Stresten parmaklarımla oynamaya başlamıştım onlar kimdi? Ve neden gelmişlerdi? Aspenya yanıma gelmişti ve stres olduğumu anlamıştı "Noldu?" Diye sormuştu. Bir şey diyememiştim, ağzımı bıçak açmıyordu. "Neyse sonra anlatırsın gel kantine inelim." Aşağı indiğimizde Tülay kantinin önünde bizi bekliyordu,yanına gittiğimizde "Ne oldu? Yüzünün rengi atmış." Dedi. "Okulun önünde bir sürü siyah araba vardı. Sende onları gördün mü?" Bi anda durgunlaştı, gözlerini kaçırmaya başladı ve yüzü kireç gibi olmuştu bir şeyler olduğunu anladım, fakat üstüne gitmemiştim. "Arabaları ben görmedim neyse boşverin hadi kantine girelim." dedi.

Okul bittiğinde hızlıca eve geçip üstümü değiştirdim ve bir bardak su içip hemen evden çıktım. Pastaneye vardığımda iri, kaslı, uzun boylu, kumral, çenesi keskin ama baby face birisi vardı. Karizmatik biriydi ve pasta reyonlarına bakıp pastalara göz gezdiriyordu. Seçemediğini anladığımda yanına giderek "Yardımcı olabilir miyim?" Dedim, bana baktı ve beni süzmeye başladı, kaşlarımı çatarak "Bir sorun mu var?" Dedim oldukça sinirlenmiştim bu yaptığı oldukça terbiyesizceydi. Yüzüne baktığımda sırıtıyordu ve bu beni daha da sinirlendirmişti. "Hayır bir sıkıntı yok." İşaret parmağıyla büyük toz pembe tonlarında olan pastayı göstererek "Şu pastayı almak istiyorum." Dedi sert bir nefes vererek pastayı dolaptan çıkardım ve kasaya götürüp paketlemeye başladım, kasanın önüne gelerek "Adınız nedir?" Diye sordu sorusunu garipsemiştim ama müşteri olduğu için sesimi çıkartmadım. Kafama paketlerden kaldırmadan "Algın." Dedim sırıttı ve "Adında senin kadar güzelmiş." Dedi.

Kafamı paketlerden kaldırdım ve kızarmış yüzümle gülümseyerek "Teşekkür ederim." Dedim ve gülümseyerek paketlemeye devam ettim paketlemeyi bitirdikten sonra poşeti ona uzattım poşeti alırken eli elime değdiğinde bir sıcaklık hissettim hemen elimi çekip gülümsedim ödemeyi yaptıktan sonra gitti. Dükkandan çıkarken arkasından ona baktım ve anlamsız bir duygu hissettim.