@sevim_svim
|
Aras'ın bir anda kalkıp gitmesi, içimde tuhaf bir boşluk bıraktı. O son bakış... O kelimeler...
"Denemek istedim" demişti. Gitmeden önceki son sözü buydu.
Peki ben? Ben denemek istemiş miydim? Bu sorunun cevabını kendime bile veremiyordum. Aras'ın gitmesi gerektiğini söylemiştim ama bir yanım onun kalmasını istiyordu. Neden bu kadar zor bir durumun içinde buluyordum kendimi?
Bir adım atsam, başka bir şeyden vazgeçecekmişim gibi. Esin, ölen ablası Kayra... Hepsi sorumluluğum altındayken birine ya da bir şeye kapılmak doğru olur muydu?
Aklımda Esin vardı. Son saattir ondan haber alamamak beni delirtmişti. O, benim sorumluluğum altındaki son parçaydı. Ablasını benim yüzümden kaybetmişti... Ah, Kayra'm...
Aras'ın bana bu kadar yakın olması, Esin'in bu kadar uzaklaşması... Kafam karmakarışıktı. Nereye tutunmam gerektiğini bilmiyordum.
Telefonum elimdeydi, Esin'e tekrar mesaj yazmaya başladım ama o sırada kalbim sıkıştı. Aras'ı kaybetmek mi, Esin'i bulmak mı? Biri hayatımın eksik parçasıydı, diğeri ise tamamlayıcıydı.
Bu hayatta ilk defa bir kişinin bu kadar kalbini kırmanın verdiği suçluluk duygusuyla gözlerimi geçen arabalara dikip öylece kalakaldım.
Hesabı ödeyip arabama ilerlerken kulaklığımı taktım ve biraz rahatlamak için bir şarkı açtım. Ama müzik bile beni oyalayamıyordu. Aras'ın son sözleri kafamda yankılanıyordu: "Denemek istedim." Peki ben? Gerçekten denemek istemiş miydim? Ya da denemekten mi korkuyordum?
Aras, içimde bir şeyleri uyandırmıştı ama Esin'in kayboluşuyla birlikte hissettiğim sorumluluk, o duyguları bastırıyordu. Esin, Kayra'nın bana bıraktığı bir emanet gibiydi. Onu kaybetmek, Kayra'yı bir kez daha kaybetmek gibiydi. Bu yükün altında Aras'a nasıl bir adım atabilirdim?
Gözüm telefonumdaydı. Esin hâlâ dönmemişti. İçimdeki korku gittikçe büyüyordu. Nereye gitmiş olabilirdi? Saatlerdir ondan haber alamamak beni derin bir paniğe sürüklüyordu. Kayra'nın bana bıraktığı tek hatıra, sorumluluğunu aldığım Esin, bir anda ortadan kaybolmuştu. Bu kadar sorumluluk altındayken, kendimi nasıl Aras'a kaptırabilirdim ki?
Oturduğum yerde kendimle mücadele ederken kalbim hızla çarpmaya başladı. Bir yanım Esin'e odaklanmıştı, onu bulmam gerekiyordu. Ama diğer yanım Aras'ın sözlerini ve bakışlarını düşünmeden edemiyordu. Kendimi ona kapatmanın bir anlamı var mıydı? Ya da ona açılmak, tüm bu sorumluluklarımın yükünü hafifletebilir miydi?
Bu düşüncelerle, Esin'e tekrar mesaj yazmaya başladım. Yazdıkça sinirlerim daha da geriliyordu. Kalbim sıkışıyor, göğsümde bir ağırlık hissetmeye başlıyordum. O an, Aras'ın yanımda olduğunu düşündüm. Biraz önce bana bakışlarını hatırladım, ne kadar da kararlı görünüyordu. Ama ben onu kırmıştım.
Bir an gözlerim kapanmış, başımı direksiyona yaslamış buldum kendimi. Derin bir nefes aldım. "Toparlan, Hazal," diye mırıldandım. Esin'i bulmalıydım, ona ne olursa olsun ulaşmalıydım.
Esin'in gidebileceği yerleri düşünmeye başladım. Onunla daha önce konuştuğumuz yerleri hatırladım. Kayra'nın mezarı... Esin, belki de oraya gitmiş olabilirdi. İçimde bir anlık bir endişe dalgası yükseldi. Düşüncelerim onun Kayra'nın mezarında olduğunu, hislerim ise kendi evinde olduğunu söylüyordu.
Kayra'nın mezarına doğru sürdüm arabayı. Dakikalar sonra mezarlığın önüne geldiğimde birkaç yaşlı insan çıkıyordu içerden. Onların geçmesini bekleyip bana atılan yargılayıcı bakışlar eşliğinde mezarlıktan girdim.
Zihnimin aksine burası çok sessizdi.
Kendimi döngüsel bir melodide hissediyordum. Hep aynı ritim, aynı sözler...
Kayra'nın hemen girişte olan mezarından çektim gözlerimi derken, telefonuma bir mesaj geldi.
"Beni sakın arama tamam mı? Ne bu numaradan ne de başka bir numaradan... Polise haber verme, ben iyiyim. Sadece artık ablamın katiliyle bir arada olup onunla paylaşım yapmak istemiyorum."
Parmaklarım sanki kendi kendine yazıyor gibi hissettim. Sırtımdan tüm vücuduma bir soğukluk indi.
"Ben senin ablanın katili değilim Esin."
Kayra'nın mezarının mermer tarafına oturdum. Üstündeki güller ve birçok çiçek mermerlerden taşmıştı. Mezar taşını elimin tersiyle sanki Kayra'yı seviyor gibi sevdim.
"Kayra ben senin katilin değilim."
"Değil mi?"
|
0% |