4.Bölüm

4 2 0

Şeytanla oynarsan meleğini kaybedersin...

Tugay

Evinle güzel bir vakit geçirmiştik tabi evinin telefonundan gelen mesaj yüzünden deliye dönmüştüm levent evine yazmıştı ne kadarda güzelsin..

Mesajı atmıştı evini,eve bırakmıştım ardından evden çıkmıştım bu herif evinin eski sevgilisi evin kanser olduğu için onu bırakmıştım tam bir oruspu çocuğu o levent piçin'nin nerde olduğunu çok iyi biliyordum yine aynı gece kulübünde bu herif içmeden duramıyordu uyuşturucu kullanan biriydi madde bağımlılığısıydı mekana gelmiştim gözlerim onu aramaya koyuldu tam masanın orda ayakta duruyordu yanında iki kız vardı diğer yanında onun gibi piç kursu olan Murat'a vardı ona doğru ilerledim yakasından tutup bir yumruk attım ona daha ne olduğunu idrak edemeden bir yumruk daha attım yüzüne arkamdan Murat'ın beni tuttuğunu gördüm " ne halt ediyrosun tugay" dedi tabi ben durmadım en sonunda levent'de bana karşılık verdi yüzüme yumruk attı ve hesap sorarmış gibi yakamdan tutu "ne sanıyorsun kendini amına koyduğum köpek delirdinmi tugay " dedi levent, onun kolundan tutup arkasına doğru çevirip masaya yapıştırdım onu "sen ne hakla benim sevgilime yazma cesareti gösteriyorsun senin gibi şeref yoksun bir herif hangi yüzle yazmaya cesaret eder" dedim. Gülüyordu bu manyak gülüyordu hata gülmekle kalmayıp kahkaha atıyordu mekandaki herkes korkudan dışarıya kaçmışlar'dı bile. Levent bana bakıp ağzındaki kanı yere tükürmüştü ah tugay eski sevgilimle çıkacak kadar da aşağılık birmiydin sen, ben seni daha şerefli bir bilirdim baksana murat eski sevgilimle çıkıyor şimdi tugay ne kadar da onurlu" diyip kahkaha atmıştı " Baya onurlu bak" dedi murat, artık dayanamayıp ona yumruk attım yer düşmüştü üstüne çıkıp onu yumruklamaya başladım "Evinden uzak durucaksın orupsu çocuğu yoksa seni öldürürüm"dedim "Senin gibi asker olucak bir adama yakışmıyor bunlar tugay evini sevmiyorsun dimi korkuyorsun tugay evinin seni bırakıp bana gelicek diye,tıpkı melisin bana geldiği gibi" dedi kahkaha atmaya devam etti

tam konuşucaktım ki arkamdan ecrinin sesini duydum "tugay abi napıyorsun sen" demişti beni ilk defa böyle görüyordu çünkü ben hiç bir zaman onlara sinirli tarafımı göstermemiştim levent'in üstünden kalkıp kendimi düzeltip ecrine baktım onun burdan ne işi vardı "senin burda ne işin var ecrin" dedim korkuyormuydu o ve titriyordu sanırım beni böyle gördüğü için.

"Şey abi sen evden çok sinirli çıkmıştın bende seni merak ettiğim için peşinden gelmek istedim" dedi

Leventi ayağa kaldırmıştı murat oda kendini düzeltmişti ecrine doğru yürümüştü yüzündeki o sinsi gülüşte neyin nesiydi öyle" tugay abi öylemi tugay abicigin senin öz abinmi" diyip kahkaha atmıştı bu piç kurusu ne yapmaya çalışıyordu anlam veremiyordum "kapa cenenini levent yoksa konuşucak bir çenen kalmaz " dedim levent önce bana sonra ecrine bakti "bu abin çok sinirli dikkat et" dedi

Ecrin bana bakıp "tugay abi gidelimi artık birazdan polisler gelicek burda durmayalım" dedi evet haklıydı biraz daha kalırsak polis gelicek Ecrine doğru yürüdüm"haklısın çıkalım" dedim

Ve Levente doğru baktım"evinden uzak durucaksın orupsu çocuğu yoksa senin o tüm kemiklerini kırarım anladınmı beni levent " dedim gülmeye devam etti "bir çayımıza beklerim tugay" dedi ecrinin kolundan tutup mekandan çıkmıştık arabaya bindik ikimizde,arabayı çalıştırıp sürmeye başladım polis siren seside duyuluyordu tam vaktinden çıkmıştık.

Ecrine bakıp "beni takip etmene gerek yoktu ayrıca buraya tek başına gelmemen lazımdı neyle geldin?" Dedim

"Dediğim gibi abi sadece seni merak ettiğim için peşinden gelmek istedim ve takisi ile geldim" dedi.

Ecrinin giydiği elbiseyi yeni fark etmiştim gecenin bir yarısı neden böyle bir elbise giyip Beni takip etmişti ki bunu ona söylemedim beni yanlış anlar die korktuğum için susup önüme döndüm eve doğru gelmiştik Ecrin arabadan inip bahçede bekliyordu arabayı park ettikten sonra ecrin'le beraber eve doğru gittik eve girmiştik herkes uyordu ses çıkarmamak için yavaş adımlarla ilerledik merdivenlerden yavaş bir şekilde çıkıyorduk daha sonra Ecrin bana bakıp "iyi geceler tugay abi" dedi bende aynı şekilde "iyi geceler ecrin" dedim ecrin odasına gitmişti bende evinin odasına doğru ilerledim muhtemelen uyordur kapısını yavaş yavaş açtım tahmin ettiğim gibi uyordu ışığı açık bırakmıştı evine doğru ilerledim yatağın kenarına oturup başını okşayıp kafasından öptüm kulağına doğru eğilip "ömrün olmak istiyorum seninle başlayıp seninle biten..." diyip odasından çıkıp kendi odama doğru ilerledim üstümü değiştirip yatağa uzandım bugün gerçekten güzel bir gündü herşey çok güzeldi özellikle evin'inin dudakları.. kokusu gülüşü herşeyi ayrı bir güzeldi.

"Sen benim kabul olmuş tek duamsın evin'im"...

Evin

Tugay beni eve bırakmıştı sonrada dışarı çıkmıştı baya sinirliydi odamın balkonuna çıktım tugaya bakıyordum arabası ile bahçeden çıkmıştı onu izliyordum daha sonra Ecrin'in evden çıktığını gördüm bu saat neden çıkıyordu taksiye binmişti tugayı mı takip ediyordu bu incinin dedikleri aklıma gelince sinirlenmeye başladım üstümü değiştirmek için odama girdim aslında tugayin peşinden gidiple gitmemek arasında çok kalmıştım ama sonra vazgeçtim nereye gittiğini bile bilmiyordum o yüzden beklemek istedim beklerken makejimi temizledim bugün çok ağır bir makej yapmamıştım zaten ağır yapmayı da sevmiyordum makejimi sildikten sonra kitaplığıma ilerledim kitap okumaya başladım kitap okurken müzik dinlemek en güzeliydi uzun zamandır çok kitap okumuyordum derslerden dolayı o yüzden tugayı beklerken kitap okicaktım geldiği zaman tüm herşeyi ögrenmek istiyordum acaba levent'e napicaktı çok merak ediyordum ve bir o kadarda korkuyordum ve merak ettiğim bir şey daha vardı Ecrin neden tugayın peşinden gitmişti Ecrin eve geldiği zaman sorucakt'ım.

Yaklaşık 2 saate yakın tugay bekledim araba sesini duymuştum sanırım geldi tugayın arabası bahçeye girdiği zaman Ecrin arabadan inmişti ve tugayı bekliyordu neler oluyordu böyle Ecrin taksi ile gitmemişmiydi tugayın arabasında ne işi vardı aklıma yine incinin dedikleri gelmişti tugay arabayı park ettiğini gördüm eve doğru ikiside ilerliyordu eve girmişlerdi gözümden bir damla yaş akmıştı hiç fark etmemiştim bile daha sonra seslerini duydum yatağıma girdim tugay odama girmişti hemen gözlerimi kapattım yanıma doğru geldiğini hissettim yatağımın kenarına oturup başımı okşayıp kafamdan öptü kulağıma doğru eğilip "ömrün olmak istiyorum seninle başlayıp seninle biten" demişti bana bianda aklımdaki kirli düşüncelerin hepsi yok olmuştu beni seviyordu sadece beni benim uyudugumu düşünerek söylemişti bunları daha sonra yanımdan kalkıp ışığı kapatıp gitmişti. Tek merak ettiğim bir şey vardı ecrin neden o arabadaydı ne işler karıştırıyordu anlamıyordum ama yakında öğreniriz yatağıma tekrar uzandım Tugay gerçekten farklı biri.

"Hiç bir tesadüf senin kadar mükemmel değildi tugay..."

***

Sesler geliyordu aşağıdan bu saaten bu evdek gürültüde neydi böyle sabah saat 07.20 geçiyordu neden bu kadar ses var çok zaman kaybetmeden üstümü giyinip aşağı indim indiğimde gördüğüm şeyle şok oldum levent burdaydı salonun koltuğunda oturuyordu nisa'da ona küfürler yağdırıyordu neler oluyordu burda levent bana bakıp "sabahları'da ayrı güzel oluyorsun evin"dedi levent bugün ölmek için gelmişti sanırım tugay önce bana sonra levent'e baktı "kes sesini piç kurusu" dedi levent tugaya bakıp "eğer sesimi kesmesem nolucak tugay" dedi. "Lan piç çık git evimizden ne hakla buraya geliyorsun sen"dedi nisa "siz evinize gelen misafirlere böylemi davranıyorsunuz"dedi "lan ne misafir siktir git şimdi burdan"dedi ece.

"Ne kadar da saygısızca siz kızlara hiç küfür yakışmıyor" dedi levent "ben sana bişey yakıştırıcam görüceksin " dedi Nursena, levent Nursena'ya imalı bir bir şekilde bakıp "ne gibi" diyip gülmüştü.

"Seni dün öldürmem lazımdı" dedi tugay

"Eee öldür işte tugay ayağına geldim" dedi levent

Levent bugün gerçekten ölücekti sanırım tugayın yüzündeki öfke git gide büyordu o kadar çok sinirlenmişti ki yüzündeki damarları bile göre biliyordum arkadan gece'nin sesini duydum yanında iki çocuk vardı bunlarda kim böyle "noluyor burda" dedi gece.

"Bu herif evinin eski sevgilisi ve evimize gelip sizinle kahvaltı yapicam diyor ayrıca tugay abinin düşmanı" diyip küçük bir açıklama yapmıştı nehir

"Evet sadece kahvaltı yapmaya geldim ne var bunda " dedi levent

"Lan kaybol git sen hala konuşuyormusun" dedi Ayşe

"Ama siz gerçekten eve gelen misafire hiç iyi davranmıyorsunuz bu ne böyle hakaretler falan hiç yakışmıyor size hadi kahvaltıyı hazırlayın" dedi levent

"Zıkkım var yermisin " dedi nisa

"Yok onu pek tercih etmiyorum sucuklu yumurta sen yap" dedi levent

Gerçekten bizimle dalga geçiyordu levent ama herkesin sabrını da aşıyordu ne için gelmişti buraya eminim kahvaltı için gelmemişti yine olay çıkarmak için gelmişti kesinlikle.

"Belamı arıyorsun sen" dedi gece

"Belamı aramıyorum güzelim ama belam sen olabilirsin nedersin" diyip göz kırpmıştı geceye levent.

Gecenin yanındaki çocuk levent yaklaşıp öyle bir yumruk atmıştı ki sesi buraya kadar gelmişti "sen benim sevgilimle nasıl böyle konuşmaya cesaret edersin" demişti.

Ne bu çocuk gecenin sevgilisimi oha hiç birimiz bilmiyorduk ama büyük ihtimalle bizimle tanıştırıcaktı ama Leventin burda olacağını düşünmüyorlardı gece sevgilisi olan çocuğun kolundan tutup "Berk bırak onu lütfen bırak onu" demişti.

Evet çocuğun adında ögrenmiş olduk berkmiş adı peki diğeri kimdi ben şimdi neden bunları düşnüyordum Berk Leventi bırakmıştı ama levent istese karşılık verirdi neden karşılık vermemişti Berke, Tugay ve Berk Leventi tutup dışarı atmışlardı.

Herkes rahat bir nefes vermişti tabi ben tugayın korkusundan levente bişey diyemedim keşki deseydim tüh neyse bir dahaki sefere artık.

Geceye bakıp "ne zaman bizimle tanıştırıcaktı acaba" dedim.

"Ya ben bugün işte tanıştıcaktim ama şey oldu"dedi gece

"Ne zaman dan beri sevgilisiniz" dedim

Tugay bana bakıyordu ne var yani bunda arkdaşim değilimi soramazmıyım ben.

"Baya oldu" dedi gece

"Eee tanıştır bizi bakalım" dedi ela

Gece berki herkesle tanıştırmıştı berkle tanışmıştık da ben hala diğer çocuğu merak ediyordum.

"Diğeri kim " dedi Nursena

Bu kız sanırım aklımı okuyordu.

"Bu elmir Azerbaycan'dan geldi artık istnabulda kalıcak " dedi.

Elmir de bizimle tanıştırmıştı.

"Tanıştırma merasimi bittiğine göre artık kahvaltı yapa bilirmiyiz" dedi Rümeysa.

Ben,nisa, Nursena,gece mutfağa gidip kahvaltı için gerekli olan şeyleri hazırlıyorduk ben tabi masaya koyuyordum bana verilen tabakaları umarım elimden kayıp düşmezler die bin defa dua ediyordum çok sakarım bu konuda kahvaltı sofrasını hazırladıktan sonra içerde olan herkesi çağırmıştık hepimiz yerlermize geçip oturup kahvaltımız yapmaya koyulduk kimse bu süreçte konuşmadı ben konuşmak istedim ama sonra sustum şimdi yanlış bir şey söylerim rezil olurum die susmayı tercih ettim.

Kahvaltımız bittimişti biz masayı toplayıp bulaşıkları yıkamıştık.Tugay bora ile işi olduğu için evden çıkmıştı elmirinde işi olduğu için evden çıkmıştı,gece ile Berk de dışarıya çıkmışlardı,dilara'da annesi hasta olduğu için İzmir'e gitmişti, nehirde okula gitmişti, Nursena, Ayşe ve nisa ev için alışveriş yapacaklarını söyleyip dışarı çıkmışlardı ela ve Ece geziceklerini söyleyip gitmişlerdi benide çağırmışlardı ama o kadar yorgu hisediyordum ki kendimi o yüzden gitmek istemedim evde ben,Ecrin,inci, Rümeysa vardı.

Aşağıda oturup televizyonu açtım filim izlemeye başladım bir süre sonra sıkılıp kapatıp odama doğru gittim inci yanıma gelmişti bu kız yine acaba ne söylicekti "seninle beraber odana gele bilirmiyim biraz konuşalım" dedi inci "tamam gel konuşalım" dedim.

Odama doğru gittik kapıyı kapattım yatağıma oturdum oda yanıma oturdu.

"Dediğim şeyleri düşündünmü evin" dedi bianda.

Ecrin konusundan söz ediyordu "evet düşündüm sanırım sen haklı olabilirsin inci" dedim

Gülmsedi ama bu gülmseme hiç içten değildi "peki napmayi düşnüyorsun" dedi inci.

"Şuanlik hiç bir şey ilerde görücez neler olabileceğini" dedim.

"Peki evin en iyisini sen bilirsinin " dedi

"Şimdi uyumak istiyorum inci izin verirsen" dedim

"Tamam sen uyu iyi uykular sana" diyip odadan çıkmıştı,inciyide anlamıyordum ne inciyi neden ecrini ne yapmaya çalışıyorlardı hangisi doğru söylüyor bilmiyorum ama yakında herşey ortaya çıkacak çünkü şuan ikiside melek tarafını gösteriyor şeytani taraflarını daha görmedim hangisi melek hangisi şeytan ilerde beli olucak.

***

Baya uymuştum saate baktım akşam olmuştu aşağı inmiştim herkes oturuyordu birbileri ile sohbet ediyorlardı tugay bana bakmıştı"işte uyandı uyan güzel" dedi ona gülümsedim ve yanına gittim onun olduğu yere oturdum.

"Filim izliyelim mi?" Dedim.

"Ne izliyelim" dedi tugay

"Korku filimi izliyelim" dedim

"Ee siz korkarsınız" dedi Berk

"Korkmayız" dedi gece

"Kesin öyledir korkupta kaçmayın da" dedi elmir

"Kaçmayız çok büyük konuşma elmir" dedi Nursena

" O zaman biz atıştırmalık bişeyler hazırlayalım" dedim

Nisa ben ve ela mutfağa gidip atıştırmalık bişeyler hazırlayıp geldik hepsini sehpanın olduğu yere koyduk sonra filim seçip izlemeye başladık filimin ilk başın korkunç değildi tabi ama o gerilim müziği beni baya geriyordu çok korkutucu bir sesi vardı.

"Aaaaaaaaa kızın arkasında arakanaa baksanaa hadi yaaa ölüceksin" diyordu Ece

O kadar gerilmiştik ki korkudan tir titriyorduk elmir haklıydı sanırım o kadar çok korkuyorduk ki erkekler de o kadar çok rahatı ki biandan ekranda bişey belirledi hepimiz çığlık attık ve ışıklar kapandı kapının sesini duyduk ve bir daha çığlık attık hepimiz koşmaya başladık salonda birşeyler devrilmeye başladı konuştuğumuz için neye deydigimizi bile bilmiyorduk

"Kızlar sakin ol hepiniz bir oturun düşceksiniz" dedi tugay

"Olm ben biliyordum bunların korkup kaçıcagını" dedi elmir

"Lan kim bacağımdan tutuyor" dedi nisa

"Aaa o senin bacağınmıydı" dedi nehir

"Lan nehir bacağımı ısırmayı bırak" dedi nisa

"Ya kim kafama yastıkla vuruyor" dedi Nursena

"Ya ben seni cin sandım o yüzden kafana vuruyordum" dedi Ayşe ağlayarak

"Lan o zaman benim kollarimi ve bacaklarımı çeken kim" dedi ece

"Ya o senmiydin" dedi Ecrin

"Valla sen olduğunu bilmiyordum" dedi ela

"Peki benim kucağımda oturan kim" dedi Rümeysa

"Sanırım o da benim " dedi inci