dalmıştım.

Annemin odasından bir ses geldiğini duydum ışıkları yakıp odaya doğru yöneldiğimide bir anda başım döndü ve dengem bozulmuştu sanki odada siyah bir karaltı görmüştüm , gözlerim buğulu gibiyidi ve birden yere düştüm.