Yeni Üyelik
24.
Bölüm
@_.tongeodl

Başın sağolsun lafı bizde çok büyük bir burukluk bıraktı canımız yanmıştı gitmişti gelmiyecekti bir daha neden yapmıştı bunu bize bu doğru bir şey miydi evet buna ne biz ne başka biri kararverebilirdi şuan tek bildiğim bir kardeşimiz daha bize veda etmişti bir kardeşimiz daha vatan uğruna kanını canını feda etmişti bunuda üzülmemeliydim belki çünkğ o bir şehitti o vatanın bir yiğidiydi gözlerimden akan yaşlara engel olamazken kendimş Alparslan’ın göğsünde buldum bir eliyle beni kendine bastırıyor diğer yandan elleriyle saçımı okşuyor ve göz yaşlarımı siliyordu dudakları saçlarımın arasına ard arda onlarca öpücük bırakıyordu önünde canı acıyordu hatta o kadar acıyordu ki canı ağlıyordu bunu saçlarımın arasına doluşan gözyaşlarından anlayabiliyordum kollarımı ona sardım buna ikinizinde ihtiyacı vardı….

Şehit yürüyüşündeydik hem Zeliha’nın hemde kendi ailsei harabe olmuşlardı daha Zelihaya alışmadan şimdide Zülfikar gitmişti ama sevenler gerçektende kavuşmuştu Zülfikar dediğini yapıp Zeliha’yı tek bırakmamış ve yanına gitmişti bizi bırakıp sevdiğine gitmişti gitseydi sevdiğini yalnız bırakmasındı nede olsa o öyle istiyordu zaten istediği gibi oldu yanımızda duran bir erkek er babasını tutuyordu ve dudaklarından şu cümle döküldü “ölen birini geri getiremezsiniz.” Hızla o yöne yürüdüm er karşındayım “Ölü değil o şehit! Asker şehit olduğu zaman değil unutulduğu zaman ölür!” Söze biraz kendi yorumumuda katmıştım er karşımda muhtaç bir şekilde bana bakarken benim öfkeli gözlerim onun üstündeydi gözlerimi ondan çekip tekrar kırmızı al bayrağa sarılı tabuta baktım Hakan Kerem Alpaslan taşıyordu diğer yanda Recep ve diğer iki asker daha vardı en önde bir asker daha vardı abimin fotoğrafını taşıyan ne kadarda hoş çıkmıştı üniformasıyla be kadar hoş duruyordu…

Ertesi sabah odamda oturuyordum kapım çaldı ve içeri beklenen kişi girdi. Evet odama giren kişi Alpaslandı nedenini inşallah öğrenecektim “sevgili komutan hanım sorgu odasında konuşmak isteyen bir it var” bu şu demekti konuşmuyor senin sevmen lazım itiraz etmedim ayağı kalktım ve kapıya ilerledim kolumu tutup beni kendine çekti anlamaz gözlerle ona bakıyordum o sırada bana bakıp konuştu “Rütbe dışı” dedi ve ben daha ağzımı açmadan dudaklarıma öpücük kondurdu “Rütbe dahili” dedi bende kafamı salladım o benden çekildi çekilmek istemezmiş gibi ben ondan çekildim ve odadan çıkıp sorgu odasına ilerledik
Odaya girip iki elimi sertçe masaya vurdum “eylem dosyaları nerde!” Sesim o kadar sert ve ürkütücü çıkmıştı ki ben bile korktum “Bilmiyorum diyorum” dedi yalan söyliyememekte marka sınırımı geçmişti yakasına yapıştım “dosyalar nerde lan” konuşmadı cebimden bir iğne çıkardım “bana bak bu iğneyi biliyorsun değil mi şimdi konuşmazsan bu iğneyi sana sokarım hem acı çekersin hem konuşursun” ürkek ürkek iğneye baktı bu iğneyi çok iyi bilirdi itler üstümde denemişlerdi nede olsa

okuduğunuz için sağolun yazım kurallarına dikkat edemediğim için özür dilerim sizi çok seviyorum bayyyy

Loading...
0%