Yerde yatan Hafız la Eşi olsa gerek diye düşündüler bugün yaşadıkları şeyler nekadar ağırdı bu yaşananlar sürekli yaşanıyordu da onlar mı ilk defa böyle bir şeye denk gelmişti.

Avcı yerde yatan kişilerin nabzına baktı ikisi can vermişti

Avcı; Hayatım ikisi de ölmüş ama vücutları çok sıcak sanki yeni vefat etmiş gibiler

Eşi;İyi bak hayatım belki yaşayan vardır ambulans cağırırız..

Avcı; Baktım hayatım maalesef ikiside ölmüş kadın biraz daha soğuk adamdan önce ölmüş olabilir.

Hoca da eve girmişti ve adamla kadının konuşmalarına şahit olmuştu yerde yatan arkadaşıyla eşini de görmüştü içine oturmuştu oysaki kaç kere aramış beni diye kendini yiyip bitiricekti silahı elindeydi

Hoca ; Kaldırın ellerinizi hareket edeni vururum' diye kapıdan içeri girdi

Avcıyla eşi birden şok olmuştu kendileri içinde yolun sonuna geldik diye ikisi de aynı anda içlerinden geçirdiler

Hoca ; Kimsiniz siz mi öldürdünüz bu insanları şöyle köşeye geçin ani hakaret edene acımam' dedi

Avcı; Hayır biz bisey yapmadık şimdi girdik eve Hafız diye biri varmış onu ziyarete geldik kapılar açıktı ses gelmeyince eve girdik sizde iki dakika sonra geldiniz siz kimsiniz?

Eşi: Biz neden öldürelim kendi halinde insanlarız biz uyarmaya geldik aslında' dedi.

Hoca ; Ben yerde yatan kişinin arkadaşıyım siz ne için uyaracaktınız

Turgut hoca içeri girmeden onların konuşmalarını duymustu yılların verdiği istihbarat tecrübesi onu insan sarrafı yapmıştı yinede çok tedbirli davranıyordu..