Boomer: Yine geldik bu lanet yere!

diyerek karnını tutan Boomer'la Butch onun koluna girerek yürümüştü.

Butch: Boşuna demedik o kadar şekeri yeme diye. Baksana hasta oldun!

Boomer: Off zaten kötüyüm gelme üstüme!

diyerek karnını ovuşturan Boomer'la Brick'te onun başını okşamıştı.

Brick: Çok mu ağrıyor?

Boomer: Evet dün akşam 3 kere kustum. Anneannem halıya kustuğum için beni amelime kavuşturuyordu da zor kaçtım

dediğinde Butch ve Brick kıkırdamıştı.

Butch: Neyse en azından miden rahatlamıştır. Şimdi senin için kantinden sıcak bir şeyler alırız mideni yumuşatır

dediğinde Boomer sadece başını sallamıştı. Dün ikili el arabasıyla evlerine dönerken Boomer bir anda kusmuş ve Butch bununla endişelenip kendi eviyle 25 dakika mesafe olmasına rağmen yinede Boomer'ı evine kadar bırakmıştı.

O kadar şeker yedikten sonra tabiki bu normal bir davranıştı. O yüzden Butch ve Brick buna şaşırmamışlardı. Her ne kadar bu Boomer'ın aptallığı olsa da ona asla kıyamıyorlardı. Bu yüzden onunla ilgileniyorlardı.

🍵

O sırada yeni okuluna doğru yürüyen Blank bir yandan da telefonundan arkadaşı Tyler ile konuşuyordu.

Tyler: Ben ve Sussie seni çok özledik. Cadılar Bayramı bile sensiz eğlenceli geçmedi

dediğinde grup arkadaşlarından Amelia da arkadan konuşmuştu.

Amelia: Yalan söylüyor Blank seni en çok ben özledim

dediğinde Blank kırkırdamıştı. Amelia'nın bir anda Tyler'ın kafasına atlayarak konuşması ona komik gelmişti.

Blank'in geldiği yerde 5 kişilik bir arkadaş grubu vardı ve onlarla büyümüştü. Tyler, Sussie, Amelia, Ricky ve Blank.

Küçüklüklerinden beri birlikte oldukları için haliyle birbirlerini çok iyi tanıyorlardı. Şimdi ise Blank'in bir anda başka bir şehire taşınması haliyle arkadaşlarını da oldukça üzmüştü. Tyler kafasına atlayan kızı ittirerek Sussie ve Ricky'i göstermişti.

Sussie oldukça duygusal bir kız olduğu için Ricky onun ağlamaması için tuzluk ile oyalamaya çalışıyordu onun dışında Sussie Blank gittiği için sürekli ağlıyordu.

Sussie: Sen bu oyunu hiç oynayamıyorsun Ricky! Blank çok daha güzel oynuyordu!

dediğinde Ricky'de pes ederek tuzluğu bırakmıştı.

Ricky: Kızım altı üstü rakam söylüyorsun. Ne tür bir güzel oynamaktan bahsediyorsun?

Sussie: Banane Blank daha güzel oynuyordu!

dediğinde Tyler kamerayı kendisine çevirerek gözlerini devirmişti.

Tyler: 3 gündür böyleyiz sen düşün

dediğinde Blank hüzünlü bir tebessüm sunmuştu.

Blank: Bende sizi özledim çocuklar ama biliyorsun artık yeni bir yerdeyim

Tyler: Evet biliyorum. Yeni arkadaşlar edinebildin mi bari?

Blank: Ne o yoksa yerime yeni birini mi alacaksanız?

diyerek oyuncu bir tavırla konuşan Blank ile Tyler kıkırdamıştı.

Tyler: Senin yerin tutulamaz o yüzden asla!

diyerek konuştuğunda Blank gülümsemişti.

Blank: Arkadaş edinebildiğimi söyleyemem

Amelia: Nasıl? Kim seninle arkadaş olmak istemez!?

diyerek coşkuyla bağıran Amelia ile Tyler kulağını kapatmıştı. Eski sınıflarında Tyler ve Amelia en arkada birlikte otururken bir önlerinde Sussie ve Blank oturuyordu. Ricky ise hoşlandığı kız olan Kylie ile birlikte onların bir önünde oturuyordu. Şimdi ise Blank'in gitmesiyle Sussie'nin ağlamaması için Ricky onun yerine oturmuştu.

Tyler: Bir daha bağrırsan seni gebertirin Amelia! Deli s*kmiş gibi ne bağrıyorsun!?

dediğinde Amelia yüzünü buruşturmuştu. Blank buna kıkırdarken bir anda Sussie'de bağırmıştı.

Sussie: Blank sakın yeni arkadaşlar edinme! Annemi ikna edeyim yanına geleceğim!

Tyler: Şu tavırlara bak resmen bizi satıp yanına gelicek

Ricky: Annesi bunu geçiştirmek için olur diyor

dediğinde Sussie'nin bir anda ağlamasıyla herkes paniklemişti.

Tyler: Al işte yine zırlamaya başladı. Neyse Blank ben kapatıyorum yeni okulunda iyi şanslar yabani olma!

dediğinde Blank başını sallamıştı ve telefon kapanmıştı. Blank kulaklıklarını çıkarırken derin bir nefes almış ve okula yaklaşmanın mutluluğu ile yürümeye devam etmişti.

🍵

Bayan Light: Evet bugün yeni bir arkadaşımız var. Kendini tanıt bakalım

dediğinde Blank sınıfına göz gezdirmişti. Herkes tekli sıralarda oturuyordu ve ortadan ikinci sırada oturan tanıdık yüzle şaşırmıştı. Çünkü bu dünkü tanıştığı çocuk Brick'ti.

Sınıfa biraz daha baktığında dünkü sarışın çocuğun cam kenarında üçüncü sırada başını sıraya haşlayarak uyukladığını görmüştü.

Son kişiyi de aradığında siyah saçlı çocuğun da duvar kenarında üçüncü sırada oturduğunu görmüştü.

Bu kadar yakın arkadaşların arka arka oturmak için bu kadar alakasız yerlerde oturması ona garip gelmişti.

Blank: Adım Blank Lifestone, 16 yaşındayım, piyano çalmaktan ve yeni şeyler öğrenmekten hoşlanırım. Gelecekte bir avukat olmak istiyorum

dediğinde öğretmeni ona gülümserken omzundan hafifçe ittirerek ortada dördüncüyü sırayı işaret etmişti.

Bayan Light: Tanıştığımıza memnun oldum Blank ben senin bu sene ki kimya hocan Maria Light. Umarım iyi anlaşırız

dediğinde Blank gülümseyerek yeni sırasına geçmişti. Brick ve Butch arkalarına dönerken şaşkınla Blank'e bakıyorlardı. Bu sadece şanslı bir tesadüftü.

Bayan Life sınıfta gözlerini gezdirirken Boomer'ın uyuduğunu gördüğünde yanına ilerlemiş ve sırasına parmağıyla tıklatarak konuşmuştu.

Bayan Life: Boomer Dolpahne! Burası okul uyuma yeri değil!

dediğinde Boomer başını kaldırmış ve karşısında ona sinirle bakan kimya hocasına alık alık bakmıştı.

Bu Bayan Life daha da sinirlendirirken kollarını birleştirmiş ve konuşmuştu:

Bayan Life: Madem derste uyuyorsun o zaman tenefüste yeni arkadaşın Blank'e okulu gezdirme görevi senin. Derste uyuyorsan teneffüste eminim oldukça enerjik olursun!

diyerek iğnelediğinde Boomer sınıfa bakmış ve dünkü çocuğu gördüğünde şaşkınca oraya bakmıştı. Bayan Life arkasını dönerken konuşmuştu.

Bayan Life: Temel elementleri tekrar ederek başlayalım.

🍵

Boomer: Off karı beynimin içinden geçti ya!

diyerek başını ovuştururken Brick ve Butch ona bakıyorlardı. Sınıftan birkaç kişi Blank'le gelip konuşsa bile Blank onlarla pek vakit geçirmek istemediği için kitap okumaya başlamıştı.

Tabiki Boomer'ın Blank'i okul gezdirmek gibi bir düşüncesi yoktu. Gerçi Blank'in de böyle bir beklentisi yoktu.

Butch: Blank'e okulu gezdirmelisin

Boomer: Ben daha kendim okulu bilmiyorum! Bir de ona mı gezdiricem?

diyerek isyan eden Boomer'la Brick kıkırdamış ve Boomer'ın sırasından aşağıya atlamıştı.

Brick: Hadi birlikte yapalım yoksa yine Bayan Life'tan azar yiyeceksin

dediğinde Boomer gönülsüz olsa da kabul etmişti. Üçlü Blank'in sırasının yanına gitmiş ve dibinde dikilmişlerdi.

Blank başını kaldırarak onlara baktığında Butch elini uzattı.

Butch: Merhaba dün tanışamamıştık. Ben Butch Mendler

dediğinde Blank hafif bir tebessümle Butch'un elini tutmuş ve ikili el sıkışmışlardı.

Boomer dağılmış saçlarını karıştırırken elini uzatmıştı.

Boomer: Bende Boomer

dediğinde Blank kıkırdamış ve onunla da el sıkışmıştı.

Brick: Benimle dün tanıştın zaten. Hadi gel sana okulu gezdirelim

🍵

Butch: Burası spor salonu

diyerek koca spor salonunu gösteren Butch'la Blank merakla maç yapan basketbol takımına bakmıştı.

Çoğu kızlardan oluşan birkaç grup ise maç yapanlara tezahürat yapıyordu.

Boomer: Deli bunlar her dakika maç yapıyorlar

dediğinde dörtlü spor salonundan çıkmışlardı.

Brick: Buraya yeni mi taşındınız?

Blank: Evet yalnızca 3 gün oldu

Butch: Cidden az olmuş. Şehiri hiç gezdin mi?

Blank: Buna pek fırsatım olmadı

Brick: Neden buraya taşındınız? Baban işte terfi falan mı aldı?

dediğinde Blank dudaklarını dişlemişti. Onu buraya gelene kadar sadece 1 kere arayan babasıyla gözlerinin dolmaması için çaba göstermişti.

Blank: Annem ve babam...ayrıldılar. Bu yüzden annemle buraya taşındık

dediğinde pot kırdığı için Brick içinden kendine bir küfür etmişti. Butch ise profesyonelce Blank'in omzundan tutmuş ve gülümsemişti.

Butch: Benimde annemle babam ayrıldılar. Bende babamla kalıyorum o yüzden seni anlıyorum

Blank: Öyle mi? Ne kadar oldu?

Butch: 4 yıl kadar oldu. Zamanla alışıyorsun dert etme

dediğinde Boomer'da araya girmişti.

Boomer: Niye dert edeceksen? Aileler iğrençtir

dediğinde bunu demesi bile Blank'i bir nebze gülümsemişti. Artık aile diyebileceği birileri yoktu çünkü parçalanmışlardı. Her anlamda...

🍵

Annem: Seni okuldan sonra almaya geleceğim. Nasıl gidiyor?

Blank: İyi gibi şu anlık bir problem yaşamadım

Annem: Bunu duyduğuma sevindim

Blank: Senin işler nasıl?

Annem: Güzel bir problem yok. Güzelce yemeğini ye tamam mı?

Blank: Tamam anne

Annem: Sonra görüşürüz seni seviyorum

Blank: Bende seni seviyorum anne

diyerek telefonuma baktım. Annemle mesajlaşmamızın ardından tek başıma oturduğum masada telefonu tepsimin yanına bıraktım.

Yemeğimden bir kaşık aldıktan sonra gözlerimi etrafta gezdirdim. Bir anda yanımda beliren sesle aklım çıkana kadar.

Brick: Selam Blank!

demesiyle yemek boğazıma kaçmış deli gibi öksürmeye başlamıştım. Butch'da aynı anda yanımda belirirken sırtıma vurmuş ve Brick panikle suyumu açarak ağızıma dayamıştı.

Birkaç yudum içtikten sonra kendime gelirken Butch soluma Brick ile sağıma oturmuştu. Onlara garip bir ifade ile bakarken yanlarında Boomer'ın olmamasını garipsemiştim.

Brick: Üzgünüm seni korkutmak istememiştim

Blank: Sorun değil ben iyiyim. Boomer yok mu?

dediğimde Butch kıkırdamış ve yüzümü iki taraftan tutarak bir yöne çevirmişti.

Butch: Gördüğün üzere biraz meşgul

dediğinde gösterdiği tarafa bakmıştım. Boomer karşısında oturan sarışın bir kızla yemek yiyordu. Kızın iki yandan toplanmış at kuyrukları ve masmavi gözleri vardı.

Boomer ona heycanlı heycanlı bir şeyler anlatırken karşısında ki kız ilgiyle onu dinliyordu.

Blank: Vay canına Boomer'ın bir kız arkadaşı olduğunu bilmiyordum

dediğimde Brick kıkırdamıştı.

Brick: Bu kız Bubbles. Çok tatlı ve hoş biridir. Ailesi oldukça muhafazakar o yüzden Boomer onunla çok fazla iletişime geçemiyor. Bazen yemek yiyorlar sadece

Butch: Ve hayır sevgili değiller ama ikisinin de birbirine olan bir hoşlantısı olduğu bariz

Blank: Bundan korkmuyor musunuz? Yani kız arkadaşı olunca size yeterince zaman ayıramayacağından falan?

Brick: Sorun yok. Boomer bize bir yolunu bularak zaman ayırır

Butch: Sırf benimle 10 dakika geçirebilmek için 45 dakika yol yürümüşlüğü var. Öyle bir deli

dediğinde bende gülmüştüm. Böyle değerli arkadaşlar oldukları için çok şanslılardı.

Butch: Sen neden yemeğini tek başına yiyorsun? Arkadaş edinemedin mi?

dediğinde çatalımla salatımı karıştırdım.

Blank: Hayır sadece geldiğim yerde arkadaş grubumla çocukluktan arkadaştık ve hiç arkadaş edinme ihtiyacı hissetmemiştim. Şimdi ise bunu yapmakta zorlanıyorum. Siz ne zamandan beri arkadaşsınız?

Brick: Bizde çocukluktan beri arkadaşız. Benim babam ve Butch'un babası arkadaş onunla öyle tanıştık. Boomer'la okulda tanıştık

Blank: Ne güzel umarım hiç ayrılmazsınız

dediğimde aklıma arkadaşlarımın gelmesiyle moralim bozulmuştu. Onları çok özlemiştim.

Brick: Umarım...senin adına üzüldük

Butch: Evet ama bu yeni hayatında yeni arkadaşlar edineceğine eminiz

Brick: Evet istediğin zaman bizimle konuşabilirsin

dediğinde tebessüm etmiştim. Boomer'ın bizim olduğumuz yöne bakmasıyla bize doğru el sallamıştı. Bubbles isimli kızda tebessüm ederek bize hafifçe el salladığında bizde karşılık vermiştik. Bu kızdan kesinlikle pozitif enerji alıyordum.

🍵

Boomer: Ve bana bugün çok tatlı olduğumu söyledi. İnanabiliyor musunuz?

Butch: Bakıyorum da Bubbles'la konuşunca hastalığın falan geçti

Boomer: Bubbles bana ilaç verdi. O yüzden şu anda iyiyim

Brick: Camış gibi şeker yediğini ona da söyledin mi?

Boomer: Camış mı ayıp oluyo kardeşim. Söyledim beni baya azarladı

Butch: Hoşlandığı kızdan azar yemeyen de ne biliyim?

Boomer: Sen kendine bak! Daha hoşlandığın bir kız bile yok!

dediğinde Butch omuzlarını silkerken Brick telefonununa bakmıştı. Annesi onları okul çıkışında alacağını yazmıştı.

Brick: Durun annem bizi almaya gelecekmiş

Butch: İyi de bizim evler ters yönde

Brick: Yani bırakırız işte boş yapmayın

Boomer: Çocuk haklı laga luga yapma Butch

Butch: Sırf yürümemek için yapıyor. Çok çirkin bir yaratık yatıyor bunun içinde

Boomer: Tabi şerefsizlik işimiz

dediğinde ikili gülmüştü. Üçlü yolun kenarında beklerken biraz ilerlerinde Blank duruyordu ve telefonuna bakıyordu.

Bunu fark eden Boomer oraya doğru ilerlemişti ve sakince Blank'in omzuna dokunmuştu. Blank onu fark etmiş ve gülümsemişti.

Blank: Selam Boomer

Boomer: Selam Blank

Butch ve Brick Boomer'ın kendi isteğiyle Blank ile iletişim kurmasına şaşırmışlardı. Boomer'ın Blank'ten nefret ettiği falan yoktu. Fakat insanlarla iletişimde zorlanan birisi olduğu için buna çok teşebbüs etmezdi.

Boomer: Bubbles'ı gördün mü yemekte?

Blank: Evet arkadaşların bahsetti. Çok sevimli bir kız

dediğinde Brick ve Butch'da onların yanında durarak merakla dinlemeye başlamıştı.

Boomer: Bubbles'ın Cindy isimli bir kız arkadaşı seni çok beğenmiş. Senin bu işe nasıl baktığını sormamı istedi

dediğinde Blank şaşırmıştı. İlk günden birini etkilemeyi beklemiyordu. Butch ve Brick'te bununla birlikte şaşırırken Blank ellerini iki yana sallamıştı.

Blank: Üzgünüm öyle bir şey düşünmüyorum

dediğinde Boomer olgunca kafasını sallamıştı.

Boomer: Sorun değil sadece iletmemi istedi

dediğinde Blank başını sallamıştı.

Brick: Ne yapıyorsun burada?

Blank: Annemi bekliyorum beni alacağını söyledi ve şu ana kadar gelmesi gerekiyordu. Unuttu heralde

dediğinde beyaz bir araç gelmiş ve erkeklerin önünde durmuştu. Pencere açılırken Brick'in annesi gülümseyerek bakmıştı.

Bayan Sunbright:Gitmeye hazır mısınız çocuklar?

Boomer: Evet Clara teyze!

diyerek hızla aracın arka kapısını açarak içine binmişti.

Brick: Sende bizimle gelsene

dediğinde Blank şaşırmıştı. Ellerini iki yana sallamıştı.

Blank: Size zahmet vermek istemem

demesiyle Brick onun bileğinden tutmuş ve aracın arkasına sürüklemişti. Böylece Blank arabaya binmişti. Brick öne otururken Butch'da arkaya Blank'in yanına binmiş ve kapıyı kapatmıştı.

Bayan Sunbright gözlerini kısarak dikiz aynasından Blank'e bakmıştı.

Bayan Sunbright: Arkadaşınız kim çocuklar?

Brick: Anne bu Blank yeni sınıf arkadaşımız bizim beş ev gerimizde oturuyorlar

dediğinde Brick'in annesi samimice gülümseyerek arkasına dönmüş ve konuşmuştu:

Bayan Sunbright: Selam tatlım ben Clara Sunbright Brick'in annesiyim. Şehrimize hoşgeldiniz tanıştığımıza memnun oldum

dediğinde Blank kadının samimi tavrını çok sevmişti. Kızıl saçlı, yeşil gözlü ve çilleri olan çok tatlı bir kadına benziyordu.

Blank: Bende Blank Lifestone hoşgeldik ve tanıştığımıza memnun oldum efendim

dediğinde Bayan Sunbright gülümsemiş ve önüne dönerek arabayı çalıştırmıştı. Yol mutlu bir şekilde sohbetle geçerken Bayan Sunbright Butch ve Boomer'a da çocukları gibi davranıyordu. Çok samimi ve eğlenceli bir kadındı.

Kırmızı ışıkta durduklarında Blank annesine eve gittiğine dair mesaj yollamıştı.

Bayan Sunbright: Aslında sizin aranıza hiç kimseyi almadığınızı sanıyordum. Sadece birbirinizle takılacağınıza dair birbirinize söz vermemiş miydiniz? Blank'e ne kadar çabuk uyum sağlamışsınız

dediğinde Blank bu sözlerle duraksamıştı. Brick sesini düzelterek annesini uyarmaya çalışsada Boomer ve Butch araya girmişti.

Butch: O çocukça verdiğimiz sözlerden biriydi Clara teyze!

Boomer: Okuldakileri aramıza almıyoruz çünkü hepsi egolu pislikler!

Brick: Okulda pek sevilmediğimizi biliyorsun anne

Bayan Sunbright: Evet biliyorum oysa ki siz harikasınız. Okulunuz akılsız insanlarla dolu. Ben sadece Blank'i çok sevdim çok güzel bir çocuk. Onunla iyi anlaştığınıza sevindim

dediğinde Blank gülümserken Butch bir anda bağırmıştı.

Butch: Yürü be Clara teyze! Kim tutar seni!

🍵

Boomer ve Butch evlerine bırakıldıktan sonra son kişi Blank kalmıştı. Bayan Sunbright onun evinin önünde durduğunda arkasını dönmüş ve konuşmuştu.

Clara: Bu arada Blank hafta sonu bize gelmek ister misin? Meşhur kurabiyelerimden yaparım size Butch ve Boomer çok severler

dediğinde Blank gülümsemişti.

Blank: Çok isterim Bayan Sunbright ama anneme sormalıyım

Bayan Sunbright: Lütfen sadece Clara teyze de. Annenden izin aldıktan sonra Brick'e söylersin olur mu? O da bana iletir

dediğinde gülümsemişti. Blank onu onayladıktan sonra ikiliye teşekkür etmiş ve arabadan inmişti.

Evinin önüne geldiğinde cebinde anahtarlarını çıkarmış ve eve girmişti. Telefonuna gelen mesaj ile gülümsemişti.

Annem: Çok üzgünüm tatlım aklımdan çıkmış 😮‍💨 Gelirken pizza alacağım sen çok seversin kendimi böyle affetirebilirim sanırım 😋

DEVAM EDECEK...

​​​​