@yaren_yasar11
|
Yazarın anlatımı ile Kafayı yemek uzereydi Riccardo. Kesinlikle kafayı yemek uzereydi. Gözünden düşen bir damla yasa bile bu kadar sinirlenmiş iken bu kızla ne yapacağı hakkında hiçbir fikri yoktu. Kızı kasten üzmek istemişti. Gözünden yalan söyleyip söylemediğini görmek istemişti. Ama bazı şeyleri aklında uyuşmuyor. Kesinlikle uyumuyordu. Kendine inandırma çabası vok az göstermiş olsa da göstermişti. Gözüne baktığında yalan yok gibiydi. Ama yine de o kadar çok kandırılmıştı ki Riccardo artık birilerine inanmak onun için ölüm ile eş degerdi. Guvenip hayatinza aldığınız ve merkezine koydugunuz o kişi bir anda sizi terk edince kesinlikle ölüme eş degerdi. Bir kurşun sıkılmış gibi his ederdiniz. Ama kurşun tam kalbinize denk gelirdi. Ölürdünüz. Riccardo da öyle düşünüyordu. Kızı sevip ona güvendiği anda onu terk ederse öleceğini düşünüyordu. Riccardo korkuyordu. Ama korktuğunu bile belli etmiyordu. Peri kızını seviyordu. Bunun farkındaydı. Ama kıza zarar veriyordu. Adının anlamını merak etti Riccardo. Az önce kırdığı kızın adinin anlamını aşırı merak ediyordu. Şu and abile bu durumda şunu merak etmesine kızdı ve direkt kendini başka bir odaya attı. Eşofman altı giyip üst kısma hiçbir şey giymeden aşağıda kendi için kurduğu spor odasına girdi. Kendini dövmek istese de kum torbasınin başına geçti hemen. Sinir ile vurdu kim torbasına defalarca. Orada ne kadar kum torbası ile sinirini atmaya çalıştığını kendi dahil kimse bilmiyordu. Aklından kızın yüzü çıkmıyordu. Onun yüzünden ağladığı geldikçe aklına deliye donuyordu Riccardo. "ÖLDÜRÜYORSUN!" diye kükredi Riccardo. "AKLİMİ DA KALBİMİ DE ÖLDÜRÜYORSUN!" Dedi. Aklından çıkarmıyordu. Tek bir damla göz yaşı öldürüyordu. Bu kadar aşık olduğuna da kzidi Riccardo. Aşk zehir gibiydi. Kalbinde önce güzel bir his uyandırıyordu. Usul usul bütün bedenini sarıyordu. En sonunda ise öldürüyordu. Pan zehiri de vardı. Aşık olduğu kişi senin seviyor değer veriyor ise aşkın panzehiru de buydu. Ama maalesef şöyle bir sorun vardı. Panzehiri bulmak neredeyse imkansızdı. Daha fazla dayanamadı Riccardo. Üzeri terli terli yukarı çıktı. Ayakları kesinlike ondan bağımsız haraket ediyordu. Kendini bir anda Peri kızının odasinda buldu. Uyuyordu kız. Riccardo sırtı dönük kıza baktı. Uzerini ortmeden uyumuştu. Usudugu de her halinden belli oluyordu. "Salak Peri kizi." Diye söylendi Riccardo. Elindeki havluyu kenara bırakarak uyuyan Peri kızına ilerlerdi. "Allah guzelik vermis. Beyini unutmuş." Diye söylendi. Söylenir iken (Evet Riccardo müslüman. Neden diye sormayın bende bilmiyom) Konuşurken sesini fısıltı ile çıkarıyordu. Kızın uyanmasını istemiyordu. Kızın üzerini yavaşça örtü. Duş alması gerekiyordu. Fazla terkiydi. Ama kızı izlemek istiyordu. Kızın uyuduğu yatağın yanına geçti. Sırtını duvara yasladi. Bir bacağını uzattı. Diğer bacağını da kendine doğru çekti. Kolunun birini de bacağına uzattı. Kızın saclarina bakti. Yüzüne baktı. "Yildiz dizer gibi özelikle dizilmiş yüzündeki ciller." Dedi Riccardo. "Özür dilerim." Dedi bir kaç kere. "Özür dilerim Peri kızı." Dedi bir kez daha. "Gözünden düşen o göz yaşı için özür dilerim." Kız uyanana kadar bunu tekrarladı. Kızın gözünden akan o yaşı silmek istemişti. O anda o göz yasini döktüğü için kendine sinirlenmişti. Ama sinirini çıkardığı kişi yien karşısinda olan bu kıza olmuştu. Kız kıpırdanmaya başlayınca ayağa kalktı. Guyine dolabınin önünde sanki kendine kıyafet alıyormuş gibi yaptı. Lavinia'nın anlatımıyla Uyandmak için bir sebebim yok iken bir anda uyanmıştım. Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım. Kendime gelmek için gözlerimi kırpıştırmaya devam ederken görüş alanına giren Riccardo ile korktum. Sırtı dönük olduğu için ilk başta o olduğunu anlamadığım için korkmuştum. O olduğunu fark ettiğimde ise böyle bir korku anlamsız bir şekilde yok olmuştu. "Aklımı aldın." Dedim. Ters ters ona baktım. Daha sonra ise üzerinde bir şey olmadığını bana dönünce daha yeni fark etmiştim. "Benim aklımı ve kalbimi almana sayarsin." Birşeyler mirildandi. Ama ben ne dediğini tam olarak duymamıştım. Az önce bana dediği her şey ile kalbime bir kere daha sızladi onun gözlerine bakar iken. Yemyeşil gözleri bana buz gubu bakiyordu. Tepkisiz bakıyordu. Annemi istiyordum. Onun bir mezarı yojti. Ve cesedi de nerede olsugunu bilmiyordum. Onu kesinlikle bulmaliydım. Yada kardeşim neredeydi? Benim kardeşim neredeydi? Annemsiz yaşamazdı o. Annem olamadan yapamazdı. Annemin öldürüldüğünü nasıl soyliyecegimi bilmiyordum. Yada onun bilip bilmediğini de bilmiyordum. "Riccardo." Dedim bir anda. Bana baktı. Buz gibi baktı yine. Bana baktığında üşüdüğümü his ediyordum. "Ne oldu?" Diye sordu direkt. Bana bakmaya katlanamıyor gibi bakışlarını bana degdirmemeye özen gösteriyordu. "Kardeşime gitmem gerek." Dedim sadece. Birşey demedi. Yine yüzüme bakmadı. "Giremeyeceğine göre?" Dedi. "Kim engel olacak buna? Onun bana ihtiyacı var." "Kardeşinin hain bir ablaya mi ihtiyacı var?" "Ben sana birşey yapmadim. Salak saçma konuşuyorsun. Riccardo ben tanımadıgim birine neden hainlik yapayım?" Dedim ve kendimi gösterdim. Bacağımı gösterdim. "Neden ban araba çarpması için ve kendimi bu şekilde bir durumda tutmak için ugrasayim?" "İhanette neden aramak aptaliktir." Dedi ve çıktı odadan. Daha sonra ise uzaklaşan adım seslerini dinledim. Madem gitmeme izin vermiyordu bende kaçardım.
|
0% |