Yeni Üyelik
6.
Bölüm

6. Bölüm

@_liaa_

Hareketli bir sabahtı, hızla yağan yağmura karşın insanlar caddede toplanmıştı. Belis, saçları dağınık bir şekilde yatağında yatıyordu. Hava soğuduğundan dolayı üzerine iki tane yorgan çekmişti.

Gözlerini araladı, bugün boş günüydü. Daha huzurlu uyuyabilmeyi dilerdi ne yazık ki dışarıdaki sesler bunu imkansız kılıyordu. İstemeye istemeye yattığı yerden kalktı. Saate baktı, Neyse ki kahvaltı saati geçmemişti. Hızlıca telefonuna baktı. İki mesaj vardı biri kız kardeşi Alisa’dan biri de Kenan’dan.

İlk olarak Kenan’ın mesajına baktı:

‘’Günaydın Belis.’’

‘’Bu akşam maçım var da izlemeye gelmek ister misin?’’

Cevap yazdı:

‘’Günaydııın’’

‘’Neden olmasın. Tabii ki gelirim’’

‘’Saat 20.40’da allianz stadyumunda. Nerde olduğunu biliyorsun değil mi?’’

‘’Yurdun dibinde.’’

‘’Onu biliyorum da seni ilk gördüğümde navigasyonla bile yolunu bulamıyordun, şimdi kaybolursun falan bulamayız. Emin olmak istedim.’’

‘’Ya git ya navigasyon düzgün çalışmıyordu’’

‘’KJDFHKJASDHFAJSDGFB’’

‘’Kenan ciddiyim.’’

‘’Tamam, tamam kızma. Kaybolursan bir telefon uzağındayım.’’

Belis gözlerini devirdi. Alt tarafı bir kere kaybolduk, diye düşündü. Telefonu yatağına fırlattı. Şuan hiç kız kardeşiyle uğraşamazdı. Kesin gönderdiği mesaj instagram reelsleriydi.

                                                              ***

Alisa, Belis’in kız kardeşiydi. Münih’te yaşıyordu. Belis evden ayrıldığından beri her şey onun için daha zor olmuştu. Annesi ve babası ayrılmıştı, babası ve erkek kardeşi Türkiye’ye geri dönmüştü. Annesi de varla yok arasında gidip geliyordu.

Sabah kalktığında annesinin evde olmadığını gördü, şaşırtıcı değildi. Okul için hazırlanmaya başladı. Belis yazdığı mesajı görmemişti. Ona biraz buradan uzaklaşmaya ihtiyacı olduğunu ve onun yanına gelip gelemeyeceğini yazmıştı.

Bugün boş günüydü, futbol antrenmanı yoktu. Bayern’in kadın U15 takımında oynuyordu. Erkek kardeşiyle büyümenin yan etkisi bu olsa gerekti. Onunla oynaya oynaya sevdiği sporun bu olduğunu anlamış ve bir kulübün seçmelerine girmişti.

 

Okula geldiğinde enerjisi pek yoktu. Sessizce sıraya oturdu, Belis mesajını hâlâ görmemişti. Sıra arkadaşına doğru eğildi.

 

‘’Öğle teneffüsü çıksam hocalara hastaydı, gitti der misin?’’

‘’Tamam da son iki ders matematik, niye çıkacaksın.’’

‘’Burda dursam da beynim almıyor, arka bahçedeki kör noktadan çıkacağım.’’

 

‘’Lena, Alisa aranızda konuşmayın.’’

Frau Müller’in (Almanya’da hocam yerine Frau/Herr hocanın soy adı ile hitap ediyorsunuz) sesiyle konuşmaları bölünmüştü. İkisi de önüne döndü, Alisa için saatler geçmek bilmiyordu. Fısıltıyla Lena’ya döndü:

‘’Kaç dakika kaldı?’’

‘’2’’ Diye cevap verdi gözü saatte olan Lena

 

Zil çalınca Alisa çantasını alıp okulun duvarlarından atladı,burası kör noktaydı. Ama hocalar sürekli denetime gelirdi, bugün şansı yaver gitmişti. Otobüs durağı okulun yanındaydı.

‘’Bilet almak için 18 yaşını doldurmuş olmanız gerekiyor, yaşınız kaç?’’

Aksilik de bugünü bulmuştu, dudağını ısırdı. Üzerindeki bu lise üniformasıyla pek de 18 gibi gözükmüyordu. 14 yaşında olduğunu söylese hayatta izin alamazdı o yüzden şöyle bir yalan uydurdu:

‘’16 yaşındayım ailevi bir durum için gitmem gerekiyor, bir istisna yapamaz mısınız?’’

‘’Maalesef küçük hanım, kurallar böyle.’’

‘’Annem hasta, onu ziyarete gitmem gerekiyor. Babam işi dolayısıyla bana eşlik edemiyor, lütfen müsaade edebilir misiniz?’’

Biraz daha ısrarın sonucu bilet almayı başarmıştı. Otobüste tenha bir köşeye oturdu, Belis cevap vermemişti acaba onu orda görünce ne tepki verecekti. Ailesinden habersiz geldiği için kızabilir miydi? Bütün bu sorular aklını kurcalıyordu.

                                                     ***

 

(Kenan’dan)

Maç için hazırlıklarımı tamamlamış kapıda Belis’i bekliyordum. Daha sonra aklıma onun için kahve almak geldi. Belis kahve içmeyi gerçekten çok severdi, bunun ona güzel bir jest olacağından emindim. Saate baktım, maçın başlamasına daha vardı kahve dükkanına yöneldiğimde biriyle çarpıştım.

‘’Önüne baksana be’’ diye sertçe çıkıştı.

Çarptığım kişiye baktığımda 14-15 yaşlarında bir kız olduğunu gördüm. Kısa, kahverengi saçları; mavi gözleri vardı aslında baktığımız zaman Belis’e benzediği söylenebilirdi. Aslında benzemek bunu anlatmaya yetmezdi, sanki onun 2-3 yıl önceki haliyle konuşuyor gibiydim. Tek farkı biraz daha kaba olmasıydı.

Ona doğru döndüğümde gözleri fal taşı gibi açılmıştı, yüz ifadesi hemen değişti.

‘’Kenan Yıldız, gerçekten çok çok özür dilerim. Size öyle çıkışmamalıydım.’’ Dedi Türkçe bir şekilde.

 

Şüpheli bir ifadeyle ona baktım, ünlü olmam bana karşı olan tavrımı değiştirmişti. Bu çok yanlıştı, kim olursam olayım bana karşı olan tavrı kaba olmamalıydı.

‘’Kim olduğum tavrını neden değiştirdi, bir kişinin ünlü olması ona olan tavrını neden değiştirdi. Herkese karşı nezaketli olmalısın.’’

‘’Anlık bir tepkiydi, kim olsa aynı tepkiyi verirdi.’’ Omuz silkti.

‘’Ayrıca sizden özür diledim, tekrar kusura bakmayın.’’diye ekledi

Sözlerine pek ikna olmamış gibi baktım, tam cevap verecekken Belis göründü ufukta. Onu görür görmez yüzümde bir tebessüm oluşmuştu. Sarıldık.

‘’Abla?’’ bana çarpan kız şaşkın bir biçimde bakıyordu.

Abla mı? Bu kız Belis’e neden abla diyordu. Karıştırmış olsa gerek diye düşündüm ama Belis’e baktığımda onun da yüzünde aynı ifadeyi gördüm.

‘’Alisa burada ne işin var senin.’’

‘’Bir saniye bir saniye, siz ikiniz tanışıyor musunuz?’’

Belis kızı işaret ederek:

‘’Kız kardeşim’’

Şaşırmıştım.

‘’Siz tanışıyor musunuz? Abla karşımızda basbayağı Kenan Yıldız duruyor.’’

‘’Erkek arkadaşım.’’

Bu sefer şaşırma sırası kızdaydı:

‘’Kenan Yıldız senin erkek arkadaşın mı? Nasıl?’’

‘’Bildiğin hem sen neden şaşırdın ki bu kadar ablan çok güzel bir kız ayrıca çok da tatlı biri.’’

Bunu dedikten sonra onu yanağından öptüm.

‘’Kenan tamam şimdi çocuğun yanında.’’

‘’Çocuk mu? Ne çocuğu!! Aramızda üç yaş var Belis.’’ Diye çıkıştı.

‘’Sakin ol Alisa burada insanlar var sesini alçalt. Ayrıca nasıl geldin annemlerin haberi var mı burada olduğundan.’’

‘’Otobüsle geldim, annemler bilmiyor. Bir gün kalıp döneceğim, sen beni idare edersin diye düşündüm.’’

Bu nasıl bir kızdı böyle annesinin ne duruma düşeceğinin farkında mıydı? Hem de bütün sorumluluk Belis’in üstüne yıkılacaktı. Tabii bu düşüncelerimi kendime sakladım, zira bunu söylemek bana düşmezdi. Kendi aile meseleleriydi.

‘’Benim maça çıkmam gerekiyor, gitmem lazım.’’ Dedim.

‘’Tamamdır, ben şu meseleyi halledip geliyorum.’’

‘’İkinizi de orda görmek istiyorum.’’ Diye ekledim, sonra Belis’in gözlerine baktım.

‘’Senin için gol atacağım.’’


Evett, sonunda yeni bölüm. Bu arada oy ve yorumlar çok düştü, bu bölümleri yapmak gerçekten de uzun sürüyor bu yüzden oy ve yorum atarsanız sevinirim. Bu arada hikaye için öneriniz var mı? Bir sonraki bölümde istediğiniz sahne varsa yazabilirsiniz. İyi okumalarr

Loading...
0%