EDANUR'DAN;

1 saatlik yolculuktan sonra doğa ile iç içe ağaçların nefes olduğu muhteşem yeşillikli bir sitenin içerisine giriş yapmıştık. Biraz daha ileriye gidince burasının Ceren ve Melek' in evlerinin olduğu site olduğunu anladım. Ama tuhaf olan ise onların evlerini geçip birkaç ev sonrasındaki büyük kapıdan içeriye giriş yapmıştık. Burası boydan camlar 3 katlı muhteşem bir villa idi. İçerisi cam olmasına rağmen görünmüyordu. Mehmet arabadan inip benim kapımı açtı ve gözlerimi bağladı. Onun yardımı ile ilerlemeye başladım. Duyduğum kapının açılma sesi idi.

" Aşkım biraz daha ilerle , ilerle, ilerle ve dur. Şimdi gözlerini aç sevgilim."

Gözlerimdeki düğümü Mehmet'in yardımı ile açmıştım ki gördüğüm manzara karşısında gözlerimin kocaman açılmıştı. Çünkü evde boydan boya bizim resmimiz vardı. Ayrıca ayaklarımın ve kafamın üzerinde balonlar vardı. Mumlar ile muhteşem bir yemek masası vardı. Gözlerim havadaki balonlara takılı kalmıştı kalp şeklindeki balonların ucunda bir sürü fotoğraf vardı ve hepsi de kocamla bana aitti.

"Bunlar ne!?" biraz neşeli, biraz sevinçli gülen gözler ile arkama döndüm.

" Sürpriz " ellerini iki yana açarak konuşmaya başladı." Sevgilim burası bizim yeni evimiz sadece sen ve ben tabi ilerde ki çocuklarımızı saymazsak."

Gelip dudaklarıma bir buse kondurdu ve devam etti.

"Aslında biz evlendikten 5 ay sonra aldım burayı hani hamile olduğun dönemlerde idi."

Yüzüm biraz düşmüştü çünkü bebeğim aklıma gelmişti ki aynı şey sanırım onun da aklındaydı. Kafasını 2 yana sallayıp devam etti.

"Sana aşık olduğumu fark ettiğim zamanlarda burayı aldım. İkimize ait bir dünya yaratmak istiyordum. Her şey tamamdı ki balo olayı oldu sonra " bir yutkunma duydum "sonra bebeğimiz gitti".

Biraz ona yaklaştım ve dudaklarına ufak bir buse kondurdum.

" Neyse kardeşin seni götürünce ben burayı biraz dağıttım çünkü dünyam yok olmuş gibi oldu. Size geldiğimde kardeşinin yardımı ile toparladım ve şimdiki haline getirdik. Senin zevklerini de ön planda tutuk." Dedikten sonra göz kırptı.

"Yani bütün bunları yapmak için geceleri geç geldin. Hanzade yoktu yani." Dedim ve kahkaha attım ama içim içime sığmıyordu. Karşımdaki muhteşem surat anlamaz şekilde bana bakıyordu açıklama gereği duyarak devam ettim.

"Aşkım sen geceleri gelmeyince, bizimle ilgilenmeyince bende sandım ki bizi istemiyor zaten sevdiği kadında geldi. Bizi istemiyorsun sanıyordum ki bunu o ve yardakçısı gayet net bu şekilde kullanıyordu."

En güzel gülümsemem ile boynuna sarıldım. Bana karşılık vererek sarıldığında gözlerimi kapattım.

"Hadi önce yemek yiyelim sonra da evimizi gezelim ki eksikleri belirleyelim veeee biran önce kendi dünyamızda olalım."

"Olur aşkım gel" elini tutarak masaya oturduk. İnce müzik eşliğinde yemeğimizi yemiş ve odaları dolaşmıştık tabi ufak ufak kaçamaklar eşliğinde zor da olsa tek tek eksikleri belirleyebilmiştik.

"Ben bunları yarın hallettireyim sonra da taşınırız."

"Olur ama Yasemin ne olacak."

"Yasemin buraya gelecek ayrıca benim diğer evimdeki çalışanlar Firuzan sultan ve Ayşe sultan birde Necip paşam gelecek."

"Onlar kim ve senin başka evin de mi var? Ben niye bilmiyorum" dedim sitemkar sitemkar.

"Evet vardı ama orayı sattım. Bu yüzden oradaki çalışanlar gelecek ve sende tanıyınca çok seveceksin kuzum."

"Peki öyle olsun bakalım kurt."

Biraz daha oturup sohbet ettikten sonra uyku yüz göstermişti.

"İstersen burada kalalım eve gitmek uzun sürer" dedim.

"Olmaz ilk günümüz özel olacak bu evde, şimdi yürü bakalım uykucu." Daha kelimesini tamamlamadan kendimi onun kucağında buldum. Daha sonra arabaya binip eve geldik.

"Ne güzel şimdiye çoktan 5. Rüyamı görüyor olacaktım."

"Zaten gördün rüya, yolda gayet güzel uyuyordun sevgilim."

Söylediği sözlerden sonra yavaş yavaş elleri parmaklarını oynatarak bana doğru geldi ve yatağın üzerine düşene kadar gıdıkladı. Gözlerini gözlerimden çekmeden bana doğru eğildi önce dudaklarıma oradan da boynuma öpücükler kondurdu.

...

Sabah gözlerimi açtığımda Mehmet yarı çıplak bana sarılmış şekilde yatıyordu. Dün gece aklıma gelince hafif tebessüm ettim. Kollarından çıkarak banyoya gittiğimde önce ılık bir duş aldım sonrasında rutin bakımlarımı yapıp hazırlandım. Bugün işe gitmeyecektim evden alacaklarımızı paketlemeye başlayacaktım ve tabi ki Yasemin'e hazırlanmasını rica edecektim. İçeri geldiğimde hala uyuyan uykucuyu öperek uyandırdım. Kollarını belime sarıp enseme öpücük kondurdu ve biranda kalkıp hazırlanmaya gitti.

Kahvaltıya indiğimizde herkes çok sessizdi. Mehmet elimi tutup gülümsedi. Ne oluyor diye baktığımda bana bakıp tekrargülümsedi.

"Sevgili ailem biz hafta sonu kendi evimize geçiyoruz."

"NEEEEE oğlum sen ne söylediğinin farkında mısın ."

"Bırak oğlanı gelin benim haberim var. Hayırlı olsun oğlum."

"Sağol dedem benim "

Ne olduğunu tam çözemesem de Mehmet devam etti.

"Tamamen gitmiyoruz, odamız ve eşyalarımız hala aynı kalacak ama kendi evimizde olacak tıpkı Tarık ve Peri gibi " sözleri bitince göz kırptı.

...

Kahvaltı bitince Yasemin'e seslendim.

"Odama gelir misin?"

"Tabi efendim."

Söylediğim şeyle yüzü düşmüştü. Aklından ne geçiyor acaba diye düşünerek kafamı iki yana sallayıp odama çıktım. 10 dakika sonra morali sıfır şekilde gelen Yasemin'e gülümsedim.

"Gel otur da konuşalım biraz "dedim.

"Tabi ki abla buyur " dedi.

"Şimdi güzelim biliyorsun ki taşınıyoruz ve senin de bizimle gelmeni istiyoruz oradaki çalışanlarla anlaşır mısın bilmiyorum ama seni bu çakallar ile bırakmak istemiyorum."

"Yani Peri ablanın çalışanı gibi mi olacağım?"

"Sanırım eğer yorulu.." daha sözümü tamamlamadan bana sarıldı.

"Teşekkür ederim siz ne isterseniz o olsun." Dedi ama iç çekişlerinden ağladığını anladım.

"Ne oldu güzelim ağlama derdini söylemelisin" dedim.

"Ben sandım ki…. Hıh sandım ki beni bırakıp gideceksiniz. Burada yine eskisi gibi ezileceğim sandım."

"Sen benim buradaki tek dostum, tek sırdaşım oldun seni nasıl bırakırım aklın alıyor mu? Şimdi git ve toparlan ama buraya dönme durumlarına göre toparlan odan kalacak yani" dedim ve gülümsedim.

Mutlulukla gittiğinde bende toparlanmaya başlamıştım. Öğleden sonra Peri ile birlikte alışverişe çıkıp, gerekli eksikleri alarak yeni evime yolladım.

"Bakıyorum da çok mutlusun canım"

"Öyleyim sanırım Peri kötü günler geride kaldı."

"Sanırım inşallah benim için de geri de kalır"

"Kalır Tarık sana belli etmese de seni seviyor."

"Saçmalama sevse hissettirir Mehmet enişte gibi yalan mı?"

"Sanmam, AYAKLI erkekleri aşırı kıskanç Tarık abi de öyle emin ol bir gün açılacak sadece sabret güzelim"

"Umarım dostum. Hadi şuraya da girelim."

"İç çamaşır mağazasında ne işimiz var ki"

"Sen gel kocalarımız için de birşeyler alalım ama değil mi?" göz kırpıp içeriye girdim.

Utana sıkıla birkaç parça gecelik ve seksi iç çamaşırları alıyordum, tabi ki canım eltimi de es geçmedim ve onun için de birçok çeşit aldım. Uzun alışverişin ardından eve geçip odalarımıza dağıldık dinlenmek için.

...

Akşam olduğunu Mehmet’ in gelmesinden anlamıştım. O kadar çok yorulmuşuz ki geldiğim gibi uyumuş hava kararırken uyanmıştım. Şimdi ise Yasemin'in getirdiği kahveyi içerken aşağıda arabadan inen kahveleri izliyordum.

"Gel "

"Yemek hazır efendim sizi bekliyorlar."

"Tamam geliyorum."

Mehmet elini yüzünü aşağıda yıkamış çoktan masaya oturmuştu. Diğerleri de gelince yemeğe başlamıştık. En son ki olaylardan sonra yemek düzenim de yerine oturmuştu hatta biraz kilo bile almıştım. Çorbayı içerken bir anda gelen mide bulantısı ile masadan kaktım. Odama geldiğimde yüzüm kireç gibiydi. Elimi karnıma koydum acaba mı diye aklımdan geçirmeden edemedim. Tekrar su çarptım yüzüme kalkacağım esnada Mehmet arkamdan sarıldı.

"İyi misin sevgilim."

"İyiyim midem bulandı birazcık o kadar" dedim.

"Mide bulantısı mı?" tek kaşını kaldırıp bana baktı.

"Mide bulantısı sevgilim ama baş dönmem yok yine de bilmiyorum. Yarın doktora gitmek istiyorum. Benimle gelir misin?"

"Elbette aşkım benim, güzel kadınım." Mutlulukla beni kucağına alıp etrafında döndürdü.

"Kadınım şimdiden anlaşalım eğer varsa beklemeden direk söyleyeceğiz ailelere okey."

"Tamam beklemeden direk söyleyeceğiz aşkım."

Tekrar aşağıya inmek yerine iyi olduğumu belirten kısa bir mesaj atıp yatağımıza uzandığımızda Mehmet’ i de beni de heyecandan uyku tutmamıştı.

"Sence oldu mu aşkım "

"Bilmiyorum ki kumralım olduysa bu sefer canımı ortaya koyarım onu korumak için. Yeter ki olsun yüzümüz tekrar bebek için gülsün."

"İnşallah aşkım. Seni çok seviyorum."

"Bende seni bu gece için başka planlarım vardı ama şu anı bozmak istemiyorum."

"Ne gibi planlar " sinsice gülüp ellerini bedenimde gezdirdikten sonra kadınlığıma dokunup "bunun gibi şeyler." Diyerek güldü.

"Pisliksin aklın fikrin hep sekste"

"Erkeğim kızım ne yapayım yani , neyse hadi uyuyalım da sabah erken olsun."

Birbirimizi öptükten sonra uykunun kollarına teslim olduk. İçimdeki heyecan ile sabahın olmasını ve güzel şeyler olmasını umarak gözlerimi kapattım.

....

NOT: BÖLÜMÜ BEĞENDİYSENİZ EĞER YORUM VE OYLARINIZA KULLANIRSANIZ SEVİNİRİM.

İYİ OKUMALAR...