Taslakta ki bölümlerim bitti 😭😭😭

Bide artık bölümler uzun olucak sanırım emin değilim aklıma ne kadar geliyosa o kadar yazıcsm

ALP ATLAS VE ASENA NASIL OLSUN HİÇ BİLMİYORUM ama neysee

​​​​​​

İyi Okumalarr 💗💗

Gözlerimi açtığımda evde değildim fakat ormanda da değildim. Etrafıma bakındığımda yanımda padişahın oğlu Alp Atlas vardı, uyuyordu kıyafetime baktım biraz kanlıydı. Yavaşça dikleştim, oturur pozisyona geçtim ve sessizce ayağa kalktım. Alp Atlas uyanmasın diye yavaş adımlarla odadan çıktım, saraydaydım. Etrafa bakınır iken padişahın eşi yani Handan hanım yanıma geldi. Ben ona dönüp gülümsedim "Nasıl hissediyorsun Asenacığım?" Diyince, "Teşekkür ederim daha iyiyim." dedim gülümsemem aynı şekilde iken, Handan hanım "Gel sana bir elbise vereyim elbisen çok kirlenmiş." dedi, kıyafetime baktım ve Handan hanıma döndüm "Gerek yok teşekkür ederim." dedim Handan hanımın yüzünde onaylamayan bir ifade vardı "Çok teşekkür ediyosun sadece benimle gel sana yakışacağını düşündüğüm bir elbise var." dedi ve gülümsedi sonra bileğimden tutup üst katta ki giyinme odasına doğru çekiştirdi heyecanı çok belliydi eminim ki hep bir kız çocuğu hayali kuruyordu, o yüzden onu kıramazdım.

Giyinme odasına geldiğimizde dolaplardan birinden beyaz, askısız ve kabarık olmayan bir elbise çıkardı onun üstüne toz pembe, pelerin kol, tül ve bol olan bir pelerin çıkardı beline altın rengi, kalın ve desenli bir kemer verdi "Sana çok yakışcak giyin" dedi. Handan hanımın ses tonu heyecanlıydı başımı yukarı aşağı sallayıp bir alana gittim hızlıca giyindim ve Handan hanımın yanına gittim. Beni gördüğünde gözlerinde hayranlık belirdi "Çok yakıştı gel saçını yapalım" dedi ve aynı odada bir masanın yanına gittik ve beni sandalyeye oturtup saçlarımı biraz ıslattı ve taradı. Yüzümde şakak kısmından bir tutam saç aldı ve ince bir şekilde ördü, aynısını diğer tarafa da yaptı ve o örgüleri arkaya getirip beyaz bir kurdele ile birleştirdi. Turuncu renkli saçlarımda beyaz bir kurdele vardı "Çok güzel oldun!" Dedi Handan hanım, "Teşekkür ederim." dedim ve Handan hanım yüzüme odaklandı "Gözlerin çekik ve kahverengi, sana çok yakışıyo ve çok güzel bakır rengi saçlarınla çok uyumlu, dudaklarının rengi de yeterli ama gel biraz daha renklendirelim." dedi, "Pekâlâ" dedim. Sonrasında dudağıma gül kurusu ve kırmızı renklerinin karışımı bir ruj sürdü. "Çok güzelsin Asena, kirpiklerin doğalından kıvrık olduğu için çok şanslısın." dedi Handan hanım. gülümsedim "Teşekkür ederim" dedim sonrasında kılıcımın kınını arkamda omuz çantası gibi taktım "Peri kızı gibi oldun" dedi Handan hanım, gözleri bir yandan vücudumu süzüyordu bir yandan gözlerime bakıyordu. Sonrasında beyaz bir topuklu ayakkabı verdi "Al bunları da giyin." dedi. Gülümsedim "Teşekkür ederi-" sözümü tamamlayamadan ağzımı kapattı, "Teşekkür etmek yok demiştim." başımı hafifçe yukarı aşağı salladım. Teşekkür etmeden konuşmak zor "Gel Alp'in yanına gidelim." dedi Handan hanım. "Tamamdır" dedim ve yavaşça aşağı indik. Benim neredeyse bir saat önce çıktığım odaya geri döndük padişahın oğlu Alp Atlas hâlâ uyuyordu ben yavaş ve olabildiğince sessizce odaya girdim Handan hanım fazla umursamadı yavaşça odaya girdi. Sonra Alp Atlas'ın omzuna dokundu "Anneciğim kalk odanda yat" dedi, Alp Atlas yavaşça gözlerini açtı ve "Boşver uyandım zaten" dedi ve bana döndü, Handan hanım "Çok güzel olmuş değil mi?" Dedi. Alp Atlas her ne kadar belli etmemeye çalışsada gözlerini ayıramadan, "Asena'nın odası hazırlandı mı?" dedi, ben anlamamış gözlerle bir Alp Atlas'a bir de Handan hanıma bakıyordum ikisi de normaldi "Nasıl yani burada mı kalıyorum?" Dedim. Atlas başını hafifçe yukarı aşağı salladı "Evet, beğenmedin galiba." dediğinde Handan hanım araya girdi "Gitmene izin veremeyiz hatta ben kendim izin vermem Alp kalmanı istemese bile" dedi ben ikisine de bakıyordum ama onlar kendi aralarında garip bakışmalar içerisindelerdi.

Bu duruma daha fazla maruz kalmak istemediğim için, hızlı adımlarla kapıya yöneldim. Tam kapıya uzandığım sırada bileğimdeki eli hissetmem ile Atlas ile aramda 2 santimcik mesafe vardı. Kaşlarımı çatarak “noluyor” der gibi baktım. Atlas, bir süre öyle baktıktan sonra kafasını geri çekti ve “Ablamın elbisesi ile gitmene izin vereceğimi mi sanıyorsun?”

Duyduğum şey ile donakaldım. Ablası olduğunu bilmiyordum. Yeniden sinirli yüz ifademi takındım ve bileğimi hızlıca onun elinden çektim. “Ablanın elbisesine kalmadım zaten. Çıkarıp gidiyorum sarayınızdan!”

Elbisenin eteklerini tutarak uzun merdivene yöneldim. Koşar adımlarla çıkmaya başladım.

Alp Atlas'ın Anlatımıyla

Aslında çok güzel olmuştu fakat bunu kendime kabul ettiremiyordum. Bu kadar güzel olması bana göre suçtu, çünkü... Aslında bilmiyorum. Asena burada kalacağını duyunca şaşırmıştı fakat onun burada kalması lazımdı. Onu hep görmek hep sesini duymak tek isteğimdi. Gitmeye çalıştığında bileğinden tuttum bana döndüğünde aramızda 2 santim vardı birkaç dakika öyle bekledim onun güzel kokusunu içime çektim sonrasında ablamın elbisesini giyindiği aklıma geldi ve geri çekildim "Ablamın elbisesi ile gitmene izin vereceğimi mi sanıyorsun?" Dedim. O ise önce şaşırdı sonrasında sinirli ifadesini takındı ve bileğini elimden hızlıca çekti "Ablanın elbisesine kalmadım zaten. Çıkarıp gidiyorum sarayınızdan" dedi ve elbisesinin eteklerini tutarak hızlı adımlarla merdivene yöneldi. 'Gidiyorum' demişti gitmesine izin verecek miydim? Hayır ama gitmemesi için ne yapabilirim bilmiyorum. Annem "Git kızdan özür dile! O bizim misafirimiz, yaptığın çok yanlış" dedi. Ona döndüm ve "Tamam anne" dedim onun çıktığı merdivenlerden gidip, giyinme odasına yöneldim.

Asena'nın Anlatımıyla

"Neymiş ablamın elbisesiymişte burada kalacakmışım da, neyim ben oyuncak bebek mi?" Diye kendi kendime söyleniyordum sinirle. Tam kendi elbisemi giyinecek iken aniden kapı açıldı elbiseyi hızlıca üstüme geçirdim ve "Hayvan mısın ya! Kapı çalmayı öğretmediler mi size! Öküz" diye bağırdım ona bakarak. O ise umursamaz bakışlar ile bana baktı ve "Aşağı da olanlar için özür dilerim" diyip gitti ve kapıyı kapatmadı. Bu çocuk benim sinirlenmem için uğraşıyordu resmen! Kapıyı kapattım. Elbisemi düzgün bir şekilde giyindim ve eldivenlerini taktım. Saçımdaki kurdeleyi de çıkarıp masaya koydum. Kınımı belime taktım ve aşağı kata indim. Kapıdan hiçbir olay yaşamadan çıktım fakat Atlas yanıma geldi ve "Burada kalacakmışsın padişah emretti." Dedi. Ben sinirden patlamak üzereydim derin bir nefes aldım ve "Allah Allah, herneyse tamam emredildiyse yapacak bir şey yok" dedim. Tam arkamı dönüp gidecek iken Atlas kulağıma yaklaştı ve "Annem isterse seni kalpsiz bile yaşatırım ben" dedi. Ona dönüp boş boş baktım sonra koşar adımlarla saraya geri döndüm.

Ee nasıl geçti bölüm

Sinir olduğunuz biri var mııuuu

Şarjım 1 ve ben size bölüm atıyorum 😭 neyse çooooookkkk öptümmm