Yeni Üyelik
5.
Bölüm

TOPLANTI

@_asenaaa__

TOPLANTI

 

Yusuf korkmaz

 

İnsanın geçmişi neden geleceği olsun ki. Babam hep 'Benim geçmişim senin geleceğin' derdi. Gerçekten öyleymiş, çok hayal kurdum ama hiç biri olmadı. Hayaller boşmuş bunu bana babam öğretti.

 

İnsan en çok güvendiğinin arkasına saklanır, benim güvendiğim babamdı ve onun arkasina ilk ve son kez saklandığım gün köpekten korkup kaçmıştım babamda korktuğum için beni dövmüştü. 'Köpekten korkulur mu? senin soyadın bile korkmaz, benim soyadımı taşıyorsun. Yiğit ve korkusuz olman gerek' deyip tokat atmıştı. O günün akşamına çıkmaz bir sokağa bırakıp gitmişti. Sokağa girdiğimiz kısmı arabalarla kapattırıp sokağa iki tane köpek salmıştı. 'Ya çıkarsın buradan sağ bir şekilde ya da ölürsün bir mezarın dahi olmaz' dedi. Hangi baba çocuğuna bunu yapardı, kimin vicdanı el verirdi böyle bir şeye.

 

O gün köpeklerden kurtuldum ama babam eve almamıştı. Cesaretlenmem için sokağa bırakmıştı. Onuda başardım ama yine de babama yaranamadım. Bugün babamın bana bıraktığı geçmişi benim geleceğim olduğu için, Mete Güçlü ile toplantımız vardı. Babam sayesinde hiç sevgilim olmamıştı bir insan nasıl sevilir? bilmiyordum, bilmezdim de, çünkü şiddetle büyüyen bir çocuk oldum. Meslek hayalimde olmadı babamın karanlık işlerinden dolayı şimdi ise o babamın pislik işlerini ben devralmıştım. Annem olsaydı böyle olur muydu? bilmiyorum. Hiç tanımadım doğumda ölmüş diye biliyorum ama annem yaşasaydı beni severdi kesin. Mete Güçlü'nün kapısına geldiğimizde Ali bana dokundu.

 

"Yine dalıp gitmişsin hadi geldik inelim" dedi.

Başımla onaylayarak korumanın kapıyı açmasını beklemeden Aliyle aynı anda indik. Kapının önüne geldiğimizde zile bastığım saniye kapı açıldı. Anlaşılan açmak için bekliyorlardı. Kapıyı açan orta yaşlı bir kadındı.

 

"Hoşgeldiniz efendim Mete Bey içerde sizleri bekliyor" dedi. Cevap vermeden Aliyle kapıdan girdik. Salona doğru girişnyaptığımızdanMete ayakta karşıladı. Tabiki karşılayacaktı çünkü bugün yapacağımız toplantı sevkiyat içindi. Zarara uyğaramk istemezdi yanında ilerleyip elini sıktım ardımdan Ali de aynısını yaptı.

 

"Vakit daha erken önce akşam yemeğimizi yiyelim toplantıya geçeriz eşim sizin için hazırladı her şeyi" dedi.

 

"Niye normalde sizin için hazırlamıyor mu?" dedim imalı bir şekilde çünkü Mete'nin para ve kızları için yapamayacağı şey yoktu.

 

"Normalde evdeki yardımcı hazırlıyor ama bugün size özel." Neyi kastettiğimi anlamıştı her toplantı da böyle yapıyordu yalanların arkasına sığınıyordu.

 

"Yalanlar kurtarmaz Mete dürüst ol karın yemek yapmasını bile bilmiyor bunu sen söylemiştin eşini yemek yalsın diye değil fiziği güzel olduğu için almıştın hatırlatayım" dedim.

 

Çünkü 10 yıl öncesinden söylemişti bunu, o zamanlar babamla birlikte gelmiştik ama toplantı için değil misafirliğe gelmiştik.

 

"Her neyse hadi masaya geçelim" her zamanki gibi kaçıyordu, işte insanların bu huylarından nefret ediyorum önce yalan söylerler sonra yalanı ortaya çıkınca unutturmak için konuyu ya kapatırlar ya da başka bahane bulurlardı. Ceval vermeden yemek masasına geçtim. Sandalyeyi çekip pturduğumda Ali de yan tarafıma oturdu, Mete ve eşi karşımıza. 43 dakika yemek masasınea boş muhabbet etmiştik, ben yememiştim ben yemediğim için Ali de yememişti. Ama ben yemeklere güvenmiyordum içinde bir sey olabilirdi her şeyi beklerdim bu adamdan.

 

"Hadi Mete doyduysan toplamtıya geçelim çok sıkıldım" dedim. Peçeteyle ağzını silerek "Tabiki sıkılırsın genç adamsın bu yaşta bu işler zor olur" dedi. Bu işleri istemediğimi biliyordh bu yüzden iğneleyerek konuşurdu.

 

"En azından ben mecburdum ama sen değildin. Mesela benim eşim olsaydı ve seviyor olsaydım aldatmazdım veya eşimi para için başkasına satmaya kalkmazdım" dediml Gözlerini irice açıp bana baktı.

 

"Ne demek istiyorsun sen" dedi.

 

"Hadi ama ne dediğim apaçık ortada karını aldattığın görüntüler var ve başkası seni öldürecek diye karını kiraladın adamlaram bunları bilmiyor değiliz" dedim.

 

"Seninde babanın yap-"

 

"Kes sesini babam en azından karısını satmadı ne yaptıysa bana yaptı ve bende bu işler için mecburdum kendi irademle yapmadım senin gibi. Şimdi salona geçip toplantıyı hızlı bir şekilde bitiriyoruz" dedim.

 

Sinirle yerinden kalkıp salina ilerledi eşi ise hiç bir şey olmamış gibi masayı top,amaya başladı. Bende bir şey demeden salona geçtim. Ali benden önce Mete'nin karşısına geçip oturmuştu. İlk konuşan Mete oldu.

 

"Şimdi bu sevkiyat yurt dışından gelicek buna ilk müşteri sizler oldunuz" dedi. Bizden sonrakilerde mi olacaktı, tabiki yalan biz müşteri olmadık kendisi böyle bir sevkiyat için bizi çağırdı.

 

"Sadece silah değil mi" dedim.

 

"Hayır yani yarı yarıya elli tır silah elli tır uyuşturucu" dedi. Biz uyuşturucu işine girmemiştik bu adam ne yapmaya çalışıyordu.

 

"Bize sadece silah dedin uyuşturucu değil"

 

"Evet uyuşturuc işi zaten bende ve bunları Türkiye'ye sokmak için plana intiyacımız var" dedi.

 

Bu toplantıyı bizim için değil kendisini zarara sokmamak için yapıyordu. O zaman benden günah gitti.

 

"Aklımda plan var uyarsa" dedim. Sazan balığı gibi planı dinlemeden kabul etti.

 

" Nedir ben kabul ediyorum anlat hemen" dedi. Çok sabırsız bu onun zararına olacak.

 

"Şimdi toplam yüz tır gelecek o akşam yani sevkiyatın yapıldığı akşam on tırını polisler yakalayacak ve doksan tır ise ona bölünerek bir hafta içinde Türkiye'de olacak. Ayrıca ihbar edilen on tır senin tırın yani uyuşturucu, benimkiler sağlam gelecek, bir tane bile eksik olmayacak ve on tır yakalanırken o gece yirmi tır giriş yapacak Türkiye'ye. Bunların hepsi uyuşturucu bana ait olan tırlar diğer gün Türkiye'ye giriş yapıcak" dedim. O gece yirmi tırın girmesi ve polisin on tırını yakalayacağı kendisinin zararına olacak. Ayrıca polis o gece on tır değil yirmi tırı yakalayacak bana karşı uyanık davranmak neymiş görecek.

 

"Bu olmaz on tır ne demek bir de uyuşturucudan, asla" dedi.

 

"Benim malım sağlam olacak ayrıca eksik olursa kızlarını öldü bil" dedim. Kabul etmeyecekti ama yine de bu planı uygulayacaktı.

 

"Zafara sokuyorsun başka plan bul lütfen" dedi.

 

"Asla, kendince planın varsa onu deme ama benimki bu değişmeyecel" dedim. Kabul edecekti.

 

"Tamam senin planın olsun, malın sağlam gelecek. Kızlarına zarat verme yeter" dedi. Bu asam kendisini çok uyanık sanıyor. Para ve kızları önemli ama para için kızının birindej de olsa vazgeçecek bir adam, eşini satan daha neler yapardı.

 

"Sağlam geldiği sürece neden zarar görsünler ki. Bak aklıma ne geldi, Ece senin mafya olduğunu bilmiyor dimi bir de zamanında ölmemek için annesini sattığını sence bilse ne yapar." Gözünü korkutmam gerekti yoksa zarara uğrardım.

 

"Kızımın adını nereden biliyorsun" dedi. Bu toplantı olmadan bir hafta önce evini izlettirmiştim.

 

"Araştırdım diyelim ama senin iki kızın vardı onun adını da sen söyle bence hiç araştırma işine girmeyeyim" dedim. Yalan söyledim çünkü o 2. kız kimse öğrenememiştim. Nüfusta sadece bir kız ama evde iki kız.

 

"Seni ilgilendirmez malların sağlam gelecek o yüzden aile içinden uzak dur" dedi. Vay iyi cesaret.

 

"Umrumda bile değilsiniz ben malıma bakarım bir tane bile eksik çıkmayacak" dedim. Cevap verip oonuyu uzatmasını beklemeden kapıya yönekdim. Kapının koluna uzandığım sırada zil çaldı. Kızları olamazdı bundab emindim eğer öyle olsa onları takip eden adamım haber verirdi. Bir kaç saniye bekledikten kapıyı açtım, Ali arkamda Mete ise kapıya doğru hızlı adımlarla geliyordu. Karşımda 3 genç vardı, liseli olsa gerektiler. Kıyafetlerinden ve yüz hatlarından belliydi.

 

"Bunlar kim?" dedim Mete'ye dönerek.

 

"Onlar benim yeğenlerim biri ablamın diğer ikisi ise abimin oğulları" dedi. Bi haltlar karıştırıyor gibiydi, yakında çıkar ortaya.

 

"Neyse beni alakadar etmez, ben gidiyorum her şey konuştuğumuz gibi, hadi Ali" dedim. Ali arkamdan gelirken kapının önündeki o üçküden birinin yanından geçerken kmhz atarak geçtim. Biz çıktık onlar girdi, arabaya bindiğimizd3 Ali de yanıma oturdu.

 

"Neyin var kuzen buraya gelirkende dalıp gidiyordun şimdi de öyle" dedi. Bir şeyler düşündüğüm çok mu belli oluyordu.

 

"Böyle bir hayatın içinde olmasaydım nasıl bir hayatım olurdu sence" dedim. Gerçekten merak ediyordum.

 

"Çok çapkın olurdun" dedi, güldüm.

 

"Yuh amk aniden söylemesen iyiydi" dedim.

 

"Ama şimdi yalan mı? En son okuldaki o kızla yaptığını unutmadım" dedi.

 

"Ne yaptım ki" dedim masum bir şekilde.

 

"Estağfirullah kanka sen ne yaptın ki, en fazla kızla yatıp babanın karşısında suçu benim üstüme atmıştın 'Ali yattı kızla' diye hatırladın mı?" dedi.

 

"Ben mi yaptım tövbe iftira Allah kuru iftiralardan saklasın amin" dedim, kahkaha attı.

 

"Aynen kanka kesin iftiradır" dedi. Konuyu değiştirmem gerek yoksa çok pis rezil olacaktım.

 

"Eve kaç dakika kaldı geç varmazsak gece kulübüne gidelim" dedim, gözlerini irice açarak bana baktı.

 

"Bi dur amk ya dakika bir gol bir, eve on dakika kaldı gidince uyu çünkü ben uyuyacağım" dedi.

 

"Tamam be ne abarttın sende" dedim.

 

"Ben abarttım tabi kanka kesin öyledir" dedi.

 

"Neyse tamam bir şey demedim" dedim. Sırıtarak camdan dışarıya baktı, bende aynı şekilde başımı cama döndüm aklımda o 2. kız vardı. Mete'nin kızı değilse kimdi.

 

Buket Kılınç

 

Kapıyı açan Mete Amca oldu. Normalde o açmazdı, gerçi hiç açmazdı. İçeriden erkek sesleri geliyordu, anlaşılan misafirler hala içerdeydi.

 

"Hoşgeldiniz kızlar hadi geçin içeriye" dedi. Mutluydu ama neyin mutluluğu bilmiyorum. İçeriye girerken "kim var içeride" dedim.

 

"Yeğenlerim, Ece'nin kuzenleri yani" dedi. Ece yanımdan koşarak "Oha kuzenlerim mi, hangi kuzenlerim peki" dedi. O sırada salona girmişti, Mete Amca arkasından seslendi.

 

"Hiç tanımadığın kuzenlerin" dedi. Ece'nin yanına ilerlediğimde "Hassiktir sizin ne işiniz var burada" dedi. Bende şaşkınlıkla salonda oturanlara baktım. Bunlar bugün okulda kavga ettiğimiz çocuklardı. Mete Amca salona girip "Siz tanışıyor musunuz" dedi.

 

Eceyle aynı anda başımızı sallayarak onayladık. Büşra salonda yoktu, anlaşılan içeriye girmeye tereddüt etti. Sorulan soruları dinlemeden salondan çıkıp kapıya yöneldim. Büşra kapıyı kapatmış çantasını kenara koyuyordu.

 

"Kim var içeride" dedi. Kolundan tutup salona götürdüm, verdiği tepki Eceninki ile eş değerdi.

 

"Hassiktir bunların ne işi var burada" dedi.

 

Mete Amca ortalığı sakinleştirmek ister gibi "Onlar Ece'nin kuzenleri siz niye böyle bir tepki verdiniz anlamadım. Ece'yi ve Buket'i onlara anlattığımda onlar da aynı tepkiyi verdiler" dedi. Ece'nin karnına top atan çocuk oturduğu yerden kalkıp yanımıza geldi.

 

"Selam kızlar, ilkinde bizde şok olduk ama bir kaç dakika sonra duyduklarınızı sindiriyorsunuz ve dayı okulda karşılaştık ama hoş bir karşılaşma değildi" dedi.

 

Mete Amca'nın yanına yürüdü, elini Mete Amca'nın omzuna koyarak devam etti. "Merak etme dayı bu saatten sonra kızlar bize emanet" dedi sırıtarak. Ece bu durumdan hiç mutlu değildi. Sessiz bir şekilde "nereden çıktı bu gerizekalı" diyordu. İlk konuşan ben oldum "Siz daha kendinize sahip çıkamıyorsunuz bize mi sahip çıkacaksınız" ardımdan Mete Amca sessizliği bozdu.

 

"Kızlar aranızda ne oldu bilmiyorum ama ben sizi tanıştırayım yanımda duran Kerem, koltukta sağda oturan Mert, soldaki Erdem yani Ece'nin görmediği kuzenleri" dedi.

 

"Ne yani kuzenlerim diye burada mı kalacaklar baba" Ece kuzenlerini görmediğine şaşırmamıştı bile.

 

"Hayır bizim diğer eve geçecekler krası artık bi nevi onların" Mete Amca hic ne olduğunu sorgulamıyordu, sanki bugün olanları biliyor gibiydi, zaten heo bilirdi nasıl oluyorsa. Kuzenlerinden tek konuşan Keremdi.

 

"Neyse dayı size doyum olmaz biz kaçalım sizlede görüşürüz kızlar" göz kırparak Mete Amca'nın cebinden çıkarttığı evin anahtarını aldı.

 

"Sabah şoför sizi evden almaya gelir, oradan okulda geçersiniz"

 

Mete Amca onlara niye soför yolluyordu bir de sabah buzimle aynı araba da okula gidecektik. Off kırk yıl düşünsen böyle bir akrabalık bağlarının olacağı aklımın ucundan geçmezdi.

 

"Mete Amca biz yatıyoruz bu gece Büşra'da bizimle kalacak" Ece hiç bir şey demedi, Mete Amca'ya küsmüş gibiydi.

 

"Tamam kızlar iyi geceler size" Ece yine sustu, üçümüzde merdivene doğru yöneldiğimizde Mete amca seslendi.

 

"Kızım iyi geceler demeyecek misin bana" Ece somurtarak Mete Amca'nın yanına ilerledi, yanağından öptükten sonra "iyi geceler babacığım" dedi. Hızlı adımlarla yanımıza geldi merdivenlerden çıkıp odaya doğru yöneldik, kapıyı Ece açtı. Önce Büşra sonra ben içeriye girdik. Kapıyı kapatıp ben yatağa otururken Büşra ilk konuşanımız oldu.

 

"Ee kızlar napıyoruz" ardından Ece elini birbirine vurarak "Tabiki pijama partisi olmazsa olmaz"

 

"Bana uyar" dedim. Büşra da gülümseyerek "bana da uyar uzun zamandır böyle bir şey yapmıyordum" dedi.

 

"Tamam o zaman kızlar önce pijamalarımızı giyelim. Büşra gel ben sana benim kıyafetlerden vereyim. Ece sende giyin hadi " dedim Büşra'yla benim benim odama geçtik dolabı açtığımda ilk Büşraya kıyafet verdim. Sonrada ben bir tane seçtim. Büşra kabine bende banyoya girip üstümüzü değiştirdik .

 

15 Dakika sonra

 

Üçümüzde yan yana gelip aynadaki görüntümüze baktık. Çok komik olmuş bi vazitteydik.

 

 

                 

 

         

 

 

                  

" Kızlar kırk yı düşünsem sizi bu halde görüceğim aklıma gelmezdi ama bu anı ölümsüzleştirelim." benimde aklıma gelmezdi Büşrayla yakın arkadaş olacağımız. Büşra hızlıca telefonunu alıp karşımıza geçti.

 

"Napıyorsun Büşra yanımıza gel hep beraber çekilelim." Büşra telefonun saniyesini ayarlayıp yanımıza geldi üçümüzde karşımızda duran telefona poz verdik. Fotoğraf çekildikten sonra yere oturup halka kurduk.

 

"Eee kızlar ne yapalım. Bu arada dışarıdan yiyecek sipariş ettim birazdan gelir. DC oynayalım mı?" Ece para harcamayı çok seviyordu asıl ki internetten sipariş verdiği şeyler aşağıda mutfakta vardı.

 

"Oynayalım ama kalabalık olmadığımız için bence sırası gelen diğerlerine sorsun aynı soruyu ikiside cevaplamak zorunda kalsın. dedim böylesi daha iyiydi. ikiside başıyla onayladıktan sonra "Büşra ilk sen sor" Büşra heyecanla bakışlarını bana çevirdi.

 

"Tamam. Doğruluk mu? Cesaretlik mi? " dedi Ece'yle aynı anda 'Tabiki doğruluk' dedik

 

"Hımm eğer bi gün intihar etmek zorunda kalsaydınız sağ kolunuzu mu, sol kolunuzu mu keserdiniz veya başka şekilde intihar ederdiniz? Niye sordum bilmiyorum ama aklıma ilk bu geldi." Ece düşünüyordu ama ben ise zamanında çok denemiştim ölmeyi ama her seferinde yaşamayı başarmıştım.

 

 

.....

 

Evet şimdi yorumlarınızı alayım bölüm nasıldı, takıldığınız bi yer var mı?

 

Sizce Buket ne cevap verecek?

 

Yusuf korkmaz hakkında ne düşünüyorsunuz?

Loading...
0%