Sabah ilk defa diğer günlerin aksine huzurlu uyanmıştım. Bugün halletmem gereken bazı işler vardı. Berk'e baktım. O yine her zamanki gibi yanımda değildi.
İlk duşa girdim. Sonra makyaj yaptım. Saçımı biraz kıvırcık yaptım ve kıyafet seçtim.
Rastgele bir siyah çantanın içine cüzdan ve telefonumu koydum. Aşağı indim. Berk evde yoktu!? Ama arardım. Buraya geldiğimizden beri o zaten doğru düzgün evde değildi.
Şimdi bugün olan planım şöyleydi;
Bir hastaneye gidip cerrahlık için başvuruda bulunacaktım.
Kesinlikle öylesine bir hastaneydi ama bu Asla <Tugayın sahip olduğu> hastane değildi. Yani birazcık araştırmış olabilirdim. Ufacık.
Evden arabanın anahtarını alıp çıktım. Yolda berk'i aradım.
"Aloo?"
"Noldu piremses?"
"Ne mi oldu? Evde değildin sabah? Sence başka ne Olabilir?"
"İşim var biraz akşama kadar gelirim. Çıkma sen evden"
"Çıktım bile gelirim 5 6 saate"
"Di-"
Konuşmasına izin vermeden kapattım telefonu. Ve o hastaneye sürdüm. Hastaneye gelince önünde durdum. Içeri masum bir kız gibi girip sekretere doğru yürüdüm.
"İyi günler. İş görüşmesi için gelmiştim nereye gitmem gerekiyor?"
"İyi günler 9. Katta dümdüz gidip sola dönünce hastane müdürünün odası var o ilgilenecektir"
Güleryüzlü kadın konuşarak tarif etti.
Ay sanki ben bilmiyorum 9. Katta hastane sahibinin müdürünün Tugay başol'un olduğunu.
Normal hızda adımlarımla hastanede yankılanan topuklu ayakkabımın sesini dinleyerek yürüdüm. Asansöre binip çıktım. Ve odasına doğru yürüdüm. Ahh ne güzel ilerdeki sevgilimle meslektaş olucaz.
Kapıyı çaldım.
"Gel"
Dedi sesi. Odaya girdim. Odaya girer girmez yüzüme sahte şaşkınlık ifadesi geldi.
NASIL YANİ TUGAY BURDA MI ÇALIŞIYORDU ??
Aynı benimki kadar gerçekçi bir ifade tugayada yerleşti.
Kendimi toparlar gibi yapıp içeri girdim.
"İş görüşmesi için gelmiştim de bana burayı tarif ettiler"
Birde masum masum bakmam...
Aklımdaki şarkı beni güldürmek üzereydi
Ben küçük bir kızım zararsızım zararsızıımmm
"Buyrun oturun"
Oturdum.
"Biraz kendinizden bahsetmenizi rica edicem iş için"
Tabi seve seve.
"Güneş kumsal Yerel. 5 yıldır beyin cerrahlığı yapıyorum. Zaten bilinen bir ismim var. Ünvanım var. Bırakmak zorunda kaldığım işime baştan başlamak istiyorum. Farklı bir şehirden geldiğim için yeniden başlamak istedim"
Huhhh çok yoruldum.
"Özel değilse işi bırakma sebebiniz nedir? Ünvanım var diyorsunuz ki bu bu kadar basit bir şey değil. Kimse durduk yerde işini bırakmaz"
Çok kurcaladın be aslanım. Sen bilmiyorsan tanımıyorsan beni o senin sorunun.
"İş kazası diyelim"
Bir kaç soru daha sormuştu yaşım, kaç başarılı kaç başarısız ameliyatım olduğu gibi. Sonra yarın başlayacağımı söyledi . Hastanenin çıkış yerinde tüm doktorların cerrahların fotoğrafları varmış ne zaman geldikleri ve bölümleri. Oraya benim de fotoğrafımı koymaları gerekiyormuş. Kendi sectigim bir fotoğrafımı oraya verecektim koymaları için. Birazcıkta incelemekten zarar gelmezdi bence. Tabloya baktım. Keşke Ada ve Tuğçe de burda çalışabilse..
Biraz inceledikten sonra gözüm kocaman açıldı.
NE!? UZM. BEYİN CERRAHI BERK APAK??? KAYIT TARİHİ BUGÜN SABAH??? şaka?
Vay arkadaş yine aynı hastaneye düşmüştük berk le.
Hastaneden çıkıp kendi arabama bindim. Bu hastanenin bir grubu da vardı ve berkte hemen kaydedilmişti benim gibi.
Eve gidip dinlenicektim birazcık.
Eve geldiğimde berkin arabasını gördüm. Oda içerde oturuyor olmalıydı.
Eve girdim.
"Selam merhaba ve güle güleee"
Odama doğru yürürken berk durdurdu
"Hooop gel bakayım sen yanıma"
Ona baktım ve yanına gittim.
"Noldu?"
"Nerdeydin?"
"İşimi geri aldım"
Gülümsedim.
"Nasıl lan? Nasıl geri aldın anlat anlat"
" belki tanıdık gelir hastanenin adı Özel Yaşam hastanesinde yeni beyin cerrahı.."
"NE!?"
"Ve bil bakalım kim bugün sabah kayıt olmuş hastaneye? Aaaa sen"
"Aaa ben. Kızım ben senden kurtulamayacakmiyim niye her yerde sen?"
"BENİM ORDA OLMA SEBEBİM VAR BEE!"
"LAN LAN NEE!! GÜNEŞ AKLIMDAKİ ŞEYMİİ!"
Sırıttım.
"Neler geçiyor aklından tövbe tövbe"
"Ben yatıyorum uykum varr"
Trip mi yedim ben şimdi yaa?
"Erken ama?"
"Akşamki konuşma için uyku lazım hem sana hem bana uyu hadi sende biraz piremses"
Akşam ne konuşacaktık acaba...
Sözünü ikiletmek istemedigim için onunla beraber aynı katta olan karşı karşıya 2 farklı odalara girdik.
》》》》》》》《《《《《《《《
Fazlamı uyumuştum acaba?
Saate baktım.
Yok canım ne fazlası alt tarafı saat 10 olmuş.
NE 10 MU OLMUŞ!
Yataktan resmen fırladım tam berkin odasına gidecektim ki;
"Aşağıdayım"
Diyen sesini duyup aşağı indim.
" keşke uyandirsaydin fazla uyumuşum"
"Sorun yok güzelim"
"Ee dinliyorum seni?"
"İyice rahat bir pozisyonda geç çünkü buna hazır olduğunu sanmıyorum"
Kalpten gitmeme ramak kaldi.. acaba neydi bu kadar söyleyemeyeceği şey?
"İlk önce sen mira olsan bile ben sana güneş diyicem.. bunu bil."
"Eee?"
"Güneş..."
"Berk?"
"Ben.. galiba bir sözü çiğnedim"
"Ne sözü Berk çatlatma insanı"
"Ben galiba.. galiba değil kesin.."
"HAMİLESİİİNNNN AYYY HALA OLUYORUM"
"Güneş..!!"
Eliyle kafasına vurdu. Ne yani anca hamile olabilirdi böyle bir ciddilikte..
"Tamam tamam dinliyorum ciddiyim devam et"
"Ben aşık oldum"
Aşık oldun?
"Aşık oldun?"
"Evet.."
"Kime?"
"Almira.."
"Çok açıklayıcı oldu sağol"
"Kendisi.. ressam"
"Yani?"
"Ay güneş aşık oldum işte o biliyormu beni yada ona aşık olduğumun farkında mı bilmiyorum.. ama çok iyi bir kız çok güzel peri gibi.. sana verdiğim sözü tutamadım ama bu benim için ilk ti, ilk kez sevdim birini ilk kez bu denli aşık oldum.. Anlayışla karşılayacakmısın bilmiyorum belki kızarsın küser-"
Lafını kestim
"Bir sus daaa Ne çok konuştun"
"Ha?"
"İkimizede düşünmek için zaman ver berk bu benim için de zor senin içinde.. birimiz belki kardeşliğimizden vazgeçmek zorunda kalıcak birimizde yanlız kalmaya mecbur bırakılacak bilmiyorum.."
"Anlamadım? Neden kardeşliğimizden vazgeçmek zorunda kalalım ki?"
"Büyük bir sözü ikimizde çiğnediğimiz için"
Berk en başından beri karşıydı tugaya gerçi o 1 kez yada 2 kez görmüştü ben daha fazla.
"Güneş eğer ben aşık oldum diye aramız bozulacaksa.. ben aşık olmam. İçimde tutabilirim"
"Sadece zaman.."
》》》》》》》》》》》《《《《《《《《《《
Sonunda sabah olabilmişti. Nerdeyse hiç uyumamıştım. Düşünmek gerekiyordu bazen.. Anlayışlı olmam gerekiyordu sonuçta bende aşık oldum? Ve benim daha önceden yaşadığım *kötü* de olsa bir ilişki vardı. Ama berkin ilk olacaktı. Ve eğer izin vermezsem belki de aşka küsecekti?
Aşk seni yorar be berkim..
Dolabı açıp hastaneye gitmek için kıyafet seçtim.
Siyah saçımı açıp dalgalandırdım. Ve aşağı indim. Berk eline kupasını almış kahve içiyordu.
"Günaydın bekooo!"
"Günaydın Piremses"
Gidip koltuğa oturdum.
"Bu ne güzellik hanımefendi?"
"İlk defa özenmeden giyindiğim gün-de beğendin beni inanamıyoruum"
"Sen hep güzel giyiniyorsun ama ben sadece belli etmiyorum"
Gülümsedim.
"Çıkalım artık ilk günden geç kalmayalım"
Onayladı ve dışarı çıktık.
"Kendi arabanla? Benim arabamla?"
Diye gereksiz bir soru sordu. Tabiki kendi arabam canım havalı giriş yapmam gerek hastaneye ilk günden sonuçta. E tabi tugayda girişte olacak.
"Kendim gelirim ben hastanede görüşürüz"
Görüşürüz dedi ve o da arabasına binip hastaneye sürdü.
İlk ben gitsem olmazdı biraz yavaş sürdüm ve berkin biraz hızlı sürdüğünü bildiğim için şimdiye varmıştı bile. Bende oyalanmadan gittim. Arabayı park ettim.
Ve hiç istifimi bozmadan indim.
Tugay beni gördü berkte o anda yanıma gelip koluma girdi.
Allahım.. Neden şimdi? Tugay da anında çevirdi bakışlarını bizden.
İçeri girdik beraber. Yeni yer yeni odalar farklı hastane hayat,
İlk iş gününde başarılar Mira Su Deniz...
>>>>>>>><<<<<<<<
İş günü bitmiş ve çoktan eve gelmiştik. Zor da olsa iyi bir gündü.
Ve şimdi yeni yeni planlarım vardı ama ondan önce berkle konuşmam gerekti.
Odasına çıkıp kapıyı tıklattım.
"Gel"
İçeri girdim yatağının yanına oturdum.
"Evet"
"Ne evet güneş?"
"Tamam kabul ediyorum "
"Neyi lan neyi?"
"Teklifini"
"Ne teklifi ulan"
"Çıkma"
"NE!?"
kısa bir kahkaha attım.
"Salak yaa yedi hemen"
Bana uzaylı bakışını gönderdi.
"Berkcim diyorum ki şu kızla aslında konuşabilirsin? Fazla yakınlaşmadığınız sürece sorun yok"
Birden resmen üstüme atladı.
"Noluyo lan"
"Seni çok seviyorum yaaaaa"
"Bende canım Bende. Bana bir şeyler ısmarlayabilirsin teşekkür amaçlı"
Sırıttım.
"Tabiki bebegim git hazırlan"
Bu sefer sarılan kişi ben olmuştum. Koşarak çıktım ve odama gittim.
Bugün kırmızı giyinmek istemişti canım biraz.
Tamam sadece kırmızı giyinmek istemiştim yada.
Tuğçeye mesaj attım.
^Biz evden çıkıyoruz sana konumu atınca tugayın orda olmasını sağlayacagından şüphem yok^
^tamamdir^
Odadan çıktım.
Aşağı indim.
"BERK!"
"GELİYORUUUMMM"
Aşağı indi. O da siyah tişört siyah kumaş bir pantolon giymişti cool ve cekici duruyordu.
"Oooo bu ne güzellik hanımefendi? Pardon bakarmısınız? Tanışıyormuyuz?"
"Hayır? Tanımıyorum lan ben seni yavşama bana sahibim var"
Öylemi der gibi bir bakış yolladı.
Açıp kıvırcık yaptığım kısa sacimi savurup evden çıktım.
"Kimmiş bakalım senin sahibin"
Masum rolü oyna güneş sahibinin o olduğunu söylesen yalanın anlaşılmaz.
"Ben köpekmiyim be? Ben kendime aitim sadece"
"Çok güzel döndürdün olayı tebrikler"
"Dimiii tebrikler bana"
Bir restorana getirmişti. İlk kendi indi sonra kapımı açıp elini uzattı bende tutup indim içeri girdik. Hedefe bakayım şöyleeee, hah şurada arkadaşlarıyla oturuyor. Biraz biz onun bulunduğu yere geldik gibi olmustu galiba.. yani asla zaten telefon konuşmasına şahit olmadım ki..
Onların çarprazında bir masaya geçtik. Berkte fark etmişti ve bana bakmıştı. Acaba anlıyormuydu?
Masaya oturduk. Tugay bizi gördü. Gülümsedim hafifçe. Masadakilerden tahminimce izin istedi ve bizim masamıza yaklaştı.. hayır hayır dur sakin ol.
"Oturabilirmiyim?"
Berk konuştu.
"Tabii buyrun"
Oturdu tamda yanıma.
Bana baktı.
"Neden se hepte aynı yerlerde denk geliyoruz değilmi?"
"Evet şans işte kader birleştiriyor sa demekki"
Aslında kader bile shipledide neyse..
"Nasıldı ilk iş gününüz?"
"Gayet iyi. Aslında biraz basit geldi sonuçta ben başarılı ve bilindik bir cerrahım yani seviyenizi biraz daha yükseltin derim"
Yaa niye şimdi durduk yerde laf sokmaya çalışıyorsun ki..
"İlk iş gününüzdü? Bildiğim kadarıyla ameliyatınız olmadı bile daha bu kadar erken konuşmayın derim"
Berk girdi
"Güzel hastane yaa"
Şaka yapıyorsun.. bilmiyorduk..
Berk izin istercesine kalktı ve arabaya gideceğini söyledi. Çünkü telefonunu unuturdum.. zekiyim yaa
Baş başa kaldık.
"Yarın bir şeyler Yapalım mı? Yani birbirimizi daha iyi tanımak amaçlı?"
SANKİ BU SORUYU ONUN SORMASI GEREKİYORDU AMA SEN BİLİRSİN YİNE DE..
"Neden birbirimizi tanımamız gerekiyor anlamadım? Siz çalışan bir doktor ben hastane sahibi? Gerek varmı?"
Bencede yok.. ümidi kesmeliyim artık..
"Ah pardon haklısınız zaten-"
Lafımı kesti
"Şaka yapıyorum yaaa o kadar odun bir insan değilimdir. Ayrıca o teklifi benim sunmam gerekiyordu sanki?"
"Olsun ben sundum bir dahakine sen yaparsın"
Vazgeçtim her şeyde bir umut var..
Berk geldi. Oturdu. Tugaya seslendi birisi arka taraftan. Bir kadın ...
Kalktı ve gitti. Ya sevgilisiyse?
Garsona yemekleri sipariş verdik. Berk konuşsa bile ben dinleyemiyordum. Gözüm tugayda takılmıştı.
"Aşık mı oldun sen?"
"Ha?"
"Dökül"
"Ne diyorsun berk kime neye"
"Kıza onu 40 parçaya ayıracakmış gibi bakma Tugaya da aşığım lan sana bakışı atma"
"Ne alaka? Aşık değilim"
"Kızmicam söyle"
"Sırılsıklam.."
"NE ARA LAN"
"Bağırma salak"
"Yürü eve gidiyoruz"
Ayağa kalktı benide kaldırdı. Asla kızmadı yaa..
Arabaya bindik. O kadar hızlı sürmüştü ki..
Eve geldik.
"Otur ve anlat"
"Aşık oldum işte hastanenin onun olduğunu biliyordum o kahvaltı yerinde de gördüm onu bugünde onun orda olacağını biliyordum yani sürekli denk gelmek istedim. Yarında biseyler yapıcaz.."
"YAVAŞŞ"
"ama-"
"İzin vermedim"
"İzin almadım"
"Seni ben hazırlicam benim kontrolüm altında olacaksin güneş. Ve yarından sonrada görüşmeyeceksin"
"Berk ama-"
Dinlemedi bile odasına çıktı. Ben onun sevgili konusunda böyle sert olmamıştım ama. Koltuğa kendimi attım biraz hayatı sorguladim..
Tugay kötü biri değildi ki berk neden sert yapmıştı şimdi. Yarından sonra nasıl görüşmeme izin vermezdi ki..
Bu konularda hep abim olmuştu benim. Ve galiba böyle gidecekti. Bende mutsuz olacaktım.
geceleri bölüm atmayı düşünüyorummm herkesinde bu saatlerde müsait olduğunu düşünerek<3