Bölüm için yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın keyifli okumalar.

Şarkı:cem Adrian,ben seni çok sevdim

Sezen Aksu: tutsak, cem Adrian&sena şener yine mi yol

Ağlarken gülmek nedir bilirmi insan, acı bastırmaya çalışmak yok etmek acının üstüne tuz basayım derken tekrar yakmaktır. Vücudunda ki titreme sesi bitirir öldürür'de bir yerlere sığdıramasın kendini. Sonra göz yaşlarını silersin herkesin karşısına gülerek çıkarsın, oysa yüzün gülüşünü gösterirken için de kan ağlayışını gösteremezsin kimseye. Herkes gider yine aynı sen olursun o ağlayıp gülen insan yeniden gelir, saatlerce gelemezsin kendine...

​

Tuttuğum kişiye baktım o leventi Leventin burda ne işi vardı hemen ondan ayrıldım arkama baktım tugay bize bakıyordu ama sakin değildi sinirli ve gergindi oda benim gibi leventin nasıl burda olduğunu anlamaya çalışıyordu herkesin olduğu pozisyon çok komikti başka zaman olsaydı baya gülerdik.

Herkes olduğu pozisyon'dan kurtulup kendilerine çeki düzen verdiler.

Tugay levente doğru gelip bir yumruk atıp yere sermişti resmen bu adam bugün yumruk manyağı olmuştu

"Senin yine burda ne işin var" dedi Berk

"Sen akılanmicakmısın levent" dedi elmir.

Levent hiç bir şey söylemeden ayağa kalkıp onlara doğru baktı "bu sefer davetsiz misafir değilim" dedi

"Bal gibide davetsiz misafirsin" dedi nisa

"Asla davetsiz bir misafir değilim" dedi levent,

Levent bakıp sana bu kapıyı kim açtı nasıl içeri girdin"dedim

Levent sanki bu soruyu bekliyormuş gibi bana gülümsedi "beni içeri alan ecrin" dedi, Hepimiz ne olduğunu anlamadık onu içeri alan ecrinmi neden? Ecrinle levent ne alaka "Ecrin derken neyi kast ediyorsun" dedi gece, "bas baya Ecrin aldı beni içeri" dedi levent, hepimiz ecrine doğru baktık bize bişey söylemesi gerekiyordu nasıl içeri aldı Leventi.

"Belki başkası geldi die içeri almıştır değilimi" dedim ecrine bakarak Ecrin hiç bir şey demiyordu bişey demesi lazımdı çünkü şuan hepimiz onu yanlış anlıyorduk "konuşsana Ecrin" dedi nisa bağırarak "korkutmayın kızı" dedi levent

"Bişey demedigine göre o zaman Ecrin açmış" dedi ece, " Ece haklı Ecrin levente neden kapıyı açtın" dedi Ayşe, Ecrin sadece susmayın tercih ediyordu levent ecrine doğru yürümüştü "bu kız benim flörtüm" diyip onu ecrini öpmüştü levent nasıl yani?, karşmızda onunla öpüşüyordu, Ecrinle levent şuan birlikte mi ecrin Leventi ne zamandan beri tanıyor levent ecrini öpüm odan uzaklaşmıştı ecrin' de şok içinde levente bakıyordu levent tugaya dönüp "son zamanlarda çok fazla kadın hayatıma girdi ama ecrinin dudakları kadar beni etikleyen hiç bir kadın olmamıştı.

"Piç kurusu" dedi Tugay

"İgrencsiniz " dedi inci

"Bu arada ben tüm bilgileri Ecrin den alıyordum tugay" dedi levent

"Bir dk nasıl yani?" Dedim

"Lan ecrin sen leventle flört olup birde grupta olan şeylerimi paylaşıyorsun" dedi nisa

Ecrin sadece susuyordu ne bir ifade veriyordu nede kıpırdıyordu yerinde öylece durmuştu.

"Ecrin cevap versene amına koyim " dedi ela

"Aramızda hain varmıştı da biz bilmiyormuşuz" dedi Rümeysa

" Bir dk ben hain falan değilim nededigine dikkat et rümysa" dedi Ecrin

"Atalım şunu evden" dedi inci

Bunlar çok yakın değilmiydi neden bianda ecrine hepsi düşman kesildi ne yapmaya çalışıyorlar ama haklılar ecrin bize ihanet etti ben susup onları dinlemeye karar verdim.

"Bir dk bir dk size bir sürprizim var hepiniz çok beğeniceksiniz özelikle tugay ve evin ama en çok bu sürprizimden etiklenen kişi tugay olucak "dedi Levent

"Ne sürprizin den bahsediyorsun piç kurusu" dedi tugay

"Evet çağırıyorum" dedi levent,kimi çağrıyordu şuan burda olan hiç bir şeyi anlamıyordum Leventin çağrıdıgı kişi içeri girdi ne bu nasıl olur yıllar sonra burda olması neden gelmişti buraya Melis di bu Melis tugayın sevdiği değer verdiği onun için ölümü bile göze alan kız burdaydı Melis tugayı bırakıp leventle sevgili olmuştu iki erkeğide parmağında oynatmıştı şimdi ise burda tugayın karşısında.

"Melis" demişti tugay gözleri özlemle bakıyordu onu gerçekten özlemişti

"Tugay " dedi melis.

"Nasıl ama sürprizmi beğendiniz mi?" Dedi levent

Levent bana bakıp "Evin tugay boraya demişti biliyormusun? Ben melisi canımdan çok seviyorum onu unutmam çok zor olucak hayatıma bir kadın alıcam sırf melisi unutmak için demiş" dedi levent. Kalbim paramparça olmuştu melisi unutmak için benimi kullanmıştı beni yara bandı yerinemi koymuştu sevdiği kadını unutmak için benim duygularımı mı kullanmıştı. Tugaya bakıp "leventin dediği şeyler doğrumu tugay" dedim soğuk bir sesle içimden dua ediyordum lütfen doğru olmasın doğru olursa naparim ben, tugay bana bakıp "doğruydu evin ama-" sözünü yarıda kesmem sert bir Tokat'ım oldu evet ona tokat atmıştım çünkü doğruydu beni yara bandı niyetine kullanmıştı.

"Sen beni kullandınmı tugay sen bir başka kadını unutmak için benim duygularımımı kullandın sen beni yara bandı niyetinemi yanında taşıdın tugay ben sana güvendim peki sen naptın"dedim sesim o kadar soğuk ve ruhsuz çıkıyordu ki ona olan tüm sevgim bianda nefrete dönüşmüştü hiç bir kadın sevdiği adam tarafından kullanılmayı asla istmezdi ama ben kullanılmıştım işte onu dinlemek dahil istemiyordum salondan çıkıcağım an kolumdan tutmuştu. "Evin beni dinlemeden hiç bir yere gidemesin demişti" dedi. O kadar öfkeli bakıyordum ki ona "Neyi dinlicem yalanlarınmı beni nasıl kandırdığını mı senin diğer erkeklerde farklı olduğunu düşünüyordum ama tamamen yanılmışım" dedim " Anlatıcağım şeyler yalan değil tamamen doğru " dedi

"Bırak kolum" dedim soğuk bir sesle

"Tugayın sana verdiği sevgi bana verdiği sevginin çeyreğini aşmaz" dedi melis.

Ne demek istiyordu bu kız gözlerimden yaşlar akmaya başladı ağlamak istemiyordum ama gözlerimden yaşlar geliyordu "kes sesini oruspu" dedi ela

" Senin ne haddine konuşmak" dedi nehir

"Evin tugayı bir dinle sonra öyle gidersin" dedi nisa.

Nisaya bakıp "sende biliyordun dimi ve sakladın öyelmi" dedim o kadar yüksek sesle söylemiştim sesimin acıdığını yeni fark etmiştim "Evin özür dilerim" dedi tugay bu neydi şimdi neyin özürnü diliyordu şimdi tugaya bakıp "kalibimi paramparça ettin şimdi mutlu ol melisle" diyip dışarı çıktım o kadar çok ağlıyordum ki arkamdan gecenin ve Ayşe'nin sesini duydum "evin dur nereye gidiyorsun bir tugay abiyi dinle" arkadan onlara yüksek sesle bağırıp "sakın peşimden gelmeyin sakın" dedim ve hızlıca koşmaya başladım o kadar çok koşuyordum ki sanki koşunca bütün bu olanların rüya olduğunu sanıcaktım ama lanet olsun ki rüya değildi ben bir rüyada değildim çok ağlıyordum o kadar çok ağlıyordum ki yolda yürüdüğümü yeni fark ediyordum ağlamaktan kendimi kaybetmişim arkamdan bir araba geliyordi korna sesini duymuştum arkama baktığımda arabanın beyaz ışığını görmüştüm ama geri çekilmemiştim kendimi biandan yerde bulmuştum canım acıyordu kemiklerim acıyordu en önemlisi kalbim acıyordu ben sanırım bu gece ölüyordum arabanın çarpması beni öldürürmü bilmiyorum ama kalbimin acısı beni öldürcekti bu gece yavaş yavaş gözlerim kapanmıştı.

Herşeyi unutmanın tek yolu uyumak...

Tugay

Evin gitmişti beni terk Edip gitmişti Ayşe ve gece evin arkasından gitmişlerdi ama geri gelmişlerdi evin arkamdan sakın gelmeyin demişlerdi aşırı sinirlenmiştim levent piçi nasıl böyle bir şey yapar ayrıca Melisa hangi hakla buraya gelir evin beni dinlemeden çekip gitmişti buda leventi baya sevindirmişti levenet dönüp "nasıl böyle bir alçaklık yaparsın" dedim

" En büyük alçaklıgı sen bana 2 yıl önce yapmıştın hatırlatırım tugay" diyip koltuğa doğru yürüdü koltuk' da yayıla oturdu daha sonra gece'ye baktı "eee güzellik nasılsın" dedi. Bu adamı bu gece öldürmeyi planlıyorum bu gece geberticektim onu "kes sesini pezevenk" dedi Berk. "Yaptığını yaptın şimdi ecrini de alıp siktirip olup gitmek" dedi nisa

"Ecirni nie alıp gidiyorum ben ne zamandan beri flörtlerimi evime davet ediyorum" dedi levent. "Ya şimdi burdan gidersiniz yada biz seni kendi yöntemlerimizle çıkartırız" dedi elmir

"Hangi yöntemlerinizle mesela" dedi levent gülerek "çık git artık şu meliside alıp git" dedi Nursena

" Bir kahvenizi içmeden asla gitmem hem melisle tugayın konuşacağı çok şey vardır dimi tugay" dedi levent ona bakıp

"Ne seninle neden bu yanında getirdiği haysiyetsiz kadınlada konuşacağım hiç bir şeyim yok şimdi siktirip olup git burdan" dedim " hiç bir yere gitmiyorum" dedi Melisa "lan defolup gitsenize" dedi nehir " bişey dicemde evin nereye gitti bilmiyoruz ve siz burda bunları evden atma derdindesiniz" dedi ela. "Evin biraz hava alıp gelicektir büyük ihtimalle" dedi inci. "Eee tugay melisi özledinmi sarılsana sevdiğin kadına" dedi levent. Ciddi anlamda sinirlenmeye başlamıştım belimdeki silahı çıkarıp ona doğrultmam bir olmuştu herkes bianda çığlık atmaya başlamıştı "tugay bırak o elindeki silahı" dedi Berk. Ama bırakmaya niyetim yoktu kesinlikle bu gece onu öldürcektim tetiğe tam basıcaktım ki " tugay evin'e araba çarpmış hastaneye kaldırmışlar birazdan amilyata alicaklar durumu çok ciddiymiş" dedi Nursena duyduğum şeyi idrak edemedim evine arabamı çarpmış "hemen hastaneye gidelim çabuk olun hadi tugay" dedi nisa, onları orda bırakıp hemen dışarı çıkıp arabama bindim hastaneye doğru sürmeye başladım umarım iyisindir evinim umarım...

***

Hastaneye gelmiştim benimle beraber bizimkilerde gelmişti tabi Melis ve Levente gelmişti, hemşirelere sorduktan sonra üst kata çıktım evin şuan amilyataydı durumu baya ciddiymiş doktordan edindiğim bilgilerden iç kanamasını olduğunu ve beyinde hasar olduğunu öğrendik onun için çok endişeleniyordum Hayati durumu tehlikedeymiş 1 saate yakın evini amilyat kapısında bekledik daha sonra doktor çıktı " hastayı yoğun bakıma alicaz iç kanamasını durdurduk anca hayati tehlikesi devam ediyor tekrardan geçmiş olsun" diyip gitmişti bir süre sonra evini yoğun bakıma almışlardi yoğun bakımının penceresin den bakmaya başladık hiç kıpırdamadan uyordu çabuk uyansın istiyordum benimle konuşsun tekrar bağırıp çağırıp küfür etsin istyordum ama o öylece uyordu içerden ses gelmeye başladı hemşire ve doktorlar odaya doğru koşmaya başladılar noluyordu anlamış değildim bianda evine kalp masajı yapmaya başladılar cihaz da sesler geliyordu doktorlar üst üste şok cihazı kalbine doğru bastırıp kaldırıyorlardı en sonunda durmuşlardı pencereden bize baktılar ve kafalarını iki yana salladılar ne demekti şimdi bu nasıl tahmin ettiğim şeymi cihazı durmuştu doktorlar durmuştu ben evini kayb

etmiştim evin ölmüştü evinin kalbi durmuştu...