@smeyyettgn13
|
( Bu • veya bu işaretlerin * anlamı karakterlerin iç seslerini demek. Bu • Yonca bu ise * Tuna)
Yonca: -Hekese merhabalar arkadaşlar kanalıma ve videoma hoşgeldiniz bugün benden çok istediğiniz dağın başında bir gün geçirmeye çalışıcaz. Bu Yonca kendisi bir sosyal medya fenomeni ve çok yakın arkadaşı Tuna her zaman onunla hemde her yerde onları neredeyse tüm Türkiye'ye biliyor onlar çok büyük bir kitleye sahipler. Aaa unutmadan onları kanalı o kadar çılgın ki anlatarak asla söyliyemem ancak görmeniz gerek.
Yonca: - Arkadaşlar bugün bu dağa çıktığımız da o zirveden dron ile çekeceğiz ve her şey efsane olucak bundan hiç şüpheniz olmasın.
İşte tıpkı bu kız gibi çılgın olunca ne güzel olurdu hayat. Belki de hayata çılgınlık yapmak için gelmiştir ne dersiniz. Yonca ve Tuna dağın başına çıkmak için hazırlık yaparken fark etiketleri bir şey vardı ki hava pek iyi durmuyordu buda onlar için belki dezavantajlar olacaktı. Tuna: - Bugün hava pek iyi durmuyor. Hala çıkmak için emin misin. Yonca: - Elbette eminim, o kadar onlara çıkacağız diye umut verdim şimdi yolumuzdan dönersek olmaz. Tuna: - Peki yinede sen bilirsin. Çıkmak için her şey hazırdı hava pek bu durum için elverişli olmasa da bir söz vermiştiler. Tuna kamerayı hazırladı her şey tamam dı. Yonca da takipçileri inansın diye canlı yayın açmıştı. Oradan herkes onları takip ediyordu. Yonca: - Arkadaşlar hava çok kötü durumda ama yinede pes etmeyeceğiz bize eğer ki bir şey olursa hakkınızı helal edin. Tuna: - Niye onları korkutuyorsun bize bir şey olmaz ki biz beraber olduğumuz sürece her şeyin üstesinden geliriz ben buna inanıyorum. Yonca: - Motivasyon konuşman için teşekkürler yolumuz uzun haydiii devamm! •Biri bana Tunayı anlat dese şöyle başlardım o sadece kalbinde ve yüreğinde sevgiyi ve merhameti taşımak ile meşgul derdim. Çünkü o cidden öyle biri onunla tanıştığım andan beri benim canım yandığı anda benim için o kadar endişeleniyor ki bunu hissediyorum. Hatta bir keresinde sadece kaldırımdan direkt yere yapıştığım için elimin acıdığını söyledim oda sanki çok böyle büyük bir şey olmuş gibi kalkıp beni hastaneye götürdü ve beni kendi elleriyle besledi. Anlıyorum bana çok değer veriyorsun ve bende seni senin beni sevdiğin kadar seviyorum. Yonca: - Arkadaşlar sizinde görmüş olduğunuz üzere hava çok yağmurlu ve ayaklarımız kayıyor. Artık tepeye çıkabilmek için nasıl yapacağımız konusunda pek bir bilgimiz yok çokta acıktık bilmiyoruz nasıl yapıcaz. Saat çıkmaya başladıkları esnada 12:00 di şimdi ise 14:00 bayadır ordalar ve ne şebeke çekiyor nede internet.Hava yağmur yağmaya başlar ve elleri iyicene ıslanır artık Tuna kamerayı tutmaz hale gelir Bir anda telefon yere düşer. Yonca'nın telefonu yereden yere çakıla çakıla düşer. Yonca: - Kaytamıyız. Arkadaşlar şu anda sadece tek bir çekim cihazım kaldı az önce telefonum yere düştü elimiz ıslandığından dolayı kayıyor ve tutamıyoruz. Bu şekilde devam etmek onlar için zor olacaktı ama bir söz vermişlerdi. Tuna: - Yonca kötü bir haberim var
Yonca: - Ne olduu Tuna: - Kameranın şarjı çok az her an bitebilir. Çaresiz bir şekilde beklemek zorunda kalırlar. Tırmandıkları esnada bir düzlük görürler yani çokta düzlüğe benzemez yokuş aşağı bir şekilde. Tuna: - Bence şurada soluklanalım hem sende nefes almakta zorlanıyorsun. Yonca: - Hayır ben iyim de yani bilmiyorum. Bencede haklısın biraz soluklalıp öyle devam edelim. Biraz soluklanmak için durdular ve oturdular hava yavaş yavaş kararıyordu yağmur yağıyordu ve çok yoruldukları için acıkmıştılar. Tuna kamerayı tuttuğu esnasda sanki ilerde bir çatırtı sesi duyduğunu fark etti. Kamerayı oraya koyup bakmaya karar verdiği esnada bir anda çığlık sesi duydu. Bir anda olanlar oldu ve orada kamera açık bir şekilde sessizlik oldu. Kimse yoktu. Sadece yağmur sesleri ve sessizlik...
|
0% |