Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Rüzgar Bey Konağı

@18_murat_18

Okuyacağınız hikâye 1980'li yıllarda yaşanmış bir olayı konu alacaktır.

Rüzgâr Bey'in (Bu onun bu hikâyede kullanacağımız takma ismi, geri kalan kişilerin isimleri gerçeğiyle aynıdır.) anlatacağı bu dosya, geçmişte yaşanmış olan bu vakıaya ışık tutacaktır.

Bir süredir uyarıyı kesmiştim, ancak bu sefer tekrar hatırlatmak istiyorum; bu dosyalar korku, gerilim, cinayet barındıran dosyalardır ve hatırı sayılır kişiler sayesinde ele geçirilip paylaşılmaktadır.

Sizlerden ricam, etkilenecek kişilerin okumamasıdır.

***

Rüzgâr Bey anlatıyor;

İstanbul Büyükada'ya yeni taşınmıştık. Daha önce yine burayı andıran, Bursa ilçesi Mudanya'da yaşıyorduk. Mudanya'da iken eşimin annesi ve babası hemen karşı konağımızda oturuyordu.

Bir gece çıkan yangında ikisi de evlerinde yanarak öldü.

Eşim her gün o eve bakmaktan acı çekiyordu. Aynı eve bakmak bir yana dursun, aynı şehirde dahi yaşamak istemiyordu.

Mudanya Mütareke Caddesi üzerindeki küçük yalımızı sattıktan sonra, toparladığımız paralarla Büyükada'da yine güzel bir konak tutmuştuk. Eşim Şermin evi çok sevmişti, günler sonra yüzü gerçekten gülüyordu.

Konak, Mudanya'daki konaktan çok daha büyüktü. Geniş bir bahçesi, büyük salonu ve odaları vardı. Bu konağın üstesinden tek başına gelemezdik.

Hem Şermin'in yorulmaması, hem de geceleri yalnız kalmaktan hoşlanmadığımız için eve görevli, 2-3 kişi almayı kafamıza koymuştuk.

Kış aylarında Büyükada bir bakıma terk edilmiş gibi oluyordu. Haftalarca birilerinin başvuru yapması için bekledik, ancak gelen giden yoktu.

Adadaki kahvelere, lokallere haberler salsak da bir türlü evde çalışacak kimse bulamamıştık.

Bir gün gök delinircesine yağmurla patlamış, sokaklarda kimseler kalmamıştı. Yıldırım ve gök gürültüsü sesleri, dalgaların duvarları delecekmişçesine çıkardığı gürültü Büyükada’yı inletiyordu.

Eşim Şermin ve ben üst kattaki salondan denizi izliyorduk.

O sırada kapı çaldı. Bu konakta ilk kez, Şermin ve benim dışımda birisi kapıyı çalıyordu.

Şermin konağın kapısına doğru hareketlendi, bir misafirin gelmiş olmasını umuyordu belli ki.

Çok fazla dostu, arkadaşı olan birisi değildi ve onun arkadaşlıklar kurmasını ben de çok istiyordum.

Ben de onun arkasından kapıya doğru yöneldim. Şermin kapıyı açmadan önce bana dönüp gülümsedi ve kapıyı açtı.

Karşımızda 60'lı yaşların başında bir çift vardı. Yağmurdan sırılsıklam olmuş bir halde kapının önündeydiler.

Şermin "Buyurun neye bakmıştınız?" dedi.

Sesinde bir hayal kırıklığı olduğunu belliydi, yeni arkadaşlıklar hoş sohbet geçireceği kişilerle tanışmak istiyordu. Bu çift bizim için fazla yaşlıydı.

Kadın "Rüzgâr Bey konağına müştemilat aranıyor diye duyduk. Eğer hala görevli eksiğiniz varsa biz gönüllüyüz" dedi.

Çok düzgün bir Türkçesi vardı, dışarıdan bakıldığında bir konak sahibi olduğunu sanabilirdiniz. Sağlıklı ve kararlı duran bir kadındı, ancak tabi ki saygıda bize kusur etmiyordu.

Şermin'in yanına gittim. "Bu ev büyük bir ev, büyük evin derdi de büyük olacaktır. Yaşınız buna engel olmasın?" diye sordum.

Kadın yaşlarının bir sorun teşkil etmeyeceğini söyledi. Kendisinin günlük temizliği ve yemeği yapabileceğini, eşinin ise bekçilik ve bahçe işlerinde görevli olabileceğini söyledi.

Şermin pek onları işe alma taraftarı olmasa bile, bu yoklukta iyi kötü çalışacak birilerini bulmuştuk.

Üstelik bize gönlümüzden ne koparsa o paraya çalışabileceklerini söylemişlerdi.

"Bu geceyi burada geçirin, zaten dışarısı çok yağışlı. Biz eşimle iyice oturup düşünüp, sabah size kararımızı söyleriz, siz de bu geceyi evi tanımakla geçirmiş olursunuz." dedim.

Her iki taraf için de güzel bir teklifti. Kadının adı Dicle, adamın adı Akif'ti.

Şermin onlara alt kattaki odalarını gösterip gelmişti.

Yanıma gelip, "Bu insanları alamayız, yaşları çok fazla" dedi.

Ona hak verdiğimi söyledim, yarın uygun bir dille gönderebileceğimizi belirttim.

Sinirli gibiydi "Ne olduğunu bilmediğimiz insanların bizimle bir gece geçirmesini neden kabul ediyorsun Rüzgâr?" diye çıkıştı.

Aslında söylediklerinde haklıydı, ama o yağmurda o insanları sokağa salmaya gönlüm razı gelmemişti.

 

Loading...
0%