@_melike_sencan_
|
Sebebsiz yere yüzümde bir tebessüm oluştu. kendimi bu hiçliğin ortasında yanlız ama korkusuz hissediyordum . kendi nefes alışımı duyuyordum. Bu his güzel olsada ufak da olsa getirmiştim. Karanlık... Sadece sekiz harften oluşan bi kelime insan ruhunu bu kadar derinden korkutuyor olması bana huzur veriyordu. Etrafta sadece çöpleri karıştıran kedilerin sesi duyuyordum. Seri ve kendimden emin adımlarla sokağın sonuna doğru ilerlemeye başladım. Sokağın sonunda yol ikiye ayrılıdı. Sağ taraf sanırım bir çıkmaz sokağa çıkıyordu bu yüzden sol tarafa doğru ilerlemeye başladım.
İçimde tuhaf bir his var sanki böyle nasıl desem bu korku gibi değil de bir şey beni heyecanlandırıyor bir şey beni kendine çekiyor gibi. Seri adımlarla ilerlemeye devam ettim. Etraf o kadar sessizdi ki sanki hiç insan uğramamış gibi sadece sokaktaki hayvanların sesini duyuyordum.
İlerlemeye devam ettim,yolun ilerisinde siyah bir BMW vardı. Böyle ıssız bir yerde böyle bir arabanın olması beni şaşırtmadı desem yalan olur. Ama yinede her zamanki gibi cesaretli olup ilerlemeye devam ettim.
Bu huyumu sanırım babamdan aldım, hiçbir şeyden korkmayan, kendinden emin, cesaretli, özgüvenli ve asil duruşumla bulunduğum ortamda dikkat çeken biriyim ama bu özelliklerim benim insanlarla olan samimiyetimi en dip noktaya çekti. Onlar benimle ne kadar iletişim kurmaya çalışsalarda ben nedense onlardan bı şekilde uzaklaşmaya çalıştım. Kendimi hep yanlız gördüm ki bu hep benim lehime oldu. Kimseye sırtımı yaslamadım sadece kendim vardım.
Şimdi siz diyorsunuzdur 'neden?' diye. Bunları bana hayat öğretti. Evet bende çok hatalar yaptım, çok kırıldım,çok kırdım,bir sürü yanlıştan döndüm ama sonuçta burdayım ve bir şekilde yaşıyorum ve asla bir daha hata yapmayacağım demicem elbette o günlerde gelir ama şimdi değil.
Yürümeye devam ettikçe BMW ' nin yanına kadar geldim etrafta kimse yoktu aracın önünde olduğu bina eski bir harabeden farksızdı. Aracın camları siyah filmle kaplıydı. İçimdeki cesaretle araca biraz daha yaklaştım ve aracın içini görmeye çalıştım ama tek görebildiğim sadece karanlıktı. Arkamı dönüp çevreme bakmaya başladım buradaki binalar baya eskiydi böyle bir arabanın burada ne işi vardı ki.
Aracın etrafında dolaşmaya başladım ve birşey dikkatimi çekti, Plaka... Aracın plakası 34 ÖZK 090 ,bu bana bir yerden tanıdık geliyo ama bir türlü hatırlayamadım.
Nedensizce yüzümde oluşan ufak gülüşle etrafta dolaşmaya devam ettim. Ayağımın önüne gelen taşı tekmeledim ve yolun kenarındaki kaldırıma oturdum. Üzerimdekilerin kirlenmesi umrumda değildi ve neden burada olduğuma dair bı fikrim yoktu ancak içimden bı ses burada beklememi istiyordu. Kolumu havaya kaldırdım ve bileğimdeki ince deri saate baktım. Saat sabahın 4 ' ü olmuş neredeyse güneş doğacak ve ben burada oturmuş bekliyorum ne saçmalık ama içimdeki o saçma ses yüzünden burada oturmuş ve bekliyorum peki ne bekliyorum? Hiçbir şeyi ama bu umrumda değil. Zaman biraz daha geçtikten sonra yeterince vakit kaybettiğimi anlayarak eve gitmeye karar verdim. Yerden destek alarak ayağa kalktım ve üzerimdeki kotun tozunu temizledim. Etrafa biraz daha bakındıktan sonra ilerlemeye başladım. Sokaktaki tek ses postallarımdan çıkan tok sesti.
Boynumu esnetmek için başımı yukarıya doğru kaldırdım, çıkan o kıt sesi dışında gözlerime çarpan binanın penceresinde bı hareket gördüm ne olduğunu pek anlayamasamda bı insan silüeti olduğu belliydi ama bunu umursamadım neden bilmiyorum içimdeki o gıcık ses burdan biran önce gitmemi istiyordu buna karşı gelmedim ve hiçbir şey olmamış gibi ilerlemeye devam ettim.
Sokağın sonuna geldiğimde içimdeki merakla yanında bulunduğum bulunduğum binanın duvarından destek alarak ardıma baktım. Ama ne o pencerede ne de sokakta hiçbir değişiklik yoktu.
Tekrar önüme dönüp ilerlemeye devam ettim bu sokağın da sonuna geldiğimde sağımdaki sokağın sonu bir caddeye bakıyordu, hiç durmadan ilerlemeye devam ettim caddeye çıktığımda derin bı nefes aldım, caddenin ilerisinde bı taksi durağı vardı oraya doğru ilerledim vardığımda boş bir taksiye binip önde oturan şoföre gideceğim yerin adresini verdim Allah'tan kotumun cebine bir miktar para sıkıştırmıştım.
Taksi ilerlemeye başladığında nedense içimde ne olduğunu adlandıramadıgım bı duygu oluşuverdi,ben bunu düşünürken camdan dışarıyı izlemeye başladım.
Tam düşüncelere dalmışken aniden duran araç yüzünden başımı neredeyse ön koltuğa çarpıyordum. Duyduğum sesleri algılamaya başladığımda taksicini bir yere doğru bağırarak birşeyler söylediğini işittim. Nereye doğru konuştuğuna baktığımda ön camda başımın tatlı belasını gördüm...
|
0% |