Evet,pek sevmesede veda vaktiydi..Abisi,annesi,babası,yengesi ve yeğeni Poyraz Aytuğ..

Bir tek eksik Aytuğ'ydu ama aramızdan ayrılalı 14 sene olmuştu. Kendisini çok seviyorduk ama olsun. Gitti cennetine kavuştu. Ama bizim yüreğimizide çok büyük bir acı kaplamıştı yapacak bişey yok onu kalbimizde taşıyarak hayata devam edecektik.

''Miniğim,annem oralar soğuk olur sıkı sıkı giyin olur mu yavrum''

''Merak etme Selma sultan sıkı giyinirim'

''Prensesim,babacım seni seviyorum unutma olur mu her vakit bulduğunda ara bizi ki özlemeyelim bu yaşlı halimizle yolara düşürme bizi''

''Dede yolara düşemezsin ki sen koskoca adamsın düşersen çok gülerim kii''

Poyraz'ın bu sözüne herkes gözlerindeki yaşlara rağmen gülmüştü

''Abim bak orda Yağizvar o seni

karşılayacak ve evine götürcek lütfen itiraz etme konuyu biliyorsun''

''Tamam abicim merak etme gidince direk onun evine yerleşirim onun sözünden de çıkmam''

''Aferim bitanem benimm''

Abisi onu sıkı sıkı sarılmış ve öpmüştü

''Bana bak arkadaş demem gelmezsen sana görümce gibi muamele görürsün haa sonra bozuşmayalım''

''Tamam taamm her fırsatta arıcam sizi''

''Halaaa bir daha gelmeyecek misin arttığınız Aytuğ amcam gibi''

İste bu sözüne kimse gülmemişti Meriç'in

''Yok bebeğim gelicem hemde sana araba getircem tamam mı yakışıklım.''

''Olurr. Ama hızlı gel olur mu ben seni özlüyorum.''

''Çok hızlı olmasada en kısa zamnda gelcem tamam mı halacım''

''Tamam hala''

Herkesle sarılınca uçağa bindim ve alandan ayrıldım. Aynı zamnda da Yağız abiyle yazışıyordum. Beni orda beklediğinin, oradan doğru onun evine geçeceğimizi ve bana bi oda hazırladığını söylemişti. Bana bi oda hazırlamasına bıraz mahçup olsamda boşey dememiş ve teşekkür etmiştim. Kışlık kıyafetlerimin yanında yazlik elbisede getirmiştim. Belki hava sıcak olur ve elbise topuklu ayakkabı kombini yapabilirdim. Tüm umudum havanın iyi olmasıydı şuan.

İndiğimde karşımda heybetli,kaslı,kumaş pantolon siyah tişört ve deri ceket kombini çok iyiydi bòyle bi beyefendiyle kalacağımı bilseydim biraz süslenir öyle inerdim uçaktan

Üf Âla ne diyosun yaa. O senin abin yaşında

Yanına gidip elini uzatıp ondan da uzamasını istedi

Yağız bi eline baktı bide karşısındakine ve elinden çekip direk sarıldı buna şaşıran Âla öylece kaldı

''Merhaba Nazım beni unuttuğunu söyleme sakın darılırım''

' Yağız abi unutmadım da saçım bozuldu yaa''

''Nazlı kız hiç değişmemişsin yaa hala süslü hala nazlı''

''Ee adım naz Yağız abi''

''Dil de pabuç gibi maşallah hiç değişme haa''

''Ne sandın Yağız abicim

Yağız derin bi nefes verdi

''Şu abi lafını bi kenara bıraksak ben senin arkadaşın gibi olsan ismimle hitap etsen''

''Ama ben sana bebekligimden beri abi diyorum''

''Tamam şimdi deme işte''

''Peki''

Bir yandanda arabaya varmıştık. Bindik ve eve kadar konuşmadık. Gelince direk odamı gösterdi teşekkür ettim ve girdim akşama kadar yerleştim ve kendimi oturma odasındaki koltuğa attım

Yağız evde değildi büyük ihtimal askeriyeye gitmişti. Gelince acıkır gelir diyerekten mutfağa girdim. Etrafı karıştırarak bulabildiğim kadarıyla ikimizinde çocukken sevdiği yemeği yani Kayseri yağlamasi yaptım. Bayılcaktı. Adım gibi emindim.

Çünkü küçükken çok bişey yapamazdım

ertesi güne ışınlanıyoruz

''Yağız ya uyansana hem bana diyosun geç uyanma diye hemde sen uyuyosun ayrıca görevi başında bir asker asla uyumamalı 3 dakika içinde aşağıda olmazsan albayından büyük bir azar işotorsin ona göre''

Bugün görev başıydı ilk önce adliyeye gidip evrakları toparlayıp ardından ben gelmeden önce giden savcının örgüt lideri olması gibi konusu olan bir toplantı yapacaktım.

Üzerime düğmelerinin göğüs dekoltesi olacak şekilde açık bıraktığım kırmızı saten bi gömlek giymiştim altıma ise soyah bol paça pantolonum üzerime siyah bir palto ve kırmızı stilettolarımın ucu görünecek şekilde giymiştim ve tam tamına taş gibi olmuştum.

Baya güzel olmuştum ben bunları diyene kadar adliyeye gelmiştik. Sırf kıyafetime bile mırıldandığını diyfuğum için hoşuma gitmişti. İşimi bitirdim asagi dogru iniyordum.

''Savcı hanım''

''Efendim yüzbaşım''

Gelip gömleğimin dügmelerini ilikledi

''Böyle daha güzel''

Beni kıskanması hoşuma gitse de bu fazlaydı. Öyle tahrik edici bakışlarla tekrar düğmelerimi açtım.

''Bu sizi ilgilendirmez yüzbaşım ben istediğimi giyer istediğim gibi takılırım bunu da aklınıza sokun''

''Peki sayın savcım emriniz olur bu arada yakınlarda bi davet olucak benimle gelmek ister misiniz''

''Elbette teklif için teşekkür ederim ne zaman''

''2 gün sonra sayın savcım''

''Tamam kabul ediyorum çok mersi''

''Rica ederim sayın savcım''

Geriye kalan tüm vakitler toplantı yapmıştım. Benden önceki savcı bir davet veriyormuş ve bizimde sevgiki rolü yapıp onu yakalamamızı istiyormuş seve seve kabul ettik. Kıyafetlerimizi ayarladık ve kağıt üzerinde resmi bi evlilik kağıdı imzaladık. Ama iş bitince istersek boşanabilecektik.

''Sayın savcım görevim bitmek üzere rütbeden çıkabilir miyiz''

''Tabi Yağız çıkabilirsin''

''Yeni hayat nasıl Âla Naz SAVAŞ''

Yapmacık bir şekilde gülümsedim

''Anlatılmaz yaşanır kocacım''

''Yaa demek öyle karıcım''

''Üff sus be yeterli dalga geçildi sve geçiyoruz yüzbaşım''

İmalı bir tınıyla

''Emredersiniz sayın savcım''

__________________________________

Evettt benim ilk kitabım ve ilk bölümüm hayırlı olsunn

Evet bebeklerim ben bu platformda yeni bir yazarım yanlışlarımı yazmaktan ve beni eleştirmekten asla çekinmeyin.

Çünkü biliyorum ki sizin amacınız birini kırmak değil yanlışlarını söylemek

Bu ilk bölümdü Allah'ın izniyle devamı da gelecek bolümler her an gelebilir.

Kurguyu arkadaşlarınıza önermeyi unutmayın aşklarımmm

Bol bol yorum yapmayı, oy kullanmayı ve takip etmeyi unutmayın sizleri seviyorumm🤍🎀

Kendinize iyi bakınn🌸