Nefessiz kalınca ayrıldk Timur gözlerimin içine baktı ve gülünsedi bende gülümsedim ama utandığım ićin kafamı etmiştim oda bunu fark etmiş olmalıkı elini çeneme getirdi ve bir birimizd bakmamızı saladı Çememdeki eli yavaşça dudağıma kaydı ve ısırdığı yerin üstüne getirip okşadı " özür dilerim " dedi " özür dileme aslında benim sana teekkür etmem gerekiyo bu kadar güzel bir an bana yaşattığın için " dedim ve güldük

Tam gidiyordu ki bileyinden tutum ve " dudağındaki ruju sil " dedim oda benim dudaklarıma bakarak " sende ruhunu düzelt dedi " dedi ve gülüp gitti kalbim çok hızlı atıyordu

2.30 saat sonra

Düğün bitmişti bende düğün salonun önünde taksi bekliyordum

Tam o esnada önümde timurun arabası durdu " bin " dedi bende bindim nereye gidiceğimi söyledikten sonra yola koyulduk

Kaldığım otel düğün salonundan baya uzaktı bu yüzden hayla yolu yarıyılamamıstık

Ben kafamı cama yaslamış yolu izlerken elbisemdeki yırtmaçtan boş kalan bacağında bir sıcaklık hisetim o tarafa baktığımda bu timurun eliydi bacağımı okşuyordu ve bu beni tahrik ediyordu

Timura döndüğümde onun yola odaklandığını gördüm fakat emniyet kemeri bağlı değildi bu benim takıntımdır her zaman bir yolculukta emniyet kemerinin bağlı olması gerekir " kemerini tak " dedim oda " tamam " dedi ve takmaya çalıştı ama tek ele takamadı bende takmak için kemere uzandım uzanınca timur boğuk bir şekilde inledi neden inlediğine bakınca elimin erkekliğinde olduğunu gördüm tam elimi çekiyidum ki bir tümseyin üstünden geçtim ve bende timurun üstüne düştüm