Hafız; Sen neden ülkenin satıyorsun değermi ne için satıyorsun sana ne veriyorlar söyle yaa bilmek istiyorum..

Asker ; Benim satmış olduğum bisey yok ben bana ne emir verilirse onu yaparım arkasını sorgulamam.

Hafız; Sen kimden emir alıyorsun okadar insana nasıl kıyarsınız, eşime yardım edin lütfen okadar zaman yedik içtik onun bu deneyden haberi yok.

Asker; Ben okyanus ötesinden emir alıyorum sana söylemekte hiç sakınca yok sen artık ölü bir adamsın, karın da bizi biliyor o yüzden oda ölmeli.

Hafız; Yüzünü kim parçalamış sa ondan Allah razı olsun pis şerefsiz seni, bide ismin Kenan olacak o annen baban bilse yüzüne tükürür senin namussuz herif.

Asker ; Benim anamda babamda okyanus ötesine feda olsun sen ne sanıyorsun ki kendinizi bisey mi sandınız biz doğru yolda ilerliyoruz çok sürmez biz yoneticez bu ülkeyi.

Eliyle Hafızı işaret etmişti sonra boğuşma sesleri geliyordu..

Hafız; Oğluma bisey yapmayın bırakın çocuk yaşasın bir iki ömrü var zaten..diye feryat ediyordu..

Aslan babasının ölürken delil olarak bıraktığı ses kaydını odadaki herkese dinletmişti kimseden çıt çıkmıyordu..