SELAM, YORUM VE OYLARINIZ KULLANIRSANIZ SEVİNİRİM. GÖRÜŞLERİNİZE VE ÖNERİLERİNİZE AÇIĞIM.

IŞIL’DAN;

Bugün en mutlu günüm. 3 yıldır sevgilim, 1 yıldır nişanlım ve saatler sonra kocam olacak kişi ile evleniyorum. Sevdiğim herkes burada ama müstakbel kocam ve güzel nedimem nereye kayboldu acaba diye düşünerek etrafa bakınmaya başlamıştım. Salonun arkasından gelen seslere dikkat kesilerek ilerledim. Sesler yaklaştıkça nedimem olan kuzenim ve nişanlımın tartıştığını duydum.

“Eğer şuan gidip söylemezsen seni herkesin içinde rezil ederim. İnan yaparım bunu beni oyalayamazsın daha fazla…” diye öfke ile bağırıyordu kuzenim.

“Saçmalama az kaldı dayan planıma göre hareket etmelisin yoksa.. yoksa herşey altüst olur.” Diye sakinleştirmeye çalışıyordu canım nişanlım.

Planı neydi bilmiyorum ama daha fazla dinlemek istemediğim için ortaya çıktım.

“Sevgilim, ne yapıyorsunuz burada, birazdan memur gelecek” dedim en sevimli gülümsemem ile ve devam ettim “hem siz niye tartışıyordunuz ki” dedim.

“Yok bir şey güzelim kuzenin sevgilisi ile tartışmış bende o haklı diyordum” diye beni aydınlattı ama Nilay’ ın konuşmasına izin vermeden beni oradan uzaklaştırdı.

….

Herkes toplanmıştı, nikah memuru yerine geçmişti, bizim için konuşmaya başladığında kuzenim birden ayağa kalktı. Ona anlam veremedim.

“Tatlım bir sorun mu var?” dedim.

Önce bana sonra Serkan’a en son salondaki kişilere bakarak konuşmaya başladı.

“Ben.. ben yapamam. SANA BU HAKSIZLIĞI YAPAMAM IŞIL “dediğinde düşünmeye başladım ama anlam veremedim.

“Ne diyorsun sen Nilay, ne saçmalıyorsun “diyebildim. Sadece ben değil herkes şaşkındı. Bütün gözler Nilay’ a odaklanmıştı.

“Ben hamileyim. Bebeğimin. Bebeğimin babası ise” diye söyleyip gözünden yaşlar akmaya başlamıştı. Kalbim sökülüyordu neredeyse duyacaklarım hiç iyi şeyler değilmiş gibi geliyordu.

“Evet… Bebeğinin babası kim, benim nikahımla ne alakası var tatlım” dedim.

İşaret parmağını Serkan’ a doğrultup “İşte o “ dediği anda başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü.

“Beni kandırdı. Sen onunla yatmadığın için benim koynuma girdi her gece, seninle evlenmeyeceğini söyledi ama evleniyor. Sadece amcamın gücü için seninle evlenmek istedi, gücü alınca boşanacağım diye vaatler verdi daha az önce” dedi.

Aklımda yankılana ‘daha az önce’ kelimesiyle gözlerim Serkan’ a döndü ama aklımda canlanan ve daha yarım saat önce şahit olduğum görüntülerden sonra bana bir şey söylemesine izin vermeden yüzüne en sert yumruğumu atıp, yüzüne tükürerek salondan ayrıldım. Arkamdan seslenenlere, bana acıyarak bakan herkese karşı başımı yere eğip oradan ayrıldım.

….

Önce beni en çok dinlendiren yere gidip nefes almaya çalıştım ama bu imkansızdı. En sevdiğim kuzenim ve nişanlım tam 3 yıldır beni aldatıyorlarmış. Güvendiğim 2 insan düşündükçe kalbime bıçaklar saplanıyordu. Nerede hata yapmıştım ki ne demişti Nilay ‘onunla yatmadığın için ‘ oysa ben en özel gecemize saklamıştım kendimi ne için kocaman bir hiçlik içinmiş. Kaçıncı olduğunu bilmediğim bardağı barmene doğru uzattım. Alkole dayanıklılığımın bu derece yüksek olduğunu bilmiyordum. Elit diye adlandırılan ayrıca mafyanın içinde büyümüş biri olarak hiç bu derece yüksek alkol almamıştım. Bugün devrim günümdü eminim ailem her yere adam salmış beni arıyorlardı ama akıllarına asla bar gelmezdi. Ben asla gelmeyeceğim yere bara gelip bugünkü kabusumdan kurtulmak için ölesiye içiyorum. Yanımda bir hareketlenme oldu.

“Uzun süredir izliyorum sizi… iyi misiniz? Yalnız mısınız? Derdiniz ne ise yardımcı olabilirim” dedi.

“İstemiyorum gider misiniz. Yalnız kalmak istiyorum” diyerek göğsünden kaktırdım ama milim oynamadı. Eş zamanlı olarak adam bedenime dokunmaya çalıştı ama kendimi geri çektim. “Bu hoşuna gitmedi sanırım ”dedi.

“S sen beni rahat bırak yoksa seni süründürürüm” diye tehdit etsem de durmadı. Bir süre sonra beni çekiştirerek götürmeye çalışırken arkadan biri seslendi.

“Hey sen. Bayanı bırak “dedi.

Adam alayla gülüp “bırakmazsam ne yaparsın” diye tehdit etmesi ile yüzüne yediği yumruk aynı anda olmuştu. Daha adam kendini toparlayamadan tekrar yumruk yedi ama bu sefer burnundan kırılma sesi gelmişti. Yerdeki adamı gördüğümde gülmeye başlamıştım. Diğer adam kalkıp kafa işareti yaptı ve sürüklenerek giden adama arkasından bakarken geri bar sandalyesine oturdum. Diğer adam da yanıma oturdu.

“Artık durmalı ve evinize gitmelisiniz. Sizin için tehlikeli olmaya başladı” dediğinde biraz düşündüm.

“Gitmek istemiyorum. Daha çok içip unutmak hatta yok olmak istiyorum.” Dedikten sonra bardağımı kafama diktim.

“Sorunun ne?” dedi tek kaşını kaldırarak.

Ne zaman akmaya başladığını bilmediğim göz yaşlarım ile “o hooo sorun çoooookk büyük” dedim. Karşımdaki adam yüzüme bakıp gülümseyince istemsizce elim yanaklarına gitti.

“Çok güzel gülüyorsun, tıpkı onun gibi” dedim.

“Biliyor musun? Nişanlım olacak şerefsiz beni kuzenim ile aldatıyormuş. Peki ben bunu nerede öğrendim dersin.” Histirik bir gülüş bıraktım. “Kendi nikah masamda en şok edici nokta ise kuzenim nişanlımdan hamile imiş.” Dedim ve karşıma baktım adam bana tekrar gülümsedi.

“O adam şerefsizmiş. Yani değmez. Evine git.” Dedi ama ben sanırım git gide bilimcim gidiyordu saçmalamaya devam ettim.

“Peki. Hımmm. Peki neden biliyor musun?” dedim.

“Nedenmiş küçük hanım “ dedi genç adam.

“Onunla, yaniiii nişanlım ile yatmadığım için. Hala bekaretimi koruduğum için” dedim ve tanımadığım adamın omzunda ağlamaya başladım.

Yerden havalandığımı hissettiğimde hala aynı pozisyonda ağlıyordum. Kafamı kaldırdığımda bir odada idik. Adamın boynuna doğru yaklaşıp “bana onun dokunuşlarını unutturur musun?” dedim ve adamın boynunu öpmeye başladım.

“Küçük hanım durmalısın sabah uyanınca pişman olursun” dedi ama duymamazlıktan geldim.

“Olmam lütfen herkes gibi olmama yardım et. İlkimi al “dedim.

“Bunu sen istedin” dedikten sonra dudaklarıma kapandı. Aldığım koku ile beni yönlendirerek öpücüklerini kesmeden yatağa doğru sürüklendim.

….

Sabah gözlerimi açtığımda başımda inanılmaz bir ağrı vardı. Dün olanları hatırlayınca kendime lanet ettim. Ama bir dakika üstüm neden çıplaktı. Neden buradaydım. Burası neresiydi. Gözlerimi odada dolaştırırken yanımda kaslı birinin yattığını gördüm. Sonra ise dün gece en son hafızamda kalanları düşündüm.

“Aptal, aptal kafam ne yaptım ben” diye kendi kendime sessizce söylenerek yataktan kalkmaya yeltendim ama kasıklarımdaki ağrı ile bu pek mümkün olmadı. Derin bir nefes alarak kıyafetlerimi giyip odadan attım kendimi.

Kasıklarımdaki ağrıyı görmezden gelmeye çalışarak bulunduğum yerden kendimi dışarı attım. Caddeye kadar yürüyüp taksi çevirdim. Eve gitmek için arabama geldim ve taksiden indim. Korumalardan biri beni gördüğü anda onu bulduk diye birbirlerine haber veriyorlardı. Yanıma yaklaşıp beni selamladı ve arabanın kapısını açtı. Eve gidene kadar son 1 günde olanları düşündüm. Ağlamak acizlikti ki ben ağlarsam kuzenim daha kötü olurdu. Aile bizde önemliydi. Eve gidip büyükleri sakinleştirmem iyi olduğumu göstermem gerekiyordu.

“Eve ne kadar kaldı” diye sordum.

“10 dakika sonra evde oluruz efendim” dediğinde onu onayladım.

…

Kapıdan içeri girdiğimde salondaki seslere doğru ilerledim. Amcamlar oradaydı ama babamlar yoktu.

“Nasıl böyle bir şey yaparsın Nilay aklım almıyor” dedi Nihan.

“Ben bir şey yapmadım sadece sevdim, kandırdı beni, b beee ben böyle olsun istemedim” diye ağlamaya başladı Nilay.

“Benim senin gibi kızım yok rezilsin git defol bu evden de aileden de” dedi dominat sesiyle amcam.

Nilay ne kadar hata yapsa da o benim kuzenimdi ve belki o da benim gibi kandırılmıştı ne olursa olsun ailemdi benim, düşüncelerden arınmak için kafamı iki yana salladım. Orada kalıp daha fazla dinleyemeyeceğimi anlayıp içeri girdim ama Nilay konuşmaya başlamıştı. Duyduklarım ile biraz kalbim kırılmıştı ben ne düşünüyordum ama onun ağzından neler çıkıyordu böyle kalbim kırılmıştı.

“Zaten varsa yoksa ya Nihan ve Nihat yada yiyenlerin kıymetli senin için, ben ben hiçbir zaman gözünde yoktum. Amcam için bile daha değerliyim senin sevginin yanında “ diye haykırdığı anda amcamın gözleri beni buldu.

“Işıl kızım neredeydin sen, neden gitti” diye kolları arasına aldı.

“Al bak yine aynı şey beni bırakıp ona koşuyorsun” dedi Nilay.

“Ne saçmalıyorsun sen, kendine gel Nilay” dedi Nihan.

Olanları görmezden gelip amcamın sinirini azaltmak için gülümseyerek konuşmaya başladım.

“Gitmem lazımdı amcam. Bak geldim annemler nerede” dedim ve o da bana gülümsedi.

Nihan hemen gelip bana sarıldı ve sonra da “ onlar yukarıda yengem biraz rahatsızlandı” dediğinde onlardan hızla ayrılıp yukarıya çıktım.

Kapının önüne geldiğimde kendime çeki düzen verip kapıyı çaldım.

Annem naif sesi ile “gir “dediğinde kapı kulpuna basıp içeriye adımladım. Annem, babam ve yakışıklı kardeşim Işık’ın bakışları bana döndü. Ama benim gözüm sadece annem de kaldı.

“Annecimmm iyi misin? Neyin var? “dedim.

“Şimdi iyi oldum kuzum…. Neredeydin Işılım” diye beni kanatları altına aldı.

“Geldim annem. İyiyim bak, bir şerefsiz için üzülmüyorum artık” dedim ama içim kan ağladı yıllarımı verdiğim adam ve kuzenim düşünmek bile mide bulandırıcıydı.

“O adama dersini vereceğim kızım merak etme sen tamam mı” dedi canım babam.

“Buna gerek yok baba ben gerçekten iyiyim. O anda gitmem gerekti bütün gözlerden kaybolmak istedim.” Dedim.

“Peki neredeydin kimse bulamadı seni” dedi Işık.

“Ben “dedim ve duraksadım.

“Evet sen ne kızım söyle bize” dedi babam.

“Baba ben çok sarhoş oldum ve tanımadığım biri ile beraber oldum. Sonrada onunla uyuyakalmışım” dediğim anda üçü birden “ NEEEEE” diye şaşkınlıkla sordu.

….

İYİ OKUMALAR….

Bu ikinci kurgum ve umarım beğenilir diğer kurguma da göz atmayı unutmayın lütfen.