Herkes hazırdı Herşey hazırdı... Bir şehit daha veriyorduk toprağın altına... Zeliha gidiyordu bu günde... ailesini perişan sevdiğini yok edip gitmişti Zeliha... Zeliha bu vatan için can veren kahraman kadınlardandı... Bu gün Sönmez vedalaşacaktı anasıyla babasıyla yari ile...
"ŞEHİT YÜRÜYÜŞÜ!" Dedi o gür ses bu ses Zülfikar'a aitti. Önde Alp arkasında ben fotoğrafı tutan Zülfikar Arkamızdan devam eden Recep, Hakan ve Kerim diğer yanda ağlamaktan harap olmuş bir anne ağlamamak için göz teması kurmayan baba. Emir büyük yerden vatan sağolsun diyerek ağlamayan bir yar vardı çevremde. Zeliha heppimizi öyle bir yerden vurmuştu ki, tarif edilemezdi. Dün şehit haberini vermeye gittiğimiz o andaki içimdeki boşluk hissi hâlâ duruyordu. Bizi kapının önünde görür görmez çığlıklar ve feryatlar yükselmişti Zelha'nın annesinden... "Komutanım etme ben kızımı size sağlam verdim" diye yalvaran bir baba vardı. Komşular balkonlara çıkmış bazısı ise izlemek yerine yanımıza gelmişti. Kapı açılır açılmaz haber verilmişti ben tam o an o acılı şehit annesinin yanına gittim. Ne o ele avuca sığıyordu nerde ben... Kardeşim ölmüştü lan benim kardeşim ölmüştü. Normal bir kardeşlik değildi bu kan bağı olmadan bir kardeşlikti, silah kardeşliğiydi , yol kardeşliğiydi. Zeliha heppimizi hançerlemişti. Kalbim ağla diyordu lakşn komutlar beynimdeydi aklımdaydı ve aklım ağlamama izin vermiyordu.
Şehirimizi dedin ettik namazını kıldık hellaliğimizi verdik. Herkes dağılmıştı en son karargaha gelmeden önce annesi babası yakınları ve alay komutanlığından bir kaç kişi ordaydı ... Bende burda olay çıkarıyordum. Çıkarmak zorundaydım. Bana bakan benimle aynı rütbede olan adamla tartışıyordum çünkü Zeliha'nın bir kadın olduğu için haberlere çıkmasını kabul etmiyordu. En son adamın yakasına yapışmaya karar verdim ve yaptım... "BANA BAK SENİ YERLE YEKSAN EDERİM. SEN NASIL BU VATAN UĞRUNDA ŞEHİT DÜŞTÜĞÜNDE HABERİN ALINIYORSA ODA AYNI MUAMELEYİ GÖREVEK ŞİMDİ SİKTİRTME EJDADINI KES SESİNŞ YERŞNE OTUR!" Adamı benim elimden almaya çalışan Alp ile göz teması BİLE kuramıyorum...
Eve vardığımızda sonunda Zelha'nın haberleri hazırlanmış ve yayınlanmıştı... (Zeliha adlı bir genç kızımızı bugün vatan uğruna şehit düştüğü için şehit mezarlığına defn ettik............) haberi okudukça içim ürperiyor ve içimdeki ağlama isteği dahada artıyordu. Alp arabayı kullanıyor ben ise dışarıyı izliyordum... ben rahattım eğer şehit olursam arkamdan böyle sızlanacak kimsem yoktu. Sabahtan beri ne ben ne Alp Ne Zülfikar ne Kerim ne Hakan nede Recep konuşuyorduk... sanki hiç tanımıyorduk bir birimizi onlar zaten arka koltukta oturmuş kendi hallerinde bir yerleri izliyorlardı. Zülfikar içli içli sessiz bir şekilde gözünden haşlar akıtıyordu... yaklaşık 4 ay sonra onunla aynı yuvaya girecekti, bunların hayalini kuruyordular ama yuvaya değil şehitliğe girmişti. Sevdiği kadını bizzat kendi defnetmişti... Zülfikar sürekli Zeliha ile söylediği o şarkıyı söyledi... "İşte geliyor uzaktan beze sarılmış... Akrabalar her bir baştan başa şaşırmış... Anam kolar yalın ayak yarı delirmiş...." dörtlüğü tam bitiremeden tekrar sustu ağlamaya devam etti. Bende gözümden alan yaşı o sırada fark ettim...
Tiktok: @dlbaivan Bookgirl📚
Arkadaşlar okul açıldı derslerime odaklanmam lazım antrenmanlarım var çok aktif olamıyorum. Kusura bakmayın yazabildiğim kadar yazacağım sizi seviyorum muaaaaahhhhhh🫀🫀🫀🫀🫀