@x1hayat1w
|
° Yazardan ° Mangal keyfinden sonra Işıl Çınar'ın omzunda uyuya kalmıştı. Alihan uyuya kalan kardeşini alıp kulübeye doğru gitti. Kulübeye girip odasına yatırdı. Onun yanından ayrılmak istemiyordu üzerindeki bakışları hissetti yabancıların olduğu bir yerde kardeşini yanlız bırakmazdı Yatağa yanına yattı. Üzerindeki bakışlar gitmiş olsa bile yatan kişinin uyumadığını biliyordu bir süre sonra kalkıp odadan çıkmıştı Kısa süre sonra odaya sessizce giren kişiyi hissedip kaşlarını çatmıştı herşey için hazırlıklı beklerken Dolabın açılıp kapanması sonucunda geri sessizce odadan çıkan kişi ile anlamıştı uyandırmamak öyle yaptığını Mangal keyfinden sonra ormanda yürüyüşe çıkmak teklifi etmişti Tayfun Çınar " Gece gece kayboluruz gitmesek daha iyi olur bence " Alp " Sen ne kaybolacağız biraz dolaşıp geleriz " Alp'in kararlı sesi ile hepsi onaylamış ormanda yürüyüşe çıkmışlardı Bir süre sonra kaybolduklarını anlayıp paniğe düşmüşlerdi Cem bastığı yere dikkat etmediği için denge sağlamak için Alp'e tutundu ama sonra iki birden yeri boyladılar Alp " Lan kalk üzerimden" diye bağırdı Cem" Alp bebeğim özür dilerim yanlışlıkla düştüm iyi misin?" Alp " Cem siktir git !" Diye bağırdı üzerindeki Cem'i yana atıp kalktı Metehan" İyi misiniz?" Diye Alp " iyiyiz Metehan şimdi nereden gideceğiz off bak ben dedim kayboluruz ama beni dinleyen kim " diye isyanda bulundu Cem " Sen ne kaybolacağız biraz dolaşıp geleriz demedin mi?" Tayfun " Aynen öyle dedi " Onca tantanadan dolayı duymadıkları köpeğin sesini hırlaması ile duymuşlardı fenerleri senin geldiği yöne tutunca genç güzel bir kızı görünce hepsi şaşırmıştı Giray" Allah seni karşımıza çıkardı bacım kamp alanı nerede kaybolduk" dedi normal bir şekilde kızı korkutmak için Çınar kızın konuşmaması ile hala kızın yüzüne fener tutulduğunu anlayıp konuştu Çınar" Fenerleri kızdan çekin bir be " dedi Çekilen fenerler ile onlara bakmıştı kız Kızın güzelliği hepsi hayran olmuştu ama onu da korkutmak istemiyorlardı Bakışlarımı onlardan çeken kız yürümeye başladı hepsi şaşkınca kıza baktı -" Beni takip edin" dedi güzel sesiyle kız hepsi kıza minnet duymuştu peşine düştüler Alp " Alpaslan Işıl bana sinirli hala ne yaparsam geçer?" Diye sordu Genç kız köpekle önlerinden yürüyordu aralarında kıza bir mesafe vardı Alpaslan" Alp bundan bana ne?" Diye söylendi Alp " Yardımcı olsan ölürsün dimi?" Cem " Bebeğim ben sana yardımcı olurum her türlü bana söylesene" demesi ile Alp hızla Alpaslan diğer tarafına geçti Alp " Allah aşkına şu sapığı birisi benden uzak tutsun" diye isyan etti Cem ne kadar şakaya vuruyor olsa bile Alp'e karşı duyguları vardı. Gay olduğunu anladığında zaten Alp'ten uzak durmaya çalışmıştı ama olmuyordu Biliyordu Alp asla böyle bir şey istemezdi. Her yaptığı şaka da kaçıyordu zaten iyice kendinden soğuduğu biliyordu Keşke hiç şaka yaomasaydım o zaman iyi arkadaş olurduk diye geçiriyordu aklından grupta herkesle iyi arkadaşlardı ama Alp sürekli ondan uzakta oluyordu Duyguları ne kadar gömse bile bazen kalbi kırılıyordu Kızın onları kamp alanına getirmesi ile teşekkür edeceklerdi ama kız çoktan hızlı adımlarla gitmişti Hepsi vedalaşıp kulübelerine dağıldı Alihan odanın kapısı açılması ile uyanmıştı gecenin bir vakti de odaya giren kıza kısa bir bakış atıp geri gözlerini kapatmıştı ama uyumamıştı Kızın uyumasını bekledi ama sabaha kadar uyumamıştı. Sabahın ilk ışıkları ile odadan ayrılan kız ile kaşlarını çatarak kucağında yatan kardeşini uyandırmadan yatağa koyup kalktı Kız oturma odasında oturuyordu.
° Işıl Ilım Kara ° Şu an mutfakta ben , abim, Savaş hoca ve Kübra hoca kahvaltı hazırlıyorduk " Abi şu bıçağı verir misin?" Diye sordum o sıra mutfağa güzel kız gelmişti adı neydi? Alihan " Hayır elini kesersin" diyip beni kaldırıp masanın üzerine oturdu Alihan " Uslu uslu otur" diyip kahvaltı hazırlamaya başladı Ben ise uslu durmak yerine ona emirler veriyordum Güzel kız ise kendisine kahve yapıyordu. Ona baktım bendeki bakışlarını hemen yere çevirdi " Adın neydi güzel kız?" Diye sordum bana baktı sonra gözlerini benden çekip olan kahvesini bir kupaya koyup gitti Kübra " Ela o sürekli böyle" demesi ile ona baktım " Sürekli böyle derken niye cevap vermiyor ki?" Diye merakla sordum Kübra " Bende pek tanımıyorum ama hakkında hiç iyi şeyler duymadım insanları yargılamam da Ela da sürekli sessiz kalarak herşeyi kabul etmiş gibi oluyor" " Hakkında ne duydunuz ki?" Diye sordum kaşlarımı çatarak Çok masum ve güzel bir kızdı yani ona kanım ısınmıştı Kübra " Boş ver canım bende bu kadar masum duran kızın arkasından kötü konuşmak istemiyorum" diyip işine döndü Kahvaltı hazır olduktan sonra Kübra hoca kızları çağırdı ama Betül denen kız gelmişti abime yiyecekmiş gibi bakmasına sinir olmuştum Ela gelmeyince ayağa kalkıp oturma odası geldim. Tekli koltukta oturmuş kahvesini içiyordu "Hey gelmiyor musun? Merak etme zehir yok yemeklerde "dedim alaya vurarak Ela " Aç değilim afiyet olsun "dedi soğuk sesiyle Sesi güzeldi hayran olunacak bir kızdı hayranda olmuştum "Dilsiz sanmıştım daha sık konuş sesin güzelmiş" dedim hayranlıkla Cevap vermemişti. Bende geri mutfağa geçtim Kahvaltıdan sonra Savaş hoca dışarıya çıkmıştı. Ela oturma odasında değildi Abimin omzuna yaslanarak telefonumla uğraşıyordum. O sırada odadan çıkıp hızla çantası ile giden Ela ile kaşlarımı çattım Kübra hoca kaşlarını çatarak giden kıza bakmıştı. Kısa süre sonra kendisine bildirim gelmişti rahat bir nefes alıp arkasına yaslandı " Ela nereye gidiyor?" Diye sordum Kübra " Savaş hoca Ela'nın karakola gitmesi gerektiğini yazmış bende bilmiyorum " Kafamı sallayıp onayladım. Geri telefona baktım gelen mesajla gülümsedim Canım bir tanecik sevgilim ultra yakışıklı zeki… Anladık Çınar yazmış abartma Sevgilimi isteğim abartırım sana ne!? Haklısın çok yakışıklı mükemmel öte… Lan öldürüm seni siktir git o benim sevgilim yavşama! Deli Maydanoz! Siktir git Hemen Mesajlara girdim Çınar : Günaydın sevgilim Işıl : Günaydın Çınar : Kahvaltı ettin mi? Işıl : Evet Çınar : Güzel hadi gelin ormanda yürüyüşe çıkacağız umarım yine kaybolmayız Işıl : Yine derken? Çınar : Dün sen uyuduktan sonra sızım akıllar ile kaybolduk neyse ki o kıza denk geldik yoksa sabaha kadar dolaşır durduk Işıl : Kız mı? Lana kim o?! Çirkin Sevgilim : Tek takıldığın yer orası mı? Işıl : Evet ! Çirkin Sevgilim : Bilmiyorum dikkat etmedim bize yolu gösterdi o kadar Işıl : İyi Çirkin Sevgilim : Işıl vallaha bilmiyorum Işıl : Tamam Çirkin Sevgilim : Tirip mi yiyorum? Işıl : Ne alakası var? Çirkin Sevgilim : O zaman yürüyüşe geliyor musunuz? Işıl : Yoo sen git o kızla yürü ben abimle gölette balık tutacağız Çirkin Sevgilim : Tamam bende gelim mi? Işıl : Olmaz kızla yürü sen Çirkin Sevgilim : Işıl saçmalama güzelim öyle bir şey olamaz Işıl : Çınar Siktir Git! Çirkin Sevgilim : Ne dedim ki ben? Çirkin Sevgilim kişini engellediniz Telefonu sinirle kapatıp abime baktım. Mutluydu tabi Çınar'la kavgalı olmam işine gelirdi Evet abarttım ama saçmalama ne ya? Kıskanmak saçmalamak değil! Tüm gün boyunca abimler ve Bora ile vakit geçirdim. Çınar ne kadar konuşmak istese de ben istememiştim Akşam yemeği için geri kulübe geldik. Kübra hoca mutfakta bir şeyler hazırlıyordu yemeğe bir şey kattığını görmem ile kapıda durup ona baktım Ne kattı acaba sadece Betül'ün tabağına katmıştı Bu konuyu abimle konuşmam lazımdı hızla ses çıkarmadan abimin yanına gittim Betül denen kız remen abime yürüyordu Hızla gidip aralarına girdim " Kızım uza abimin sevgilisi var boşuna bakma ha sakın Çınar'a filanda yazıyım deme saçını başını yolarım" dedim sinrile bana göz devirip kulübeden çıkıp gitti " Abi biraz konuşalım odaya geçelim" dedim ciddi bir şekilde Benim ciddi halimle abim kaşlarını çattı kafası sallayıp beni kucağına alıp odaya doğru ilerledi Hala her an bana bir şey olacak sanıyordu Odanın kapısını kapatıp yatağa oturdu yanıma oturdu Alihan " Söyle güzelim sorun ne?" " Şu Kübra hoca Betül'ün yemeğine bir şey kattı" Alihan " Emin misin?" " Evet " Alihan " Bununla ben ilgileneceğim merak etme artık bu kulübede yemek yemek yok " " Tamam " Abimle kulübeden ayrılıp Alp'in ve Vefa abimin olduğu kulübeye gelip yemek yemiştik Dışarıda ateş yakıp ateşin başında oturanların yanına gittik. Çınar ne kadar yanıma gelmek istese bile ben abimlerden ve Bora'dan başkasına gitmiyordum Gitar çalan yanına Çınar gidip gitarı almıştı Çınar " Bu şarkı benim dünyamın en güzel kızına gelsin" dedi gözlerime bakarak Gitarı çalarak Mavi Gri - Dünyanın en güzel kızı şarkısını söylemeye başladı Lan bunun sesi çok güzel ama ! Eridim bittim Şarkı bittince ayağa kalkıp ona sarıldım Çınar bana sıkıca sarılıp kulağıma fısıldadı Çınar " Affettin mi güzelim?" " Eridim be Çınar Affettin mi diyorsun " Çınar " Sonunda tüm gün benden uzakta olmana dayanacak gücüm kalmamıştı zaten " " Seni seviyorum Çınar " Çınar" Seni sevmiyorum Işıl…" " Ne!" Diye bağırdım ve ondan ayrıldım Şokla ona bakıyordum. O ise güldü bu halime Çınar" seni sevmiyorum Işıl ben sana aşığım" Lan bir ana dünya başıma yıkıldı sandım hemen ona sarıldım " Aklım çıktı be Çınar! " Çınar gülüp bana sıkıca sarıldı birden belimden sertçe çekildim Vefa " Ne kadar ses çıkarmasam da bende insanım bu gece beraber uyuyacağız artık sabır sabır nereye kadar" diyip beni omzuna alıp taşımaya başladı Ben şok! Vefa abimden böyle bir şey bekleniyordum doğrusu Bende beklemiyordum Dimi ya abim resmen beni yangından mal kaçırır gibi kaçırmıştı Abin seni sadece uyuku için kaçırdı Bunlardaki bu yatma sevdası ne bende anlamadım? Hala şaşkınım Vefa sessiz olana bak sen resmen evrim geçirdi Haklısın şu an ikimizin de bu kadar şaşkın olduğumuza göre abim bir ilki başardı Ben bu şoku atmaya gidiyorum bay Görüşürüz maydanoz Abimin kaldığı kulübeye gelince direk odasına girip beni yatağa bıraktı ben hala şaşkınca ona bakıyordum Elimi uzatıp alnına koydum Vefa " Işıl napiyorsun?" " Ateşin var mı diye bakıyorum ateşinde normal abi sen iyi misin birisi bir şey mi verdi?" Diye hızla sordum Vefa abim elimi tutup öptü Vefa " İyiyim güzel kardeşim sadece sabırlı bekliyorum ama baktım gelen giden yoktu bende kendim alıyım dedim " " Anladım" dedim sakince ama hala şaşkınlık vardı üzerimde abim yatağa girip yataması ile ona sarılıp bende yattım Vefa " Bunu daha önce yapmam lazımdı"demesi ile kafamı kaldırıp ona baktım " Abicim sen istesen ben gelirdim zaten" Vefa " Yok ben bunu daha çok sevdim şaşkın şaşkın çok tatlı oluyorsun" " Abi uyuyalım seni sabah eskisi gibi görmek istiyorum bu halin beni tedirgin ediyor" Saçlarımı okşayıp öptü Vefa " Tamam hadi yat uyu " Kafamı göğüsüne koyup uykuya bıraktım kendimi
° Yazardan ° Alihan Işıl'ı tehlikeye atmak istemediği için Vefa'ya onu almasını söylemişti Alihan kulübeye girince içerideki sessizlik ile kimsenin olmamasını fırsat bilip hemen Kübra'nın odasına girdi Eşyalara baktı yerlerini değiştirmeden hemen her yeri aradı kısa süre sonra aradığını bulmuştu Uyuşturucu! Hemen telefonu eline alıp polisi aradı Kısa süre sonra burada olacağına emindi Uyuşturucuyu yerine koyup kendi odasına geçip bekledi Polisler geldiğinde Kübra'yı tutaklamışlardı Alihan daha fazla burada kalmak istemiyordu Bu yüzden kardeşlerine haber verdi herkes sabaha hazır olacaktı Geri döneceklerdi Kaya ailesi ise kızları çoktan özlemiştim Abiler ise sürekli kıza yazıyordu ama bakmıyordu Işıl diğer kardeşlerinden haber alıyorlardı Alihan'dan gelen mesaj hepsini mutlu etmişti Hepsi Işıl'ı deli gibi özlemişti … Genç adam İstanbul'un en çok aranan suçlusu idi peşine takmış olduğu özel harekat timine bile kafa tutuyordu Genç adam kadınlardan nefret ederdi tek değer verdiği kişi parta ağlarken ona çikolatasını veren o kızdı O kızın açık kahverengi gözleri onu etkilemekten çok değerli olduğunu ilk kez birisinin onu gördüğünü hissetmesini sağlamıştı Hayat herkese isteği şeyleri vermiyordu. Genç adam şu an kızın sevgilisi ile olan fotoğraflara bakıyordu Genç kızı gördü günden beri unutmamıştı güçlendiği zaman neredeyse her gün onu izlerdi Cesur zeki deli kızıydı şu hayatta tek değer verdiği insandı Ona ulaşmak için herşeyi yapabilecek birisiydi ama hayatında en son isteği şey kızı üzmemekti Kızın ağlamasını bile istemiyordu. İlk kez ağlayan birisini görünce canı yanmıştı Halbuki o çığlıklar attırak insanları öldüren bir canavardı Ama konu kız olunca o canavar bir anda kayboluyor ve yavru bir kedi gibi oluyordu Kızın gözleri onu görsün onu sevsin istiyordu ama biliyordu o kalp doluydu Kızın time gireceği haberini almıştı biliyordu çok inatçı bir kızdı time her türlü girecekti Peşine düşecekti ama kızın bile onu asla bulamayacağını biliyordu Asla korkmuyordu ama eskiden çok korkaktı kızı gördükten sonra kendinize bir söz vermişti kimseden korkmayacaktı Ve öyle de oldu Şu an herkesin korktuğu kişiydi sözünü tutmuştu kıza verdiği sözü tutmuştu artık kimseden korkmuyordu Kızı istiyordu ama bunun mümkün olamayacağını biliyordu Bir şansı bile yok muydu? Aklında sürekli bu soru dönüyordu Halbuki kız onun yeşil gözlerini çok sevmişti. Herkesin ilk başlarda nefret ettiği gözleri o sevmişti Yeşilin koyu hâlinde olan gözlerini o günden kızın sevmesi ile sevmişti Şu an ise kızın bayıldığı gibi birisi olmuştu Ona bakanlar dönüp bir kez daha bakıyordu. Kızın sevdiği kitap karakterleri gibi olmuştu Sadece kızla bir kez şansı olsun diye ama kızın karşısına çıkacak cesareti yoktu Cesareti yoktu komik değil mi? İstanbul'da lakabını duyan herkesi titreten adam bir kızın karşısına çıkmaya cesaret edemiyordu Kızı uzaktan izlemek için vardı sanki belki de daha önce karşısına çıkmış olsa belki de şu an sevgililerdi Düşünüyordu kızın kalbinde yeri olabilir miydi? Sonra kızın sevgilisi ile çekilmiş olan fotoğraflarına baktı kızın gözleri ışıl ışıl parlıyordu Bir kez bana da böyle baka bilmen için herşeyi mi verdim diye geçirdi içinden genç adama Hani bir video var hoşçakal ile merhaba aynı olduğunu söylüyordu Bir şeye hoşçakal diyince yeni bir şeye merhaba dersiniz Belki de gerçek aşkı fark edebilmek için bazen kazık yemek lazımdır
Bölüm Sonu Ela'yı merak edenler Yanlız Güzel kitabımı okuya bilirler
|
0% |