Yeni Üyelik
36.
Bölüm

35. Bölüm

@2dreamreal

 

YAZARDAN;

BİRKAÇ SAAT ÖNCE HAKİM TARAFINDA;

Hakim ise evinde oturmuş, gelecek haberi bekliyordu. Zaferine az kalmıştı ailesine yapılanları nasıl dağıldıklarını hatırladı. Hatırladığı gibi de sinirle yumruklarını sıktı ve içkisinden bir yudum aldı. Gelen aramaya baktı. Bunlar tuttuğu hackerlerin yanındaki korumalardan birindendi. Zaferini tamamladığını düşünerek telefonu açtı.

"Alo herşey tamam mı? Eğer öyleyse kurtulun hackerlerden " dedi.

"Efendim bir sorun var. Sanırım tuzağa çekildik. Burayı bastılar ve hackerleri ele geçirdiler kendime geldiğimde çoktan gitmişlerdi. Hatta bütün belgeleri de yok etmişler."

Hakim sinirlenmişti. Nasıl olur, nasıl bilebilirler diye düşünmüştü. Düşüncelerinden sıyrılıp adamana ses verdi.

"NASIL LAN NASIL BİLİRLER "

"Bilmiyorum efendim inanın çok mahcubum çok kalabalık geldiler ve gafil avlandık sayımız azdı birçok adamımızı da kaybettik."

"GİDİN BULUN ONLARI.. ONLAR KONUŞMADAN ÖNCE İŞLERİNİ BİTİRİN BU İŞİ DE BATIRIRSANIZ GELMEYİN KARŞIMA"

Genç adam sinirlerine hakim olamıyordu. Evdeki herşeyi dağıttı. O sırada sağ kolu geldi.

"Efendim ne oldu iyi misiniz?"

"DEĞİLİM…. HİÇ İYİ DEĞİLİM….. HACKERLER YAKALANMIŞ. NEREDELER BİLMİYORLAR AYRICA BİR SÜRÜ ADAMIMIZ ÖLMÜŞ."

"Nasıl yani bu imkansız" adamı da inanamamıştı. Oldukça gizli bir yol ile ilerliyorlardı. Aklına gelen düşünce ile tedirgin oldu.

"Efendim her ihtimale karşı sizi saklamalıyız."

"O NEDEN SAÇMALAMA, ASLA SAKLANMAM"

"Efendim hackerler sizi biliyor eğer konuşurlarsa tehlikede olursunuz."

"KONUŞTURMA O ZAMAN ONLARI GİT İŞİNİ YAP DERHAL."

Adamı ısrarla devam etmişti. Ona güvendiği içinde birkaç önemli eşyasını da alıp evden çıkmaya hazırlanıyordu ki kapı çalındı.

"Ben bakarım efendim."

Kapıya doğru ilerler iken telefonu çaldı. Arayan kapıdaki güvenlikti bir terslik olduğunu anladı ve yanındaki adama seslendi.

"Sen kapıya bak bende Hakim beyi gizli kapıdan çıkaracağım. Dikkatli olun." Dedi.

Hızla patronunun yanına gidip konuştu.

"Efendim kapıdaki güvenlik arıyor ters bir durum var gizli geçitten çıkalım" dedi.

Hakim ve adamı her ihtimale karşı yaptırdığı gizli geçitte doğru ilerler iken duyduğu sesler ile gelenlerin polis olduğunu anlamışlardı.

"Sanırım geç kaldık efendim sizi artık biliyorlar. Bir süre uzaklaşalım ben herşeyi halledene kadar sizi yurt dışına çıkarmamız gerekli"

"Hayır bu sefer kaçmayacağım. Onlarla olan sorunu erkene alacağım" dedi.

Hakimin gözünü hırs bürümüştü. Yakalanmaktan asla korkmuyordu. Elbet kendini gösterecekti ama bu şekilde değildi.

...

ŞİRKET TARAFI;

Genç adam içeriye girdiğindeki garip hava ile "ne oldu?" diye sordu. Herkes birbirlerine bakarak göz kaçırıyordu.

"SİZE NE OLDU DEDİM. CEVAP VERSENİZEEEE."

Genç adam sinirlenmişti. Volkan dikkati kendine çekmek için hafif öksürdü. Dostunu tanıyordu hastalığını da biliyordu. Tolga da yanına gelince konuştu.

"İlk önce sakin ol" dedi ve gözleriyle etrafı gösterdi.

"Hakim denilen it polislerin elinden kaçmış. Her yerde aranıyor bizim adamlara da komut verdim."

"Nasıl yani o iti nasıl ellerinden kaçırırlar" dedi ve masayı devirdi.

"Onu ben bulursam elimden kimse alamaz şimdiden söyleyeyim."

Karısı korkmuştu. İlk kez kocasını bu şekilde görüyordu Mehmet kuzenini aradı ve adamlarına aramaları için komut verdirdi. Sonra karısına döndü.

"Sen biliyor musun nereye kaçabilir yada saklanabilir."

"Biliyorum bizimkilerden haber bekliyorum. Biraz sakin ol, bulduklarında gidip yakalayacağız. Hem şöyle düşün polislerin yanında neden bunları yaptığını öğrenemezdik ki bu şekilde yüzleşeceksiniz." Diyerek kocasını sakinleştirmeye çalışıyordu.

...

HAKİM TARAFI;

Hakim geldikleri güvenli evde sağa sola gidip gelirken adamı içeriye girdi.

"Herşey yolunda mı?"

"Yolunda efendim burayı bilmiyorlar ki bulsalar bile onlar içeri girene kadar sizi çıkarırım buradan bir çok adamımız burada."

"Anladım " dedi. Hakim hala anlam veremediği durumlar söz konusuydu adamına dönüp konuştu.

"Nasıl anlamışlar bir bilgi var mı?"

"Var efendim karakola adamlarımızı göndermiştim. Ayaklı ailesi konuşurken duymuş. Siber saldırı altında olduklarını fark etmişler. O zamandan beri de bizim hackerlerin yerini bulmak için tuzağa çekmişler. Buldukları anda ise bizimkileri yakalamışlar sonra da saldırıyı durdurmuşlar" diye açıklama yaptı.

"LANET OLSUN. O ADİ HER ZAMAN ZEKİYDİ ZATEN" diyerek kendi kendine söylenirken adamının titrek sesiyle durdu.

"Aslında.... Dahası da var...." Adam nasıl diyeceğini bilemiyordu. " Adamlarımız bir şey daha duymuş."

"Ne duymuş geveleme ağzında" dedi.

"Bizim yaptığımız tüm atakları biliyorlarmış. Edanur hanım sandığımızdan tehlikeli bir düşman " dedi.

Genç adam anlam verememişti. Ne demek bilmek, hem Edanur ne alakaydı ki onu sadece tır kazasından tanıyordu.

"Ne demek bu, hem Mehmet'in karısı ne alaka" dedi.

"Şeyyy şeyy "

"Söyle neyyy"

"Kadını biraz araştırmıştım biliyorsunuz. Gizli bir ekibi var ve kimse bilmiyor. Kadının tek zaafı ailesi ve sevdikleri onlara zarar geldi mi deliriyormuş. En önemlisi ise onlara yapılan yanlışın peşini asla bırakmıyormuş."

Histerik bir kahkaha attı. Sinirden elleri kasılmıştı. Duvara yumruk attı ve adamından devam etmesini istedi.

“EEEEEEE”

"İşte ilk balo saldırısından sonra peşimize düşmüş. Yakalanan adama yalan ifade verdirmiş ve adamı yurt dışında saklıyormuş. Daha sonra bizimle ilgili oldukça kabarık bir dosyası varmış her türlü gizli işlerimizde dahilinde ve son olayda aslında bizden tekrar saldırmamızı beklemiş" dedi.

Hakim sıkıntılı halde düşünmeye başlamıştı. Yıllardır planladığı, kendini geliştirme yöntemi bile sırf bu yüzdendi. O düşünceler ile boğuşup evin içinde sağa sola giderken dışarıdan silah sesleri yükselmeye başlamıştı. Adamı onu hemen saklamış onu koruma kalkanı oluşturur şekilde tedbir almıştı.

Dışarı da ise Edanur'a gelen haberle birlikte Mehmetler şirketten, diğer aile üyeleri ise karakoldan atılan konuma gelmişlerdi. Bir süre bekleyip plan kurup saldırıya geçtiler. Zaten gelmeden önce kalabalık olmayı akıl etmişlerdi ve mükafatını almışlardı. Ön kapıdaki son 2 kişiyi de alt edip kapıya yüklendiler. İçeri girince de oldukça güçlü bir koruma kalkanı vardı. Kimse bu kadarını tahmin edememişti. Son kez savunma yapıp evin içindeki Hakim'i aradılar sonunda bodruma indiler ama sağ kolu onu korumaya çalışırken vurulmuştu. Adamının canının yandığı sesi duyunca olduğu yerden çıktı ve ölmesini engelledi. Çünkü ona vefa borcu vardı kimse değil ama o ve kız kardeşi Hakim'in hayatının merkezindeydi.

"Durun onu öldürmeyin"

"Sen " dedi Mehmet ve Tarık

Pişkin bir sırıtışla gölgeden çıktı önce adamını garantiye aldı sonra da tam karşılarında durdu.

"Evet ben" dedi. Etrafına göz gezdirdi.

"Bakıyorum da oldukça kalabalıksınız. Tek kişi için çok değil mi? Benden bu kadar mı korkuyorsunuz " dedi.

Herkesin ağzı beş karış açık kalmıştı. Kendini ilk toplayan Can oldu.

"SENİN NEYİNDEN KORKALIM LAN" Can da gülümsedi ve devam etti "Belki herkes aklındaki soruları sormak için gelmiştir, olamaz mı?" dedi. O sırada diğerleri de son söylediklerinin ve karşılarında olmanın şaşkınlığından kurtuluyorlardı.

"LANNNNNNNN SENİN BENİMLE, AİLEMLE, BİZİMLE DERDİN NEY HA NEY" diye çıkıştı Mehmet. Aslında herkesin aklındaki tek düşünce ve soru buydu.

"Sizinle derdim mi ne anlatsam anlayacak mısınız? Yada çektiğim acıları çekecek misiniz?"

"O ne demek oğlum. Ne oldu sana, Hanzade'ye, sende Volkan ve Tolga'dan farklı değildin bizim için" dedi Mehmet dede.

"Ooooo dede beyde buradaymış yüzleşmek mi istiyorsunuz yüzleşelim amaaaa önce sorun bakalım dede beye aileme ne oldu. ANNEM, BABAM ONLARA NE OLDU SORUN DA CEVAPLASIN!"

Şimdi tüm gözler Mehmet dedeye dönmüştü o da Hakim'in ne demek istediğini anlamamıştı.

"Ne demek istiyorsun evladım açık konuş "diye söyledi Mehmet dede.

Yüzüne alaylı bir tanı koydu Hakim sonra ise biraz daha yaşlaşarak konuşmaya başladı.

"Açık konuşayım öyle mi açık?" dedi ve yutkundu daha sonra konuşmaya devam etti.

" Peki konuşayım o zaman dinleyin bakalım derdim neymiş" dedi ve diğerlerine baktı. Her kes gözlerinin içine bakınca konuşmaya başladı o sırada Hanzade de abisine bir şey olacak diye koşarak gelmişti.

"Mehmet dede bey…. söyleyin bakalım babamlar ile girdiğiniz son ihale nasıl size kaldı."

"Nasıl, anlamadım oğlum, ne ima ediyorsun ihale ile ne alakası var senin durumunun"

"Son girdiğiniz ihaleyi bizim şirket kazandı öyle değil mi?"

"Evet öyle ama ailen öldükten sonra ikinci sıradaki aldı ihaleyi" dedi.

"YALANNNNN. O zaman size nasıl geçti."

"İhaleyi kazandık tam imzalar atılacağı gün bizim evde yangın çıktı. Biz okuldan dönüyorduk bir adam gördüm koşarken biraz büyüdüm ve o adamın peşine düştüm. Bulduğumda evi yaktıranın AYAKLILAR olduğunu söyledi."

"NEE...." Dedi Mehmet bey bu imkansızdı. Ailesinden kimse bunu yapmazdı.

"Oğlum sen ne diyorsun o zaman şirketin başında ben vardım ve bizden önce bir mafya almıştı ihaleyi onlarda kaçakçılıktan yakalanınca biz aynı ihaleye tekrar girdik ve kazandık" dedi ve Hakim'in yüzüne baktı.

"Yalan , yalan söylüyorsun."

"Bunu kanıtlarım ki ikinci sırada olan mafya herkesi tehdit etti ben cesaret edemedim ailemden birilerini kaybetme korkusundan oldukça yüksek miktar ile fiyat verdim birçok şirkette ihaleden çekildi. Ama baban ile de konuşmuştuk ki o asla vazgeçmeyeceğini, göz korkuttuklarını, hiçbirşey yapamayacaklarını söyledi."

"YALAN SÖYLÜYORSUN. YALAAANNNN"

Arkada olanları izleyen Hanzade öne doğru geldi ve abisinin karşısında durdu.

"Doğru söylüyor abi Mehmet dede ve babam konuşurken Candan ile oyun oynuyorduk yanlarında " dediğinde Hakim yere çöktü.

"Nasıl ama sen bana hiç bahsetmedin "

"Sende bana bahsetmedin düşman olduğunu dahil bilmiyordum ki " dedi genç bayan o da abisi gibi yere çöktü.

"Ben hayatım boyunca intikam için yaşadım ama yanlış kişilerden mi aldım intikam" dedi ve devam etti.

"Nasıl olur bu ama o adam niye yalan söylesin ki..."

"O adam dediğin onlara çalışan kişiydi ki seni de bu yüzden kandırmışlar . Sırf bu yüzden sana... bize tuzak kurmuşlar. Bu kadar mı aptaldın " dedi Can ve aptallığına kafa salladı.

Can ve Hakim'in o kadar güzel dostluğu vardı ki herkes kıskanırdı belki Mehmet ve arkadaşlarını da bu yüzden kıskanmıştı. O bunları düşünürken Volkan öne çıktı.

"Ulan hadi onlardan ailenin intikamını aldın ya bizim şirketten ne istedin lan" diyerek öne atıldı genç adam.

"Sizi kıskandım o kadar güzel dostluğunuz vardı ki ... hem böyle olursa Mehmet'te acı çekerdi. O zaman ayaklı ailesi de etkilenirdi çünkü onlarda aile çok önemli idi."

"Sırf bu yüzden bizim emeklerimizi mi yok edecektin. Lakin planlamadığın şey Mehmet'in kurduğu sistemdi. Aptallığına yanmalısın bence " dedi Tolga ve devam etti. "Gelip adam akıllı çıksaydın karşılarına şimdi suçlu olmayacaktın."

"Olmaz yakalanamam ailemin intikamını almam gerekli" dedi genç adam çaresizce son çırpınışlarını sergiledi.

"Çok geç seninle ilgili tüm kanıtlar polise teslim edildi."

"Sen.... Hepsi senin yüzünden " diyerek Edanur'un üzerine yürüdü.

Mehmet karısını arkasına alarak " Uzak dur karımdan " dedi.

Onlar konuşurken Hanzade arkadan yaklaştı. Abisinin omzuna dokundu.

"Teslim ol abi, eğer teslim olursan hafifletici neden buluruz ki ailemizin intikamını ben alacağım sana söz veriyorum " dedi.

Hakim kardeşinin gözlerine baktı. Yıllarca yanlış kişilerin peşinden koşmuştu niye gerçeği araştırmamış ve bu hale geçmişti kendini sorgulamaya başladı. İstemese de kardeşinin dediğini yaptı ve teslim olmaya karar verdi.

...

NOT: BÖLÜMÜ BEĞENDİYSENİZ EĞER YORUM VE OYLARINIZA KULLANIRSANIZ SEVİNİRİM.

İYİ OKUMALAR.....

 

Loading...
0%