@_seda_
|
Ağacın altında kazınan yere dokundurdum elimi. Biri O diğeri A harfi kazınmıştı sertçe.
Gözlerim doldu bir an için,o bıçak tam göğsüne mı batmıştı?
Arkamda sesle geriye döndüm. Yeşil bir kamuflaj ile yüzünü bile kapatmış bir asker önümde dikiliyordu. Gözlerinden tanıdım onu.
"Merhaba " dedi gözlerime bakarak. Selam verdim oturduğum yerden. Yanıma çömeldi. Tam dibime oturdu.
Sessizlik oldu aramızda ama her şey anlamlıydı. "Korkuyor musun?" dedi ilk önce. Gitme nedenimi buna bırakmıştı.
"Hayır, ben ölmekten korkmam Savaş." dedim.Adı gibi her yeri de savaş kokuyordu.
"Ondan bahsetmiyorum Olenka." adımı onun gibi söylemişti. Ülkesine döndüğünde ailesine de mi öyle öğretmişti? "Kaybetmekten korkuyorsun."
Sözü ile bakışlarımı ona sabitledim. Doğruydu, kaybetmekten korkuyordum. Tekrar benim yüzümden olmasını her şeyin.
"Senin emanetin benim de emanetim. Kızının arkasında olucağım." onu sahiplenmesi göz yaşartıcıydı. Doğru diyordu. O benim kızımdı.
"Kendini daha fazla harap etmene gerek yok. Senin yerin artık bizi desteklemek. Meydanlar bize kalsın."
Keskin diline karşı bir samimiyet akıyordu bana. "Alina yı ben hallederim. Senin canın benim canımdır." dedi tereddütümü görünce. Ani bir haber ile gitmeye karar vermişti Alinam. Haklıydı, yorulmuştu o da.
"Teşekkür ederim Savaş." ayağa kalktım yerimden."Ben söylemedim ona ama sizin ile savaşmayı kabul edecektir yeter ki fark edilmesini sağlamayın."
Dimitry nin veya kraliyetin fark etmesi demek ölümüydü.
"Seni iyi yetiştirmiş." dedim gitmeden önce. Baktı bana ve gülümsedi. Tekrardan onun yüzü geldi önüme.
Evime doğru yürümeye başladım. Orada ki bir ruhu ateşe atmıştım ama arkadan bir ses çınlattı kulağımı.
"Sen abimin canıydın, sizin canınızda onun bana emaneti."
-OLENKA- |
0% |