Yeni Üyelik
7.
Bölüm

6.Bölüm

@1ev3lns4

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın keyifli okumalar.

 

Şarkı: Cem Adrian-Ben seni çok sevdim,

Sendin düşmanım

 

Bazı Vedalar diri diri mezara gömer.

Bazı Vedalar yaşarken ölmeyi öğretir.

Bugün bir veda tattım ben,

Ömür boyu boğazıma bir yumruk yerleştiren ,kabul ettim artık yenildiğimi, Çabalamayıda bıraktım bugün...

 

Tugay 

Evin ölmüştü kalbi durmuştu neye uğradığımı şaşırdım neden hiç bir şey yapmıyorlar neden doktorlar öyle durmuş buraya bakıyorlar evin ölmedi o ölmemeli daha ben onsuz yapamam ben onu kendi ellerimle öldürdüm evinin katil benim o orda cansız bir şekilde o yatakta yatarken ben burda sadece bir pencerenin önünde onun cansız bedenine bakıyordum, içeriye doğru hızlı adımlarla koştum evin yaşamalı onu yaşatmaları lazımdı ölmemeliydi içeriye girdiğim an doktora baktım

"nolur nolur biraz daha deneyin yalvarırım ölmedi o yaşıyor bir kez daha deneyin lütfen yalvarırım" doktorlar birbirine bakıyordu "peki bir kez daha denicez" ellerindeki şok cihazını tekrar çalıştırdılar tekrar evinin göğüs kafesine şok cihazına bastırıp kaldırdılar iki kere bu işlemi denediler kalp cihazı çalışmaya başladı evin hayata geri döndü onu tekrar hayata geri getirdiler dizlerim tutmuyordu artık ayakta durmak beni zorluyordu kendimi yere bıraktım oturup ağladım "çok şükür hayata döndün çok şükür geri geldin beni bırakmadın" "Lütfen dışarı çıkın hastanın dinlenmesi lazım" doktorları onaylayıp düştüğüm yerden ayağa kalktım sonra dışarı çıktım kapıyı kapattım ve tekrar pencerenin kısmında evini izlemeye koyuldum, yanıma "Nisa geldi her şeyi geçecek kardeşim bu günler de geçecek üzme kendini" dedi. Bana sadece gülümsemekle kaldım gülümsemem bile o kadar ruhsuzdu ki ne yapacağımı bilmiyordum ama evin şu an hayatta ve biraz olsun mutluyum yanıma Ayşe geldi "abi Bir şeyler ye azıcık kendine gelmen lazım kendini toparla evin iyi olacak hepimiz eskisi gibi iyi olacağız" dedi. " Hayır abiciğim hiçbir şey yemek istemiyorum teşekkür ederim sen ye" dedim. "Peki abi sen bilirsin seni zorlamayacağım" dedi. Evinin durumunu öğrenmek için doktorun odasına gittim şu anlık durumun iyi olduğunu söyledi bir süre yoğun bakımında kalacağını hayatı tehlikesini atlattığını söyledi ama ne olur ne olmaz yoğun bakımda kalacakmış en azından bu da iyi benim için onun uyanmasını bekledim sadece.

 

3 saat sonra

Evin uyandığını söylemişlerdi ben odasına gitmedim beni görür diye tekrar öfkelenir diye korktum odasına Bizim kızlar girdi Nisa hariç çünkü evin nisa'yı da suçluyordu her şeyi biliyor diye Levent hala hastanedeydi neden gitmiyor hala bilmiyorum bu piç kurusu onu öldürmemek için kendimi zor tutuyordum çünkü tüm bu olanlar onun yüzündendi eğer o melis'i eve çağırmasaydı evin şu an hastaneye yatağında olmayacaktı ikisi de planlı bir şekilde gelmişti burada suçlu olan hem levent'i hem melis'i hem de ecrini kendim halledeceğim kendi yöntemlerimle bir süre sonra yanıma berk geldi "Tugay bizimkiler odadan çıksın sen git evin ile konuş böyle olmayacak" dedi. Ona doğru dönmüştüm "ya beni görürse öfkelenirse ya sinirlenirse ya tekrar ona bir şey olursa" dedim. "Hiçbir şey olmayacak sen inan bana" dedi kafamı onaylarmış gibi salladım bir süre sonra kızlar odadan çıktı tam odaya girecektim ki" Eminmisin Tugay"dedi Nursena. Ona bakıp "eminim Nursena dedim onunla konuşmam lazım" dedim odanın kapısını açıp içeriye girdim evin kafasını çevirmiş pencereye doğru bakıyordu içeriye girdiğimi anlayıp kafasın bana çevirdi ve bana bakıp "neden buraya geldin eserini görmek mi istedin" dedi aslında onun da suçu yoktu Ben de olsam ben de öyle anlardım "evin Ben özür dilerim" dedim.

"Ne özür diliyorsun Tugay yaptığın şeylerden sonra mı beni kullandığın şimdi de özür mü diliyorsun senin görmek bile istemiyorum" dedi. Ona biraz daha yaklaştım "haklısın evin ama benim dinlemen gerekiyor ama şu an değil" dedim biraz iyileşmesi lazım yeni hayatı tehlikesine atlattı O yüzden ona bakıp"bir ağrın var mı Bir şey istiyor musun"dedim. "Çık dışarı seni görmek bile istemiyorum" dedi. Onu daha fazla zorlamamak için dışarıya çıktım yanıma Berk ve elmir geldi Berk bana bakıp "nasıl oldu konuşabildin mi"dedi. "Konuşmak istedim ama bayağı sinirliydi Odaya ilk girdiğimde de niye buraya geldin dedi bana Ben de onu çok yormamak için sustum ve nasıl olduğunu sordum Bir şey istiyor musun dedim benim çıkmamı istedi ben de çıktım" dedim "iyi yapmışsın onu yormamışsın"dedi elmir.

 

Levent'in buraya geldiğini gördüm evin odasına giricektiki onu kolundan tutum "bas git burdan levent elimde kalırsın" dedim. "Bırak tugay beni evini görmek istiyorum" dedi "sen benimle dalagami geçiyorsun oruspu çocuğu siktir git burdan" dedim " gitmiyor lan varmı bir diyeceğin" dedi, içerden evinin sesini duydum kapıyı ela açmıştı " levent gele bilirsin içeri" dedi evin. O piçle konuşmak istiyor ama benim yüzümü bile görmek istemiyor elimi yumruk yapıp sertçe duvara vurdum.

 

"tugay abi iyimisin" dedi inci. Ona doğru bakıp " iyim inci bişeymi oldu?" Dedim.

"İstersen biraz konuşalım içini dökmek istersin nedersin?" Dedi. Ben inci ile konuşmak istemiyorum ben evinle konuşmak istiyorum onun beni dinlemesini istiyorum inciye bakıp

"sağol inci ama gerek yok" dedim inci elimden tutup "abi ben hep senin yanındayım" dedi "teşekürler inci" dedim inci yanımda ayrılıp gitti bende sandalyede oturdum evin leventle ne konuşuyor bu kadar hem merak ediyordum hemde o adamı içeri aldığı için sinirliydim.

 

Yanıma Melis geldi ona ters ters bakıyordum yanıma oturdu " neden yanıma oturdun kalk git şuradan elimde kalacaksın" dedim.

"Tugay biraz konuşalım"dedi. "Seninle konuşacağım hiçbir şeyim yok sadece tek istediğim defolup gitmen neden geldin ne için geldin bilmiyorum ama ben bunu öğrenirsem çok kötü olur Melis"dedim "neden geldiğim hakkında seninle konuşacağım Beni buraya Levent getirdin yani eski sevgilim sadece oraya gelmem ve orada durmamı istedi nedenini ben de bilmiyorum Ben seni zaten sevmiyorum Tugay ben levent'i de artık sevmiyorum benim zaten sevdiğim başka biri var Ben aranızı bozmak istemezdim ben geldim diye aranız bozuldu ama senin bora'ya dediğin şey yüzünden evin oradan çekip gitti benim gelmemle ilgili bir şey yok bunu da biliyorsundur belki, beni suçlayabilirsin hiç sıkıntı değil ama sen evinle bu konuları konuşmadığın için o da senin şu an yanlış anlıyor benim konuşacağım ve sana söyleyeceğim tek şey bu zaten şimdi gideceğim burada kalmamın nedeni evini merak ettiğim için başka bir şey değil görüşürüz kendine iyi bak Allah'a emanet"deyip yanımdan kalkıp gitmişti hiçbir şey anlamıyorum hiçbir şey idrak edemiyorum aklımda farklı şeyler dönüp duruyor sürekli Melis belki de haklıydı benim evini anlatmam gerekiyordu bu kadar şeyi ama anlatamadım ama şu an benim tek sevdiğim kişi evin ve evin bunu anlamak istemiyor hastaneden çıktığı an onunla konuşacağım aramızdaki bu yanlış anlaşılmayı en kısa sürede halledeceğim onu kaybetmek istemiyorum hep yanımda istiyorum onu Levent hala odadan çıkmamıştı bu kadar uzun evinin odasında kalacak ne konuşuyorlardı merak ediyordum açıkçası yakında öğreniriz...

 

Evin

Gözlerimi yavaş yavaş açmıştım Doktorlar yanımdaydı ve bana sordukları soru iyi misin kendini nasıl hissediyorsun yorgun mu hissediyorsun demişlerdi hepsini yanıtlamıştım sonra yanıma Bizim kızlar geldi Nisa gelmemişti onu suçladığım için gelmediğini çok iyi biliyordum gece bana bakıp "daha iyi olabildin mi" dedi kafamı sallayarak "evet iyiyim sadece biraz yorgun hissediyorum başka bir şey hissetmiyorum" dedim "daha iyi olacaksın merak etme"dedi ela.

 

Nasıl iyi olurum bilmiyorum tugay'ın ve o olaylardan sonra kafam ahlak bullak ondan ayrılmayı düşünüyorum hala düşünüyorum kafam karman çorman çok karışık bir duygunun içerisindeyim

Bir süre sonra kızlarla böyle konuştuk.

 

bir süre sonra hepsi dışarıya çıktılar ben de kafamı çevirip pencereye baktım düşünmek istiyordum ama bir yandan da uyumak istiyorum kendimi o kadar çok yorgun hissediyordum ki aslında bu yorgunluğum nedir Ben biliyorum kalp,kalbim acıyordu benim kalbim yorgundu benim vücudum acımıyordu sadece kalbim, benim vücudum yorgun değildi sadece kalbimi yorgundu bir süre sonra kapının açıldığının sesini duydum kafamı çevirip baktığımda Tugay gelmişti hangi yüzle geldiğini bilmiyordum ama onun burada olmasını da istemiyorum neden geldi ne için geldi beni üzmek için mi geldi gitmesini istiyordum onun yüzünü bile görmek istemiyorum Beni kullanmıştım Tugay beni sevmemişti söylediği sözler hepsi yalandı hepsi bir yalandan ibaretti hiçbiri doğru değildi o benim kalbim paramparça etmişti Tugay beni öldürmüştü,Tugay benim kalbimi öldürmüştü,Tugay benim her şeyimi elimden almıştı.

 

"neden buraya geldin eserini görmek için mi"dedim. Gözleri ağlamaktan şişmiş da kötü görünüyordu iyi görünmüyordu ama bu benim yine canımı acıtıyordu aslında acıtmaması gerekiyordu onun da acı çekmesini istiyorum ama o acı çekerken kalbim ağrıyordu gözlerine bakınca o yorgunluğu görebiliyordum "evin ben özür dilerim" dedi "Ne özür diliyorsun Tugay yaptığın şeylerden sonra mı beni kullandığın şimdi de özür mü diliyorsun senin görmek bile istemiyorum"

 

bir özür bile insanın kalbini parçalar mı kalbimi affetmek istiyordu ama aklım onu affetmek istemiyordu ama bu sefer kalbimin sözünü dinlemedim aklımı kullanmak istedim bu sefer, çünkü insan en çok yoran şey kalp.

 

"haklısın evin ama benim dinlemen gerekiyor ama şu an değil" dedi.

Evet onu dinlemek istiyorum ama sanki onu dinlersem daha çok mahvolacağım gibi geliyordu onun ağzından çıkan tüm kelimeler beni daha çok mahvedecekmiş gibi geliyordu o yüzden onu dinlemek istemiyordum.

 

bir ağrın var mı Bir şey istiyor musun" dedi. Evet aslında bir ağrım vardı ama bu onun yarattığı bir eserdi aslında bir tek şey istiyordum o da benim yanımda olması ama bu sefer duygularımı yenik düşmeyeceğim dediğim gibi aklımı kullanacaktım ona doğru bakıp tüm sinirle "Çık dışarı seni görmek bile istemiyorum" dedim. Hiçbir şey söylemeden dışarı çıktı aslında söylediğim cümlenin tam tersiydi her şey ama biraz dinlenmem gerekiyordu düşünmem gerekiyordu.

 

aşk insanı öldürür mü?öldürüyormuş demek ki nasıl öldürdüğünü bile biz bile anlamıyoruz.

 

Bir süre sonra dışarıdan sesler duydum Levent ve tugay'ın sesiydi Levent sanırım benim odama gelmek istiyordu ama Tugay izin vermiyordu ama Levent ısrar ediyordu Ben de tabii müdahale etmek istedim ne kadar sesimi duyarlar bilmiyorum ama "gelsin içeri" dedim. tabii sesimi duymamışlardı ela sesim duyduğu için kapıyı açmıştı "ne oldu"dedi. Ben de elaya bakıp "kapıyı açık bırak bir şey söyleyeceğim" dedim.

Tabii yüksek bir sesle bağıramadım ne kadar sesim yüksek çıkıyor bilmiyordum "Levent içeri gelebilirsin" dedim.

Levent benimle konuşmak istiyorsan bu büyük bir şey vardır büyük ihtimalle yoksa benimle konuşmazdı Tugay olduğu için. Levent içeri gelmişti ve kapıyı kapatmıştı yanıma oturup bana bakıp "nasılsın evin" dedi. Ona bakıp "iyiyim Levent ne oldu ne için konuşmak istiyorsun" dedim direkt konuya girerek.

 

"Evin Tugay'nın yanında kalman doğru değil bir süre benim yanımda kalmam daha doğru olacak" dedi. Bunun ne için söylemişti bilmiyorum ama ne karıştırdığını anlamak istiyordum.

"Neden tugay'ın yanında ayrılıp senin yanına gelmemi istiyorsun" dedim "sana dediğim şeyleri hatırla seni kullanan bir adamın yanında kalmazsın"dedi. Ben de ona bakıp "ne senin yanında ne de onun yanında kalmayacağım kendi evime gideceğim" dedim. "Evin bak lafı çok dolandırmayacağım ama sen tugay'ın yanında güvende olamazsım bana güvenip gel sana asla yalan söylemem beni sen de çok iyi tanıyorsun" dedi.

Ne yapmaya çalıştığını anlamıyorum ama sanki tehlikeli bir şeyler olacakmış gibime geliyor "seninle gelirsem tugay çok sinirlenir zaten senden haz etmiyor Bir de ben seninle gelirsem iyice her şey seyrinden çıkmış olacak" dedim "eğer bana güvenip gelirsen her şey daha çok yoluna girecek" dedi.

"Levent Ben sana nasıl güveneceğim Ben seni daha doğru düzgün bile tanmıyorum sen kimsin ne işler peşindesin tugay'ın yanında kalmam ne kadar Can yakacak" dedim

"Evin peşinde bir katil var ve bunu ayarlayan kişi de İnci" dedi. Ne dediğini anlamaya çalıştım nasıl bir katil İnci peşimi adam mı takmış beni mi öldürecek nasıl biri çıkmazın içindeyim ben levent'e bakıp "ne demek istiyorsun ne katili inci'nin bu katille alakası ne neyden bahsediyorsun" dedim "bana güvenip gelecek misin yoksa tugay'ın yanında kalıp ölmeyi mi tercih ediyorsun" dedi "peki sen bunları nereden biliyorsun"dedim "sana kim olduğumu söyleyeceğim ama sen de benimle geleceksin" dedi

 

1 hafta sonra

Bugün hastaneden çıkacaktım bayağı toparlanmıştım ama hala ağrılarım vardı kızlar beni eve götürecekti tabii ben eve gidip eşyalarımı toplayıp levent'in yanına gidecektim levent'in bana bir hafta önce anlattıkları iyice kafamı karıştırmıştı onun yanında kalmam daha doğru olacak ve daha sağlıklı düşünecektim tabii levent'in yanına gideceğimi kimse söylemeyecektim sadece evi terk edecektim bu yüzden böyle bir karar almıştım kimsenin bilmesine gerek yoktu levent'te kalacağımın içeriye Nursena girmişti "Evin hazır mısın"demişti ona bakıp "evet hazırım" dedim. Nursena ve Ayşe koluna girerek beni odadan çıkardılar asansöre doğru ilerledik asansörün içine girdikten sonra aşağıya doğru ilerledi asansör durmuştu ve çıktık biz de asansörün içinden Tugay Arabanın orada bekliyordu bizi tabii Ben Ayşe'ye baktım "onun arabasına binmek istemiyorum" dedim. "Evin yapabileceğimiz bir şey yok tek Tugay abinin arabası burada ona bineceğiz" dedi Ayşe

Oflayarak yürümeye devam ettim bana Arabanın kapısını açtı nursena ve Ayşe de arabaya binince Tugay arabayı kullanmaya başladı ikimiz de hiç konuşmadık Bir hafta boyunca o benim odama hiç gelmemişti çünkü ben onu istemediğimi söylemiştim.

Arabanın müzik kısmına "ben seni çok sevdim" şarkısı çalıyordu sanki bilerek açılmış gibiydi arabanın dikiz aynasından bana bakıyordu bunu fark edince gözlerimi yola çevirdim o benim güvenimi sarsmıştı levent'in evinde kalacağımı öğrenicegi zamanda onunda belki güveni sarsılıcaktı eğer o beni ikinci bir kadın yerine koymasaydı bunu asla ona yapmicaktım leventin bana anlattığı herşeyi ona anlaticaktım ama şimdi herşey çok farklı beni kaybetmekten en çok korkan sen kendi elinle itten yine sendin tugay...

 

****

Yaklaşık 1 saattir evdeydim leventen gelicek mesajı bekliyordum hazırdım bavulumu da hazırlamıştım kimseyi odama kabul etmiyordum kimse ile duygusal bir konuşma yapmakta istemiyordum eğer yaparsam gitmekten vazgeçicektim telefonumdan mesaj bildirim sesi gelince telefonumu masanın üstünden alıp mesaja baktım levent mesaj atmıştı ev çok yakınım birazdan bahçede olurum demişti bavulumu alıp odadan çıktım merdivenlerden doğru aşağı indim herkes salonda oturuyordu bavulun ayak seslerini duymuş olmalılar ki hepsi bana baktı "Evin nereye gidiyorsun" dedi gece

"Bu bavul nedir" dedi elmir.

Onlara bakıp "Ben gidiyorum burda daha fazla kalamam" dedim "nereye gidiceksin bugün hastaneden çıktın" dedi tugay "levente kalıcam" dedim hepsi yüzüme şok içinde bakıyorlardı ama onlar hiç bir açıklama yapmicaktım dışarıya doğru ilerledim levent gelmişti beni bahçede bekliyordu " Evin dur gitme nolur" dedi gece, Bu evde en çok kendimi yakın hissettiğim kişi geceydi ama bugün onu bile dinlemicektim "evin eğer o adamla gidersen seni tamamen silerim" dedi tugay, zaten beni kalbinden silip atmamamışmıydı "benim düşmanımla aynı evde kalamasın evin" dedi bir kez daha "evin yapma nolur mahvetme bizi" dedi nisa, "siz beni zaten mahvetmedinizmi" dedim ve tugaya baktım "sen zaten beni hayatında silmemişmiydin" dedim tugaya

"Beni dinlemedin daha ani kararlar vermeyi kes " dedi yüksek bir sesle

"Bana bir daha bağırma seni dinlemek dahil istemiyorum" dedim daha fazla konuşmak istemiyordum o yüzden levente baktım yanıma gelip bavulu alıp koluma girdi arabaya doğru yürüdük

Arkamdan tugayın sesini duydum "git ama bir daha gelme çünkü sen benim yanımda kalmayı değil düşmanım yanında kalmayı tercih ettin" dedi arkama dönüp ona baktım "kendi ellerinle

ittiğin birsine gitti die suçlayamasın" dedim.

 

Kalbim kırıldı...

 

Loading...
0%