@nightdarkgirl34
|
"Bazen diyorum ki; Cemal Süreya
Canım yanmıyor,üzülmuyordum. Buna alıştım. Her insan gibi acılara alışıyor,buna dayanıyordum. Bugünün mesaisi çoktu. Tam tamına beş kişiyi ifşa edecek onları, tüm ülkeye gösterecektim. 10. Kurban: Hamza Köse Kendisinin büyük şirketleri var ancak hepsi paravan olarak kullanıyor. Yaptığı iş işe insan kaçakçısı. Bunu deniz üzerinden yapıyor ve bir şekilde insanları başka ülkelere satıyordu. Modern kölenin yanında hâlâ yerini bir yere bırakmayan köle ticareti devam ediyordu! Onlara yazmadan önce iki gün boyunca araştırma yapmış tüm bilgilerine sahip olmuştum. Hayalet: Nasıl gidiyor kaçakçılık? 0598****: Sen kimsin, numaramı nerden buldun? Hayalet: Sanırım soru bu değildi ama seni ilgilendirmez. 0598****: Ne saçmalıyorsun? 0598****: Numaramı nerden buldun kimsin? Hayalet: Kaçakçı olduğunu herkes bilmiyor değil mi? 0598****: Kaçakçı filan değilim. Saygın bir iş insanıyım. Kimsin ve tekrar soruyorum numaramı nerden buldun? Hayalet: Güven sorunu yaşatır her şey, değerli olanı korumazsan. 0598****:Ne? Hayalet: Diyorum ki nasıl bilgine ne yaptığına ve ne olduğuna bulmama yardımcı olan zeka. Ama sende olmadığı için bilemezsin. 0598****: Benimle dalga mı geçiyorsun? Hayalet: Asla,dalga geçmem için dengim olman gerekiyor,sende göremiyorum. 0598****: Kimsin neden benimle uğraşıyorsun? Hayalet: Kaçakçı olan yüzünü insanlara dağıtmak için seninle uğraşıyorum. 0598****: Sen o'sun. Şu herkesin yüzünü ifşa eden. Hayalet: Ta kendisi:) 0598****: O zaman benim iş adamı olduğumu biliyorsundur herhalde. Hayalet: Evet,biliyorum. Senin diğer yüzünü de biliyorum. Ben bilirken seni tanıyan insanlar da bilmesin mi? 0598****: Hangi yüzüm? Hayalet: Kaçakçı dedim ya,ne laf anlamazsın ya!! 0598****: Kanıtın var mı da kaçakçı diyorsun bana? Avukatıma bildireceğim seni. Hayalet: Aman çok korktum. Zaten birazdan polisler gelecek seni gözaltına alacak. O zamana ayarla avukatını. Tabi tüm mal mülküne el konmazsa. 0598****: Şaka yapıyorsun değil mi? Kanıt yok,polisler yetersiz delil ile serbest bırakır. İşte o zaman kimse elimden seni alamaz. Hayalet: *Gönderi atıldı* Hayalet: *Gönderi atıldı* Hayalet: Kanıt oldu mu? 0598****: Bu gerçek olamaz. Hayır bak bunu polislere atma,seninle anlaşır çok para veririm. Hayalet: Gerek yok. Hayalet: Hadi bye, içerde ne halt yiyorsan ye! Onu engelleyip sıradaki kurbana geçtim. Tek tek kurbanlara mesajlar atıp önce onlarla eğlendim ardından polis ekiplerine gerekirse tüm ülkedeki savunma bakanlığına bağlı olan ekip ve kuruluşa haber saldım. Aslında eğer çok deneyimli bir siber uzmanı beni bulabirdi lakin ben devletten aldığım eğitimle onun bana engelini sağlıyordum. Bu iş onlara da yarıyordu. Bir nevi istihbarat sağlıyor, insanların gerçek yüzünü belgelerle ispatlayarak kolaylık sağlıyordum. Belki bu yüzden üst mevki beni bulmak yerine paylaştığım fotoğraflardan iz sürüp suçluları yakalama kararı alarak bunu sağlıyordu. Yani yine ben... Zor olan neydi biliyor musunuz? Zor olan aslında kendinle yüzleşmek. Küçükken ailem daima bunu söylerdi ancak ben ne dediklerini bir gram dahi anlamıyordum. Ama sonra onları kaybedince anlamıştım. Bir insanı zorlayan tek şey farketmek. Ama kendini farketmek. Çoğu insan bunu yapamaz,bunu yapan kişiler ise sayılı aydınlı kişilerdi. Ben kendimi farkettim,ben adalet istiyordum. Bu dünyada adaleti bir nebze olsun ben sağlamak,en azından gerçek suçluları yakalamak istiyordum. Bunu yaparken belki çoğu kişi düşman kimisi hayran olmuştur. Kimliğimi, fotoğraflarımı saklıyorum çünkü şuan bir düşman istemiyordum. Daha yeni başlamışken durdurak bilmez şekilde harekete devam edeceğim... Merhaba arkadaşlar, aslında bu hikâyeye başlarken güzel bir kurguyla hareket edecektim ama bu aralar kafam dolu ve yeni iki kurgu kafamda şekillendi. Eğer bu texting pardon yarı texting olmasaydı belki yazmaya devam ederdim ama bilmiyorum. Neyse sanırım diğer bölümleri düz yazacağım. Ama unutmayın Hayal arka planda da çalışıyordu:) İyi günler:) |
0% |