@hakikat.orucoglu
|
Sustum işte,
Her şeyi ardıma bırakarak. Yosun tutmuş dingin suların, Ağır, ağır dibine çekilen, Kum taneleri gibiyim. Öyle yalnız ve karanlık , Sessizce uzaklaştım senden. Kazanılması imkansız bir savaşa, Esir düştü vuslattan yaralı sevdam. Pas tutmuş demir parmaklıkların, Kimsesizliğine, sensizliğine, Ve hasretine mahkum ettim kendimi. Yüreğim kanatları kırık bir kuş gibi, Çekildim kuytulara son bir çırpınışla, Senli hayallere dalıyor gözlerim, İzahına lâl olmuş, muzdarip ahvalim, Ayak parmaklarım su dolu kabarcık Mecali kalmadı adımlarımın Ne kadar uzaksın, Ve ne kadar anlaşılmaz. Bir demir balyoz iner gibi Örselendi içimin sızlayan ağrıları Sessizliğin içimde kopan fırtınalarına Teslim ettim bu gece düşlerimi Bu gece, Ne varsa heybemde, Bir, bir savurdum sitemlere Sustum işte, Bir karanlığın seyrin de. Birazdan bulutlar iner pencereme Gök yüzü haykırır, Bir yıldırım saplanırcasına Düşer yüreğimin orta yerine Birazdan gamlanır gönlüm Ve sağanak bir yağmur Sel olur akar gözlerime.. Ben geçmişi karanlık bir gölgeyim Hani yüz bulsam kendimden Utanmasam yaşını almış kimliğimden Adını söylemeye utanır dilim Biliyorum, kelimeler yetersiz, Öyle uzaksın ki sözlerime, Sayfalar dolusu da anlatsam Değişmeyecek bahtıma düşenler İnsan nasibi kadar yaşar belki Nasibi kadar sever. Kapansam secdelere, Seni anlatsam her halimi bilene. Dilimden dökülen dualara, Gönlümden geçenlere yazsam, Sensizliğe hükmedilmiş alın yazıma Yazar mıydı Rabbim de seni Nasibim kadar sever miydin beni |