Yeni Üyelik
6.
Bölüm

6. Bölüm

@1senaswriting

Keyifli okumalar🌼.

 

Rozerin'den

 

Berzan anında gelmişti. Berivan'ı da alarak hastaneye gelmiştik. Berzan yol boyu sorular sorsa da bir şey demek istemedim. Eğer hamile değilsem üzülmesini istemezdim.

 

Mide bulantısı ara ara kendini hatırlatıyordu. Arabadan indiğimde daha kötü olmuştum. Berzan'ın koluna girip ilerledim.

 

Doktorun kapısına gelince Berzan kapıyı tıklattı. İçerden 'Gelebilirsiniz.' dendiğinde girdik. Doktor bizi gülümseyerek karşıladı.

 

"Hoşgeldiniz Rozerin hanım,Berzan bey."

 

"Hoşbulduk doktor hanım."

 

İçeri geçip doktorun karşısındaki koltuklarda yerimizi aldık. Derin bir nefes aldım. Önce Berzan'a ardından doktora baktım.

 

"Nasılsınız Rozerin hanım? Sizi bugün beklemiyordum. Randevunuza henüz 2 gün var."

 

Başımı olumlu anlamda salladım. Berzan bir şey dememi beklerken Berivan sürekli gülümsüyordu. Ben de ona gülümsedim.

 

"Ben bir şeyden şüpheleniyorum doktor hanım. Mide bulantılarım da olunca gelmek istedim. Sanırım hamileyim."

 

"Baba mı oluyorum ben?"

 

Şaşkınca hepimizin üstünde göz gezdirdi Berzan. Hâline gülmeden edemedim.

 

"Hemen ultrason çekelim Rozerin hanım."

 

Ultrason masına uzandığımda içimdeki heyecan daha da büyüdü. Doktor uzun bir süre baktı.

 

"Maalesef Rozerin hanım. Bebek görünmüyor."

 

Nasıl bebek görünmüyordu? Mide bulantım boşa değildi ya.

 

"Kullandığınız ilaçlar mide bulantısı yapabilir. Özellikle de regl düzensizliği için verdiğimiz doğum kontrol hapları. Her gün içiyorsunuz ve bu ağır geliyordur. Unutup 2 kez içmediniz değil mi?"

 

"Dün içemediğim için bugün 2 tane içtim."

 

"Rozerin hanım siz ne yaptınız? Kendinizi öldürmek mi istiyorsunuz? Üstelik çocuk sahibi olmak isteyip de 2 kez kullanmışsız. Zaten şu süreçte hamile kalma olasılığınız çok çok düşükken siz tamamen bitirmişsiniz."

 

Gözlerim dolunca başımı diğer tarafa çevirdim. Ultrason masasından yine eli boş kalktım.

 

"Mideniz yıkanmalı Rozerin hanım."

 

Berzan beni kollarının arasına aldı. Başımı göğsüne yasladığımda daha fazla tutmayıp ağlamaya başladım.

 

"Karımın üstüne bu şekilde gitmeniz hiç hoş değil doktor hanım. Bir bebeği olmasını ne kadar çok istediğini bilemezsiniz. Sırf tedavisi yarım kalmasın diye bugün ilacını 2 kez aldığına eminim. Evet sonucun böyle olacağını bilemedi ama bu kadarını da haketmedi."

 

Geri çekilip gözyaşlarımı sildim. Berivan sarılmıştı bana bu kez.

 

"Şu kadarcık bir umut." dedi Berivan. Eliyle de tırnağının ucunu gösterdi. Küçücük der gibi.

 

"Buraya o küçücük umuta sarılarak geldi. Beni de görmüşsünüzdür. Ağzım kulaklarımdaydı. Yengem bebek sahibi olmak için çok uğraşırken,siz cidden de ağır konuşmadınız mı? Hamile kalma olasılığını bitirdiniz ne demek doktor hanım?"

 

Doktor bir şey demeden koltuğuna oturdu. Bir şey demesini beklemeye niyetim yoktu.

 

"Hadi çıkalım."

 

Beni onayladılar ve çıktık. Hâlâ akıyordu gözyaşlarım. Mide bulantısı artıyordu.Berzan'ın tek koluna sarılıp başımı yasladım.

 

"Yürümeye hâlin yoksa kucağıma alayım Dilefruz'um."

 

Kucağına aldığı anda burukça gülümseyerek boynuna sarıldım. Dudağıma ufak bir öpücük bıraktı.

 

"Keşke seni kimsenin göremeyeceği,üzememeyeceği bir yere götürebilsem. Sadece ben görsem,sadece benim Dilefruz'um olsan."

 

Sessizce göğsüne daha çok sokuldum ve midemi yıkayacakları alana kadar başımı kaldırmadım.

 

Hastanede işlerimiz bittikten sonra konağa döndük. Yemek saatine kadar odamda kaldım. Berzan ise hiç yanımdan ayrılmadı.

 

Yemek saati aşağı inip masadaki yerlerimizi aldık. Herkes geldiğinde yemeğe başlandı.

 

"Geçmiş olsun Rozerin kızım."

 

"Sağ ol ağam."

 

Hazan Ağa 'nın bir iki sorusunun ardından Berzan konuştu.

 

"Ağam,izninle Rozerin ile birkaç gün çiftlik evine gitmek isterim."

 

Böyle bir şeyi aramızda konuşmamıştık. Berzan cidden beni tüm gözlerden uzak mı tutacaktı?

 

"Berçem gelinimi de götür."

 

Berçemsiz olmazdı zaten. Kocamla baş başa kalamayacak mıydım?

 

Berzan'dan önce Berçem atıldı lafa.

 

"Ben gitmek istemiyorum. Hem burda işim var."

 

"Ya üçünüz ya hiç." diyen Hazan Ağa yemeğine devam etti.

 

Neden bu kadar baskılıyordu? Hem kız da gelmek istemiyordu.

 

Berçem'in 'Hiç' dediği anda Berzan 'Üçümüz.' dedi.

 

Berçem,Berzan'ın gözlerinin içine bakarak 'Hiç' dedi tekrar. Berzan elinde tuttuğu çatalı sıkarken dişlerinin arasından tekrar 'Üçümüz.' dedi.

 

Hayretle ona baktım. Neden o kızı da istiyordu yanımızda?

 

Hazan Ağa'dan müsaade isteyerek kalktım masadan. Direkt odama çıktım.

 

Berzan peşimden gelmişti. Odaya girer girmez hemen bana sarıldı.

 

"Neden kabul ediyorsun Berzan? Hep birlikte gitmektense gitmeyiz daha iyi."

 

Eli saçlarımda dolaşırken saçlarıma bir öpücük bıraktı. Geri çekilip bu sefer akan gözyaşlarımı öperek gözlerimin üstünü öptü.

 

"Bir planım var Dilefruz'um. Sabret. Hadi kalacağımız günler için bir şeyler hazırla da çıkalım."

 

❄️

 

Çiftlik evinin yoluna değil de başka bir yola sapmıştık. Hiç görmediğim bir evin önünde durduğumuzda Berçem arkadan atıldı.

 

"Babamın evine geri bırakacağınızı söyleseydiniz tüm eşyalarımı alırdım."

 

Hem şaşkınlık hem de sevinçle Berzan'a döndüm. Berçem'i geri bırakacaktı.

 

"Biz çiftlik evindeyken sen burda kalacaksın. Mümkün olduğunca dışarı çıkma ki burda olduğunu görmesinler. Döndüğümüz gün seni alırız."

 

Yine bu kızdan kurtulamıyorduk. Bir gün tamamen çıkar mıydı hayatımızdan?

 

"Siz eğleneceksiniz diye ben dört duvar arasında mı kalacağım? Getirmeseydiniz."

 

Berzan alnını ovuşturdu. Bu kız her seferinde haddini daha fazla aşıyordu.

 

"Sorun çıkarma Berçem. Berzan ne diyorsa onu yap işte."

 

Başını olumsuz anlamda salladı. Sonra biraz duraksadı.

 

"Bu eve girersem o konağa geri dönmem. Ona göre Berzan Ağa."

 

Dönme demeyi çok istemiştim. Berzan'a baktığımdaysa hâlâ siniri geçmemişti.

 

"Otelde kalmak ister misin peki?"

 

"Otel olur."

 

Başını onaylar anlamda salladı ve arabayı çalıştırdı. Kızdaki neyin inadıydı anlam verememiştim. Sırf zorluk çıkartmak için yapıyor gibiydi.

 

"Bak! Otelden çıkmak yok. Almaya gelene kadar da her şeyi yapabilirsin. Havuz,spa neyse artık. Anlaştık mı?"

 

"Anlaştık."

 

Onu otele yerleştireceğini söyleyerek arabadan indiler. Berzan gelene kadar hava almak için ben de indim.

 

"Kocasıyla kuması otele girdiler,bu da burda başlarını bekliyor."

 

"Gördün mü başa gelenleri. Dilefruz burda beklesin,adam yukarıda alem yapsın."

 

"Ne olmuş diğeri de adamın karısıdır."

 

Etraftan sürekli bunlara benzer konuşmalar duyuyordum ve inanılmaz kırıcıydılar. İnsanların bilip bilmeden konuşmaları artık dayanılmaz bir hâl alıyordu. Daha fazla duymamak adına arabaya tekrar bindim.

 

Çok geçmeden Berzan geldi. Ağladığımı görmesin diye yüzümü cama çevirdim. Çenemden tutup ona bakmamı sağladı.

 

"Neden ağlıyorsun güzelim?"

 

Gözyaşlarımı silip gülümsemeye çalışsam da daha fazla aktılar. Engellemedim izin verdim akmalarına.

 

"İnsanlar çok kırıcı Berzan. Dayanamıyorum artık dedikodulara."

 

Kaşlarını çatıp ön camdan dışarıya bakındı. Bakışları tekrar beni bulduğunda yüzü yumuşadı.

 

"Kim ne dedi?"

 

"Tanımıyorum kim olduklarını. Yok sen yeni karınla otelde buluşuyormuşsun ben sizi bekliyormuşum,yok sen yukarıda alem yapıyormuşsun neymiş diğeri de karınmış normalmiş otele çıkmanız."

 

Elimi tutup avucumu öptü. Sonra da diğerini. Dudakları ardından dudaklarımı buldu.

 

"Kim ne derse desin ne yalan söylerse söylesin. Biz doğrusunu biliyoruz güzelim. O kızla aramızda bir şey geçtiği de yok. Bunu da biliyoruz."

 

Aklımın bir kenarında beynimi yoran bir düşünce vardı. Berzan bu kıza neden ayrıcalıklı davranıyordu bunu bilmem lazımdı.

 

"Berzan sen Berçem'i seviyor musun?"

 

"Bu nerden çıktı hayatım? Ne sevgisi?"

 

"Yani ona da aşık mısın? "

 

Önce şaşırdı ardından kaşları çatıldı. Sonra dudaklarından canımı yakacak şu kelimeler döküldü.

 

"Deliler gibi aşığım kadın."

Loading...
0%