Şarkı: Bir kadının haykırışı-Umut Fırat Yükselir

Candan söz aldıktan sonra dikkat kesilmişti çünkü Candan'dan çoğu kişi hoşlanmazdı ama ona rağmen kimse ona bulaşmazdı da. Babası koleje çok iyi yatırım yapıyordu. Babasının istese herkesi okuldan attırmaya kadar gücü vardı.

Babası yüzünden Candan'a pek yaklaşmazlardı. Aslında Candan'ın onlardan bir farkı yoktu. Çocukken hep güler yüzlü ve sevecen bir kızdı. Ama büyüdükçe babası yüzünden Candan değişmek zorunda bırakılmıştı.

Candan;

'' İllaki herkesin bir nedeni vardır hocam. Kimse birbirini iyi tanıyamaz sonuçta. Ama o kız geldiğinde ona kucak açan ilk ben oldum. Kimse onla takılmak istemezken ben onu bizim gruba davet ettim.

-1 AY ÖNCE-

Candan ve Ebru okulun merdivenlerinde sigara içerken Beste'ye süzüp ona gruplarının kurallarını anlatıyorlardı.

Candan;

''Bizim gruptan olmak istiyorsan dediklerimize uyacaksın. Düzgün giyineceksin, ne yaparsan yap bize haber vermek zorundasın. Öyle bize ters yapma. Seni herkese rezil ederim Beste. Duyuyor musun? Eğer bize ihanet edersen karşılığını ödersin. Şanslısın ki seni gruba davet ediyorum. Ayrıca şu sigarayı al ''diyerek eline bir sigara tutuşturdu.

Beste sigarayı almasına rağmen ağzına bile sürmemişti. Sadece elinde tutuyordu. Beste '' Ya dediklerinize uymazsam ne yapacaksınız?'' dedi. Candan hafifçe gülümsedi ve ''Seni perişan ederiz'' dedi ve gülümsemeyi sürdürdü. Gülme sırası Beste' ye gelmişti. Beste de karşılığında hafifçe güldü ve sonra;

''Beni nasıl perişan edeceksiniz ve hem neden sigara içmek zorundayım ki? '' dedi hala yüzünde küçük bir gülümseme vardı ama bu gülümseme pek de içten görünmüyordu. Candan'ın demin ki gülümsemesi yavaş yavaş siliniyordu.

Candan;

''Yapamazsan gruba giremezsin çünkü ezik. Seni bir parmağımla suyunu çıkaracak kadar ezebilecek bir gücüm var.'' dedi ve küçümseyici bir bakış sergilemeyi de unutmadı.

Ne düşündüğünüzü biliyorum. Candan değil mi? Evet o herkese yüksekten bakar ve gıcık bir şekilde laflar kullanır, karşısındakini ezerdi.

Beste güldü.

'' Çok komiksiniz. Ben sizin bu kadar komik olduğunuzu bilmiyordum. Gruba gireceğimi kim söyledi?'' diyerek cevap verdi.

Ardından Beste bir yandan gülerken bir yandan da merdivenlerden inerek gitti. Giderken de içmediği sigarayı yere attı. Aslında bakarsanız Beste Candan' a kafa tutan ilk kişiydi. Bu yüzden Candan içten içe şaşırmıştı ama bunu belli etmedi. Artık o kıza ayrı bir nefret duyuyordu. Arkasından seslendi.

Candan;

''Geri zekalı. Sen daha kendinin kuzu olduğunu bilmiyorsun ama kurtla baş edemezsin! Sen göreceksin''

-BUGÜN-

Candan;

'' İşte böyle hocam. Dediğim gibi herkesin bir nedeni vardır ama o kız baştan ne olacağı belliydi. O nefreti biz değil o yarattı. '' dedi.

Müdür;

''Candan! Sen nasıl rahatsın bu olayı bana anlatırken? Hem sigarayı içtiğini bir kere bile yakalarsam bil ki çok kötü olur. Gerçekten kıza nefret duymanızın sebebi bu mu?!''

Alp;

'' Candan'ın bu konuda hiç bir suçu yok. Sonuçta o onu gruplarına çağırmış ve arkadaş olmayı teklif etmiş, öyle değil mi? Hocam o kız manyaktı diyoruz. O baştan beri garipti. Zaten kim ilk gün sınıfa okuma kitabıyla gelir Allah aşkına? Garip..''

Alp'in bu cümlesinde ki tek gerçek okula geldiği ilk gün kitapla gelmesi ve başını kitaptan kaldırmamasıydı. Belki de okuduğu kitabın bir anlamı vardı hı?

Herkes ona karşı kurallar koymak yerine belki de ilk gün ''Hangi kitabı okuyorsun?'' diye sorsalardı bile belki daha yakından tanıyabilirlerdi Beste'yi. Gerçi balık baştan kokar değil mi?

Alp ile müdür arasında ki konuşma devam ederken konuşmanın arasına yabancı bir ses girdi. Bu ses Ece'ye aitti.

Ece;

''Asıl 'garip' olan beden dersinde kıza sınıfta yaptığın Alp!'' diyerek sesini yükseltti.

Alp'in demin müdüre Beste hakkında kurduğu cümlesindeki garip kelimesi, Ece'nin dikkatini çekmiş olacak ki Ece kurduğu cümlede üzerine basa basa garip kelimesi vurgulamıştı.

Ardından sınıf bundan sonra olacakları dikkatle izlerken Alp'in gerildiği kimsenin gözünden kaçmıyordu. Çünkü Alp genellikle rahat takılırdı.

Alp;

''Kes sesini '' diyerek Ece'ye çıkıştı.

Candan;

''Ne diyor bu kız? ALP'' diyerek bağırdı.

Alp;

''Önemli bir şey değil''

Candan;

'' Anlat diyorum''

Alp;

''Önemli değil unutalım gitsin artık ya. Çok uzadı artık bu konu!''

Müdür olanları izliyor ve yolun sonunun nere çıkacağını kestirmeye çalışıyordu. Candan bir açıklama bekleyen gözlerle Alp'e bakıyordu ve gözlerinden alevler çıkıyordu. Evet, ciddiyim böyle bir şey gerçek olsaydı Candan yüzünden okul yanıyor olurdu.

Sınıf sinema seyreder bir vaziyette ikisine bakıyor ve onlarda bir açıklama bekliyorlardı. Konu ilgilerini çekmişti. Ama bunun yanında Alp gözlerini hafiften kaçırıyor ve gereksiz olduğunu diretmeye çalışıyordu.

Oyunda mızıkçı olunmaz ama değil mi..?

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Tekrardan karşınızdayımm.

Ben bu hikayenin bir kaç bölümünü yazmıştım fakat yayınlamamıştım. Şuan tekrardan hikayeme döndüm. Sadece hikayenin eksik kısımlarını yazıyor ve belli düzenlemeler yapıyorum. O yüzden hızlıca hikayenin ilk bir kaç bölümünü ard arda yayınlayabiliyorum. Ama tabi sonra yazmadığım bölümlere gelince pek hızlı olmayacağım. O zaman bu bölümümüzün sorusu şu olsun

Sizce Alp ne saklıyor? Yorumlarda buluşalım.

Haydi o zaman diğer bölüme!