MEHMET'TEN

Aynanın karşısına geçmiş düşünceler içinde kendimi izliyorum. Son birkaç gündür kendimde değilmiş gibi hissediyorum. Bilmiyorum belki de düğün telaşından bedenim yorgun düştü de son anlarını yaşıyor. Bugün her şey son bulacak ve dün akşamdan beri tamamen evli bir adam olduğum gerçeğiyle ve herkesi mutlu etmiş olmaktan gurur duyuyorum.

...

Yan odada benim için hazırlanmış bana ait bir gelin var. İlk gördüğüm gündeki kahvelere artık tamamen bana ait 'formaliteden sana ait yoksa aşık mı oldun sen' 'saçmalama istersen formalite de olsa ölene kadar karım kalacak ve çocuğumun annesi olacak' 'sadece bu mu? Emin misin? Kalbin pek öyle kan pompalamıyor gibi' 'iç ses kaybol istersen bugün bari rahat bırak beni' diyerek göz devirdim.

Aslında iç sesim haklı 3 gündür bu halde olmamın nedeni belki de yorgunluk değil Edanur' dur. Onu kına elbisesinin içinde gördüğüm andan itibaren büyülenmişim gibiyim kokusu, gülümsemesi, tebessümü, hareketleri en önemlisi ise çok çok çokkkkkk güzel olması benim Mecnun gibi ortalarda dolanma sebebim.

...

Düşüncelerimin içinde ne ara terasa geldim aşağıyı izliyorum bilmiyorum.

"Vayy vayy bugünde harika görünüyor benim yakışıklı oğlum evlenmek yarıyor sana sanırım tabi güzeller güzeli gelinimden daha iyi değilsin orası başka " annemin sesi beni kendime getirmişti belki de gelinim kelimesi beni gerçek dünya da döndürdü.

"Aman anne her zamanki gibiyim işte Edanur hazır mı?" dedim.

"Hazır merak etme sen üstüne düşeni yap" diyen anneme gülümsedim.

"Elbette izninle gidip karımı alayım artık" annem hafif bacaklarını kırıp elini yana doğru kıvırarak "buyurun paşam izin sizindir" demesiyle yürümeye başladım.

...

Kapısına doğru yaklaşmaya başladığımda çiçek gibi kokusu burnuma gelmişti. Kapıda biraz durup nefes aldım. Son kez ayrı odada bulunacağız her gün çiçek kokusunu hissederek uyanacağım için huzur doldu biranda içime.

Derin nefes alarak kapıyı çaldım .

"GİRİN" İki kelime 'girin' arkası dönük pencereden aşağıyı izliyordu içeri girdiğim anda tüm güzelliği ile bana gülümsedi.

"Nasıl olmuşum dünkünden iyi mi kötü mü" küçük dilimi yutacaktım nerdeyse transtan çıkıp "dünde güzel görünüyordun bugünde, hazırsan aşağı inelim mi?" diyebildim.

Gülümsemesi mümkünmüş gibi daha da artarak koluma girdi. Aldığım koku beni kendimden geçirmeye yetmişti.

...

Kolumda gelinim ile kendimden emin bir şekilde merdivenlerden iniyorduk. Gelen herkes ile tek tek selamlaşıp tebrikleri kabul etmek de cabasıydı.

Az uzakta en sevdiğim kuzenim Tarık, Can ve Candan'a doğru yürüdüm.

"Nasılsınız gençler neden uzaktasınız böyle bakın diğerleri eğleniyor" dedim.

"Gecenin yıldızını söndürmemek için uzakta kalalım dedik fena mı ettik ablacım" diyen Candan ile diğer ikisi gülümsedi.

Candan'ın ardından Tarık söze girdi "kuzen bana Aşkın ile düğünümü hatırlattı biraz nefes almak için kaçtım bunlarda takıldı peşime " dedi. Sitem eder gibi.

"Özür dilerim kuzen eğer üzülüyorsan erken dağıtabiliriz" dedim. Onu üzmek isteyeceğim en son şeydi.

"OFF SAÇMALAMA KUZEN TARIK ÜZÜLÜYOR DİYE KIZIN DÜĞÜNÜNÜ MÜ DAĞITALIM ASLA VE KATHA OLMAZ" Candan sinirle söylendikten sonra içeriye geçti.

Tarık bana dönüp "kuzen Candan haklı ben Can'ın düğününde de böyleydim sen teselli ettin beni haksız mıyım şimdi sıra Can beyde sen içeri gir, bizde az sonra geliriz" söyleyerek sahte bir tebessüm yarattı.

"Sana emanet Can" daha sözümü bitirmeden Can " tamam tamam sen artık içeriye geçsen diyorum" dedi.

...

Tüm misafirler gitmişti biz de Edanur ile kuzenimin oteline geldik. Tabi ki aile büyükleri böyle emretmişti, bizde haliyle kıramamıştık. İçeri girdiğimde Edanur gelinliği ile yatağın üzerinde oturuyordu. Şimdi yapmam gererken tek şey güzel kahvelerine bakmadan onu görmeden sadece hissederek seks yapmak ve çocuk yapmayı sağlamak.

"Merhaba " dedim. Bi dakika sesim neden heyecanlı gibiydi.

"Merhaba bana yardım eder misin gelinliği çıkaramadım fermuara elim yetişmedi" tebessüm ederek yanına yaklaştım arkasına geçtim elim fermuara açarken aynı anda sırtına da dokundum biran irkilmiş olsa da ses etmedi.

"Bitti" dedim.

"Çok teşekkür ederim yapmam gerekeni biliyorum hazırlanıp geleceğim" dedi ve banyoya gitti.

Sesimi stabil tutarak "tamam" dedim.

...

Üzerimi çıkarıp yatağa geçtim anlaştığımız gibi ışıkları söndürdüm ama banyo kapısından simsiyah kısacık, saten gecelik ile bana doğru gelen güzelliği tüm gözlerimle gördüm. Sessizce yatağa girdi "ben hazırım başlayabiliriz" dedi ama korktuğu her halinden belli idi.

"İstersen bugün yapmayabiliriz gerçekten hazır olduğunda yapmalıyız eğer" sözümü bitirmeden beni üzerine çekti .Bedeni yarı çıplak bedenine değdiğinde kalbim duruyordu. Elimi yüzüne koyduğum zaman karanlıkta parlayan kahvelerde kaybolduğumu hissettim biran için neden öpüşme yasağı koydum diye düşündüm gülümseyerek "emin misin" bana karşı tebessümlü bir gülüş yaptığında boynuna doğru ilerledim seks te olsa haz almak ve haz vermem gerekli ki eşim olarak kalmalı, sadece bana özel kalmalı diye düşündüm.

Yavaş yavaş aşağılara doğru gelip önce göbeğine öpücük kondurdum ondan sonra kasıklarına en son da kadınlığına indim haz anladığımda ise herşey hazır diye düşünerek erkekliğimle içine girdim. Sıcacık insanı kendinden geçiren bir hissiyat kapladı bedenimi çok sürmedi içine bıraktım ve üzerinde kalktım . Bütün bir haftanın mı yoksa yaşadığım hazzın mı etkisi ile derin bir uykuya dalmışım.

...

NOT: Artık hikayem yavaş yavaş olması gerektiği gibi evlilik hayatı ve Ayaklı ailesinin içinde geçen diğer olayla devam edecek...

NOT: BÖLÜMÜ BEĞENDİYSENİZ EĞER YORUM VE OYLARINIZA KULLANIRSANIZ SEVİNİRİM.

İYİ OKUMALAR....