@_sarekndmr_
|
Sabahın erken saatlerinde ,uykusunun en güzel yerinde gürültüyle uyandı salih yaban. Kapı kırılacak gibi çalındı , adam korktu ve silahına sarıldı . -noluyor sabahın bu saati ! Diye mırıldandı . Yavaş ve sakin adımlarla kapıya ilerlerken kapının gürültüsü kesilmişti. Yine de tedbiri elden bırakmadı . Önce kapının deliğinden baktı adam , kimse yok . Sonra kapıyı araladı yavaşça ve önden silahını doğrulttu , kapıyı açtı hızlıca . Sağ , sol , ön . Kimse yok. Adamın şakaklarından ter süzülüyordu. Bir süre bakındı ama göremedi hiç bir şey . - siktir bu neydi böyle . Arka arka yürürken ayağına kağıt parçası takıldı . Telaştan görmemişti ve şimdi ayağına takılan küçücük kağıt parçasıyla bakışıyordu . Eğildi ve aldı , açarken ellerinin titrediğini yeni fark ediyordu . Kağıttaki o iki kelime . OYUN BİTTİ !!! ¤M.T¤ Avukat bu ismin ve işaretin anlamını pek tabii biliyordu. Şimdi asıl mesele aykut sarsılmaza ve kendine ne olacaktı ? Çünkü bir işi becerip çıkamamışlardı . En çok merak ettiği şey ise oyun neden bitmişti !? O hiç bir işini yarım bırakmazdı. Geldiğinde kahvaltı masasında olan aykut sarsılmaza telaşlı bir şekilde yaklaştı ve kulağına fısıldadı. -oyun bitti. Bunu duyan aykut sarsılmaz vücudundan titreme geçtiğini hissetti ve boşluğa doğru dalıp gitti. Daldığı yerden gözlerini biran olsun ayırmadan avukata seslendi. -tamam sen çalışma odama geç ben geliyorum. Bir süre daha o şekilde kaldı,bir anlığına gözü gökaya kaydı ama hemen gözlerini kaçırdı. Olabildiğince sakin kalarak masadan kalktı. -siz devam edin, işle alakalı bir mesele. Odaya avukatın yanına giren aykut hem korku hem de öfkenin karıştığı sesiyle avukata -ne demek oyun bitti! -sabah kapıma bu kağıt bırakıldı aykut bey ve yazılan da buydu . Aykut kağıtta yazılana tekrar baktı. -siktir ! -aykut bey ne yapacağız şimdi? -ne bileyim avukat ! Olmaz böyle, bize biraz daha zaman vermesi lazım . Ben halledicektim o işi, az kalmıştı . -aykut bey ! olmuyor işte bu çocuğu eğip bükemiyoruz . -o it eğilip bükülmüyor diye ben canımdan da malımdan da olamam. ANLIYOR MUSUN AVUKAT ?OLAMAM! -AYKUT BEY ! başaramadık işte kabullenmemiz lazım ve kaçmanın bir yolunu bulmalıyız. -NASIL KAÇACAKSIN LAN ! AVUKATSIN AMA SİK KADAR AKLIN YOK . ondan kaçamayız daha adım atmadan yakalar bizi. -belki giden sadece malımız olur . Öldürmez belki. -olamam, ikisinden de olamam . -o bitti diyorsa bitti aykut bey bunun dönüşü yok. -ne yapacağız peki? -ailesiyle çocuğu kavuşturacağız. -olmaz . -olmak zorunda! -ne oldu da vazgeçti peki? -yapamadık işte, o da bunu farkında. -o hiç bir işi yarım bırakmaz. -biliyorum aykut bey . Bunu bende biliyorum ama onun aklından geçeni bilmiyorum. -siktir lan. SİKTİR !!!
Avukat ne söyledi bilmiyorum ama babamın bembeyaz kesilen yüzü ve vücudunu saran titreme gözümden kaçmamıştı. Bir süre boşluğu izledi hatta bir ara benimle göz göze geldi ama saniyelikti. -yine ne boklar yiyorsun aykut sarsılmaz. Bunu dışımdan düşünmüş olmalıyım ki yasin kafasını bana çevirdi. -hayırdır kardeşim ne dedin anlamadım? Ondan korkum yoktu yine söylerdim. -diyorum ki abicim, acaba çok sevgili babamız yine ne boklar yiyor? Elbette aykutun pis işlerinden haberim vardı. Nasıl olmazdı? Defalarca benide dahil etmek istemiş fakat kabul etmeyince...her neyse . -yine ne saçmalıyorsun lan! Yine yüzümde o alaycı tavır oluştu. -ben mi saçmalıyorum? sen mi? gerçekleri göremeyecek kadar yarım akıllısın. -GÖKAY ! sınırı aşma. Bir süre düşünüyormuş gibi yaptım. -...olmaz, benim canım aşmak istiyor. -senin sikerim gökay! Kahka attım. -tamam abicim sakin ol . Yönelimine saygım sonsuz ama hem ben karşı cinse ilgi duyuyorum hem de kardeşinle böyle bir ilişki içinde olman hiç etik olmaz. -kes artık gökay! Ve aykut sarsılmaz sahalara döner... -tabii babacım sen istersin de ben yapmaz mıyım ? Masanın üzerinde duran bıçağı aldığım gibi yasinin boynuna dayadım. -ne yaptığını sanıyosun lan sen ! Bırak hemen oğlumu it herif! Elimin altında donmuş kalan yasini ağır hareketlerle bıraktım . Elimdeki bıçağı masaya koyup kollarımı yavaşça iki yana doğru açtım ve her zamanki alaycı ifademle -ama babacım, şimdi neden kızıyorsun ki ? Sen bana ne dediysen ben de onu yaptım. Üstüme atlamak için hareketlenen aykutu salih yaban tuttu. Yine kulağına fısıldadı . -unuttun mu ? onun kesin emri ,asla gökaya vurulmayacak. Ne dedi bilmiyorum ama aykut sarsılmaz boğazında bir yumru varmış gibi zorlukla yutkundu. Gözlerimin içine baktı. -ait olduğun çöplüğe dönüyorsun serseri. |
0% |