Yeni Üyelik
8.
Bölüm

Bölüm 8

@_tgb_17

Yıldızdan devam


Timle beraber hazırlıkları tamamladıktan sonra helikoptere binmek üzere hazır olda bekliyorlardı.


" Evet aslanlar bu sizinle ilk görevimiz olacak ve oldukça tehlikeli bir görev olacak ama ne olursa olsun o kampı yerle bir edeceğiz ve Savaş komutanı ordan kurtaracağız Allah yardımcımız olsun"


" Sağol "


Rıza albayın gelmesi ile bende hazır ola geçtim.


" Evet çocuklar Savaş komutanınızı almadan dönmeyin allah yardımcınız olsun . Hepinizi sapa sağlam burda götmek istiyorum "


Rıza albaya selam verdikten sonra tim benim emrimle beraber helikoptere bindi Rıza albayın bana seslenmesi ile ona döndüm.


" Yıldız, kızım çok dikkatli olun önce allaha sonra sana emanetler biliyorum sen önlemini almışsındır ama aklım sizde sağ sağlim dönün kızım "


" Merak etmeyin komutanım her şey yolunda gidecek ve biz savaş komutan ile döneceğiz .


Haklısınız komutanım ben önlemimi aldım gerekirse devreye girilecek umarım gerekmez ve biz hallederiz."


Rıza albaya selam vererek helikoptere bindim.İneceğimiz yere geldiğimizde önce ben indim sonra arkamdan askerler sırası ile indiler.


" Nerden gideceğiz komutanım"


" Şu yoldan gideceğiz Salih en az tehlikeli yol orası ve kampın arka tarafında kalıyor.


Evet asker olabildiğince hızlı ve sessiz ilerleyeceğiz tıpkı bir gölge gibi hadi ."


Savaştan devam


Aniden suratıma çarpan buz gibi su ile kendime geldim , şerefsizler istedikleri cevabı alamayınca beni bayılana kadar dövdüler ama bilmiyorlar ki Türk askerini böyle yöntemlerle konuşturamazlar.


" Aaaa ne oldu asker uyandırdık mı?"


" Evet Baran uyandırdınız şimdi izin verinde uyuyayım ne de olsa çok sıkıcısınız."


" Öyle mi asker memnun edemedik mi seni bak şimdi çok üzüldüm "


" Sen bizim sorgu odasına gel bide bak orda ben seni nasıl memnun ediyorum "


" Maalesef bu dediğin hiç bir zaman olmayacak komutan hatta sen burda ölüp gideceksin seni kimse bulamayacak "


"Sen öyle san şerefsiz ben ölmeyeceğim şehit olacağım ama sen bunu anlayamazsın çünkü sizin gibi leşler çürümeye mahkumdurlar ."


"Hahaha hani nerde senin o çok sevdiğin Türk askerlerin nerde hı yoksa seni bulamadılar mı?


Aaaaa doğruya sizde bu kampın tam koordinatları yoktu koordinatları bulsalar bile bu kampa yaklaşamazlar ."


" Sen bizi hiç tanımamışsın leş bizim bulamayacağımız , giremeyeceğimiz yer yoktur. Sen şimdiden korkmaya başlasan iyi edersin"


" Yeter!! Alın bunu,bunun dili çok uzamış kampın meydanına götürün herkesin içinde dilini keselimde görsün o zaman bu kadar konuşmak ne demekmiş."


Beni zorlada olsa kampın meydanına götürdüler ama ayaklarımı bağlamayı unuttular salaklar Baran tam bana yaklaşmışken kasıklarına oldukça sert tekme attım .


Baran şerefsizi yere yığılırken bir anda etraf savaş alanına döndü bende hemen kendimi bir kayanın arkasına attım,anlaşılan bizim aslanlar gelmişti.


Ben demiştim bizim bulamayacağımız giremeyeceğimiz yer yoktur diye :):):)


Yıldızdan devam


Aradan geçen yaklaşık bir saatin sonunda kampa varmıştık.


Tahmin ettiğim gibi çok iyi korunuyor şu an da kampın arka kısmındayız buraya gelirken bir kaç tuzağı etkisiz hale getirdik.


" Şimdi ne yapıyoruz komutanım?"


" Salih sen yanına 5 kişi al ve çok dikkat bir şekilde sağ taraftan yaklaşın ve güvenli bir yerde mevzi alın ."


"Emredersiniz komutanım. Enes,Yasin Ali,Kemal,Mustafa siz benimle gelin."


"Geri kalanlarla bizde sol taraftan yaklaşacağız ama dediğim gibi dikkatli ve sessiz beni takip edin."


Yeterince yaklaştıktan sonra güvenli olduğunu düşündüğümüz bir yere mevzi aldık ve Salihle iletişime geçtim.


" Salih durum ne ?"


" Güvenli bir şekilde mevzi aldık komutanım. Emrinizi bekliyoruz "


" Komutanım,Savaş komutanı çıkarıyorlar"


Ömerin gösterdiği yere baktığımda Savaş komutanı gördüm ellerini zincirlemişler,yüzü-üstü kurumuş kanlarla doluydu.


Tam meydana getirdiler ama kendini çok akıllı sanan salaklar bir bordo berelinin ayaklarınıda bağlamaları gerektiğini bilmiyor olacaklar ki Savaş ona yaklaşan Baran itinin kasığına oldukça güzel bir tekme attı .


" Hadi aslanlar atışımla beraber başlıyoruz olabildiğince savaş komutanı koruyoruz."


" Emredersiniz komutanım "


Benim ateşimle beraber ortalık savaş alanına döndü bir yandan tek tek leşleri avlarken bir yandan da Savaşa bakıyordum.


Gördüğüm kadarıyla bir kayanın arkasına saklanmıştı bizim ateşimizle beraber.


" Hadi aslanlar indirin şunları bu iş fazla uzadı "


Ateş etmek için hazırlandığımda sol omzumda bir yanma hissettim ve hemen tekrar geri saklandım.


" Komutanım iyi misiniz?"


" İyiyim Ömer . Mustafa keskin nişancı var onu bul ve indir hemen!"


" Emredersiniz komutanım "


Yarama baktığımda önemli bir şey olmadığını gördüm ama anlaşılan kurşun içeride kalmıştı.


Yaramı cebimden çıkardığım bandanam ile sardım en azından bir süre beni idare eder önceliğimiz burdan sapa sağlam çıkmak ben daha ağır yaralar almıştım .


" Sizce de bu iş fazla uzamadı mı aslanlar?"


" Çok uzadı komutanım "


" O zaman saldırın asker güvenli bir şekilde kampa yaklaşıyoruz ama güvenli Salih, Ömer ,Yunus bize koruma ateşi açın hadi "


Koruma ateşi ile beraber hızlı bir şekilde mevzi değiştirdik ve kampa biraz daha yaklaşmış olduk.


" Sıra sizde hadi koruma ateşi açıyoruz."


Herkes mevzisine geçtikten sonra kampa daha yakın olduğumuz için daha çok teröristi etkisiz hale getirdik.


" Savaş komutanı gören var mı?"


" Şu kayanın arkasında komutanım "


" Anladım Mustafa o kayaya kimse yaklaşmıyor ve bizde hemen o şerefsizleri temizliyoruz . Anlaşıldı mı asker????"


" Emredersiniz komutanım "


Son teröristide öldürmemizler beraber.


" Salih , Ömer ,Ali güvenli bir şekilde çıkın ve Savaş komutanı alın "


" Emredersiniz komutanım "


" Sizde gözünüzü dört açın bunların nerden çıkacağı belli olmaz"


Bende Savaş komutanın olduğu yere bakıyordum ki bir teröristin Salihi nişan aldığını fark ettim tam o tetiğe basacakken ben ondan önce davrandım ve onu etkisiz hale getirdim.


Timdekiler silah sesini duyunca hemen benim olduğum yere baktılar bende telsizden onlarla iletişime geçtim.


" Size dikkatli olun demiştim Salih hemen Savaşı alıp buraya gelin çabuk"


" Emredersiniz komutanım "


" Komutanım siz nasıl fark ettiniz bu mesafeden o şerefsizi"


" Türk askeri için mesafe fark etmez Mehmet. Şunu çok iyi bilin asker Kurtların etrafında her zaman çakallar dolaşır en savunmasız en güçsüz anını kollarlar, ama kurt asla çakallara izin vermez.


Haa bide kurtlar çakallardan diğer kurtların intikamı eninde sonunda alır, o intikamı almadan da ölmez ."


Bu son cümleyi birazda kendim için söyledim, sevdiklerimin intikamını eninde sonunda alacağım öyle bir intikamımı alacağım ki buna bu dağlar şahitlik edecek ...


Ben düşüncelere dalmışken Salihler Savaş komutanı almışlar ve bizim yanıma çok yaklaşmışlardı.


" Oğuz hemen helikopter iste aslanım daha fazla burda durmayalım birazdan yığılırlar buraya"


" Emredersiniz komutanım "


" Salih durum ne?"


" Komutanım etraf temiz ama Savaş komutanı biraz hırpalamışlar"


Ayağa kalktım ve Savaş komutanın yanına gitmeye başladım.


" Geçmiş olsun Savaş komutan "


Benim sesimle beraber hızla bana döndü.


" Teşekkür ederim de siz"


" Ben yeni yüzbaşı Yıldız Bozkurt böyle tanışmak istemezdim ama kader"


Suratında yine alışık olduğum bir ifade vardı şaşkınlık bakışlarımı fark etmiş olacakki havada kalan elimi tuttu.


" Memnun oldum bende Savaş Güçlü kusura bakmayın biraz şaşırdım sadece "


" Önemli değil ben alıştım artık gittiğim her yerde. ' erkek yüzbaşı beklenilmesine' "


"Komutanım helikopter için burası uygun değilmiş biraz yürümemiz lazım "


" Tamam Salih siz toplanın"


" Haa bu arada Savaş komutan kadın olmam bir şey değiştirmez sonuçta bende sizin gibi eğitimlerden geçtim ve emin olun sizden bile daha iyi işler yapmışımdır."


Sözlerimi bitirdikten sonra arkamda bir adet afallamış Savaş komutan bırakarak timin yanına geçtim...

Loading...
0%