Yeni Üyelik
9.
Bölüm

7.BÖLÜM

@1buluttangelen

 

‘’Hasta çok kan kaybediyor, acil Brh+ kan lazım!’’ Herkes birbirine bakmaya başladı. Kan Rojbin anne de yoktu. Baran ağa da kan veremezdi. Yavuzla birbirimize baktık. Ben ve Yavuz Efe’nin küçük kardeşi kan verebilirdik. İnsanlar zaten bitkindi. Kardeşinin de daha çok yorgun düşmesini istemediğim için Yavuz’a bakıp elini tuttum ve kan verme bölümüne doğru ilerledik. Kulağıma doğru eğildi. ‘’Yapmak zorunda değilsin, kardeşim verebilir.’’

‘’Doğru, verebilir ama zaten çok kötü durumdasınız. Bir iki tüp kandan bir şey olmaz.’’

Yavuz Efe bana minnetle baktı ve bende içeri girdim. Hemşire kadın bana bakarak, ‘’Üç tüp kan alacağım, hepsini sizden mi alalım?’’ diye sordu.

‘’Evet, alabilirsiniz.’’ Dedim.

Hemşire kadın kafasını sallayıp kanı tüplere aktardıktan sonra ameliyathaneye doğru yürüdü.

Gelinliğimle durduğumu daha yeni idrak ediyordum. Annem yanımıza gelip ‘’isterseniz üstünüzü değiştirin, sonra gelirsiniz tekrar.’’ Dedi. Yavuz’a baktığımda onaylarmış gibi bakmıştı bana.

Uğraşmasını istemediğim için, ‘’Bir taksi bulup gidebilirim yorulma sen.’’ Dedim.

‘’Olur mu öyle şey? Beraber gidiyoruz. Diyerek hastane çıkışına yürümeye başlayınca bende peşine takıldım.

Arabaya geldiğimizde konuştum. ‘’İki eve gel git yapmamıza gerek yok bir mağazadan alabiliriz.’’

‘’Doğru söylüyorsun, öyle yapalım.’’

Yavuz Efe arabayı çalıştırdıktan bir süre sonra ikimizde konuşmamıştık. Sadece Yavuz arada bir gözlerini yoldan ayırıp bana bakmıştı. Kendimi çok mahcup hissediyordum. Bunu onunla konuşmayı seçip, ‘’Yavuz Efe’’ dedim. Yüzünü bana çevirip ‘’Seni dinliyorum’’ dedi.

‘’Ben çok özür dilerim, kendimi size karşı çok mahcubum. Babam böyle bir-‘’ Nefes nefese suçlulukla konuştuğum için lafımı bölmüş, arabayı da durdurmuştu. Elimi tutup, ‘’Kendini suçluyorsun, yapma. Senin suçun değildi ve sana kızgın değilim. Bunu hissettiysen asıl ben çok özür dilerim.’’ Bu halde bile nasıl anlayış gösterdiğini anlayamıyordum.

Ona son bir bakış atıp etrafıma bakındım. Mağazanın önünde duruyorduk. Kapıyı açıp indiğimde Yavuzda arkamdan indi.

Mağazaya girdiğimizde ikimize uygun günlük bir takım alıp oyalanmadan çıkmıştık.

‘’Aç mısın?’’ diye sordu Yavuz Efe.

‘’Hayır,’’ dediğimde arabaya tekrar bindiğimde Yavuz hemen geleceğini söyleyip gitmişti

Yavuz Efe’nin telefonu titriyordu ve üstünde babam yazıyordu. Açıp açmamak arasında kalsam da belki bir şey olmuştur diye açtım.

Telefonu sağ kulağıma alıp Alo dedim. Baran Ağa, ‘’Kızım sen misin?’’ dediğinde ‘’Evet ağam’’ dedim. ‘’Kızım Naze gözlerini açmış, buraya gelir misiniz dediğinde direkt ‘’Tamam, geliyoruz’’ dedim

Yavuz’u karşımda görmemle arabadan fırlarcasına çıktım. ‘’Naze abla uyanmış! Hemen gidelim hastaneye’’ diye teleşla konuşunca gözlerinin içi parlamıştı. Hızlı adımlarla arabaya gittiğimizde hiç beklemeden çalıştırmıştı. ‘’Babam başka bir şey dedi mi? Diye sordu.

‘’Yok, hastaneye gelin dedi bir tek.’’ Dedim.

Çok hızlı kullandığı için beş dakikada gelmiştik. İçeri girip ameliyathanenin önüne geldik. Baran Ağa ve diğerleri sağ tarafta yoğun bakımın önünde bekliyorlardı. Onların yanına gidip Naze ablanın durumunu öğrendikten sonra annem de Rojbin anneye mahcupluğunu dile getirmiş, yavaş dağılmaya başlamıştık.

Naze ablanın iki gün daha hastanede kalması gerekiyordu.

Annemler gittikten sonra ben Rojbin annelerin yanında bir saat kadar kaldıktan sonra Yavuz ne kadar kalmak için ısrar etsem de beni eve götürüyordu. Kısa yolun ardından eve gelmiştik. Tekrar hastaneye gidecekti biliyordum. O yüzden eve davet edip zorla yemeğe davet ettim. ‘’Ailende şuan en güçlü sensin, sen de güçten düşersen birbirinize destek olamazsınız.’’ Yavuz Efe yemeğini yerken onu izledim. Gitmesine yakın da annesi ve babası için bir şeyler hazırlayıp verdim.

Yavuz çıkmadan,’’Bu günümüzün telafisi olacak, hiç üzülme’’ demişti ve yine beni düşünmüş olması çok hoştu.

Gerek yok desem de itiraz kabul etmediğini söyleyip yanağıma bir öpücük verip gitmişti.

Üstümdeki hastane kokusunu atmak için duşa girdim. İyice yıkandıktan sonra üstüme temiz kıyafetler alıp yatağıma geçtim.

Ben bugün son günüm olacak, bir daha bu eve gelmeyeceğim diye umut ederken babam yine her şeyi bozmuştu.

Yatmadan Yavuz Efe’ye mesaj attım.

Siz: Bir gelişme olursa haber et olur mu?

Yazdım ve yazdığım an çevrim içi oldu

Yavuz Efe: Ederim tabii ki, sen iyi misin?

Yavuz Efe: Ve verilen serumlar hemen etkisini gösterdiği için yarın taburcu olacakmış.

Bu haberi duymak beni sevindirmişti.

Siz: İyiyim, yatacağım birazdan. Naze abla içinde ayrı mutlu oldum. Sen eve geçecek misin?

Yavuz Efe: Annemle babamı zor da olsa gönderdim eve, ben hastane de kalacağım.

Orda kalacak olması beni üzmüştü. Kesin uyumayacaktı bile.

Siz: Tamam ama uyu o zaman biraz, yorgun düşme.

Yavuz Efe: Beni düşünmen hoşuma gitti küçük hanım. Normal odaya alındı zaten oradaki koltukta uyurum.

Yüzümde büyük bir gülümseme oluşmuştu yarın taburcu için kesinlikle oraya gidecektim. İyi geceler deyip yatacakken Yavuz Efe’nin aramasını cevapladım.

Şaşkınca ‘’Efendim’’ dedim.

‘’İyi geceler demek için aradım.’’ Dedi

Hafif kıkırdayarak ‘’İyi geceler o zaman Yavuz.’’

Onun da yüzünde kocaman bir gülümseme olduğuna emindim.

‘’İyi geceler Aryin’im’’ dedi.

Ne Aryin’im mi demişti o. Yanlış duymuş olmam lazımdı ki Yavuz Efe’nin kısık kahkahasını işittim. Ardından konuştu.

‘’Ne o, eridin mi?’’ deyip daha çok gülünce utanç ve sinir karışımı bir duyguyla telefonu yüzüne kapatmıştım.

Tabii ki sonra pişman olup anında tekrar aramıştım.

Küçük bir beyaz yalandan bir şey olmazdı değil mi diyerek,

‘’Ay pardon yanlışlıkla kapatmışım ben.’’

‘’Tabii Tabii yanlışlıkla olmuştur.’’

‘’Uyuyorum Yavuz Efe kötü geceler sana’’

‘’Ya kızım ne kötü gecesi iyi geceler dileyelim işte. Hem ya ben ölürsem uykumda pişman olmayacak mısın?’’

‘’Ne diyorsun be, yok öyle bir kere uyu sen uyu kötü değil hadi.’’

‘’Tamam uyuyayım ben iyi geceler güzelim’’

Bir kere daha kıkırdamıştı ve telefonu kapatmıştık. Kötü bir günden nasıl böyle mutlu çıkmıştık, şaşıyordum doğrusu.

Saatin ilerlediğini gördüğümde yatmak için hazırdım. Kötülükleri geride bırakıp düğünümün güzel kısımlarını düşünerek uykuya daldım.

Loading...
0%