@a_lotus_1
|
Yorucu bir günün ardından koltuğa oturmuş nefesimi vermiştim. "Kıyafetleri de valizlerden çıkarmamız lazım." diyen Boran'a başımı çevirmiş "Onu sonra halletsem olmaz mı? Yorgunluktan ölüyorum." demiştim. "İstersen yorgunluğunu alabilirim." demiş ardından arkama geçmiş, omuzlarıma masaj yapmaya başlamıştı. Omuzlarımdaki gevşemeyle biraz olsun rahatlamıştım. "Sadece omuzlarım değil, bütün vücudum ağrıyor." dediğim zaman Boran beni kucağına almış, yatak odamıza taşımış ve yatağa yatırmıştı.
"Yüz üstü uzanman lazım." dediğinde tek kaşımı yukarı kaldırdım. "Neden?" diye sordum. "Sana masaj yapmamı istemiyor musun?" diye sormuş ve eline vücud losyonunu almıştı. Onun dediğini yapmış, yüz üstü uzanmıştım. "Kıyafetlerini de çıkarmam lazım." demiş ve üzerimdeki tşörtü çıkarmıştı.
Elindeki vücud losyonunu vücuduma sürmeye başlamıştı. Nazik el hareketleriyle losyonu sırtıma ve omuzlarıma sürmeye başlamıştı. Sütyenin kopçasını açmış onu da çıkarmıştı. Son olarak altımdaki pantolonu çıkarmış, bacaklarıma da aynı şekilde masaj yapmaya başlamıştı. "Boran sen bu işi biliyorsun." dedim. "Sadece sana özel, kendini bana bırak." diye fısıldamıştı. Bacaklarımda ve sırtımda gezinen elleriyle kendimden geçmiştim. Bütün yorgunluğumu sanki bir mıknatıs gibi çekip alıyordu. Bedenimin her zerresine dokunuyor, beni tarifi zor bir duyguya bırakıyordu. Bedenim gevşerken gözlerimi kapatmıştım.
"Şimdi sıra bende." dedim ve yataktan kalktım. Sütyenimi giymiş, tşörtümü de üstüme geçirmiştim. "Sen masaj yapmayı biliyor musun ki?" diye sormuştu. " Bilmiyorum ama öğrenirim. Senin kadar becerikli olmasam da yaparım bir şeyler." dedim. "Tamam bana uyar." demiş ve üstündeki tşörtü çıkarmıştı. "Pantolonunu da çıkar." dedim ve ona göz kırptım. "Nasıl istersen kraliçem." demiş ve pantolonunu da çıkarmış, yüz üstü yatağa uzanmıştı. Elime vücud losyonunu aldım ve bacaklarına masaj yaparak sürmeye başladım. "Nasıl oluyor mu?" diye sordum. "Bence benden daha iyi yapıyorsun." dediğinde dudaklarımın kenarı yukarı doğru kıvrılmıştı.
Boran'ın üstüne çıkmış, üstüne oturmuştum. "Masaj da böyle bir şey yok ki." dediği zaman "Bu sana özel bana karışma." dedim. Sırtına ve omuzlarına masaj yapmaya başladım. "Kendimi şuan bulutların üstünde hissediyorum." diye bilmişti. "Öyle mi?" dedim ve sırtına öpücük kondurdum. "Bu neydi şimdi?" diye sormuştu. "Sana ufak bir ödül." dedim. "Ama ben ödülümü başka bir şekilde almak istesem." demişti. "Nasıl mesela?" diye sormuştum. "Tabiki de seninle sevişerek." dediği zaman "Biraz hızlı gitmiyor muyuz beyefendi. Daha sizi tanımıyorum bile." demiştim. Ne dediğimi anlayan Boran oyunuma oyunla karşılık vermiş "Bu sayede tanışmış oluruz fena mı olur hanımefendi." demişti.
"Ama ben evliyim, kocam duyarsa sizi kurşuna dizer." dedim ve gülmemek için kendimi zor tuttum. "Bizde ona söylemeyiz." demişti. Boran sırt üstü dönünce kendimi yatakta bulmuştum. "Ben masaj ücretini başka bir şekilde ödemeyi düşünüyordum." demiş ve sırıtmıştı. Beni nedense o an bir sıcak basmıştı. "Peki nasıl ödeyeceksiniz?" demiş ve en cilveli ses tonumu kullanmıştım. "Mesela sizi bulutların üstüne çıkarabilirim." demiş ve dudaklarıma öpücük kondurmaya başlamıştı. Onun öpücükleriyle gözlerimi kapatmıştım. Külodumu tutup çıkarmış, yere atmıştı. "Bu da ödeme şeklinizin bir parçası mı?" diye sordum. "Evet beğendiğim kadınlara böyle ödeme yapıyorum." demişti.
Gözlerimi açtım ve kaşlarımı çattım. "Gerçekten bütün ödemelerini böyle mi yapıyorsun?" diye sorduğum da kahkaha atmıştı. "Saçmalama tabiki de hayır." demiş ve sırıtmıştı. "Eğer öyle bir şey yaparsan seni gebertirim." dedim ve koluna çimdik attım. "Off bak bu çok acıttı." demiş ve sırıtmaya devam etmişti. Boran'ın elleri her yerimi okşarken bende onun her yerini okşuyordum. "Bu sadece ama sadece sana özel bir durum." diye kulağıma fısıldayınca boynuma değen nefesiyle kendimden geçmeye başlamıştım.
Boynumu öperken bir elini de bacak arama getirmişti. Parmakları bacak aramı okşarken, dudakları da boynumu ve omzumu öpüyordu. Bacak aram alev almış gibi yandığı zaman ağzımdan iniltiler dökülmeye başlamıştı. Bacaklarımı açıp beni zevkin en doruk noktasına çıkarmasına izin verirken gözlerimi kapatmıştım. "Eğer izin verirseniz, bütün bedenimle kendimi size sunmak istiyorum." demişti. "Neden olmasın. Sizi içimde hissetmek benim için bir şereftir." dedim. Boran üzerimden kalktığında gözlerimi açmıştım. Boxerini çıkarıp yere atmış tekrar üzerime gelmişti. Bacak aramda hissettiğim erkeklik organıyla sıcaklığım tavan yapmıştı. "Hadi içimi onunla doldurun." dediğim zaman Boran vakit kaybetmeden dediğimi yapmıştı.
Kısa sürede eşyalarımızı yeni evimize yerleştirmiş, bize yardıma gelen Harun ve Ruken'le şuan oturma odasında oturuyorduk. "Buraya gelmekle çok iyi yaptınız." diyen Harun, Can'ı kucağına almış onunla konuşuyordu. Can ona çocuk diliyle birşeyler anlatmaya başlamıştı. "Hayun amca ben şişi şok şevdim." demişti. "Bizde seni çok sevdik amcasının gülü." demiş ve Can'ın başının üstüne öpücük kondurmuştu. Can elindeki arabaları ona verince beraber oynamaya başlamışlardı. "Benim topum vay, şeninle bigün oynayayım mı?" diye sormuştu. "Tamam oynayalım. Hadi şimdi yarış yapalım." diyen Harun ve Can halının üstünde araba sürmeye başlamıştı.
Onları izleyen Ruken'e baktığımda gözlerinin dolduğunu görmüştüm. Nefesini derin bir şekilde almış ve tekrar aynı şekilde vermişti. Şuan aklından neler geçiyordu az çok tahmin edebiliyordum. "Yarın lunaparka kim gelmek ister." diyen Boran'a Can kocaman olmuş gözlerle bakmış "Ben ben." demiş ve ayağa kalkıp ellerini havaya kaldırıp zıplamaya başlamıştı. Boran onun başını okşamış "Sen benim en iyi lunapark arkadaşım olacaksın." demişti. "Pabucumuz dama atıldı desene." dediğim zaman Boran bana bakıp gülümsemiş ve göz kırpmıştı. "Oğlum varken size sıra gelir mi bilmiyorum." demişti. O an neyden bahsettiğini anladığım da yanaklarım kızarmaya başlamıştı.
Boran ve Harun alış verişe çıktıkları zaman Ruken ve ben yalnız kalmıştık. Zilan, Can'ı uyutmak için odasına götürmüştü. "Rojin biz Harun'la çocuk esirgeme kurumuna başvurduk." diyen Ruken'e bakmıştım. "Yoksa evlatlık mı alacaksınız?" diye sordum. Başını olumlu anlamda sallamış "Gerçi bu durum Serhat babamın ve Berfin annemin hiç hoşuna gitmeyecek." dediğinde "Onlar ne düşünürse düşünsün, önemli olan sizsiniz." dedim. "Peki başvurunuz kabul edildi mi?" diye sormuştum. "Bir kaç hafta sonra belli olacak ama çok olumlu konuştular." dediği zaman gözlerinin içi parlamıştı. "İnşallah her şey gönlünce olur." dedim ve elini sıktım. "İnşallah." demiş ve o da benim parmaklarımı sıkmıştı.
|
0% |